"Gerçekten" haber verir 17 Temmuz 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Aile

Yanık-yara tedavisinde başarılıyız

GAZİANTEP Avukat Cengiz Gökçek Devlet Hastanesi Yanık-Yara Tedavi ve Eğitim Merkezinde, 16 aydan bu yana, ölümcül 100 hasta hayata döndürüldü.

Merkezin sorumlusu Opr. Dr. Ahmet Erkılıç, yaptığı açıklamada, merkezlerine gelen hastaların genellikle ölümcül hastalar olduğunu, merkezde kurulduğu 16 aydan bu yana toplam 400 hastanın tedavi edildiğini söyledi.

Bu hastaların 15’ini kaybettiklerini ifade eden Opr. Dr. Erkılıç, durumu ağır olan 100 hastanın hayata dönmesini sağladıklarını, çok özel bir bakım gerektiren yanık tedavisini son teknolojiye sahip alet ve ekipman ile eğitimli uzmanların yaptığını belirtti.

Erkılıç, merkezin 20 yatak kapasitesine sahip ve sürekli dolu olduğunu ifade ederek, ‘’Avrupa’da bu büyüklükte bir yanık merkezi yok. Küçük küçük bölümler şeklinde var. Ancak ABD, Rusya, Hindistan ve Çin’de büyük merkezler var. Dünyanın en büyük yanık merkezi İran’da’’ dedi.

Erkılıç, yanık tedavisinin özel olduğuna, bu nedenle yanık merkezleri kurulması gerektiğine işaret ederek, şöyle konuştu:

‘’Yanık hastası çok ağır bir hasta. Özellikle yüzde 40’ın üzerindeki yanıklar, ölümcül yanıklardır. Şu anda yüzde 60 yanığı olan hastaları kurtarabiliyoruz. Dünyada yüzde 60 ve üstünde yanık olan ve yaşayan hasta sayısı çok azdır. Çünkü bu çok büyük bir travmadır. Deri vücudun en büyük organıdır ve bunun yüzde 60’ının kaybolması çok büyük bir kayıptır. Yüzde 60 yanıkları şu anda biz hayatta tutabiliyoruz. Bence bu çok önemli bir başarı. Çünkü Avrupada, ABD’de bile bunlar çok zor başarılan işler. Bu nedenle standartlarımızı en baştan yüksek tuttuk.’’

Merkeze Şanlıurfa, Diyarbakır, Siirt, Batman, Elazığ, Adıyaman ve Kahramanmaraş’ın yanı sıra Konya, Van, Mersin ve İstanbul’dan hastaların da geldiğine dikkat çeken Erkılıç, ‘’Hatta Bağdat’tan bile hasta geldi. Ancak bu hasta çok uzaktan geldiği için kaybettik. Uzaktan gelen hastalar hep ağır hastalar oluyor. Yanıkta ilk tedavi çok önemlidir. İlk iki gün yaptığınız tedavinin sonucunu daha sonra alıyorsunuz’’ dedi.

/ Gaziantep

17.07.2008


Alzheimer ve parkinson hastalarına umut

bilim adamlarının hazırladığı özel besin desteği, özellikle Alzheimer ve Parkinson hastaları ile hastalık riski taşıyanlar için umut oldu.

Massachusetts Institute of Technology’de (MIT) görevli bilim adamları, Omega-3 yağ asitleriyle hazırladıkları özel diet menüsü ile besledikleri kobay farelerde hafızanın güçlendiğini ve öğrenmenin hızlandığını tespit etti. Araştırmaya göre, başta Alzheimer ve Parkinson olmak üzere çeşitli baş hastalıkları yüzünden beyin sinir hücreleri kısmen azalan ya da zarar gören kişilerin, söz konusu besinle beyin fonksiyonlarının yeniden canlandırılabileceği belirlendi. Bilim adamlarının hazırladığı besin desteğinde, bir çeşit Omega-3 yağ asidi olan DHA, Uridin ile Kolin bulunuyor. Omega-3 yağ asitleri vücut tarafından üretilemiyor ama balık, yumurta, keten tohumu ve otla beslenen hayvanlardan elde edilen etlerde bulunuyor. Herhangi bir dış yiyecek kaynağından elde edilemeyen Uridin ise özellikle bebek emziren kadınların vücutlarında diğer insanlara göre daha çok bulunuyor. Kolin ise et, yumurta, fındık, fıstık, ceviz gibi kabuklu yemişlerde B vitamini formunda yer alıyor.

17.07.2008


Zatürree’nin ‘yaz’ı ‘kış’ı yok

YEDİTEPE Üniversitesi Hastanesi Çocuk Alerjisi Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Reha Cengizlier, zatürree ve diğer solunum yolu hastalıklarının, yaz aylarında da insanların koruyucu tedbirleri azaltmasına bağlı olarak sık sık görülebildiğini bildirdi.

Prof. Dr. Cengizlier yaptığı yazılı açıklamada, “Kış aylarında kapalı mekanlarda ve kalabalıkta bulunma durumu daha fazla olduğu için mikrop bulaşma riski daha fazladır. Bu nedenle zatürree ve diğer solunum yolu hastalıkları sanki sadece kışın görülür gibi yanlış bir düşünce vardır. Tam tersine, yaz aylarında insanların koruyucu önlemleri azaltmasına bağlı yine sık sık solunum yolu enfeksiyonları ve tabii ki zatürree de görülür” dedi. Akciğerde iltihaplanma olarak görülen zatürreenin, yaz aylarında da kendini gösterdiğine dikkat çekerek, bu tür durumlarda en kısa zamanda uzmana danışılmasının önemine vurgu yaptı. Geciken müdahalenin hastalığın seyrini de olumsuz yönde etkileyeceğini belirten Prof. Dr. Cengizlier, sadece akciğerleri ilgilendirdiği sanılan zatürreenin etkileri nedeniyle tüm vücudu ilgilendirdiğini ifade etti.

17.07.2008


Doğru sulama su sıkıntısını ortadan kaldırır

EGE Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Suer Anaç, doğru yapılan tarımsal sulamanın içme suyu sıkıntısını ortadan kaldıracağını belirterek, ‘’Ülkemizde tarımsal sulamada yapılacak yüzde 10’luk bir tasarruf bile tüm kentlerimizin içme suyu ihtiyacını karşılar’’ dedi.

17.07.2008


2100'de yağışlar azalacak

BİLİMSEL araştırmalar neticesinde 2100 yılında Akdeniz Havzasında yağışların yüzde 20 oranında azalacağı sonucuna ulaşıldığını aktaran Anaç, ‘’2030 yılında bir ülkenin kullandığı su seviyesi, bugünkü tüketimin yüzde 40’ını geçerse, yaşanan kuraklık su kaynakları üzerinde büyük bir baskı oluşturacak.

Türkiye (güney kesimler), İtalya, Yunanistan, İspanya ve Portekiz bu sorunu yaşamaya en yakın ülkeler’’ diye konuştu.

17.07.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır | Site yöneticisi | Editör