"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Allah hakkında temsil ve örnekler

Ali FERŞADOĞLU
12 Kasım 2018, Pazartesi
Marifetullah denen Rabbimizi, Hâlıkımızı, Yaratanımızı tanıma yolunda ilerlerken şüphe ve vesveselerle karşılaşırız.

Bunlardan kurtulmanın yollarından birisi de, temsil, temsilat ve örneklemelerdir.

Bizzat örnekleme husûsunda da vesvese gelebilir; şöyle ki: Hz. Allah hakkında örnekleme yapmak doğru mudur? 

Bu vesvesemizi temsilat ile örneklemeler yapan Kur’ân izale eder, bizi rahatlatır. 

“Temsilat-ı Kur’ân’iye” bir dürbün gibi örneklerle meseleyi zihnimize yaklaştırır. 

 Temsil; benzetmek, teşbih etmek, örnek, nümûne göstererek söz söylemek; özellikle öğüt alınsın diye mesel, küçük hikâye anlatmak; bir şeyin aynısını, benzerini, yâni, teşbihi çok yönlü yapmaktır. Diğer bir ifadeyle temsil, gerçekleri hikâyelerle anlatmaktır. 

Temsilât-ı Kur’ân’iye ise, Kur’ân’ın verdiği temsiller, misâller, demektir. Kur’ân ve hadîste de bol bol temsiller getirilir. Kur’ân’da; “Cenâb-ı Hak, kullarını irşad ve ikaz etmek üzere, sivrisinek gibi hakir, kıymetsiz bir hayvanla veya bir mahlûkla misâl getirmeyi, kâfirlerin keyfi için terk etmez. İmânı olanlar, onun, Rablerinden hak olduğunu bilirler. Onların hali, karanlık bir gecede ateş yakan insanın durumu gibidir. .

Diğer taraftan insan, “yoktan yaratma ve Samed hariç” bütün Esmasına ayna olan bir varlıktır. Zira, Rabbimizi bilebilmemiz için bize, sıfatlarından küçük nümuneler, vermiştir. Semi’ sıfatını anlayabilmemiz için kulak; Basır olduğunu kavrayabilmemiz için de cüz’î bir görme sıfatı verdiği gibi; diğer isim ve sıfatlarını bilebilmemiz için de verilmiştir.

Böyle biz, kendi duyu ve duygularımızla kıyaslayarak Rabbimizi tanımaya çalışırız. Gayet tabiî ki, bu “kıyas-ı vahidi” dediğimiz bir ölçü birimi olması içindir. Yoksa, gerçekte bizim sıfatlarımız ile Yaratıcı’nın sıfatları asla kıyas edilemez. Çünkü, O’nun isim ve sıfatları sonsuz, bizim ise sonludur.

Nasıl ki biz, san’atımızla kıyas edilemeyiz. Hâlık ile mahlûk, yâni Yaratan ile yaratılan da asla kıyas edilemez. Verilen misaller, örnekler meselenin anlaşılması içindir. 

Yalnız temsilde/örnekte boğulmamamız gerekir. Sadece meseleyi anlamak içindir, yoksa, yaratılan ile Yaratıcı arasında hiçbir benzerlik yoktur. 

Okunma Sayısı: 1550
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı