Spor

ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAMIZ GEREKİYOR

GALATASARAY'IN ve milli takımın efsane futbolcularından Hakan Şükür, sporun geniş kitlelere hitap ettiğini söyledi.

Başbakan Erdoğan'la demokratik açılım konusunda konuştuklarını ifade eden Hakan Şükür, "Hepimizin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum." dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın spor adamlarıyla Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde düzenlediği 'Demokratik açılım' konulu toplantı sona erdi. Toplantı çıkışında basın mensuplarının sorularını cevaplayan Hakan Şükür, "Mevzu ülkemiz olunca hepimiz ilgileniyoruz. Spor çok geniş kitlelere hitap ediyor. Direkt televizyon ekranları vasıtasıyla insanlara ulaşma imkanı buluyoruz. Başbakanımız hepimizi tek tek dinleyerek notlar aldı." diye konuştu.

AİLEMİZDEN FEDAKARLIK YAPALIM

Toplantıda farklı fikirlerin de olduğunu dile getiren Şükür, "Federasyon başkanlarımız şikayetlerini dile getirmeye çalıştı. Çok güzel çok neşeli esprilerle dolu bir ortam vardı içeride." dedi. Şükür, son günlerde yaşanılan olayları hatırlatarak, "Kötü görünen ortamın bizim lehimize döneceğine yürekten inanıyorum. Bunu beklemek değil; hepimizin elini taşın altına koyması gerektiğini düşünüyorum." ifadelerini kullandı. Bu saatten sonra hükümetten olsun devletten olsun bir şey istemenin değil, gerekirse aile hayatından fedakarlık ederek ülke için görev almanın gereğine değinen Şükür, toplantıda çok güzel fikirlerin çıktığını kaydederek, "Umarım bunlar sözde kalmaz. Dünya üzerinde etkinlik kazanan ülkemiz çok daha güzel günlere ulaşır. Biz de bu konuda ne yapabiliriz nacizane fikirlerimizi söylemeye çalıştık. Çok büyük güzelliklerden bahsedildi; umarım bunlar çığ gibi büyür." diye konuştu.

ALİŞ ŞEN'DEN ERDOĞAN'A ÖVGÜ

Fenerbahçe Kulübü eski başkanlarından Ali Şen ise Başbakan Erdoğan'ın yoğun programı olmasına rağmen açılım çalışmalarına devam ettiğini belirterek, "Hiçbir başbakan, spor camiasına bu kadar yakın olmamıştı. Açılım konusunda benim görüşlerim belirli; fikirlerimi söyledim. Ancak kulüp başkanları açılım projesinden çok Türk sporunun sorunlarını anlattılar." açıklamasında bulundu.

07.06.2010

Spor ayrımcılığın ve ırkçlığın panzehiri

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, Başbakanlık Dolmabahçe Ofisi'nde, 'Spor adamları ile açılım' konulu toplantısında, açılımla ilgili yaptıkları çalışmalar hakkında görüşlerini açıkladı.

Erdoğan, ABD'li dünyaca ünlü boksör Muhammet Ali Clay'ın yaptığı bir açıklamayı da hatırlatarak, ''Keşke insanlar beni sevdikleri kadar birbirlerini sevselerdi, dünya o zaman çok farklı bir yerde olurdu diyor. Şimdi de Türkiye sporda çok atılımlar gerçekleştirdi. Sporun bir çok alanında adından sözettirdi. Büyük organizasyonlar yaptık, Anadolu'nun her bölgesinde tesisleşme tüm hızıyla sürüyor.'' dedi.

Başbakan Erdoğan, sporun ayrımcılığın ve ırkçılığın ortadan kalkması için büyük bir misyon üstlendiğini de belirterek, ''Spor ayrımcılığın ve ırkçılığın panzehiridir. Brezilyada beyazlar, önceleri siyahları futbola sokmadılar. Kendi sınıflarının eğlencesi olarak gördüler. İlk adımı Rio'da Vasgo de Gama takımı ile ilk adımı attılar 2 zenciyi oynattılar, başarılı olunca da barajlar yıkıldı, önünde duramadılar. Türkiye'de de barışın önünde kimse duramayacak. Barış ülkemize egemen olacak. Spor Türkiye'nin ve dünyanın ortak dilidir. Sporda geride şampiyonluklar, başarılar değil fair-play, centilmenlik ve dostluklar kalıyor.'' dedi.

Erdoğan, Fenerbahçe-Galatasaray takımları arasında 23 Ocak 1925'te oynanan ve Taksim Stadı'nda tribünün çökmesi sonucu oluşan kargaşayı ve penaltı atışını yapacak olan Cafer Çağatay'ın topu kaleciye vererek centilmenlik yaptığını ve bugün adının hala anıldığını söyledi. Avrupa'dan da örnekler veren Erdoğan, 1996 yılındaki Trabzonspor-Fenerbahçe maçı sonrasında Aykut Kocaman'ın 'Biz kazandık ama kaybeden arkadaşlarım adına üzülüyorum' sözünün hala konuşulduğunu ve tarihe geçtiğini de söyledi.

07.06.2010

Sahalarda olaylar azalıyor,fanatiklerin sayısı artıyor!

TÜRKİYE Futbol Federasyonu (TFF) Hukuktan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Yunus Egemenoğlu, futbol sahalarında sıkça rastlanan fanatiklerin büyük bölümünün öğrenci olduğunu söyledi.

Egemenoğlu, bu kişilerin medyada yer alan haberlerden etkilenerek eylem yaptığını dile getirdi. Bursa Barosu tarafından düzenlenen 'Sporda şiddet, şike ve teşvik' konulu panelde geçtiğimiz sezon bazı maçların yarım kalmasına ve kulüplerin ceza almasına sebep olan fanatiklerle ilgili önemli açıklamalar yaptı.

ÇİRKİN TEZAHÜRATLAR AZALDI

Alınan tedbirler ile futboldaki çirkin ve kötü tezahürat oranlarının sürekli azaldığına dikkat çeken Egemenoğlu, "Futbol sahalarında 2006-2007 sezonunda 120 çirkin ve kötü tezahürat olayı yaşandı. Bu karam 2007-2008 sezonunda 105'e, 2008-2009 sezonunda 68'e, 2009-2010 sezonunda ise 13'e düştü." diye konuştu. Sahalardaki olayların azalmasına karşın fanatik sayısının yükseldiğini dile getiren Egemenoğlu, "2004 yılında 297 kişiye fanatik muamelesi yapılmış. Bu sayı 2005'te 653, 2006'da 748, 2007 yılında ise 1158 kişiye yükselmiş. Bu sayı 2008'de ise 930'a düşmüş." ifadesini kullandı. TFF verilerine göre, fanatik taraftarlar sıralamasında yüzde 20 ila en büyük dilimi öğrenciler oluşturuyor. 2004-2008 yılları arası fanatik taraftarların mesleklerine bakıldığında ise şu görüntü ortaya çıkıyor: Öğrenci yüzde 20, esnaf yüzde 6, serbest meslek yüzde 20, işçi yüzde 9, işsiz yüzde 12, muhasebeci yüzde 2, memur yüzde 2, emekli yüzde 1, pazarlamacı yüzde 1, şoför yüzde 2, tekstilci yüzde 2, diğerleri yüzde 23."

BÜYÜK BÖLÜMÜ FUTBOL TARAFTARI

Fanatik taraftarların eğitim seviyesine bakıldığında ise, yüzde 42 ile liseliler birinci sırada. Onu yüzde 22 ile ilkokul, yüzde 18 ile üniversite takip ediyor. Fanatiklerin büyük bölümü futbol taraftarı. Bu kesim yüzde 93 ile lider durumda. Onu yüzde 4 ile basketbol, yüzde 2 ile voleybol izliyor. Fanatik taraftarları en çok neden tahrik oluyor sorusunun cevabı ise önemli bir gerçeği ortaya koyuyor. Taraftarların yüzde 35'i medyada yer alan haberlerden etkileniyor. Yüzde 21'i kulüp yöneticilerinin, yüzde 11'i amigolar, yüzde 7'si taraftar dernekleri, yüzde 6'sı hakemler, yüzde 16'sı sorumsuz seyirciler ve yüzde 4 ise siyasilerin açıklamaları sebebiyle tahrik oluyor.

07.06.2010

F.Bahçe filede Brezilyalı hocaya emanet

FENERBAHÇE Acıbadem Bayan Voleybol Takımı, halen Brezilya Milli Takımını çalıştıran antrenör Jose Roberto Lages Guimaraes bilinen adıyla "Ze Roberto" ile anlaştı. Fenerbahçe Şükrü Saracoğlu Stadı Basın toplantı odasında yapılan imza törenine Acıbadem Sağlık Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar ve Brezilyalı antrenör hazır bulundu. Ze Roberto, Fenerbahçe Acıbadem takımına gelmesinde en büyük etkenin, Fenerbahçeli Alex De Souza'nın olduğunu ifade ederek, şunları söyledi: "İstanbul'a daha önce 3 kez geldim. Bu kez çalışmak için gelmem söz konusu olunca, burada tecrübe sahibi olan dostlarımdan bilgi aldım. Buraya gelmemde en büyük pay sahibi olan kişi Alex De Souza'dır. Onun verdiği bilgiler burada olmamda çok etkili oldu.''

07.06.2010

Antalyasporlu Yalçın Ayhan G.Antepspor'da

ANTALYASPOR kulübünden yapılan açıklamada, Yalçın Ayhan'ın Antalyaspor ile ön protokol imzaladığı ama daha sonra fikir değiştirerek başka kulüple anlaştığı bildirildi. Antalyaspor, eski futbolcusu Yalçın Ayhan hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, ''Kulübümüzle prensipte anlaşarak 2 sezonluk ön protokol yapılmış olan Yalçın Ayhan, daha sonra menajeri ile ihtilafa düşüp, ayrıldığını beyan ederek fikir değiştirmiş ve sözleşme imzalamaktan vazgeçmiştir. Durumu kamuoyunun bilgi ve takdirlerine sunuyoruz'' denildi. Öte yandan Yalçın Ayhan, Gaziantepspor ile 2 yıllık sözleşmeye imza attı.

07.06.2010

Trabzonspor'da Özyazıcı ve Sümer'e görev

TRABZONSPOR Kulübü, bünyesinde faaliyet gösteren futbol branşında yeniden yapılanma süreci başlattı. Teknik direktör Şenol Güneş'in fikirleri doğrultusunda hayata geçirilecek olan modelde, kulübün bünyesinde yer alan tecrübeli teknik adamlar Ahmet Suat Özyazıcı ve Özkan Sümer'in fikirlerinden yararlanılacak. Sistemin daha sağlıklı işleyebilmesi adına oyuncu izleme konularında Özyazıcı'nın, altyapı faaliyetleri için de Sümer'in görüşlerine başvururulacak. Güneş, bordomavili kulübün internet sitesine konuyla ilgili yaptığı açıklamada, söz konusu oluşumun yapının daha verimli hale getirilerek faaliyetini sürdürmesi amacına yönelik olduğunu vurguladı. Güneş, böylelikle kulübün geçmişinde büyük emeği bulunan Özyazıcı ve Sümer gibi hocaların tecrübelerinin de devreye sokulacağına işaret etti.

07.06.2010

Drogba'nın ameliyatı başarılı geçti

2010 Dünya Kupası hazırlıkları çerçevesinde Japonya ile yapılan dostluk maçında sakatlanan Fildişi Sahili'nin yıldız oyuncusu Didier Drogba'nın ameliyat olduğu açıklandı. Fildişi Sahili Futbol Federasyonu'ndan yapılan açıklamada, operasyonun başarılı geçtiği, ancak futbolcunun 11 Haziran'da başlayacak şampiyonaya yetişip yetişemeyeceğinin belirsizliğini koruduğu bildirildi. Drogba, Japonya maçında dirseğinden sakatlanmıştı.

07.06.2010

Açılış maçını Özbek hakem İrmatov yönetecek

DÜNYA Kupası'nda Meksika-Güney Afrika Cumhuriyeti arasında oynanacak açılış maçını, Özbek hakem Ravshan İrmatov yönetecek. Güney Afrika'nın ev sahipliğinde 11 Haziran Cuma günü başlayacak Dünya Kupası'nın açılış maçının hakemi belirlendi. Meksika ve Güney Afrika Cumhuriyeti arasında yapılacak karşılaşmanın hakemi, Özbek İrmatov olacak. Asya Futbol Konfederasyonu'nun (AFC) önde gelen hakemlerinden olup, 2003 yılından bu yana uluslararası hakemlik yapan İrmatov, dünya kupalarında düdük çalacak ilk Özbek hakem olarak da tarihe geçti. Dünya Kupası elemelerinde 8 maçta görev alan İrmatov, 2008 FIFA Dünya Kulüpler Şampiyonası'nda Manchester United-Liga de Quito arasındaki final maçını da yönetmişti. İlk günkü Fransa-Uruguay maçının hakemi ise Japon Yuichi Nishimura oldu. 12 Haziran'daki maçların hakemleri de şöyle: İngiltere-ABD: Carlos Simon (Brezilya) Arjantin-Nijerya: Wolfgang Stark (Almanya), Güney Kore-Yunanistan: Michael Hester (Yeni Zelanda).

07.06.2010

Casillas: İngiltere'nin en zayıf halkası kalecileri

İSPANYA milli takımının kalesini koruyan Iker Casillas, İngiltere'nin 2010 Dünya Kupası'ndaki en zayıf halkasının kalecileri olduğunu söyledi. İngiltere'nin 23 kişilik kadrosunda yer alan Portsmouth oyuncusu David James, West Ham oyuncusu Robert Green ve Manchester City oyuncusu Joe Hart'ın bu yıl hiçbir büyük turnuvada oynamadığını belirten Casillas, bu 3 kalecinin üzerlerinde büyük baskı hissedeceğini ve duygularına hakim olmakta zorlanacağını iddia etti. Casillas, Xavi ile Messi'nin İngiltere'yi şampiyonluğun en büyük adayları arasında göstermesini anladığını, ancak İngiliz milli takımındaki kaleci probleminin görmemezlikten gelinemeyeceğini kaydetti. Casillas, ''Bu kalecilerden hiçbiri bu yıl Avrupa kupalarında, kulüp bazında oynanabilecek en üst seviyede oynamadı. Bu durumda, bütün gözler üzerinizdeyken en üst seviyedeki uluslararası mücadelelerde iyi performans göstermek zordur'' diye konuştu.

07.06.2010

İspanya'nın penaltılarını David Villa atacak

İSPANYA'NIN 2010 Dünya Kupası'nda kazanacağı penaltı vuruşlarını, David Villa'nın yapacağı öğrenildi. AS gazetesi, teknik direktör Vicente del Bosque'nin, penaltı vuruşlarını David Villa'nın yapmasına karar verdiğini, daha sonra düşünülecek ismin Xabi Alonso olduğunu yazdı. Gazete, İspanya'nın, köşe vuruşlarıyla serbest atışları Xavi ile kullanacağını, serbest vuruşlarda Andres Iniesta ile David Silva'dan da faydalanılacağını kaydetti. İspanya, son hazırlık maçını salı günü Polonya ile oynayacak ve perşembe günü Güney Afrika'ya hareket edecek.

07.06.2010

Hagi'nin takımı 2. lige yükseldi

GALATASARAY'IN efsanevi oyuncusu Gheorghe Hagi'nin takımı Viitorul Constanta, Romanya spor klasmanında ikinci lige yükseldi. Hagi'nin kurduğu Academia Hagi bünyesindeki büyükler takımı Viitorul Constanta, 3. lig 2. grupta sezonun bitime bir hafta kala aldığı galibiyetle ikinci lige yükseldi. Hagi'nin izleyici olarak geldiği maçta rakibi CS Tunari'yi 10'lık skorla geçen Viitorul Constanta, 86 puana ulaşarak şampiyonluğu ve ikinci lige yükselmeyi garantiledi. Başarılı bir sezon geçiren Viitorul Constanta, 18 takımlı 2. gupta sadece 3 mağlubiyet 2 beraberlik aldı.

07.06.2010

Meryem'den Avrupa rekoru

MİLLİ atlet Meryem Erdoğan, Avrupa 10 Bin Metre Kupası'nda, 23 Yaş Altı Avrupa rekorunu kırdı. Fransa'nın Marsilya kentinde yapılan yarışlarda piste çıkan Etiyopya asıllı Türk atlet, tecrübeli rakipleri karşısında başarılı bir mücadele ortaya koyarak, 31:55.53'lük derecesiyle 4. olurken, Avrupa 23 yaş altı rekorunun yeni sahibi oldu. Eski rekor, 32:17.49 ile Rus Tatyana Petrova'ya aitti. Marsilya'daki mücadelede, yarışın başından itibaren ön grupta bulunan 20 yaşındaki Meryem Erdoğan, 9.21'lik 3 bin metre geçişinde ilk 5 atlet arasında yer aldı. 15.36'lık yüksek tempolu 5 bin geçişinde de ilk 4 atlet arasında yer bulan milli atlet, yarışın kalan kısmında temposunu kaybetse de mücadeleyi 4. sırada tamamlayarak,

07.06.2010