"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İctimai hastalıklarımız -2

Abdullah ŞAHİN
24 Mart 2023, Cuma
Kendi dışındakilerimize bakış açımız, milleti, ırkı, düşüncesi, malı-mülkü, görüntüsü ne olursa olsun, “Yaratılanı sev yaratandan ötürü” hakikatine göre olmalı.

Buna göre, bütün sevmekler ve muhabbetler O’nun katına ve saadet-i ebediyesine, haksız düşmanlık ve nefretler ise, O’nun şekavet-i ebediyesi ve cehennemine akıp giderler.

Bir bak! Senin istediğin gibi olmadı diye, Rabbimiz onun yüzündeki insan sıfatını mı geri alıyor; yoksa havasından suyundan ve rızıklarından mahrum mu ediyor?

Rabbimizin merhametinden maada merhamet, onun gazabından maada gazap, “ben insanım ve Allah’ın kuluyum” diyen bir insanın şe’ni olabilir mi?

Hz. Mevlana’dan ibretli bir kıssayı hatırlayalım: Gecenin birinde, bir genç, kör kütük sarhoş vaziyette, Hz. Mevlana‘nın hayır duasını almak için yola koyulur. Geceymiş, geç saatmiş aldırmayıp, dergahın kapısına dayanıp kapıyı çalar.

Hz. Mevlana’nın talebeleri kapıyı açıp, gence ne istediğini sorunca, genç: “Mevlana’nın hayır duasını almak için geldim” der. Talebeleri: “Şu anda hocamız istirahat halinde ve saat çok geç, daha sonra gel” derler. Genç ısrar eder ve “illa onun hayır duasını şimdi alacağım, şurdan şuraya gitmem” der ve bir türlü gitmez.

Hz. Mevlana ise, gürültüleri duyar ve kapıya çıkarak, “Ne oluyor, nedir bu gürültü” der. Talebeleri cevap verir: “Efendim bu genç sarhoş halde buraya sizin hayır duanızı almak için gelmiş, biz de istirahatte olduğunuzu ve daha sonra gelmesini söyledik” derler.

Mevlana bunun üzeribe talebelerine şu nasihati verir: O gecenin bu vaktinde, bu halde, bizim dergahımızın yolunu bulup gelmişken, sizlere ne oluyor ki, hangi ayık kafayla onu geri göndermek istersiniz!

Yani sözün özü: Her an Rabbimizin rahmet ve himayetinin üzerinde olduğu ve nazar edip durduğu hiç bir insana, Rabbimizin sevmediği indi ve şahsi telakkilerle, kötü ve kem nazarla bakmayıp, başta yaratanın hatırı için olmak üzere, ona merhamet edip güzel bakıp, güzel görmek ve insan gibi davranmak en güzeli ve en doğru olanı olsa gerek...

Halk içinde kabaca bir söz vardır; atalar derler ki: Eşeğin hatırı yoksa; sahibinin de mi hatırı yoktur?

Evet her bakış, her nazar, her niyet ve amel her şeyin yaratıcısı ve sahibi olan Allah(cc) hatırı gözetildiğinde bir anlam kazanır; gerisi, boş bir kafa, fani ve boş işler... 

Okunma Sayısı: 1263
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı