"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dinî cemaatleri tâkip ve fişleme

Cevher İLHAN
23 Ocak 2014, Perşembe
Devletin dinî cemaatleri ve grupları fişlemesi, “Nurculuk faaliyetleri ve Gülen grubunun yurt içi ve yurt dışı faaliyetleri”ne dair 481 sayılı 25 Ağustos 2004 tarihli MGK kararlarının ardından Başbakanlığın ilgili bakanlıklara tamimiyle kalmıyor.

Başbakanlık Uygulamayı Tâkip ve Koordinasyon Kurulu’nun (BUTKK) mevzubahis MGK kararıyla “irtica ile mücadele”ye dair hazırlanıp devlet kurumlarına gönderilen “eylem plânları” tâlimatlarıyla “geri bildirimleri”nin alındığı, devlet kurumlarınca gönderilen cevabî resmî raporlarla, tâkip, fişleme, uygulama ve engelleme operasyonlarına dair resmî yazışmalarla ortaya çıkıyor.
Evvela, özellikle dinî cemaatlerin ve grupların, “yıkıcı dinî faaliyetler” kapsamında izlendiği, belgelerle medyada da yer aldı. “MİT’den şaşırtıcı rapor” başlığıyla, El Kaide’nin tâkip edilecek örgütler listesinden çıkarılırken, başta “Nurcu gruplar” olmak üzere birçok cemaat ve tarikatın “1. derecede tâkip edilecekler” listesine alınması açığa çıktı. (Anadolu’da Vakit, 29. 4. 201; Taraf, 8.12.14)
Esasen Başbakan adına Başbakanlık Müsteşarının imzasıyla, Başbakanlık Güvenlik İşleri Başkanlığı’nca 28.10.2004 ve 17.3.2005 tarihlerinde Başbakan yardımcılıklarına, bakanlıklara, MGK’ye, MİT’e, YÖK’e gönderilen “İrticaî Faaliyetlere Karşı Yürütülecek Ek Eylem Plânı’nın maddeleri” konulu “gizli” ve “kişiye özel” yazıları, dinî cemaat ve grupların tâkip edilip fişlendiğinin açık belgesi.
Ve devamında “eylem plânları” kapsamında BUTKK’a gönderilen “fişleme yazışmaları”yla yoğun görevden almalar olduğu, Millî Eğitim’de başarılı ve tecrübeli bürokratların, hayatlarını eğitime adamış yüzlerce tecrübeli eğitimcinin Kanun Hükmünde Kararnâmeyle üstünün çizilip “havuz”a atılarak tasfiyesi “kategorizasyon fişlemeleri”nin sonucu olduğu anlaşılıyor.

“DİNÎ YAPILARIN TÂKİBİ”
Doğrusu, mâlûm MGK kararının altına “baskı olmadan imzayı attık” diyen dönemin Başbakan Yardımcısı A. Şener’in ikrarıyla, Bakanlar Kurulu’nda “irtica ile mücadele birimi” kurulmuş. Keza dönemin Başbakan Yardımcısı M. Ali Şahin’in, Meclis’te bir soru önergesine, “BUTKK’un her ay toplanıp, irticaî unsurlara yönelik tâkibat denetimleri yapıp raporladıklarını, ayrıca kanunî düzenlemeler ve idarî tedbirler aldıklarını” yazılı cevabı, AKP iktidarında 2003’ten bu yana fişlemelerin sürdüğünün bir diğer ikrarı oluyor. (Taraf, 5.12.13)
Önce “belgelerin olmadığı” hatta “imza atılmadığı” iddia edildi. “Kara propaganda” denildi, Ardından “imza varsa da uygulanmamış, yok hükmünde sayılmış” savunmasıyla geçiştirilmeye çalışıldı. MGK kararları ve “eylem plânları”nın ifşasının suç olduğu ileri sürüldü. “Fitne” ve “piskolojik harp olarak karalandı. Öylesine ki sözkonusu tâkip, fişleme, uygulama ve engelleme operasyonlarına dair yazışmaları ortaya çıkaran gazeteci ve yayınlayan gazete sorumlularına Terörle Mücadele Kanunu’nca uyarınca soruşturmalar açıldı.
Ne var ki neticede, “fişleme raporları”yla dinî cemaatleri tâkip ve izlenmesinin hâlen devam ettiği belgelenirken, en son MİT Müsteşarlığı’nın teşkilât birimlerine gönderdiği 15 Ocak 2014 tarihli yazılı tâlimatta “PDY” olarak kısaltılan “paralel devlet yapılanmaları” kapsamında tüm dinî fraksiyonların “örgüt” kapsamına alınarak öncelikli “hedef” gösterilmesi, devletin dinî cemaatleri ve tarikatları tâkip ve fişlemeyi deşifre ediyor. (Taraf, 17.1.14)
Üzerinden bir haftaya yakın bir zaman geçtiği halde halen yalanlanmayan haberde, Müsteşarın imzasıyla, MİT’in tâkip ettiği örgütlere, espiyonaj/kontrespiyonaj faaliyetlere ve diğer organize suç örgütlerine ait çalışmaların sonlandırılmasını emredilirken, “2014 yılı Hedef Öncelikleri ve Planlı İstekleri” kapsamında “yeni hedef” olarak “paralel devlet” kapsamında tüm dinî cemaatleri ve tarikatları hedef gösterilerek yurt içi ve yurt dışı kaynaklı her türlü dinî yapılanmaların hassasiyetle tâkip edilmesinin istenmesi, durumun vahametini açığa çıkarıyor.

“DEVLETTEKİ CEMAAT MENSUPLARININ TESBİTİ”
Gerçek şu ki, “yurt içi ve yurt dışı kaynaklı tüm dini fraksiyonlar” olarak isimlendirilen “yapıların içinden eleman temini dahil her türlü teknik vb. çalışmaların yürütülmesi, tâkiplerin yapılması, devlet kurumlarına girmiş cemaat mensuplarının tespiti ve bildirilmesi, konunun terör örgütlerinden de öncelikli bir konumda ele alınması tâlimatı, dinî cemaatlere yönelik operasyonun açık resmî belgesi.
Doğrusu bu süreçte, bir gecede Emniyetten yargıya, Maliye’den-MASAK’tan Millî Eğitim’e, TRT’den, BDDK’ye kurumlara yönelik yüzlerce yargıcın, yöneticinin ve memurun görevden alınması, “paralel devlet” diye nitelendirilen yapıya yakın kamu görevlilerinin listelerine yönelik çalışma ve “fişleme”nin olduğunu ele veriyor.  Bu durum, Türkiye genelinde gerçekleştirilen tüm yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarına yönelik teknik tâkiplerin, dinleme kararı alan hâkimlerle, dinleme kararı talep eden savcılar ile dinleme işlemini gerçekleştiren ve dosyaları takip eden tüm emniyet mensupları tek tek belirlendiği ve listelendiği gerçeğini teyid ediyor.
Özetle, dinî cemaatlerin “hedef tahtası”na oturtulduğu, belgelerle ve beyânlarla ortaya konuluyor.

Okunma Sayısı: 2593
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • YUNUS MECİDİYE

    23.1.2014 18:50:00

    cemaat mensubu insanların kendi düşüncelerine yakın buldukları bir partiye oy vermesinin biat olarak yorumlanması doğru değil. önemli olan oy vermenize rağmen yanlışlarını korkmadan söylemek. cevher abinin yazdığı noktayı gözden kaçırmamak gerek ne acı hala inanan insanlar fişleniyor. durmak yok hizmetlere devam

  • sena

    23.1.2014 17:23:00

    bu tespitleriniz gerçekten takdire şayan . İnsanlar bu işin sadece hizmet cemaatiyle ilgili olduğunu düşünüyor ama öyle değil . bütün cemaatler tehlike altında. Hükümet cemaatleri yönetmek istiyor bundan sonra biat etmeyenlerin hepsiyle uğraşmaya kararlılar

  • seyfeddin kamil d.

    23.1.2014 12:29:00

    Ne diyor RTE; ’acırsan acınacak hale düşersin.’ Ne umutlarla destek vermiştiniz? Makam-mevki umuduyla demi.. İşte böyle adama acımazlar. acınacak hale de düşürürler.. Senin üstadının siyasette kardeşimiz olamazlar dediği bir zihniyete biat ediyorsun. ondan sonra da derdini anlatabileceğin bir Marko Paşa arıyorsun.

  • h.h.k

    23.1.2014 08:37:00

       2012 Yılının ramazanında umre ziyaretinde Medine-i Münevvere de idim..Teravihten sonra orada bulunan nur medresesine gittim..Dersten sonra dağılmak üzre dışarı çıktık..Bir kardeş yaklaştı selam-kelamdan sonra,beni de herhalde AKP li sandı ki..Başladı içini dökmeye..Kendisinin milli eğitimde önemli bir bürokrat olduğunu..Son zamanlarda Milli eğitimde çalışan tüm nur talebelerinin kapı önüne konulduğunu..Dertlerini anlatabilmek için hiç bir yetkiliye ulaşamadıklarını geniş geniş anlattı..Ne umutlarla bu partiye destek verdiklerini,milli görüş temelinden gelmeyenlere güvenilmediğini acı acı anlatmıştı..2004 yılında alınan MGK larını ve uygulamaların deşifresini gördükçe ister istemez o kardeşin anlattıklarını hatırladım..

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı