"Gerçekten" haber verir 04 Ekim 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

Biden: Pakistan ve Afganistan’da kalpleri ve akılları kazanmalıyız

Demokrat Parti Başkan Yardımcısı adayı Joe Biden, “Bizim topraklarımızda bir terörist saldırı olacaksa, bu Pakistan veya Afganistan’da planlanacak.

Bu yüzden o bölgede okullar inşa etmeli, kalpleri ve akılları kazanmalıyız. Bundan daha önemli bir şey yok” dedi. ABD’de kasımda yapılacak başkanlık seçimi öncesinde, başkan yardımcısı adaylarının televizyon kameraları önünde canlı yapılan tartışmada Demokrat Partili aday Joe Biden daha başarılı bir görüntü verirken, Cumhuriyetçi Partili Sarah Palin’in, soruları doğrudan cevaplamaktan kaçındığı gözlendi. Missouri eyaletindeki St. Louis’te, Washington Üniversitesinde yapılan ve PBS’ten gazeteci Gwen Ifill’in yönettiği tartışmada, ekonomi, Irak’ta çıkış stratejisi ve İran’a karşı izlenecek politikalar can alıcı noktalar oldu.

Gazeteci Ifill’in, “nükleer İran mı yoksa istikrarsız bir Pakistan mı daha tehlikeli” sorusuna, her iki aday da “ikisi de” cevabını verdi. Biden, Pakistan’ın hali hazırda nükleer silahlara sahip olduğunu ve istese İsrail ve Akdeniz’i vurabileceğini söyledi.

Joe Biden, “Bizim topraklarımızda bir terörist saldırı olacaksa, bu Pakistan veya Afganistan’da planlanacak. Bu yüzden o bölgede okullar inşa etmeli, kalpleri ve akılları kazanmalıyız. Bundan daha önemli bir şey yok” diye konuştu.

Palin ise, “Bizim savaşımızın merkezi Irak” diyerek Biden’a katılmadığını vurguladı. Palin, nükleer bir İran’ın, İsrail için tehlikeli olacağını kaydetti ve İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ı “istikrarsız ve aklı yerinde olmayan birisi” olarak niteledi.

ABD başkanlık seçiminden önce başkan adaylarının üç kez canlı tartışma oturumunda bir araya gelmesi öngörülmüştü. Bu tartışmaların birincisi geçen ay yapılmıştı. İkinci ve üçüncü oturumlar ise 7 ve 15 Ekimde yapılacak. Başkan yardımcıları adayları Biden ve Palin ise öngörülen tek oturumda canlı tartışmada bir araya geldi.

Palin’in, konuşurken Biden’dan çok izleyicilere dönerek konuşması, “Ben Washington’un içinden çıkma politikacılardan değilim, içinizden biriyim” mesajını vermesi, aile, eğitim, sağlık ve valisi olduğu Alaska’yı ilgilendiren enerji konularına sık sık değinmesi dikkati çekti.

Delaware Senatörü Joe Biden ise Amerikan siyasetiyle uğraşarak geçirdiği uzun yılların hakkını verecek şekilde soruları cevapladı. Palin’in, birçok kez soruları es geçip enerji gibi kendi bildiği konulardan bahsetmesine bir kez Biden da işaret etti ve “Bence bu, sorulan sorunun yanıtı değil” dedi.

Her iki başkan yardımcısı adayının da, birbirini hedef almak yerine daha çok rakip başkan adayını hedef aldığı görüldü. Palin, Obama’nın politikalarını eleştirirken, Biden da McCain’e eleştirilerini yöneltti. Her iki aday da, ABD’nin mevcut ekonomi politikalarını değiştirme yönünde çalışacakları ve orta sınıfa daha dostça yaklaşacakları mesajı verdi.

BUSH'UN ORTA DOĞU

POLİTİKALARI YANLIŞTI

Obama’nın, “dünyanın tehlikeli diktatörleriyle” buluşma niyetini dile getirdiğini savunan Palin, “böyle bir şeyi önermenin, bir başkan adayının ne kadar naif, muhakeme kabiliyeti düşük ve ülke için tehlikeli olabileceğini gösterdiğini” de ileri sürdü. Biden ise Obama’nın Ahmedinejad ile görüşeceğini söylemediğini, ancak ABD’nin 5 eski dışişleri bakanının, bir şekilde İran ile görüşülmesi, diplomasinin devreye sokulmasından yana olduğunu, Bush yönetiminin bile giderayak İran ile görüşme yönünde politikalarını yumuşattığını ifade etti.

İsrail-Filistin meselesinde Palin, iki devletli bir çözümü desteklediklerini söylerken, “İsrail’de ikinci bir soykırıma izin veremeyiz” ifadesini kullandı.

Biden ise, Amerikan senatosunda kendisi kadar İsrail dostu başka senatör bulunduğunu zannetmediğini söyledi ve Bush yönetiminin Orta Doğu politikalarının yanlış olduğunu, Obama yönetiminin bunları, bölgenin ihtiyaçlarına göre değiştireceğini savundu. Biden, ABD’nin Irak savaşında üç haftada harcadığı paranın, 7 yılda Afganistan’ı yeniden inşa etmede harcanan paraya eşdeğer olduğuna dikkati çekti.

“GÖREVİ ÜSTLENMEK GEREKİRSE...”

Oturumun en ilginç sorularından biri, “Başkan adayınıza bir şey olur da görevi sizin üstlenmeniz gerekirse, sizin politikalarınız nasıl bir farklılık gösterecek?” sorusuydu.

Joe Biden, “Tanrı göstermesin. Böyle bir şey olursa büyük trajedi” dedi ve genel olarak Obama politikalarını destekleyeceği, orta sınıfı güçlendirme, çevre, eğitim, sağlık ve Irak’ta savaşın sona erdirilmesine yöneleceği cevaabını verdi. Sarah Palin ise, McCain ile her konuda aynı fikri paylaşması gerekmediğini ve zaten McCain’in de, kendisine başkan yardımcılığı teklifini getirirken, sahip olduğu görüşleri kapıda bırakmasını istemediğini söylemekle yetindi.

Joe Biden’ın oturumdaki çıkışlarından biri de, ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’yi hedef almasıydı. “Cheney, ABD tarihinde gördüğümüz en tehlikeli başkan yardımcısı olmuştur” diyen Biden, ABD başkan yardımcısının yetkilerinin Amerikan anayasasıyla belirlendiğini ve bu görevin sadece ABD başkanına sağlam tavsiyelerde bulunmak olduğunu söyledi. Cheney’nin bu sınırları çok aştığını savunan Biden, “Bu çok tehlikeli bir şey oldu ve bakın bizi bugüne getirdi” yorumunu yaptı. Biden, oturumu bitirirken yaptığı kısa açıklamada ise, ABD’nin, en önemli başkanlık seçimine tanık olacağını söyledi ve son 8 yılda ülkenin, “bulunduğu yerde çukur kazdığını” savundu. Palin de kapanış konuşmasında, “medyanın çarpıtması yerine doğrudan Amerikan halkına konuşmayı daha çok tercih ettiğini” söyledi ve “Ekonomi için, ulusal güvenliğimiz için savaş vermeliyiz” dedi. Öte yandan tartışmadan önce, siyah kadın gazeteci Ifill’in, Demokrat Partinin başkan adayı senatör Barack Obama’yı olumlu açıdan sergileyen “Büyük Çıkış: Obama Çağında Siyaset ve Irk” kitabının yazarı olması, başta Cumhuriyetçi Partinin başkan adayı senatör Joe McCain tarafından eleştirildi.

McCain, Fox News televizyonuna yaptığı açıklamada, “Keşke başka biri oturumu yönetseydi” yorumunu yaptı. Ancak ilerleyen saatlerde McCain, bu sözlerini toparladı ve “Ifill’in görevini profesyonelce yapacağına güvenim tam” dedi. Ifill’in Obama kitabı ise, henüz piyasaya çıkmadı.

/ Washington

04.10.2008


 

Tarihi Konjic Köprüsünü Türkiye restore ettiriyor

OSMANLI Padişahı Sultan 4. Mehmet’in fermanıyla 1682 yılında inşa edilen ve 2. Dünya Savaşı sırasında bombalanarak hasar gören Konjic Köprüsü, Türkiye tarafından restore ettiriliyor.

Başbakanlık Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığından (TİKA) alınan bilgiye göre, köprü, 3 Mart 1945’de Alman piyadelerinin geri çekilmesi sırasındaki bombardıman sonucu büyük hasar gördü. Karayolları Genel Müdürlüğünün, TİKA ile imzalanan protokol çerçevesinde kontrolörlük görevini yürüttüğü restorasyon çalışmalarının, bölgedeki mevsim koşullarının uygun olması durumunda bu ay tamamlanması planlanıyor. Restorasyon projeleri ve teknik raporu, Karayolları Genel Müdürlüğü Köprüler Dairesi Başkanlığı Tarihi Köprüler Şubesi Müdürlüğü tarafından hazırlanan 86,2 metre uzunluğunda, 5,35 metre genişliğindeki 6 kemerden oluşan köprünün, kemerlerinin restorasyon işlemi tamamlandı. Temel, tempan duvar, selyaran, kitabe köşkü ve üst yapı çalışmaları halen süren köprüde,onarım çalışmaları tamamlandıktan sonra çevre düzenlemesi ve aydınlatma çalışmaları yapılacak. Bugüne kadar yaklaşık 860 bin avro harcanan restorasyon çalışmaları, toplam 1 milyon 475 bin avroya mal olacak.

04.10.2008


 

İngiltere terörle mücadele stratejisini güncelleyecek

İNGİLTERE'DE terörle mücadele stratejisinin güncelleneceği, yeni stratejinin daha çok genç Müslümanların radikalleşmesini önlemeye dayandırılacağı bildirildi.

Hükümetin konuyla ilgili çalışmalar başlattığını duyuran BBC, resmi makamların, daha önce El Kaide ile hiçbir ilgisi bulunmayan kişilerin örgüt tarafından radikalleştirilmesinden endişe duyduğunu bildirdi. Bu nedenle bütün önceliğin El Kaide ve benzeri terör örgütlerinin militan toplamalarını önlemeye tanınacağı ve hazırlanacak yeni stratejiye “Contest” adı verileceği ifade edildi. Strateji çerçevesinde, belli toplumlarla daha yakın ilişkiler kurup işbirliği geliştirmenin ve internetten sürdürülen faaliyetlere daha çok eğilmenin öngörüldüğü belirtildi. Terör tehdidi seviyesini geçen yazdan bu yana en yüksek ikinci alarm düzeyinde tutan İngiltere hükümetinin yakın zamanda bu tehdit seviyesini düşürmeyi düşünmediği ve polis ile istihbaratın bütün kapasitesini kullanarak bu tehdide karşı koymaya çalıştığı bildirildi. Terör tehdidinin artık sadece Pakistan’daki El Kaide’nin çekirdek kadrosu ve bağlantılı gruplardan değil, tek başına faaliyet gösteren, henüz hiçbir terör örgütüyle ilişki kurmamış kişilerden de gelebileceğini düşünen İngiliz güvenlik makamlarının, yeni stratejinin gelecek aylarda tamamlanmasını istedikleri belirtildi.

/ Londra

04.10.2008


 

ABD'nin yeni Ankara Büyükelçisi Jeffrey

ABD'NİN yeni Ankara büyükelçisi adayı kıdemli diplomat James Jeffrey, Senato tarafından onaylandı.

Bu gelişmeyle birlikte Jeffrey’in görevi kesinleşti. Başkan George Bush, yazılı açıklamasında, “Jeffrey’in, Senato tarafından ABD’nin Ankara büyükelçisi olarak onaylanmasından memnuniyet duyuyorum. Jeffrey, akıl, karakter ve kararlılık sahibi bir kişi” dedi. Bush, geçmiş görevlerinde üstün performans gösteren Jeffrey’in, “ABD’yi dost ve NATO müttefiki Türkiye’de temsil etmek için çok uygun bir kişi olduğunu” belirtti. Jeffrey, en son Bush’un ulusal güvenlik danışman yardımcılığı görevini yürütüyordu. James Jeffrey, onay süreci çerçevesinde geçen hafta Senato Dış İlişkiler Komitesinde katıldığı oturumda, Ermeni yanlısı Demokrat senatör Robert Menendez tarafından sıkıştırılmak istenmiş, ancak 1915 olayları için “soykırım” veya “etnik temizlik” ifadelerini kullanmamıştı. Bush tarafından haziranda yeni görevine aday gösterilen Jeffrey’in, gelecek haftalarda ABD’nin Ankara Büyükelçiliğini şimdiki Büyükelçi Ross Wilson’dan devralması bekleniyor. Uzun yıllar Amerikan ordusunda ve ardından Dışişleri Bakanlığında görev yapan Jeffrey, Türkiye’yi yakından tanımasıyla ve Orta Doğu konularındaki uzmanlığıyla biliniyor. Daha önce üç defa Türkiye’de görev yapan Jeffrey Türkçe biliyor. 2002-2004 arasında ABD’nin Tiran Büyükelçisi olan Jeffrey, 2004-2005’te de ABD’nin Bağdat Büyükelçiliğinde maslahatgüzar olarak görev yapmıştı. Jeffrey, Washington’a dönüşünde Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice’ın Irak başdanışmanlığına getirilmişti.

/ Washington

04.10.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır