Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 12 Ağustos 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Süleyman KÖSMENE

Dünya caziptir ve tatlıdır



İzmir’den okuyucumuz: “Peygamber Efendimizin (asm) temel hayat ve dünya görüşlerini anlatır mısınız?”

Söz, Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm’ın. O’nun (asm) hayat ve dünya görüşlerini ve tavsiyelerini kendi ifadelerinden dinleyelim:

Peygamber Efendimiz (asm) bir gün, Ashab-ı Kirama uzunca bir konuşma yaparak, buyurmuştur ki:

“Ey insanlar! Sözlerin en doğrusu, Allah’ın kitabıdır. En sağlam kulp, Kelime-i Şehâdettir. En hayırlı millet, Hazret-i İbrahim’in (as) milletidir. Yolların en hayırlısı, Muhammed’in (asm) yoludur. Sözlerin en değerlisi, Allah’ı zikretmektir. Kıssaların en güzeli, elinizdeki Kur’ân’dır. İşlerin en hayırlısı, farz olan amellerdir. Her şeyin en kötüsü, sonradan ortaya çıkan bid’alardır. Dâvetlerin en güzeli Peygamberlerin irşadıdır. En şerefli ölüm, şehid olarak ölmektir. Körlüğün en kötüsü, hidayete erdikten sonra tekrar sapıklığa düşmektir. İlmin en iyisi faydalanılan ilimdir. Doğru yolun en iyisi izlenilen yoldur. En kötü körlük kalp körlüğüdür. Veren el, alan elden üstündür. Az ve yeterli olan mal, çok olup âhiretten alıkoyan servetten iyidir. En kötü mazeret ölüm anındaki mazerettir. Pişmanlığın en kötüsü, Kıyamet günü duyulan pişmanlıktır.

“İnsanların bazısı namazı ancak vaktin sonunda kılar. Kimisi de Allah’ı nadiren hatırlar. En büyük hata dilin çok yalan söylemesidir. En hayırlı zenginlik, gönül zenginliğidir. En iyi azık, takvadır. Hikmetin başı Allah korkusudur. Kalpte hürmetle saklanan en hayırlı şey, kuvvetli imandır. Îmânî meselelerde şüphe ve tereddüt küfürdendir. Ölüler için yüksek sesle ağlamak ve dövünmek cahiliye âdetlerindendir. Müslümanların umumî malını zimmetine geçirmek, Cehennem közlerini toplamak demektir. Altını ve gümüşü biriktirip zekâtını vermemek, insanın vücudunu Cehennem ateşiyle dağlamaktır. Gayr-i meşrû meseleleri ve küfrü konu alan şiir, şeytanın nağmelerindendir. İçki, bütün kötülüklerin kendisinde toplandığı düğümdür. Kadınlar şeytanın tuzağıdırlar. Gençlik bir çeşit deliliktir. Kazançların en kötüsü, faizden kazanılandır. Yiyeceklerin en kötüsü, yetim malıdır. Bahtiyar, başkalarından ibret alandır. Kötü kimse daha annesinin karnındayken Allah tarafından bilinir.

“Her birinizin nihayet gidebileceği yer birkaç metrelik topraktır. Her iş neticesiyle değerlendirilir. Amelde esas olan akıbetidir. Habercilerin en kötüsü, yalan haber yayandır. Gelmesi kesin olan şey, yakındır. Mü’mine sövmek fâsıkların, mü’mini öldürmek ise kâfirlerin vasfıdır. Gıybetini yaparak mü’minin etini yemek, Allah’a karşı gelmektir. Mü’minin malının dokunulmazlığı, kanının dokunulmazlığı gibidir.

“Kim yemin ederek ‘Şu şöyle olacak!’ diye Allah adına hüküm verirse, Allah onu yalancı çıkarır. Kim bağışlarsa, Allah da onu bağışlar. Kim affederse, Allah da onu affeder. Kim öfkesini yutarsa, Allah onu mükâfatlandırır. Kim musibete sabrederse, Allah kaybettiklerinin yerini doldurur. Kim başkasını alaya alırsa, Allah onu rezil eder. Kim sabrederse, Allah sevabını kat kat verir. Kim Allah’a karşı gelirse, Allah ona azap verir.

“Allah’ım! Beni ve ümmetimi bağışla! Allah’ım! Beni ve ümmetimi bağışla! Allah’ım! Beni ve ümmetimi bağışla! Allah’tan beni ve sizi affetmesini dilerim.”1

“Dünya caziptir ve tatlıdır. Allah onun tasarrufunu elinize verecek ve nasıl davranacağınıza bakacaktır. Dünyadan sakının! Kadınlardan sakının! Çünkü İsrailoğulları arasında çıkan ilk fitne, kadınlar yüzünden çıkmıştır.

“Dikkat edin! Âdemoğulları değişik sınıflar halinde yaratılmışlardır. Onlardan bir kısmı mü’min olarak doğar, mü’min olarak yaşar ve mü’min olarak ölür. Bir kısmı kâfir bir ortamda doğar, kâfir olarak yaşar ve kâfir olarak ölür. Bir kısmı mü’min olarak doğar, mü’min olarak yaşar ve kâfir olarak ölür. Bir kısmı kâfir bir ortamda doğar, kâfir olarak yaşar, mü’min olarak ölür.

“Dikkat ediniz! Öfke, insanoğlunun içinde tutuşturulan bir kordur. Öfkelenen kimsenin gözlerinin kızardığını, boyun damarlarının şiştiğini görmüyor musunuz? Biriniz öfkelendiğini hissederse mutlaka otursun.

“Dikkat edin! İnsanların en hayırlısı geç öfkelenen, çabuk sakinleşendir. İnsanların en şerlisi çabuk öfkelenen, geç sakinleşendir. Geç öfkelenip geç sakinleşen veya erken öfkelenip erken sakinleşen kişinin bu iki hali birbirini telâfi eder.”2

Dipnotlar:

1- Câmiü’s-Sağîr, 1/934

2- Câmiü’s-Sağîr, 1/935

12.08.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (07.09.2006) - Berat Gecesinde beratımız

  (06.09.2006) - Şu an Cennet mevcut mudur?

  (05.09.2006) - Cennetler ve cennet kapıları

  (04.09.2006) - Mü'min için ölüm

  (03.09.2006) - Kalplerin mühürlenmesi

  (02.09.2006) - İmam-ı Azam Ebû Hanife (ra)

  (01.09.2006) - Cami üzerine sorular

  (31.08.2006) - Tevhid açısından kelimelerimiz ve ölüm- 2

  (30.08.2006) - Tevhid açısından kelimelerimiz ve ölüm- 1

  (29.08.2006) - Büyük günah ve nikâh

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004