30 Mayıs 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Kültür-Sanat

 

Ayasofya’nın hazineleri sergilendi

İSTANBUL'UN fethinin sembolü Ayasofya’daki Padişah Türbeleri’nin restorasyonu sırasında gün yüzüne çıkan sanduka kılıfları, Kâbe-i şerif iç örtüsü, kisve-i şerif, ravza-i mutahhara örtüleri, yüzyıllarca minberinde asılı duran ve müzenin deposunda bulunan tarihî sancaklar sergilenmeye başlandı.

İstanbul’un fethinin 557. yıl dönümü kutlamaları kapsamında düzenlenen serginin açılışı dolayısıyla Ayasofya Padişah Türbeleri Avlusu’nda tören yapıldı.

İstanbul Kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Emre Bilgili, törende, bugünün, fetih kutlamaları programı içinde bir dönüm noktası olduğunu belirtti. Kutlamalar kapsamında önce Fatih Sultan Mehmed’in türbesinin ziyaret edildiğini, Fatih Anıtı’nda tören yapıldığını ve Belgrad Kapı’da sembolik fetih töreni gerçekleştirildiğini anlatan Bilgili, şöyle devam etti: ‘’Ayasofya Müzesi Başkanı Haluk Dursun bir farkındalığı ortaya çıkardı. Resmî kutlamalar içerisinde fethin sembolü olan Ayasofya’da şimdiye kadar hiçbir etkinlik yapılmamış. Bu ne büyük bir unutkanlık ne büyük bir yanlışlık. Bundan sonra Valimize ‘Belgrad Kapı’dan sonra heyet olduğu gibi Ayasofya’ya gelsin, Ayasofya’da da bir tören yapılsın’ diyeceğim. Fethin sembolü olan Ayasofya’nın müzeden ibaret olmadığını da göstermemiz lâzım. Bunun, Fatih’e, İstanbul’u fetheden bir yığın meçhul askere ve Osmanlı’ya saygının bir ifadesi olacağını düşünüyorum. Bugün başlayan etkinlikle Ayasofya’nın fetih kutlamaları kapsamına alınmasını temenni ediyorum.’’

Bilgili, geçen yıl Bosna-Hersek’i ziyaretinde dikkatini çeken bir hatırasını anlatmak istediğini belirterek, ‘’Biz, Fatih’ten bahsederken biraz yanlış yapıyoruz. Sıradan bir insanmış gibi bahsediyoruz. Bosnalılar, ‘Fatih Mehmet Sultan Han Hazretleri’ olarak ifade ediyorlar. Bizim de bu saygıyı göstermemiz gerektiğini düşünüyorum. Fatih Sultan Mehmed’in Bosna’ya katkısı olmuştur ama İstanbul’a katkısını hiç kimse inkâr edemez’’ diye konuştu.

“BUGÜN TARİHİ BİR GÜN’’

Ayasofya Müzesi Başkanı Haluk Dursun da İstanbul’un fethinin sembolü Ayasofya’nın bugün tarihi bir gün yaşadığını belirterek, Padişah Türbeleri’nin restorasyonu sırasında kültür ve san'at tarihi açısından bazı kıymetli objelerin gün yüzüne çıktığını vurguladı.

Saklı ve gizli olmayan ama teşhir edilemeyen bazı eserlerin bugün ilk defa sergileneceğini ifade eden Dursun, eserlerin, İstanbul’un kültür, san'at ve müzecilik hayatına katkısı olacağını kaydetti. Eserlerin bu aşamaya getirilmesinde ve sergilenmesinde emeği geçenlere teşekkür eden Dursun, bugün İstanbul’un fethinin 557. yılının değişik yerlerde kutlandığını hatırlattı. Dursun, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’Fethin resmî kutlama programı dışında bir şeyler yapmaya karar verdik. Ayasofya’da fethin kültür ve san'at değerlerini ön plana çıkaran bir çalışma yaptık ve Ayasofya’nın müzeden öte bir şey olduğunu bir kez daha gösterdik. Ayasofya bir müze ama diğer müzelerden farklı tarafları var. Ayasofya’nın bir ruhu var, bu ruhu iade etmek gerekiyor. Bu çerçevede, Ayasofya’ya 557 gül diktik. Artık, gül bahçesine girer gibi Ayasofya’ya giriliyor. Bizim için fetih, bir yeri alıp, orayı idare etmek değil, gül gibi idare etmek, insanların gül gibi geçinmesini sağlamak, gül ile barışı getirmektir. Onun için Osman Gazi’ye ‘İstanbul’u gülizar yap’ diye vasiyet ediliyor. Bugün İstanbul ne kadar gül bahçesidir, bunun yorumuna girmiyorum, sadece olması gerekeni söylüyorum.’’

Dursun, Ayasofya’da tarihi olarak var olan, ama unutulan, unutuldukça da hali pek iyi olamayan, korunamayan bazı eşyaları olduğunu ifade ederek, bunlara örnek olarak Ayasofya’nın minberinde asılı duran tarihî sancağı gösterdi. Geleneklerde fetihten sonra fethin timsali olan yerlere sancak asıldığını anlatan Dursun, ‘’Bu sancaklar, zamanla kaldırılmış ve korunmuştu ama seyre açık değildi. Sergide minbere asılan iki sancak tekrar gün yüzüne çıkmış olacak’’ dedi.

Sergide, entari, ravza-ı mutahhara, sanduka kılıfı, kaftanlar, Kâbe iç parça örtüsü, kisve-i şerif parçası, Ayasofya’nın tarihi şamdanları, 16. yüzyıldan kalma el yazması Kur’ân-ı Kerim, vahleler, Sultan Abdülmecit’in mozaikten yapılan tuğrası, hatıra madalyası gibi toplam 18 eserin yer aldığını belirten Dursun, eserlerle 16. yüzyılda saraydaki modayı görmenin mümkün olduğunu kaydetti.

Haluk Dursun, avluda, merhum Ekrem Hakkı Ayverdi’nin, İstanbul’un fethinin 500. yılı anısına yaptırdığı ve bugüne kadar Ayasofya’ya getirilemeyen 12 taş kitabeden birinin de sergileneceğini bildirdi.

Konuşmaların ardından Bilgili ve Dursun, Ayasofya Padişah Türbeleri’nin bahçesine İstanbul’un fethinin 557. yıl dönümünü temsilen 557. gülü dikti. Açılışta dâvetlilere Fatih Belediyesinin ‘’fetih helvası’’ ile gül lokumu ikram edildi.

30.05.2010


 

Siyah-beyaz fotoğrafçılık unutuldu

Safranbolulu fotoğraf san'atçısı Turgut Ertuğrul, atölyesinde yaptığı siyah beyaz çalışmalarla, dijital çağa yenik düşen siyah beyaz fotoğrafçılığı yeniden canlandırmak istiyor.

Fotoğrafçılığa 1972 yılında çırak olarak başlayan Ertuğrul, geride bıraktığı 38 yılda mesleğini severek yaptı.

Safranbolu’daki fotoğraf atölyesinde siyah beyaz fotoğraf çalışmaları yapan Ertuğrul, filmli makinelerle çektiği fotoğrafları, her biri 50 yılın üzerinde bir tarihe sahip olan ‘’agrandisör’’lerle kağıda aktarıyor.

Turgut Ertuğrul, yaptığı açıklamada, 1990 ve 2003 yılları arasında toplamda 15 kişisel fotoğraf sergisi açtığını söyledi.

Bugüne kadar bütün sergilerini hiçbir sponsor desteği almadan kendi imkânlarıyla açtığını belirten Ertuğrul, bu sergilerden dolayı henüz bitiremediği borçları bulunduğunu bildirdi. Son zamanlarda insanların fotoğraf san'atına ilgisinin azaldığını ifade eden Ertuğrul, şöyle konuştu: ‘’Dijital dünyanın insan hayatına girişinden bu yana, eski filmli fotoğraf makineleri, teknolojiye yenik düşerek müzelerin tozlu raflarındaki yerini aldı. Bununla birlikte, insanların fotoğraf san'atına olan ilgisi de azaldı. Bugün şöyle bir baktığımızda, piyasada en ucuzundan en pahalısına irili ufaklı yüzlerce dijital fotoğraf makinesi var. Eskiden çok büyük zahmetler çekilerek kâğıda aktarılan fotoğraflar, artık çok kısa sürede, neredeyse hiçbir emek harcamadan bilgisayar ortamına aktarılıyor. Siyah beyaz film baskısına geçen yıl hayata geçirmek istediğini ancak maddî imkânsızlıklar dolayısıyla yapamadığını belirten Ertuğrul, ‘’2011 yılı içinde ‘Dünya Miras Kenti Safranbolu’nun Arnavut kaldırımlarında yaklaşık 50 fotoğraftan oluşan bir sokak sergisi açmak istiyorum. Bütün amacım, dijital çağa yenik düşen siyah beyaz fotoğrafçılığa yeniden hayat vermek’’ diye konuştu.

30.05.2010


 

KO-MEK’ten sergi

KO-MEK Kursiyerlerinin bir yıllık emeklerini yansıttıkları yerel sergilerden Çayırova Yenimahalle Kurs Merkezi’nin yerel sergisi de açıldı.

Açılışa Çayırova Belediye Başkanı Ziyaeddin Akbaş, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Yaygın Eğitim Şube Müdürü Hikmet Yıldırım, Çayırova Halk Eğitim Müdürü Ayaz Gönüldaş ve çok sayıda dâvetli katıldı. 5 yılda 8 kurs merkezinden 36 kurs merkezine, 1300 öğrenciden 300 bin öğrenciye ulaştıklarını vurgulayan Kültür Sosyal İşler Daire Başkanı M. Sait Karaçoğlu, “Arıcılıktan, kurdele nakışa, bilgisayardan dil branşlarına kadar 80’e yakın branşta eğitim vermekteyiz. Bu yıl 40 bin’e yakın vatandaşımız, bu eğitim hizmetinden faydalanmıştır. Bu eğitimlerden faydalanan kursiyerlerimiz bir yılık emeklerini bu sergiler sayesinde halkımızın beğenisine sunmaktadır. Bu sergi de emeği geçen herkesi kutluyorum” şeklinde konuştu. Sergi açılışı kursiyerlerle birlikte gerçekleştirilirken sergideki ürünler büyük bir beğeni ile incelendi. Sergiden sonra sunulan Yenimahalle kursiyerlerinin ikramları ile program sona erdi.

30.05.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Bütün haberler

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.