"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Okuyalım ki...

Ali Rıza AYDIN
28 Temmuz 2016, Perşembe
Kış gelir işten güçten, meşguliyetten dem vururuz; yaz gelir, biz gideriz köye şehre, tatile. Okuyamadığımıza, açıkçası, okuma özrümüze öyle bahaneler buluruz ki, bir cihette kendi kendimizi ikna eder, hatta kandırırız. Netice itibariyle okumayız, okuyamayız. Öyle olunca, kaynağından öğrenemeyiz ve elden düşme malûmatlarla avunur dururuz.

Bilmek için okumak, okumak için de elimize kitap almak, yani kitaba sarılmak gerekir. Maalesef bunu pek yapıyoruz sayılmaz. Görünen köy kılavuz istemez. Kitap piyasalarının hâli pürmelâli malûm, kitap fuarlarının satış grafiği ortada…

Ülkemizde insan nüfusu artıyor, ama ne yazık ki, okuyucu sayısı artmıyor.

Yayıncılıkla iştigal ettiğim, Yeni Asya Yayınları’nın Ankara ve İç Anadolu dağıtımı vazifesiyle tavzif olunduğum yıllarda, kitap fuarlarında, satış grafiğini yapılan hâsılat miktarıyla değil, satılan kitapların sayısıyla ölçerdim. Meselâ, geçen sene satılan kitapların adedi olan yüz rakamı, bu sene ne olmuş? Yüz adedinin ne kadar üzerine çıkılmış ya da satılan kitap sayısında adet olarak gerileme mi var ona bakardım.

Kitap fiyatları, zaman fukaralığı, bilgisayar ortamı, e-kitap uygulaması kitap satın almama hususunda çoğu zaman ileri sürülen mazeretlerden bazıları.

Yani, bahane, şahane!

Kıymetli insan Ayaş Eski Belediye Başkanı Mustafa Süzen, bu konudan müşteki olanlardan olmalı ki, bu fakire gönderdiği bir GSM mesajında; “Bu ülke, 20 liraya pahalı deyip kitap almayıp, 50 liraya fal baktıranların ülkesi” dedikten sonra, devamla, Hz. Ali’nin (ra) “İlim servetten üstündür. Çünkü, serveti sen korursun; oysa ilim, seni korur” sözünü eklemiş.

Doğrusu, önemli bir meseleye temas etmiş, Mustafa Bey.

Toplumumuz içindeki okumaya, dolayısıyla kitap satın almaya bu kadar bigâne, bu kadar ilgisiz insanlar hakkındaki bu tarif hiç de mübalâğa değil.

Evet… Biz böyle olmamalıyız.

Biz, okumalıyız!

Bakınız, onca lüzumsuz ihtiyaçlarımız için çarçur ettiğimiz paranın cüz’î bir kısmını ne çok kitap alır; televizyon ya da internet karşısında zararlı zayi ettiğimiz zamanımızın da bir kısmını okumaya ayırsak ne çok kitap okur, pek çok ilme, birçok malûmata sahip oluruz.

Ekran veya monitördeki dokunamadığımız, koklayamadığımız kitap, kitap mıdır Allah aşkına?

Öyleyse gelin okuyalım, can bedenden çıkmadan!

Başta Kur’ân ve asrımızın hakikî Kur’ân tefsiri olan Risale-i Nur, gerek dünya gerekse ahiret hayatımızın inşasına katkı sağlayacak güzel kitapları, müsbet eserleri okuyalım.

Zira Victor Hugo’nun deyimiyle, “Okumak gıdadır.” dolayısıyla, “Okuyan insanlık, bilen insanlıktır.”

Şu halde, ne yapıp edip okuyalım; okuyalım ki, gönül dünyamızı gergef gergef dokuyalım.

Okuyalım ki yarın orada, sualler karşısında, mahcup olanlardan olmayalım…

Okunma Sayısı: 1378
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı