07 Eylül 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

BİR ÂYET, BİR YORUM - Yrd. Doç. Dr. Atİlla YARGICI

Kalpleri ve kulakları mühürlenmiş olanlar

“Allah onların kalplerini ve kulaklarını mühürlemiştir. Onların gözlerine perde çekilmiştir. Ve onlar için büyük bir azap vardır.” (Bakara, 2/6.)

Bir insanı uyarırsınız, imanı, günahı, sevabı, helâlı, haramı anlatırsınız. Ama hiç aldırış etmez. Sözleriniz bir kulağından girer, diğerinden çıkar. O yine inkâra devam eder. O yine günah işlemeye devam eder. İnkârı ve günah işlemeyi alışkanlık haline getirir, kendisinde bir “huy” olur. Artık, günahı seve seve işler, inkâra bile bile gider. İşte böyle insanları, Bakara Sûresi’nin 6’ıncı âyetinde bildirildiği gibi, uyarsan da uyarmasan da bir şey değişmez. Çünkü onların kalpleri ve kulakları mühürlenmiş, gözlerine de perde çekilmiştir.

İnsanların kalplerine ve kulaklarına mühür vurulması, gözlerine perde çekilmesi onların tek sermayeleri olan iradelerini küfür ve günah yolunda kullanmalarından kaynaklanır. Yoksa insan iradesini kötü yolda kullanmadan, Allah onların kalp ve kulaklarını mühürlemez, gözlerine perdeyi indirmez. Nitekim, Saf Sûresi 5’inci âyette, “Felemmâ zâgû, azâgallahü kulûbahüm” buyrulur. Yani onlar iradeleriyle sapıklığı seçtiler, inançsızlığı, küfrü seçtiler, Allah da onların kalplerini saptırdı. Yoksa durup dururken, Allah insanı kötü yola yönlendirmez. Bir insanın kendi iradesiyle kötü yolu tercih ettikten sonra, “Ne yapayım, benim kaderim böyle imiş” demesi yanlıştır. Bu gibi kişiler, sorumluluğu Allah’a vererek kendi vicdanlarını rahatlatmak isterler. Bu ise kökünden yanlış bir düşünce ve inanıştır.

Peygamber Efendimiz (asm), bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyururlar: “Günah ilk defa işlendiğinde kalpte siyah bir leke olur. Eğer sahibi pişman olur, tevbe ve istiğfar ederse kalp yine parlar. Etmez de günahı tekrarlarsa, o leke de artar, arta arta bir dereceye gelir ki, leke bir kılıf gibi bütün kalbi kaplar. Mutaffifin Sûresinde zikredilen, “Kellâ bel râne alâ kulubihim”(Mutaffifîn: 83/14) âyetinde zikredilen “râne” bunu ifade ediyor. (İbn-i Mace, Zühd, 29; Tirmizî, Tefsir-u Suret-i Mutaffifin/ 1.)

Bu yüzden hayatı küfürle geçirenlerin, imana gelmeleri, kalplerinin Allah’ı ve iman esaslarını tasdik etmesi çok zordur. Aynı şekilde günahları bir alışkanlık haline getirenlerin de bu günahlardan vazgeçmesi, bir Arap şairinin söylediği gibi, bir çocuğun sütten kesilmesinden daha zordur. Bu yüzden her bir günahta küfre gidecek bir yol vardır. Eğer istiğfar ile hemen imha edilmezse, insanı, günahı hoş görüp, onun günah olmadığını söylemeye sevk eder. Böylece Allah’ın bir emrini inkâr eden kişi kâfir olur. İman ve ahlâk konusunda güzel alışkanlıklar edinmek daha çocuk yaşlardan başlar. İyiyi bilen bir kişi, kötülüğü yapsa bile ondan vazgeçip bildiği iyiye dönebilir.

Kendi iradelerini kötüye kullanan insanlar, kalpleriyle hakikatleri idrak edemezler, hakikatı duymazlar, duysalar da anlamazlar. Gözleriyle kendilerinde ve dünyada var olan Allah’ın âyet ve delillerini görmezler. Sadece her şeye bakarlar. Bunlar adeta bakar kör gibidirler.

07.09.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Başlıklar

  BİR ÂYET, BİR YORUM - Yrd. Doç. Dr. Atİlla YARGICI

  BİR SAHABENİN GÜNLÜĞÜ - Salİha Ferşadoğlu

  Ramazan günleri - FAHRİ UTKAN

  DENİZCİNİN RAMAZANI - VEHBİ HORASANLI

  PEYGAMBER KISSALARI - AHMET ÖZDEMİR

  RAMAZAN HÂLLERİ - OSMAN ZENGİN

  İLMİHAL - SÜLEYMAN KÖSMENE

  BEHLÜL DÂNÂ VE HARUN REŞİD - hayreddİn ekmen

  ŞEYTANIN DESİSELERİ - İBRAHİM ERSOYLU

  MİNİKLERİN DÜNYASINDA RAMAZAN - Röportaj: ZÜBEYİR ERGENEKON

  BEDİÜZZAMAN’IN VASIFLARI VE SOSYAL İLİŞKİLERİ - MUSTAFA ÖZTÜRKÇÜ

  DÜŞÜNCE KIRINTILARI - SELİM GÜNDÜZALP

  İNCİR ÇEKİRDEĞİ - SUAT ÜNSAL

  MİNİ HİKÂYELER - NEVİN ALAN

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.