"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Önce ATM’ye, sonra AVM’ye

Ali Rıza AYDIN
01 Şubat 2018, Perşembe
Günümüzde satın alma, tutku derecesine vardı dayandı.

Çarşı pazar gezmeleri, gezerken de çoğu zaman ihtiyaç olmadığı halde bir takım nesnelerin satın alınması âdeta görenekten sayılır; hatta bununla övünülür oldu.

Yanlış kullanılan medeniyet anlayışı, fantezi merakı israfı ve hevesatı galeyana getirmek suretiyle zarurî olmayan şeyleri zaru- retten gösterip, görenek cihetiyle ihtiyaç kalemlerini arttırıyor; dört kalem olan ihtiyacı, yirmiye; hatta yirmilere çıkarıyor.

Bunun adı ise, “alış veriş”; daha doğrusu, “veriş-alış”.

Öyle ya, önce vereceksin ki, satıcı da sana versin.

Düpedüz israf boyutuna ulaşan bu hâle, seni veren; senin verdiğini de veren Rabbimiz ne diyor acaba, bunu hiç düşünen oluyor mu dersiniz?

İnsanları alış verişe özendiren, imrendiren; neticesinde de bütçeleri delik deşik eden saik, kaçırılmaz fırsat zannıyla “indirim” seline kapılmak.

Önceleri, mevsim sonlarında halkın istifadesine sunulan ve Ticaret Odaları’nın izniyle başlatılan “indirimli satışlar”, şimdi hemen her mağaza tarafından senenin on iki ayında uygulanır hâle geldi.

İndirimli satışlar sesli-görüntülü reklâmlarla, afişlerle, koca koca brandalara iri iri harflerle yazılan duyurularla tüketicinin iştihası tahrik edilip, mağazalara celp edilir oldu. 

Meselâ: Büyük brandaların büyük yazılarıyla “KAPATIYORUZ” yazılıyor; zor fark edilir puntodaki bir yazı ile de, reklâm spotunun önüne, “sezonu” ibaresi ekleniyor ve bu surette tüketici düpedüz göz boyamaya, aldatılmaya maruz kalıyor.

Böyle bir brandayı mağazasına asanlara sormak lâzım; “Bu davranış tarzı esnaflık anlayışının neresinde var?”

Doğrusu, “Acaba bu indirim reklâmlarında subliminal mesaj tekniği de kullanılıyor mu?” sorusu akla gelmiyor değil!

Bakıyorsunuz, bir başka yerde, daha farklı bir indirim sloganı:

“Bir alana, bir bedava” verildiği; % 50, 60, 70 indirim yapıldığı reklâm materyalleriyle duyuruluyor. Esasında, indirilen % 50, geriye kalan % 50’nin % 100’üne tekabül eder. Anaparadan yola çıkılırsa, bu yüzde, daha da yukarılara çıkar; 60’ı, 70’i ise, siz hesap edin…

Düşünmek lâzım; “Bu nasıl bir kâr marjı ki, sağlam bir mala (!) bu kadar indirim yapacaksınız ve -hiç kimse zararına mal satmayacağına göre- sattığınız fiyattan yine de kâr elde etmiş olacaksınız?”

Ticaretini, dolayısıyla, indirimlerini hakkaniyet çerçevesinde yapan müesseselerimizi ve esnafımızı tenzih ederiz, ama sıklıkla rastlanan önce bindirip, sonra indirme taktiği ticaret ahlâkı mıdır Allah aşkına!

İnsanımızın pek çoğu, büyük ekseriyeti resmî olmayan bu indirim kampanyalarına itibar ederek önce ATM’ye koşuyor; ardı sıra da çarşı pazara, AVM’ye…

İktisat, bütün varlıkların düstur-u hareketidir. Öyle ise, her insan, buna muhalefet etmek olan israftan uzak durmalı.  

Hakkın, hukukun vazgeçilmez değer olduğunu göz önünde bulundurma hassasiyetindeki her ticaret adamı da, Peygamber Efen- dimizin (asm) cihanşümul şu hadis-i şerifini kendisine serlevha yapmalı:

“Bizi aldatan bizden değildir.” (Müslim, Îmân, 164)

Okunma Sayısı: 1826
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı