08 Eylül 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

‘benım olmayan deveyle gıtmem!’

Âmir, Ebû Bekir’in yolculuk için seçtiği develeri emanet ettiği bedeviyi getirmişti. Bedevi henüz Müslüman olmamıştı, fakat sırlarını gizleyeceğine güvenilebilirdi. Bu adam onları Yesrib’e sadece gerçek bir çöl adamının bilebileceği yollardan götürecekti. Bedevi onları iki dağ arasındaki vadide, yanında Ebu Bekir’in iki devesi ve kendi için aldığı bir deve ile birlikte bekliyordu. Mağaradan çıktılar ve düzlüğe indiler.

Esma bir çanta dolusu yiyecek getirmiş, fakat ip getirmeyi unutmuştu. Bu yüzden kuşağını çıkardı, ikiye yırttı ve birini babasının semerine çantayı bağlamakta kullandı, diğerini de kendine ayırdı. Peygamber Efendimiz (asm) Esma’ya “Ona cennette iki kuşak var!” buyurdular. Bu olaydan sonra ona “Zatün-nıtakayn” (iki kuşaklı, iki kuşak sahibi) adı verildi.

Hz. Ebu Bekir (r.a.), Peygamber Efendimiz'e (asm) develerin en iyisine binmesi için verdiğinde, O “Ben benim olmayan deveyle gitmem!” dedi. Hz. Ebu Bekir “Fakat o senin, ey Allah’ın Resulü!” deyince “Hayır!” dedi. Peygamber Efendimiz (a.s.m.) “Onun için kaç para ödedin?” diye sordu.

Ebu Bekir ödediği paranın miktarını söyledi. Peygamber Efendimiz (asm) “Deveyi o fiyattan alıyorum” dedi. Peygamber Efendimiz (asm) daha önce birçok kez ondan hediye kabul ettiği halde, bu özel bir durum olduğu için Hz. Ebu Bekir (ra) hediye etmekte ısrar etmedi. Bu durum Resul-i Ekrem’in hicretiydi. Allah rızası için yurdundan bütün bağlarını koparmasıydı. Bu sebeple hicret, yani yaptığı fedakârlık, sadece kendinin olmalı ve başkalarıyla paylaşılmamalıydı. Bu olayın bir parçası olduğu için binek de kendinin olmalıydı. Hicret ettiği sırada aldığı devenin adı Kasva’ idi ve o günden sonra en sevdiği devesi olarak kaldı.

Kureyşli müşriklerin aramaları üç gün sürdü. Kılavuz Abdullah, dördüncü günün (Pazar) sabahı develeri mağaraya getirdi. Devenin birine Resûl-i Ekrem (asm) ile Hz. Ebû Bekir (ra) diğerine ise kılavuz Abdullah ile Ebû Bekir’in kölesi Âmir b. Füheyre bindiler.

Değişik yollar takip edilerek Mekke’den Kızıl Deniz’e ulaştılar. Sahil yolu kuzey batıya gidiyordu. Birkaç gün bu yolu takip ettiler. İlk akşamlarından birinde, çölde su ararken Rebiülevvel ay’ının hilâlini gördüler. Peygamberimiz (asm) yeni Ay’ı görünce “Ey iyilik ve rehberlik hilâli, imanım seni Yaratana’dır!” buyurdu.

AHMET ÖZDEMİR

08.09.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Başlıklar

  Sırf Allah İçin amel etmek

  ‘benım olmayan deveyle gıtmem!’

  SON İFTAR

  UZAKTAN KUMANDA

  Bİr Ramazan bayramI tebriği

  Ramazan’da Kahire

  Zenginler ve fakirler

  ES SAMED

  Neyzen Başar Dikici: Ramazan toplumu tedavi ediyor

  Oruçla İlgili birkaç mesele

  YÂ MELİK!

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.