Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yapılan tasfiyelerdeki hukuksuzlukları eleştirdi. Geniş kitlelerin zan altında kaldığını belirten Eğitim-Bir-Sen yetkilileri, “idari ve hukuki tedbirlerin toplumun geniş kesimlerinin zan altında bırakılması neticesini ve mağduriyetlerin yaygınlık kazanacağı algısını doğuracak şekilde dikkatsizce yürütülmesinin sürece zarar vereceği aşikârdır” dedi.

Vatandaş endişelenmekte haklı

Milli Eğitim Bakanlığı’nca darbe girişiminin ardından yürütülen soruşturmalar kapsamında son olarak 2 bin 400 öğretmen görevden uzaklaştırıldığı belirtilen Eğitim-Bir-Sen açıklamasında, “Söz konusu işlemin dayanağının ise Bylock isimli haberleşme programının kullanılması olduğu ileri sürülmektedir. Bahse konu son görevden uzaklaştırmalar beraberinde çok sayıda soru işareti doğurmuştur. Zira görevden uzaklaştırılanların büyük bir kısmının, daha önce açıklanan kriterlerin hiçbirisiyle en ufak bir ilgisi dahi bulunmayan sosyal çevresi, geçmişi ve toplum içindeki bilinirliği itibarıyla terör örgütüyle zerre kadar bağlantısı olmadığından emin olunan kişiler olması haklı ve yerinde şüphelere sebep olmaktadır” denildi.

Şeffaflık şart

Açıklamada, görevden uzaklaştırma olsun, kamu görevinden çıkarma olsun, haklarında işlem tesis edilen kişilere somut olarak hangi fiil veya davranışı sebebiyle bu türden bir işlem uygulandığının, hangi fiilinin sabit görüldüğünün bildirilmesinin, sürecin şeffaflık içinde yürütülmesini ve toplumun adalet duygusunun yara almamasını sağlayacağı vurgulandı.

Dikkatli ve özenli olunmalı

Sendika tarafından yapılan açıklamada Bylock gibi, kişilerin istismar edilmesine açık kriterler üzerinden gerçekleştirilen her türlü işlem ve idari tedbir yönünden istismar sonucu mağdur edilenlerle istismar ederek mağdur edenler arasındaki ayrımın çok dikkatli ve özenli bir şekilde gerçekleştirilmesinin gerektiğini ifade edildi.