08 Eylül 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Haberler

 

Gül’den AB vurgusu

CumhurbaşkanI Abdullah Gül, Avrupa Birliği sürecinde, demokratik standartları yükseltecek, yargı bağımsızlığını güçlendirecek, yargı hizmetinin kaliteli ve etkin şekilde sunulmasını sağlayacak reformların kararlılıkla ve ilgili tüm tarafların aktif katılımıyla hayata geçirilmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı.

Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre, Gül, 2009-2010 Adli Yılının başlaması dolayısıyla mesaj yayımladı. Gül, mesajında, Anayasa’nın 2. maddesinde Cumhuriyet’in nitelikleri arasında sayılan hukuk devleti ilkesinin, çağdaş devlet olmanın en önemli şartları arasında yer aldığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Gül, ‘’Demokrasinin, temel hak ve özgürlüklerin teminatı olan hukuk devletinde, hukukun üstünlüğünün sağlanmasının ve adaletli bir düzenin gerçekleşmesinin asıl olduğunu” belirtti.

08.09.2009


 

AÇILIMA KARŞI ÇIKTI, SEVR HATIRLATMASI YAPTI

Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, ‘’Cumhuriyet ve Demokrasiyi birbirinden ayırmaya, üniter devlet yapısının güvencesi olan temel değerleri yıpratmaya yönelik düşünceleri doğru bulmadıklarını’’ belirterek, ‘’Vatan, millet sevgisi, ilkel, modası geçmiş bir duygu değil, özgürlükçü demokrasinin ve toplumların geleceğinin de vazgeçilmez güvencesidir’’ dedi.

HAKİMİYET MECLİSTE DEĞİL, YETKİ

PAYLAŞIYORUZ

Gerçeker, HSYK’ya, Adalet Bakanının başkanlık etmesinin yargı bağımsızlığını zedeleyen bir olgu olduğunu, yürütme erkinin içinde bulunan Adalet Bakanlığı Müsteşarının kurulun doğal üyesi olmasının da yargı bağımsızlığı ilkesi ile bağdaşmadığını ileri sürdü. Gerçeker, anayasada, egemenlik yetkisinin yasama organında toplanmadığını savundu.

Yargı, ‘Açılım’a karşı

YargItay Başkanı Hasan Gerçeker, ‘’Cumhuriyet ve Demokrasiyi birbirinden ayırmaya, üniter devlet yapısının güvencesi olan temel değerleri yıpratmaya yönelik düşünceleri doğru bulmadıklarını’’ belirterek, ‘’Vatan, millet sevgisi, ilkel, modası geçmiş bir duygu değil, özgürlükçü demokrasinin ve toplumların geleceğinin de vazgeçilmez güvencesidir’’ dedi.

Yargıtay Konferans Salonu’nda yeni adli yılın başlaması dolayısıyla düzenlenen törene, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Danıştay Başkanı Mustafa Birden, Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) üyeleri ile Anayasa Mahkemesi ve Danıştay’ın bazı üyeleri katıldı.

Yargıtay Başkanı Gerçeker, 2009-2010 adli yıl açış konuşmasında, ‘’Cumhuriyet ve Demokrasi’’ kavramları üzerinde durdu. Son zamanlarda kamuoyunda Cumhuriyet ve Demokrasi kavramları konusunda yoğun tartışmalar olduğunu, insanlık tarihinin en önemli temel taşları olan bu kurumların sanki birbirine karşıtmış gibi gösterildiğini belirten Gerçeker, Cumhuriyetçiliğin, ‘’katı bir devletçilik anlayışı olarak demokrasiyi yok edici bir fonksiyonu bulunduğunun’’ söylendiğini kaydetti. Gerçeker, ‘’Aslında toplumun, tüm bireylerin, üniter devlet yapımızın güvencesi olan bu kurumun yıpratılmaya çalışıldığı da üzüntü ile izlenmektedir’’ dedi.

Geçmişini çok iyi bilmeyen toplumların geleceğine çok güçlü ve güvenli bir biçimde bakmasının mümkün olmayacağını vurgulayan Gerçeker, şöyle devam etti:’’Bu topraklarda barış ve kardeşlik duygusu içerisinde asırlardır birlikte yaşayan, ülkenin bağımsızlığı ve kurtuluşu için birlikte omuz omuza, kanı, canı pahasına mücadele ederek bir millet oluşturan insanlar, yine aynı duygularla, bu çok zor koşullarda kurulmuş bulunan Türkiye Cumhuriyeti Devletini koruyup, kollayarak, ülkenin birlik ve bütünlüğünü her şeyin üzerinde tutacaklardır."

MONDROS VE SEVR HATIRLATMASI

GERÇEKER, şunları kaydetti:’’Demokrasi ve Cumhuriyet anlayışı birbirini tamamlayıcı ve birbirinden ayrılmaz iki unsur olarak, hem toplumun hem de toplumu oluşturan bireylerin temel güvencesi biçiminde günümüze kadar gelişimini sürdürmüştür. Özgürlük ve demokrasi Cumhuriyet sistemi içerisinde birbirinden ayrılmaz, birbiri ile özdeşleşmiş unsurlardır. Özgürlükler, tarihsel sürece baktığımızda çok güç ve çok uzun süren mücadelelerden sonra elde edilebilmişlerdir. Cumhuriyetimizin nasıl kurulduğunu, bu günlere nasıl gelindiğini ve Cumhuriyetimizin değerini, yüce bir ulusun tarih sahnesinden nasıl silinmek istendiğini anlamak için Mondros ve Sevr’i çok iyi bilmek, Lozan Antlaşması ile bir ülkenin yoktan nasıl var olduğunu çok iyi görmek gerekmektedir.’’ Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kuruluna (HSYK), Adalet Bakanının başkanlık etmesinin yargı bağımsızlığını zedeleyen bir olgu olduğunu, yürütme erkinin içinde bulunan Adalet Bakanlığı Müsteşarının kurulun doğal üyesi olmasının da yargı bağımsızlığı ilkesi ile bağdaşmadığını söyledi.

08.09.2009


 

Özok: TBMM’nin seçeceği üyeler yargıyı siyasallaştırır

Türkİye Barolar Birliği Başkanı Özdemir Özok, ‘’Yargıç ve savcıların kurullarında TBMM’nin seçeceği üyelerin varlığı ‘yargının siyasallaşması’ sonucunu doğuracaktır’’ dedi.

Özok, yeni adli yılın başlaması dolayısıyla Yargıtay’da düzenlenen törende yaptığı konuşmada, yargının ‘’hep icraatı engelleyen bir ayak bağı gibi algılandığını’’ öne sürdü. ‘’Demokratik açılım’’ çalışmalarına da değinen Özok, siyasal iktidar temsilcilerinin bu kronik sorunu, başlangıçta ‘Kürt açılımı’, arkasından ‘Demokrasi açılımı’ adı altında ülke gündemine almasını önemsediklerini belirterek, "soğukkanlı, önyargısız ve gerçekçi yaklaşımlarla çözüm aranmasını diliyoruz’’ dedi.

08.09.2009


 

Yüksek yargıda adalet kilitlenmiş durumda

Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya, ‘’yüksek mahkemelerde özellikle Yargıtay ve Danıştayda yargılama ve adaletin kilitlenmiş durumda’’ olduğunu öne sürdü.

Kılıçkaya, yaptığı yazılı açıklamada, yeni adli yılın, yargının sorunlarının giderildiği bir yıl olmasını diledi. ‘’Yargının, özellikle yüksek mahkemelerin, ülkede yaşanan gelişmeyi yakalamadığını ve çağın gerisinde kaldığı’’ görüşünü savunan Kılıçkaya, şunları kaydetti:’’İçinde yaşadığımız bu günlerde yüksek yargı, yargının gecikmesine ilişkin somut, acil sorunlarla ilgilenmek yerine daha çok kendilerince sorun gördükleri ülkenin genel durumuyla ilgilenmeyi tercih etmektedirler. Yüksek mahkemelerde özellikle Yargıtay ve Danıştay’da yargılama ve adaletin kilitlenmiş durumda bulunmaktadır. Geciken adalet, adalet değildir."

08.09.2009


 

Arınç:İnanca saygı en büyük açılım

DEVLET Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Demokratik açılımın en önemli noktası halkın inancına, felsefesine ve kültürüne saygı duymaktır.

Birbirimizi rakip olarak değil, düşman olarak değil, bu ülkede kader birliği yapmış olarak görmektir'' dedi. AKP Manisa İl Başkanlığı'nın iftar yemeğine katılan Bülent Arınç, yemeğin ardından yaptığı konuşmada, ''demokratik açılım'' konusuna değindi. Terörün dünyanın baş belası olduğunu kaydeden ve Türkiye'de birlik ve beraberliğin önemine dikkat çeken Arınç, çıkar amaçlı suç örgütlerinin belini kırdıklarını, siyasal anlamda ''demokratik açılım'' diye bir projeyi ortaya koyduklarını kaydetti. Konunun Türkiye'nin sorunu olduğunu vurgulayan Arınç, bu konuda CHP'nin, MHP'nin, meslek kuruluşlarının, demokratik örgütlerin ve sivil toplum örgütlerinin söyleyeceği şeyler olduğunu anlattı. Arınç, Arınç: En büyük açılım inanca saygı

Başbakan Yardımcıs Bülent Arınç, AKP Manisa İl Başkanlığının düzenlediği iftarda yaptığı konuşmada ‘demokratik açılım’ konusuna değinerek, demokratik açılımın en önemli noktasının halkın inancına, felsefesine ve kültürüne saygı duymak olduğunu söyledi.''Çünkü Türkiye'de yaşıyoruz. Aynı sıkıntıyı beraber çekiyoruz. O zaman gelin taşın altına hep beraber elinizi koyun. Bu işi çözme konusunda beraberce bu işin sadece şerefine talip olarak Anadolu'da halkımıza kucaklaştıralım. Terörle mücadele edelim ve onu minimize edelim. Türkiye'de kendini temsil etme ihtiyacı duyan herkesin demokratik temsiline imkan verelim'' diye konuştu.

08.09.2009


 

Cindoruk: Açılım var, sonuç yok

DP Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, “Hiç bir meseleyi alıp bitiren, sonuçlandıran bir hükümet yok ortada. Bu hükümet, her gün Türkiye’nin önüne ağırlığı artırılan meseler koyuyor, ama temel hiçbir meseleyi çözmüyor” dedi.

DP'de birleşme 29 veya 31 Ekim’de

DEMOKRAT Parti (DP) Genel Başkanı Hüsamettin Cindoruk, DP ile Anavatan'ın 29 veya 31 Ekim’de yapılacak kongrelerle birleşeceklerini ve yeni partinin adının Demokrat Parti olacağını söyledi. Hüsamettin Cindoruk ve Anavatan Partisi (ANAVATAN) Genel Başkanı Salih Uzun, Manisa’da her iki parti örgütünün düzenlediği ortak iftar yemeğine katıldılar. Cindoruk, yemeğin ardından yaptığı konuşmada, iki partinin 29 veya 31 Ekim’de yapılacak kongrelerle birleşeceklerini ve yeni partinin adının Demokrat Parti olacağını söyledi. Hükümetin ortaya açılımlar koyduğunu belirten Cindoruk, şunları kaydetti:”Her gün bir açılım. Ama açılımdan bir sonuç yok. Bir de onlar sizin meseleniz mi, benim meselem mi, Türkiye’nin meselesi mi? Türkiye’nin dış politikalarındaki incelikler bu açılımlarla çözülür mü? Hiçbir meseleyi alıp bitiren, sonuçlandıran bir hükümet yok ortada.’’ ANAVATAN Genel Başkanı Salih Uzun da Türkiye’nin asıl ihtiyaç duyduğu açılımın birleşme ve bütünleşme ihtiyacı olduğunu söyledi.

08.09.2009


 

Paşalar hakim önünde

İkinci ‘’Ergenekon’’ dâvâsının 3. duruşmasına İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesinde oluşturulan salonda devam edildi. Duruşmaya, birleştirilen ikinci ve üçüncü dâvâların 53 tutuklu sanığından gazeteci Tuncay Özkan, Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, eski Özel Harekât Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, eski Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek’in de aralarında bulunduğu 49’u katıldı. Duruşmada, 55 tutuksuz sanıktan emekli orgeneraller Hurşit Tolon, Tuncer Kılınç ve Kemal Yavuz ile ATO Başkanı Sinan Aygün, YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, gazeteci-yazar Yalçın Küçük’ün de aralarında olduğu 32’si yer aldı.

Emekli paşalar ifade verdi

İKİNCİ ‘’Ergenekon’’ davasının 3. duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nde oluşturulan salondaki duruşmaya, birleştirilen ikinci ve üçüncü davaların 53 tutuklu sanığından gazeteci Tuncay Özkan, Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Mustafa Balbay, eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, eski Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Mustafa Özbek’in de aralarında bulunduğu 49’u katıldı.

Tutuklu sanıklar Mehmet Haberal, Levent Ersöz, Fahri Kepek ve Fatih Hilmioğlu ise duruşmaya gelmedi. Duruşmada, toplam 55 tutuksuz sanıktan emekli orgeneraller Hurşit Tolon ve Tuncer Kılınç ve Kemal Yavuz ile eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, gazeteci-yazar Yalçın Küçük, eski 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rıza Ferit Bernay ile eski Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Abbas Yurtkuran’ın da aralarında olduğu 32’si hazır bulundu. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, davaların birleştirilmesine ilişkin kararı okuduktan sonra sanıkların kimlik tespitlerine başladı.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen davaya katılmak üzere Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’ne gelen ve araçları narkotik maddeler konusunda eğitimli köpeklerin de destek verdiği jandarmalar tarafından arandıktan sonra bahçeye alınan tutuksuz sanıklar, daha sonra kontrol noktasından geçerek duruşma salonuna dönüştürülen spor salonuna alındı.

Öte yandan, jandarma ekiplerinin geniş önlemler aldığı cezaevi önünde toplanan gruplar da sanıklar lehine sloganlar atarak gösteri yaptı.

08.09.2009


 

TUNCAY ÖZKAN TARTIŞMA ÇIKARDI

İKİNCİ ‘’Ergenekon’’ davasının 3. duruşmasında, Mahkeme Başkanı Köksal Şengün ile tutuklu sanıklardan gazeteci Tuncay Özkan arasında yaşana tartışma nedeniyle ara verildi.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, kimlik tespitlerinin ardından sanıklara söz verildi. Sanık Tuncay Özkan, Danıştay sanıklarından Süleyman Esen’i tahliye eden mahkemeden suçunu öğrenmek istediğini söyledi. Özkan’ın sözlerini, duruşma salonundaki izleyiciler alkışlamaya başladı. Mahkeme Başkanı Şengün de salonda görevli jandarma ekiplerine seslenerek, sanıkların aileleri dışındaki izleyicilerin dışarı çıkarılmasını istedi. Yerinden kalkan Tuncay Özkan, bu duruma itiraz etti. Şengün ile Özkan arasında sözlü tartışma yaşandı. Başkan Şengün, Özkan’a dışarı çıkmasını söyledi. Tartışma devam edince Özkan’ın yerine oturmasını isteyen Şengün, ‘’Burası alkış yeri değil. Tansiyonu yükseltmek kimseye fayda sağlamaz. Lütfen oturur musunuz? Bu sergilediğiniz tavır doğru değil’’ dedi. Başkan Köksal Şengün, Tuncay Özkan’ın konuşmaya devam etmesi üzerine duruşmaya ara verdi.

08.09.2009


 

Bakan Şimşek’e göre varlık barışı fırsat

MALİYE Bakanı Mehmet Şimşek, varlık barışının önemli bir fırsat olduğunu belirterek, ‘’Çember daralıyor. Bana göre banka gizliliği de geride kaldı. İsviçre ve Avusturya’daki hesapların istenmesi konusundaki çalışmalar devam ediyor’’ dedi.

THY’nin Endonezya’nın başkenti Cakarta’ya başlattığı ilk sefere katılan Şimşek, basın mensuplarının ekonomiye ilişkin çeşitli sorularını da cevapladı. Dünya ekonomisinde bir toparlanma olduğunu kaydeden Şimşek, global ekonomide resesyonun yerini çıkışa bıraktığını, bunun ‘’dibi bulmanın da ötesine geçtik’’ şeklinde de algılanabileceğini söyledi.

Bakan Şimşek, Türkiye’nin de bütçenin gelir-gider dengesinin rasyonel patikaya oturtulması için bazı tedbirler aldığını, yeni tedbirlerin de alınabileceğini bildirdi. Bunların hem gider, hem de gelir ayağıyla tartışılacak konular olduğunu ifade eden Şimşek, şöyle konuştu: ‘’Türkiye ne durumda? Kendine özgü pozitif dinamikleri, aynı zamanda kırılganlıkları var. Bu krizi bankacılık sektörü zayiat vermeden atlattı. Krizde güçlü bankacılık, reel sektöre finansman sağlamadı. Ama dünya normalleşmeye başlayınca paranın turşusunu kurmayacaklarına göre, para reel sektöre dönecek. Görüyorsunuz faizler düşüyor, neredeyse tek haneye indi. Biz faizlerin tek hanede tutulması ve mali disiplin için gereken adımları atmakta kararlıyız. Hükümet olarak yoğun çaba içindeyiz. Başbakan Yardımcımız Sayın Babacan başkanlığında 1-2 aydır çok yoğun günler geçiriyoruz. Mikro düzeydeki birçok konuyu, reform ayağını tartışıyoruz. Türkiye’nin birçok meselesini masaya yatırıyoruz. Somut adımları attık, atacağız. Türkiye’nin düşük büyüme ve yüksek işsizliği hak etmediğini düşünüyoruz, buna razı olamayız. Bunun için hükümet olarak gerekeni yapacağız. Peyderpey somut adımlar da ortaya konacak.’’

Kamuya çeki düzen verilmesinin bir zorunluluk olduğunu da kaydeden Şimşek, önümüzdeki dönemin gerek finansman, gerek yapısal olarak kamuya çeki düzenin verileceği bir dönem olacağını belirtti.’’Artan bütçe açıklarını başlangıçta kontrol altına almaya, daha sonra tedrici bir şekilde azaltmaya yönelik çaba içinde olacağız. Bu çok önemli’’ diyen

Maliye Bakanı, Türkiye’nin büyümesi için de özel sektörün önünü açacaklarını anlattı. Maliye Bakanı, bu ayın 10 ve 11’inde Almanya’da Global Ekonomi Sempozyumu yapılacağını ve kendisinin de bu toplantıya katılacağını ifade etti.

FARUK ÇAKIR / CAKARTA-ANKARA

08.09.2009


 

Uzlaştırma Kurulu adeta yok sayıldı

TÜRKİYE Kamu-Sen’in yaptığı hesaplamaya göre, Uzlaştırma Kurulunun 2003’ten bu yana verdiği kararlar hayata geçirilseydi ortalama düzeyde maaş alan bir memurun cebine fazladan 220 lira girecekti.

Alınan bilgiye göre, konfederasyon, Uzlaştırma Kurulu kararlarının uygulanmamasının memur maaşlarına etkisini ortaya koymak amacıyla bir rapor hazırladı.

Raporda, memurlarla Kamu İşveren Kurulu arasında 8 kez toplu görüşme yürütüldüğü ve bunlarının 6’sının uyuşmazlıkla sonuçlandığı belirtildi. Toplu görüşmelerin uyuşmazlıkla bitmesinin ardından 2002, 2003, 2004, 2006, 2007 ve 2009 yıllarında Uzlaştırma Kuruluna başvurulduğu ve kurulun tarafsız olarak memurlara yapılacak maaş artışları konusundaki görüşlerini bildirdiği anımsatılan raporda, ‘’Hükümet, Uzlaştırma Kurulunun bugüne kadar aldığı kararların birçoğunu uygulamamakta ve adeta kurulu yok saymaktadır’’ görüşüne yer verildi. Uzlaştırma Kurulunun hiçbir zaman kamu çalışanlarının taleplerini tam olarak dikkate almadığı ve uzlaşılması mümkün, orta bir yol bularak her iki tarafın da kabul edebileceği kararlar almaya özen gösterdiği ifade edilen raporda, buna rağmen ‘’Kurul kararlarının dikkate alınmayışı, memurların ekonomik olarak Hükümet’in insafına terk edilmesi’’ nedeniyle memur maaşlarının açlık sınırının altında kaldığı savunuldu. Rapora göre, kurulun aldığı kararlara uyulmaması nedeniyle bin 541 lira olması gereken ortalama memur maaşı bin 321 lirada kaldı. Kurul kararlarının uygulanmaması nedeniyle ortalama memur maaşında 220 lira, yani yüzde 17 dolayında kayıp oldu.

08.09.2009


 

Yeni Asya okuyucuları iftarda buluştu

YENİ ASYA Gazetesi, müessese bünyesinde verdiği iftar yemeğiyle okuyucularını buluşturdu.

Yoğun bir katılımla gerçekleşen iftar programı, ezan öncesi okunan Kur’ân tilâveti ile başladı. Yenilen iftar yemeğinin ardından, hizmet faaliyetleri hakkında bilgilendirmeler yapıldı. Teravih namazının kılınmasıyla sona eren program çıkışında, davetlilere, Yeni Asya Neşriyat’tan bir hediye paketi de takdim edildi.

08.09.2009


 

Harcamalar vatandaşı zorlayacak

BAĞIMSIZ Eğitimciler Sendikası (BES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, okul alışverişinin yanı sıra Ramazan Bayramı ve ardından kış mevsimi sebebiyle başlayacak zorunlu harcamalarla, vatandaşın bütçesinde oluşacak ‘kara deliğin’ çok daha büyük olacağını söyledi.

Avcı, yaptığı yazılı açıklamada, okul yönetimince tespit edilen ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarının kıyafet, kırtasiye, beslenme harçlığı ve servis ücretlerinin devlet tarafından karşılanmasını istedi.

Sosyal devlet olmanın gereklerinden birisinin de yoksul, dar ve sabit gelirli ailelerin çocuklarına dönük bu tür politikalar geliştirmek olduğunu vurgulayan Avcı, bu tür uygulamanın toplumsal huzuru sağlamak ve durağan ekonomiyi canlandırmak adına önemli katkıları olacağına dikkati çekti. Yeni okula başlayacak bir çocuğun sadece giysi ve kırtasiye masrafının en az 250 TL olduğunu, spor malzemesi, çanta, suluk ve ayakkabı masrafıyla birlikte bu oranın 450 TL’ye çıkabileceğini belirten Avcı, lise öğrencisinin giysi masrafının en az 500 TL’den başladığını, ek masraflarıyla birlikte eğitim giderlerinin 800 TL’ye kadar çıktığını kaydetti.

Avcı, okul alışverişinin yanı sıra Ramazan Bayramı ve ardından kış mevsimi sebebiyle başlayacak zorunlu harcamalarla, vatandaşın bütçesinde oluşacak ‘kara deliğin’ çok daha büyük olacağını savundu.

08.09.2009


 

Yeni Asya’dan Kaymakam Damatlar’a ziyaret

GAZETEMİZ Silifke Temsilcisi Mustafa Ongun, Çorum Vali Yardımcılığı görevinden Silifke Kaymakamlığına atanan Fatih Damatlar’ı makamında ziyaret ederek yeni görevinde başarılar diledi.

Ziyarette, gazetemiz ve büromuzun çalışmaları hakkında bilgi veren Ongun, Ramazan ayında okuyucularımıza hediye edilen kitapları tanıtttı. Kaymakam Damatlar da, “Silifke gibi güzel bir ilçede görev yapacak olmaktan dolayı mutluluk duyuyorum. Makam ve mevkiler geçici, önemli olan görev yapılan yerde kalıcı hizmetlere imza atmak. Hizmetlerde hiçbir zaman ben yaptım düşüncesinde olmadan daha önceki görev yerlerimde olduğu gibi burada da hizmetleri biz yaptık düşüncemi devam ettireceğim” dedi.

08.09.2009


 

Şifa ararken sağlığınızdan olmayın

GAZİ Üniversitesi (GÜ) Medikal Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Çimen Karasu, piyasada ‘’1 günde 5 kilo, 1 haftada 8-10 kilo verin’’ gibi tanıtımlarla çeşitli bitkisel ürünler satıldığını belirterek, ‘’Böyle bir sağlık yaklaşımı insanı ölüme bile götürebilir’’ dedi.

Karasu, aktarlarda ve internet aracılığıyla ‘şifa’ niyetine satılan içeriği bilinmeyen ürünlerin kullanılmamasını önerdi. Karasu, “Aktarlarda ve internet aracılığıyla satılan, özellikle içeriği belli olmayan ürünlerin sürekli ve kontrolsüz kullanımı halinde kalp ritmi değişebilir, tansiyonunuz yükselebilir, metabolik hastalık riski artabilir ve vücudun elektrolit dengesi bozulabilir’’ dedi.

08.09.2009


 

İHH’dan Sri Lanka’ya yardım

İNSAN Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı, Sri Lankalı Müslümanlar’a kumanya yardımında bulundu.

İHH’den yapılan yazılı açıklamada, 1,5 milyon Müslüman’ın yaşadığı Sri Lanka’nın Betticaloa, Trincomalee, Colombo, Puttalam ve Nuwara Eliya şehrinde, terör, deprem ve tsunami mağduru 3 bin 765 aileye, Türkiye’deki hayırseverlerin de katkılarıyla oluşturulan kumanya paketlerinin dağıtıldığı bildirildi. Gampola şehrindeki Daru’l-Hasenat yetimhanesindeki 70 yetime de bayramlık elbisesi hediye edildiği belirtilen açıklamada, Vahaneri şehrinde de 40 engelli çocuğun eğitim gördüğü Day Care Centre okuluna maddi yardım yapıldığı ifade edildi.

08.09.2009


 

Japon turist 5 yıldır oruç tutuyor

KARABÜK'ÜN Safranbolu ilçesine 5 yıldır Ramazan aylarında gelen Japon turist, Türk ailelerle birlikte oruç tutarak Ramazan eğlencelerine katılıyor.

Alınan bilgiye göre, 18, 19 ve 20. yüzyılda inşa edilmiş çok sayıda tarihi konağın yer aldığı Safranbolu’ya, 26 Ağustosta gelen grafiker ve bilgisayar programcısı 32 yaşındaki Japon Takeho Hisamatsu, kaldığı tarihi konağın sahibi aile ve personelle birlikte oruç tutuyor. Ramazan eğlencelerine katılmayı, Türk gelenek ve göreneklerini yaşamayı çok sevdiğini ifade eden Hisamatsu, gelecek ramazanlarda da Japon arkadaşlarını Safranbolu’ya getirerek oruç tutmanın manevi huzurunu yaşamalarını istiyor. Takeho Hisamatsu, tarihi ilçenin mimari özelliklerinin yanı sıra örf ve adetlerini çok sevdiğini, özellikle Ramazan aylarında gelenek ve görenekleri yaşamaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Safranbolu’ya geldiği 26 Ağustostan sonra oruç tutmaya başladığını, kendisine ilgi gösterildiğinden de yabancılık çekmediğini belirten Hisamatsu, şöyle dedi: ‘’Bazen zorlandığım günler oluyor. Özellikle susuzluk beni etkiliyor. Ancak, oruç tutarak manevi huzur buluyorum. Ben hiçbir dine mensup değilim. Türk geleneklerini yaşamak beni mutlu ediyor. Ramazan ayı etkinliklerine katılmayı çok seviyorum. Konakta yaşadığımız aileyle sahura kalkıyor, iftar saatini bekliyor ve ezanın okunmasıyla birlikte orucumuzu açıyoruz. Bu bana manevi açıdan güç veriyor. Japonya’daki arkadaşlarıma da anlatıyorum. Belki onları da bir sonraki yıl getirebilirim. Safranbolu’ya her yıl gelmeye devam edeceğim.’’

08.09.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.