Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 01 Temmuz 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Şaban DÖĞEN

Gönüllerde taht kurma



Kaba, saba, sert, kırıcı, söz ve davranışlarıyla incitici bir insanın toplumun gözünde değer kazandığını hiç gördünüz veya duydunuz mu?

Tam tersi toplumda bir yer edinmiş, etrafında sevgi hâlesi meydana getirmiş insanlara bakın, mutlaka insanları cezb ve celbeden bir kısım güzel hasletlere sahip olduklarını göreceksiniz.

Çok kısa zamanda Allah Resûlü (a.s.m.) ne yapmıştı da medeniyetten uzak, kaba, saba insanları cezb ve celb etmiş ve çok kısa zamanda onları dünyanın en medenî milletlerine dahi öğretmenlik yapacak hâle getirmişti?

Hiç şüphesiz bunda gönüllere hitap eden güzel hasletleri en büyük rolü oynamıştı. Kur’ân der ki: “Allah’tan bir rahmet eseridir ki, sen onlara yumuşak davrandın. Eğer sen huysuz ve katı kalbli birisi olsaydın muhakkak onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. Artık onları affet, Allah’ın da onları bağışlaması için duâ et ve işlerinde onlarla istişâre et. İstişâre ile karar verip azmettiğinde ise Allah’a güven ve Ona tevekkül et. Şüphesiz Allah Kendisine tevekkül edenleri sever.”

Bu âyet Efendimizin (asm), insanlar hatalar da yapsalar sert değil, yumuşak davranmasının onları kendinden koparmadığını, etrafında toplamaya yettiğini belirtiyor. Daha öte onlarla yaptığı istişare, bağları kuvvetlendirmiş, kopmayasıya bağlanmalarını sağlamıştı.

İşte bağlayıcı bu güzel hasletlerden biri istişaredir. Cenâb-ı Hak âyette de görüldüğü gibi Resûlünü Ashabıyla meşverete dâvet ediyor. Şûrâ Sûresinin 38. âyeti de şu meâlde: “Onlarla iş hususunda istişare et” buyuruyor. Bu âyetin metni, Türkiye Cumhuriyetinin ilk meclis binası duvarında da yazılı idi.

İşten anlayan kimselerce ve şartlarına uygun olarak yapılan meşveret pişmanlık uyandırmaz. Nitekim hadis-i şeriflerinde Allah Resûlü (a.s.m.) “İstişare eden asla pişman olmaz.”1 “Bir millet istişare ettiği müddetçe zillete düşmez”2 buyurmuşlardır.

Ancak yukardaki âyet, meşveret ettikten sonra karar çoğunluk tarafından alındığı için tereddüt ve gevşeklik göstermeden, ona uyulması gerektiğini emrediyor. Nitekim Allah Resûlü (a.s.m.) Uhud’da meydan savaşına çoğunluk tarafından karar verildiğinde, kendi görüşüne ters düştüğü halde, meşveretin sonucuna uymuş; Medine’de kalıp savunma savaşı yapalım dedikleri halde, “Bir peygamber zırhını giydiği zaman asla çıkarmaz” diyerek kararlılığını göstermişti.

Demek bütün mesele meşveret ve alınan kararlara uymak.

Dipnotlar:

1. Mecmâü’z-Zevâid, 2:280.

2. Tirmizî, Fiten: 7.

01.07.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (01.07.2006) - Gönüllerde taht kurma

  (30.06.2006) - Mazlumların dostu

  (29.06.2006) - Odunun eğrisi

  (28.06.2006) - Yaşanan İslâm

  (27.06.2006) - Ayrı bedenlerde yaşayan tek ruh

  (26.06.2006) - Cennete dönen kabir

  (25.06.2006) - Ölümden sonra

  (24.06.2006) - İnsanı iyilikleri kurtarır

  (23.06.2006) - Akıllı insanlar

  (22.06.2006) - Öyle bir hayat sür ki

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004