Dünya

Oş’ta gece boyu silâh sesi dinmedi

Çatışmaların devam ettiği Kırgızistan’ın güneyinde ağır silâh seslerinin duyulduğu bildirildi. Bölgedeki kaynaklar, güvenlik güçlerinin düzeni kurmak için mücadele ettiği güneydeki Oş kentinde gece boyunca ağır silâh seslerinin duyulduğunu söylediler. Öte yandan çatışmalarda ölenlerini sayısı 189’a yükselirken, yaralananların sayısı 1910’u buldu. Bazı gözlemciler ise ölü ve yaralı sayısının açıklanan resmî rakamlardan daha yüksek olduğunu bildiriyorlar.

Yardımlar Kırgızistan’a ulaşmıyor

Özbekİstan Dışişleri Bakanlığı, Kırgızistan’a gönderilen insanî yardımların bu ülkenin güneyine kadar ulaşmadığını açıkladı. Özbekistan Dışişleri Bakanlığının yazılı açıklamasında, Kırgızistan’a gönderilen insanî yardımların ülkenin güneyine kadar ulaşmadan başşehir Bişkek’te kaldığı ve yalnızca Kırgızlar arasında dağıtıldığı belirtildi. Açıklamada, “esas insanî yardıma ihtiyacı olan Özbeklerin ise bu yardımlara uzak kaldığı” ifade edildi. Açıklamada, Kırgızistan’daki olaylar dolayısıyla mülteci akınının sürdüğü ve Özbekistan hükümetinin bu mültecilere yatak, battaniye, gıda, sıcak yemek ve sağlık yardımları yaptığı bildirildi. Kırgızistan ile Özbekistan sınırında Özbekistan’a sığınmak üzere toplanan Özbek mülteciler de, uluslar arası toplumun gönderdiği insanî yardımların kendilerine ulaşmadığını öne sürüyorlar. Bu arada olaylardan kaçan mülteciler için yurtdışından ilk insani yardım uçağının, bugün Özbekistan’ın Andican şehrine gelmesi bekleniyor.

KIRGIZİSTAN’DAKİ SİLÂHLAR SUSMADI

Etnİk çatışmaların olduğu Kırgızistan’ın güneyinde ağır silah seslerinin duyulduğu bildirildi. Bölgedeki kaynaklar, güvenlik güçlerinin düzeni kurmak için mücadele ettiği güneydeki Oş kentinde gece boyunca ağır silah seslerinin duyulduğunu söyledi. Bu arada Kırgızlarla çatışmalara rağmen Oş kentinde kalan birkaç Özbek aile üyesinden biri, iki çocuk annesi bir kadının Kırgız ordusu tarafından evlerine yapılan topçu atışında şarapnel parçasının isabet etmesi sonucu öldüğünü söyledi. Öte yandan Sağlık Bakanlığı verilerine göre, etnik çatışmalarda ölenlerini sayısı 189’a yükseldi, yaralananların sayısı ise 1910’u buldu. Bazı gözlemciler ise ölü ve yaralı sayısının açıklanan resmi verilerden daha yüksek olduğunu bildiriyor.

17.06.2010

BM’nin soruşturma teklifi hâlâ masada

BM’nİn Orta Doğu özel koordinatörü Robert Serry, İsrail’in Gazze’ye yardım götüren gemilere saldırısının ardından BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un “uluslar arası soruşturma açılması yönündeki teklifinin halen masada” olduğunu söyledi.

Serry, BM Güvenlik Konseyinin Orta Doğu konulu toplantısında, Konsey üyelerine Gazze’deki son gelişmelerle ilgili bilgi verdi. Serry, 31 Mayısta İsrail askeri güçlerinin Gazze’ye yardım götüren gemilere yaptığı askerî harekâtta 9 sivilin ölmesinden ve 7’si İsrail askeri olmak üzere 30 kişinin yaralanmasından Genel Sekreter Ban’ın derin üzüntü duyduğunu belirtti. Güvenlik Konseyi’nin 1 Haziran’da kabul ettiği başkanlık açıklamasında, “uluslar arası standartlara uygun acil, tarafsız, güvenilir ve şeffaf soruşturma açılması çağrısında bulunduğunu” hatırlatan Serry, Genel Sekreter Ban’ın bu kapsamda hem Türkiye’nin hem İsrail’in aktif olarak katılacakları uluslar arası bir soruşturma komisyonu açılmasını önerdiğini, bu konuda iki ülkeye de bilgi verdiğini söyledi. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun 14 Haziranda İsrail’in kendi soruşturmasını başlatacağını duyurduğunu hatırlatan Serry, şöyle konuştu: “Genel Sekreter Ban, bu açıklamayı not etmiştir, İsrail’in soruşturma açmasının önemli olduğunu ve bunun, kendisinin uluslar arası soruşturma komisyonu açılmasına yönelik önerisiyle uyumlu olabileceğini düşünmektedir. Bu iki soruşturma birleştirilirse uluslar arası toplumun güvenilir ve tarafsız soruşturma istemini karşılar. Genel Sekreter Ban’ın uluslar arası soruşturma açılması teklifi, ulusal soruşturma açılmasıyla uyumsuz değildir, iki yaklaşım birbirini desteklemektedir. Genel Sekreter Ban’ın uluslar arası soruşturma açılması teklifi de hâlâ masadadır.”

17.06.2010

İSRAİL TECRİT OLDU

İtalyan haber ajansı Ansa, Mavi Marmara gemisine düzenlenen operasyon da dahil olmak üzere İsrail’in son dönemlerde yaptığı kimi eylemler dolayısıyla uluslar arası arenada giderek tecride uğradığını ve Cumhurbaşkanı Şimon Perez’in ülkeyi bu durumdan kurtarmak için çare aradığını savundu.

‘’İsrail tecrit oldu, Peres hayal kırıklığı içinde Kadima kartını düşünüyor’’ başlığı altında yayımlanan, Aldo Baquis imzalı yorum yazısında ülkedeki koalisyonda değişikliğe gidilebileceği ileri sürüldü.

‘’Cumhurbaşkanı Peres, alternatif bir siyasî formülün arayışı içinde’’ görüşünün savunulduğu yorumda, gelecete muhalefetteki merkez parti Kadima’nın koalisyona dahil edilerek, ‘’kartların yeniden karılmasının’’ gündeme gelebileceği iddia edildi.

İsrail’in yalnızlaştığına işaret edilen yorumda, ‘’İbrani devletinin en azından yakın geçmişte böylesine ciddî bir sıkıntıyla yüz yüze kalmasını, muhtemelen 87 yaşındaki Şimon Peres bile hatırlamıyor. Peres, Uzak Doğu seyahatinden rahatsız döndü. Vietnam’a yapacağı ziyaret, Türk gemisi Marmara’ya yapılan operasyon yüzünden birkaç gün kala iptal ediliverdi. Yaşlı devlet adamı, Güney Kore’de protestoları göğüslemek zorunda kaldı. İsrail’in adı artık dünyanın dört bir yanında karalanır hale geldi’’ denildi.

Yazıda, Binyamin Netenyahu başbakanlığındaki İsrail hükümetinin Mavi Marmara’ya düzenlenen baskınla ilgili olarak Yaakov Turkel başkanlığında bir soruşturma komisyonu oluşturma ve komisyonda iki yabancı gözlemciye yer verme kararının da tepkileri önleyemediğinden söz edilerek, şu ifadeler kullanıldı:

‘’Son saatlerde yaşanan gelişmeler de iyimserliği mümkün kılmıyor. İsrail, tarihinde ilk kez kendisinin oluşturduğu bir soruşturma komisyonuna (dostlardan da oluşsa) iki yabancı gözlemciyi dahil etmek zorunda kaldı. Marmara’ya düzenlenen operasyonu bazı açılardan soruşturmakla yükümlü Turkel komisyonu. İzak Rabin, Menahem Begin, Ariel Şaron, ülkenin egemenliğini tartışmalı kılan bu tür bir şeyi asla kabul etmezlerdi. Netanyahu hükümeti ise gün be gün giderek zayıflıyor. Üstelik verilen ödün büyük bir etki oluşturmuş da değil. Türkiye, Turkel komisyonunun inandırıcı olmayacağını düşünüyor ve de Birleşmiş Milletler uluslar arası bir soruşturma komisyonu oluşturma projesinden vazgeçmiş değil.’’

“DEVLETTEN DEVLETE TECRİT”

Makalede, İsrail’in sadece Türkiye ile değil, pek çok ülkeyle sorunlu bir dönem yaşadığına dikkat çekilerek, ‘’Kudüs’e Varşova’dan da tatsız haberler geliyor. Dubai’de Hamas yöneticilerinden Mahmud El Mebhuh’un öldürülmesiyle ilgili soruşturma çerçevesinde (muhtemelen Mossad’la bağlantılı) bir İsrail vatandaşı Varşova’dan Almanya’ya iade edilmek üzere. Aynı çerçevede İrlanda da bir İsrailli diplomatı sınır dışı etme kararı aldı. İsveç’te İsrail mallarına karşı bir haftalık bir boykot başlatılmış vaziyette ve bu süre içinde İsrail’den gelen gemilerin yükleri de indirilmeyecek. Vietnam, Güney Kore, Türkiye, Birleşmiş Milletler, Polonya, İrlanda, İsveç, İsrail, devletten devlete tecrit duygusunun içine sürükleniyor’’ değerlendirilmesi yapıldı. Yazıda İsrail’in uluslar arası arenada destek bulmasının artık zorlaştığına değinilerek, ‘’Kadima’nın kurmayları, mevcut durumun sorumluluğunun İsrail’deki mevcut siyasî ve de askerî yöneticilerin, örneğin Dubai’de ya da Marmara operasyonu gibi hadiselerde sorumsuzca davranmalarında aranması gerektiğini düşünüyorlar. Ama hiç kimseye hesap ödetilmiyor. Bu da dost ülkelerin İsrail’i nasıl olsa kollayacağı biçimindeki yanlış kanaatten kaynaklanıyor. Oysa artık bu imkân ortadan kalkmış durumda. Amerika Birleşik Devletleri giderek zayıflıyor. Dolayısıyla İsrail’in Washington’un ihtiyacı doğrultusunda yeni engeller oluşturmamak için artık çok dikkatli davranması gerekiyor’’ görüşü savunuldu. Yorum yazısında, Kadima yöneticilerinden Dalia Yitzik’in, geçenlerde yaptığı bir açıklamada, ‘’Hükümetin ya da koalisyonun politikasında köklü bir değişiklik olmadığı sürece bizim partimiz muhalefette kalmaya devam edecektir’’ dediği de kaydedildi.

17.06.2010

Gazze’ye geçişlerin hepsi açılsın

İsrail’in, Gazze’ye geçişlerin 7'sini birden açması gerektiğini söyleyen Mahmud Abbas, Mısır’da Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, “Gazze’ye ablukanın kaldırılması, Gazze Şeridinin tüm ihtiyaçları için 7 İsrail geçişinin açılması şeklinde olmalıdır” dedi.

Abbas: Gazze’ye 7 geçişin tamamı açılmalı

Fİlİstİn Devlet Başkanı Mahmud Abbas, İsrail’in, Gazze’ye geçişlerin yedisini birden açması gerektiğini söyledi. Abbas, Mısır’da Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, “Gazze’ye ablukanın kaldırılması, Gazze Şeridi’nin bütün ihtiyaçları için 7 İsrail geçişinin açılması şeklinde olmalıdır” dedi. Bu arada, İsrail ordusu, İsrail askerlerinin saldırdığı gemi filosundaki tonlarca yardımın Gazze’ye götürülmesi için BM ile anlaşmaya varıldığını bildirdi. Ordu yetkilileri, gıda, giysi ve ilâçtan oluşan malların kullanımını BM’nin denetleyeceğini belirttiler. BM sözcüsü Richard Miron da anlaşmayı teyit etti. Ancak yardımın ne zaman gönderileceği ve hepsinin gönderilip gönderilmeyeceği konusunda bilgi verilmedi.

17.06.2010

Yardımlar BM eliyle ulaşacak

DIşİşlerİ Bakanlığı, Gazze’ye yardım konvoyunda yer alan gemilerde bulunan insanî yardım malzemesinin BM tarafından Gazze’ye nakledilecek olmasından memnuniyet duyulduğunu bildirdi.

Bakanlık sözcüsünün bir soru üzerine verdiği yazılı cevapta, “Gazze’ye yardım konvoyunda yer alan gemilerde bulunan insanî yardım malzemesinin bütün ilgili tarafların onayıyla Gazze’ye BM tarafından nakli ve dağıtımının yapılacak olması, yardım projesinin hedefine ulaştırılması açısından olumlu bir gelişme olarak görülmektedir” denildi. Açıklamada, “Bu bağlamda BM’nin oynadığı yapıcı rol tarafımızdan memnuniyetle karşılanmaktadır” ifadesi kullanıldı.

17.06.2010

İsrail, şimdi de Türk şirketlerine engel oldu

YIlmazlar Holding’in İsrail’den Sorumlu Genel Müdürü Ahmet Arık, İsrail Tel Aviv İcra Mahkemesi’nin 10 Temmuz 2010 tarihinde verdiği bir kararla Yılmazlar Holding’in 2001 yılında teslim ettiği işe karşılık olarak 4 şirketten alacağı 10 milyon dolar civarındaki hesabına tedbir koyduğunu bildirdi.

Yılmaz Holding adına İsrail’den Sorumlu Genel Müdürü Ahmet Arık tarafından yapılan açıklamada, Mahkeme kararıyla 10 yıl önce teslim edilmiş bir iş ile ilgili hesap tedbiri konulmasının hukuka aykırı olduğu belirtilerek, şöyle denildi: ‘’Siyasî olan kararın hakim gerekçesinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın İsrail ile oluşturduğu gerginlik nedeni ile şirketin İsrail hükümetince işlerinin engellenip Türkiye’ye geri yollanabileceğinin yazılarak hesaplara tedbir konulması dünyanın hiçbir yerinde olmayacak bir hukuksuzluk. İsrail Tel Aviv İcra Mahkemesi’nin verdiği karar emsal oluşturup şirkete yüzlerce milyon dolarlık zarar verebilir. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’dan konuya müdahil olarak İsrail’den açıklama istemesini acilen bekliyoruz. Türkiye’de faaliyette olan İsrail firmalarına da aynı uygulamayı bekliyor ve talep ediyoruz.’’

17.06.2010

Endonezya’da deprem

Endonezya’nIn Papua bölgesi açıklarındaki adaları etkileyen depremde en az iki kişinin öldüğü bildirildi.

Polis, ülkenin doğu kesiminde hissedilen depremde bazı binaların hasar gördüğünü ve iki kişinin vefat ettiğini belirtti. Endonezya makamları, Papua açıklarındaki adaları etkileyen depremin büyüklüğünün 7,1 olduğunu ve tsunami alarmının kaldırıldığını kaydetti.

17.06.2010

Polonya, Afganistan’dan çekilmek istiyor

Polonya Savunma Bakanı Bogdan Klich, Afganistan’dan askerlerini 2013 sonuna kadar çekmeyi istediklerini söyledi.

Klich’in açıklaması, bakanlığın internet sitesinde yayımlandı. Başbakan Donald Tusk da, NATO’nun kasım ayındaki zirve toplantsında, Polonya askerlerinin çekilmesi için bir takvim hazırlanmasını isteyeceklerini söylemişti. Polonya’nın Afganistan’da 2 bin 600 askeri bulunuyor.

17.06.2010

Barzani: Petrol ihraç etmeye hazırız

Irak’In kuzeyindeki bölgesel yönetimin lideri Mesut Barzani, ‘’Federal hükümet kurulduktan sonra, petrol şirketleriyle yaptıkları anlaşmalar gereği petrolü ihraç etmeye hazır olduklarını’’ söyledi.

Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner ile yaptığı görüşmeden sonra basının sorularını cevaplayan Barzani, yapılacak petrol ihracatının miktarının kesin olmadığını, ancak federal hükümet kurulduktan sonra ihracat yapmak için hazır olacaklarını ifade etti. Barzani, ‘’Irak anayasası bizim petrol aramamıza izin veriyor, ancak gelir bütün Irak halkı için olacak. Irak hükümeti birkaç gün önce, Kuzey Irak yönetimiyle yabancı petrol şirketleri arasındaki bütün anlaşmalara onayını verdi’’ dedi. Federal hükümeti kurmak için yürütülen müzakerelerin devam ettiğini belirten Barzani, Bağdat’taki hiçbir tarafı marjinalleştirme veya zayıflatma konusunda girişimin olmayacağını ifade etti.

17.06.2010