Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 11 Temmuz 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

 

Sepetçioğlu duâlarla

Önceki gün vefat eden, Türk edebiyatının Cumhuriyet dönemi romancılarından Mustafa Necati Sepetçioğlu, dualarla uğurlandı. ‘Çağımızın Dede Korkut’u’ olarak da bilinen Sepetçioğlu, ‘Kilit’ romanı ile başlattığı, tarih ve milli kültürümüzü çağımıza inşa sürecini, son romanı ‘Yesili Hoca Ahmed’ ile tamamlamıştı. Tarihî romanları bir neslin başucu kitapları arasında yer alan Sepetçioğlu’nun cenazesi, Bağlarbaşı İlahiyat Fakültesi Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi.

1932 yılında Zile’de dünyaya gelen Mustafa Necati Sepetçioğlu, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Çeşitli kurumlarda memurluk ve idarecilik yaptı. İlk romanlarında Malazgirt zaferinden başlayarak İstanbul’un fethine kadar Türk tarihini konu aldı, sonrakilerde ise Türkiye’de yaşanan sosyal değişimi ve sonuçlarını anlattı. Eserlerindeki şiirsel anlatımı sayesinde geniş bir okuyucu kitlesine sahip olan Sepetçioğlu’nun Anadolu fethini ve Türk devletinin kuruluşunu anlattığı romanları, bir döneme ışık tutmuş ve başucu kitapları arasında yer almıştı. Mustafa Necati Sepetçioğlu’nun tarihî romanlarının yanı sıra tiyatro oyunları da bulunuyordu. Trampacılar adlı oyunu İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda sahnelenmişti. Oyun yazarlığında en önemli başarısını gösterdiği Büyük Otmarlar, önce İstanbul Üniversitesi Talebe Birliği Gençlik Tiyatrosu’nca sahneye konuldu. Ardından Avrupa Üniversitelerarası Tiyatro Festivali’nde en iyi oyun seçildi. ‘Gece Vaktinde Gün Dönümü’ ve ‘Karanlıkta Mum Işığı’ adlı kitaplarıyla 1980 yılında ‘Türkiye Milli Kültür Vakfı Kültür Armağanı’nı kazanan Sepetçioğlu, 1994’te İLESAM üstün hizmet beratı almış, 1998’de Atatürk Dil-Tarih Kurumu şeref üyeliğine seçilmişti.

Eserleri tarihi bugüne taşıdı

Hikaye: Abdürrezzak Efendi, Menekşeler Ölmemeli, Bir Büyülü Dünya ki.

Roman: Kilit, Anahtar, Kapı, Konak, Üçler-Yediler-Kırklar, Sabır Ağacı, Darağacı, Çanakkale serisi, Kutsal Mahpus.

Destan: Yaratılış ve Türeyiş, Dedem Korkut’un Kitabı, Sonsuza Uyanan Taşlar.

Oyun: Büyük Otmarlar, Trampacılar, Köprü, Yunus Emre, Son Bloklar.

11.07.2006


 

Vakıf eserlerini ayağa kaldıracağız

Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt, Türkiye’de Cumhuriyet döneminde onarılan eserlerin on katı daha fazla eserin 3 senelik dönemde onarılmış olduğunu söyledi. Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt, Tokat'ta Mevlevihane ve restorasyonu devam etmekte olan vakıf eserlerini inceledi. Mevlevihanenin dünya çapında bir eser olduğunu belirten Beyazıt, “Burayı vakıf müzesi haline getireceğiz” dedi.

Vakıflar Genel Müdürü Yusuf Beyazıt, akşam saatlerinde geldiği Tokat’ta, dünyada sayılı eser arasında gösterilen Mevlevihane ve restorasyonu devam etmekte olan Vakıf eserlerini genel müdür yardımcıları ile birlikte yerinde inceledi. Beyazıt, Mevlevihane sema gösterileri yapılacağını ifade ederek, “Türkiye genelinde bin 111 eserin açılışını sayın başbakanımız Adana’dan yapmıştı. Bu açılışta ilimizde bulunan Mevlevihane’nin de açılışı yapıldı. Buranın ayrıca Müze ev olarak açılışını yapacağız” dedi. Beyazıt, Türkiye’de Cumhuriyet döneminde onarılan eserlerin on katı daha fazla eser 3 senelik dönemde onarılmış olduklarını belirterek, “Başbakanımıza bir söz daha verdik 1 sene içerisinde bin 111 eseri onarıp bitireceğiz. Hedefimiz Türkiye’de vakıf eserlerini ayağa kaldırmak. Ama Tokat yıllarca ihmal edilmiş bir bölge idi. Tokat özellikle Selçuklular’dan önce beylikler döneminde son derece önemli, eserler bırakılmış. Beylikler döneminde tarihinde ilk defa yapılmış, sanat noktasında çok önemli yerleri olan bir sürü bizim vakıf eserimiz var” diye konuştu. Mevlevihane’nin dünya çapında bir eser olduğunu kaydeden Beyazıt, “Burayı vakıf müzesi haline getireceğiz. Konya, İstanbul, Ankara’da Mevlevilik ile ilgili depolarda bekleyen vakıf eserlerimiz burada sergilenecek. Dünya tarafından örnek gösterilen bir müze haline gelecek” şeklinde konuştu. Basın mensuplarının Mevlevihane’nin Ramazan ayı içerisinde açılış yapılacağı sözünün hatırlatılması üzerine Beyazıt, “O zaman Ramazanın birinci günü burayı açalım. Bura müze olarak yapıldıktan sonra eşyaların tedariki ile uğraşılıyor. Bütün eşyalar yerleşti bu eşyaların yerine konulması kısa bir süreç kaldı” dedi.

11.07.2006


 

“İpsiz Recep” sahneye çıkacak

Halk kahramanı İpsiz Recep’in hayatı, “Emice” ismiyle tiyatroya aktarıldı. Senaryosu Psikolojik Danışman Mehmet Polatoğlu tarafından yazılan oyun, Rize Gençlik Merkezi Tiyatro ekibi tarafından sahnelenecek.

Yazar Mehmet Polatoğlu, oyunla ilgili olarak şunları söyledi: “İpsiz Recep, büyük bir kahramandır. Onun mücadelesi bir bölgeyle sınırlı değildir. Batum’a Türk bayrağını asan ordunun içinde, İpsiz Recep ve arkadaşları da vardı. İstanbul’dan Anadolu’ya cephane ve asker sevkıyatını o üstlenmişti. Sakarya’yı düşmana geçilmez kılmışlardı. Halkı canından bezdiren yerli eşkıyayla ve Ermeni Çeteleriyle o hesaplaşmıştı. Savaştan sonra isyanların bastırılmasında, Recep Reis’in Orhangazi Müfrezesi de görev üstlenmişti. Ve bütün bunları, hiçbir askeri eğitim almamış ve çoğu mahkûm olan, bir avuç gönüllüyle başarmıştı. Okuma yazma bilmeyen, yaşlı bir adamın; böyle büyük işler başarabilmiş olması, tarihe düşülen belki de tek nottur.”

Oyunun yazılış hikayesini anlatan Mehmet Polatoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Bu eserin yazılma fikri, Yavuz Alaca ve Ömer Hasmaden’den geldi. Bilgi toplama sürecinde; Gazeteci Ömer Şan, Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı, Doç.Dr. Emin Gürses, Tarihçi-Yazar Ali Taşpınar, Oğuz Tiryaki ve Fikret Gürses’in önemli katkı ve destekleri oldu. Eser, tarihi kayıtlar dikkate alınarak hazırlandı. ‘Emice’, ismiyle Gençlik Merkezi Tiyatro Ekibi tarafından sahneye konulacak olan bu çalışmamızın, amacına ulaşması için, destek göreceğimize inanıyorum. Halkımız, aralarından çıkan kahramanlarına sahip çıkacaklardır. İpsiz Recep ve arkadaşlarının, vatanımızın bağımsızlığına sağladıkları katkıdan, gençlerimizi haberdar edebilme düşüncesiyle çıktığımız bu yolda, hemşerilerimizin bizi yalnız bırakmayacaklarına inanıyor, herkesi sorumluluk üstlenmeye davet ediyorum.”

Hasan KARAOSMAN / RİZE

11.07.2006


 

Kum çizgiler Kiev’de yarıştı

Çizgi film kahramanlarının kumdan heykelleri Ukrayna’nın başşehri Kiev’in ortasından geçen Dinyeper Nehri kıyısındaki “Sun City” plajında yarıştı.

4. Uluslar arası Kiev Kum Kültürü Festivali’ne Ukrayna, Rusya ve Çin’den genç ressamlar, heykeltıraş ve grafikçiler birbirleriyle kıyasıya yarıştı. Kumdan kahramanları ilk gününde binin üzerinde sanatsever ziyaret etti. Kum heykeller içinden Ice Age’in ünlü sincabını aradığı palamudu tamda bulmuşken canlandıran kumdan heykel birinci oldu.

/ KİEV

11.07.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004