"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İslâmiyet urvatü’l vuska’dır

Ali FERŞADOĞLU
04 Şubat 2019, Pazartesi
“Hem el-Bakara Sûresi’nde, hem Lokman Sûresi’nde ‘Allah’a iman eden, hiç kopmayacak bir zincir-i nuranîye yapışır, temessük eder.’

Risale-i Nur ise, iman-ı billâhın Kur’ânî bürhanlarından bu zamanda en nuranîsi ve en kuvvetlisi olduğu tahakkuk ettiğinden, bu külliyetinde hususî dahil olduğuna teyiden, makam-ı cifrîsi 1347 ederek Risaletü’n-Nur intişarının fevkalâde parlaması tarihine tam tamına tevafukla bakar ve bu on dördüncü asırda Kur’ân’ın icâz-ı mânevîsinden neş’et eden bir urvetü’l-vüska ve zulümattan nura çıkaracak bir vesile-i nuraniye Risale-i Nur olduğunu remzen bildirir.” 1 

Bir hadis-i şerifte, “Allah kime hayır dilerse onu dinde fakıh kılar” 2 buyurulur. 

Risale-i Nur’u Allah fakıh (anlayış, kavrayış sahibi, meselelerin özüne, derununa, batınına nüfuz etme melekesi) sahibi ve dolayısıyla “urvetu’l-vuska” olmayı nasip etti: 

“Risaletü’n-Nur bu asırda, bu tarihte bir urvetü’l-vüskadır. Yani çok muhkem, kopmaz bir zincir ve bir hablullahtır. Ona elini atan yapışan, necat bulur diye mânâ-yı remziyle haber verir.” 3

Urvetü’l-vuska sıdktır, doğruluktur, dürüstlüktür: “Ey bu Cami-i Emevideki kardeşlerim! Ve kırk-elli sene sonra âlem-i İslâm mescid-i kebirindeki dört yüz milyon ehl-i iman olan ihvanımız! Necat yalnız sıdkla, doğrulukla olur. Urvetü’l-vuska sıdktır. Yani, en muhkem ve onunla bağlanacak zincir, doğruluktur.” 4 

Bir ince teli, rüzgâr her tarafa çevirebilir. Fakat içtima ve ittihad ile hasıl olan hablü’l-metîn ve urvetü’l-vüska değme şeylerle tezelzül etmez. İcma-ı ümmet (ümmetin âlimlerinin ittifakı, bir fikirde birleşmesi), Şeriatta bir delil-i yakînîdir (kesin delildir). Rey-i cumhur, Şeriatta bir esastır. Meyelan-ı âmme Şeriatta mûteber ve muhteremdir.” 5 

 Dipnotlar:

1- Şuâlar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 602. 2- Tirmizi Süneni Tirmizi Hadis no: 2645, Müsnedi Şihab Hadis no: 345-346. 3- Şuâlar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 244. 4- Hutbe-i Şâmiye, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 55. 5- Beyanat ve Tenvirler, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 68.

 

Okunma Sayısı: 1243
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı