Türkiye belirsiz ve tartışmalı bir sürece girdi. Bundan sonra kriz tellallarına, komplo teorisyenlerine gün doğacak. AKP’nin kapatılmasına yönelik iddianamenin Anayasa Mahkemesi tarafından oy birliği ile kabul edilmesinin yankıları hem içerde hem de dışarıda devam ediyor.
Ankara şimdi, “Anayasa Mahkemesi iddianameyi kabul etti, şimdi ne olacak? AKP kendini savunmalı mı, yoksa Anayasa’yı değiştirmeli mi? AKP ile MHP uzlaşabilir mi?” gibi soruların cevaplarını arıyor.
Bu kararla birlikte Türkiye uzun süren bir belirsizlik sürecine de girmiş oldu. AB’yle üyelik müzakere süreci, dış politika, ekonomi, temel hak ve hürriyetlerinin genişlemesi, yeni bir anayasa, yeni reformlar gibi Türkiye’nin önünde bekleyen pek çok problemin çözümü (atılmayacak denilse de) ikinci plâna atılacak. Çünkü kapatma davası açılan parti iktidar partisi. İktidar partisi “savunmalarla” uğraşırken, bu konulara eğilemeyeceği kesin.
* * *
Bu arada Çarşamba günü itibariyle Anayasa Mahkemesi, kapatma davasına ilişkin iddianameyi AKP’ye gönderdi. Böylece savunma için 30 günlük yasal süreç başlamış oldu. AKP kapatma davası iddianamesine karşı Cemil Çiçek başkanlığında savunma komisyonu kurdu.
Bu aşamada AKP’nin atacağı adım merakla bekleniyor. Dava gündeme geldiğinde MHP’nin parti kapatmak yerine sorumluların cezalandırılması için anayasa değişikliği kapısını açmasına sıcak bakılmıyor. Uzlaşma arayan AKP’de MHP’nin bu tavrı “Erdoğan’a yasak getirilmesi için tuzak kuruluyor” şeklinde değerlendirildi.
Diğer taraftan da AKP içinde parti kapatmayı zorlaştıracak anayasa değişikliği konusunda farklı sesler yükseliyor. “Savunma yapmayalım” diyen yöneticiler de var, “hemen seçime gidelim” diyen de… Ama ağırlıklı görüş, bir anayasa değişikliği teklifi hazırlanması yönünde. Bunun için de çalışmalar başlatıldı. Pazartesi günü partinin Merkez Karar Yönetim Kurulu’nun toplanarak siyasî partilerin kapatılmasını zorlaştırmaya yönelik pakete son vermesi bekleniyor.
AKP teklifi hazırlandıktan sonra muhalefet partilerine götürülecek. CHP’nin tavrı şimdiden belli… AKP’nin ümidi MHP. AKP’nin hedefi Devlet Bahçeli ve DSP Genel Başkanı Zeki Sezer’in Anasal-M döneminde verdikleri teklifi de paketin içine alarak MHP ve DSP’nin de destek vermesini sağlamak. AKP Anayasanın 68 ve 69. maddelerinde değişiklik yapmayı düşünüyor. Pakette Başsavcının dâvâ açabilmesi için Meclis’ten izin olması gibi hususlarında olacağı söyleniyor. AKP böyle yaparak MHP ve DSP’ye “imzanıza sahip çıkın” diyecek. MHP şimdilik “Hele bir gelsin bakarız” safhasındalar. DSP’den ise henüz ses çıkmadı.
* * *
Dosyanın mahkemece kabul edilmesinin ardından hem Erdoğan hem de parti yöneticileri dikkatli üslup kullanmaya çalışıyorlar. Erdoğan’ın MYK’da “Amacımız, siyasî partilerin kapatılmasını zorlaştırmaktır. Yargının yetkisine müdahale değil” dediği de gazetelere yansıdı. Bu böyle devam eder mi, yoksa yeni polemikler, yeni tartışma konuları açılır mı, bilemeyiz.
Türkiye sıkıntılı ve belirsiz bir sürece girdi. Bundan sonra yapılacak şey, hukuka, demokrasiye, kazanılmış haklara, ekonomide gelinen noktaya, AB sürecine zarar verilmemesi için adımların dikkatli atılmasıdır.
04.04.2008
E-Posta:
[email protected]
|