Sözler - page 1144

HAYAT SEBEBİYLE KARINCA KÜREDEN BÜYÜK OLUR
Ger mizanülvücutla karıncayı tartarsan, onda çıkan kâ-
inat küremize sıkışmaz.
Bence küre hayvandır. Başkaların zannınca meyyit
olan küreyi ger getirip koyarsan,
Karıncanın karşısına, o zîşuur başının nısfı bile olamaz.
• • •
NASRANİYET İSLÂMİYET’E TESLİM OLACAK
Nasraniyet ya intifa, ya ıstıfa bulacak. İslâma karşı tes-
lim olup terk-i silâh edecek.
Mükerreren yırtıldı, Prutluğa tâ geldi. Prutlukta görme-
di ona salâh verecek.
Perde yine yırtıldı, mutlak dalâle düştü. Bir kısmı lâkin
bazı yakınlaştı tevhide; onda felâh görecek.
Hazırlanır şimdiden,
(HAŞİYE)
yırtılmaya başlıyor. Sön-
mezse, saffet bulup İslâma mal olacak.
Bu bir sırr-ı azîmdir. Ona remiz ve işaret: Fahr-i Rüsul
demiştir: “İsa, şer’im ile amel edip ümmetimden olacak.”
• • •
HAŞİYE:
Bu dehşetli Harb-i Umumî neticesindeki vaziyete işaret eder.
Belki İkinci Harb-i Umumîden tam haber verir.
dalâl:
doğru yoldan çıkma, sap-
ma, azıp eğri yola, batıla sapma.
Fahr-i Rüsul:
peygamberlerin
kendisi ile övündüğü ve övdüğü
peygamber.
felâh:
kurtuluş.
ger:
eğer, şayet.
hayvan:
canlı.
ıstıfa:
saflaşma, arınma, te-
mizlenme.
intifa:
sönme, yok olma.
meyyit:
ölü.
mizanülvücut:
varlık ölçüsü,
terazisi.
mükerreren:
defalarca.
Nasraniyet:
Hristiyanlık.
nısf:
yarım, yarısı.
Prutluk:
Protestan mezhebi.
remiz:
işaret.
saffet:
arınmışlık, saflık ve te-
mizlik.
salâh:
düzelme, iyileşme.
sırr-ı azîm:
büyük sır.
şer’i:
İslâm şeriatı, İslâm ku-
ralları.
terk-i silâh:
savaşı, silâhı terk
etme.
tevhid:
Allah’ın birliği inancı.
zîşuur:
bilinçli, şuurlu, anlayış
sahibi.
L
EMAAT
| 1144 | SÖZLER
1...,1134,1135,1136,1137,1138,1139,1140,1141,1142,1143 1145,1146,1147,1148,1149,1150,1151,1152,1153,1154,...1482
Powered by FlippingBook