"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gelen gider, giden dönmez!..

Ali Rıza AYDIN
30 Temmuz 2015, Perşembe
“Her canlı ölümü tadacaktır”(1) hükmü İlâhîsi gereğince hayat sahibi her şey önünde sonunda ölüm hakikatiyle dar-ı ahiretin kapısını çalacaktır. Kalbi hüşyâr kimseler, buna hazırlıklı olmuş, hatta bu arzuyla dolmuş ve hep beklemişler, vuslat için, ölümü.

Bediüzzaman, “Ölümün hakikatini gören kâmil insanlar, ölümü sevmişler. Daha ölüm gelmeden ölmek istemişler”2 sözüyle, ölümün sevimli yüzünü nazara veriyor.

Ömür boyu ölümün özelliğini, güzelliğini sair insanlara anlata gelen hizmet ehli kimseler de vakit tamam olup “Haydi!” denildiğinde, yola revan oluyorlar birer, birer.

Takdir-i Hudâ, böyle!

Halk arasında söylenir: “Terziye ‘göç var’ demişler; terzi de cevaben, ‘iğnem yakamda’ demiş.”

Eh, iğnesini yakasında taşıyabilenlere; dünya hayatını kısa bir “gölgelenme yeri” olarak görebilenlere ne mutlu, ne saadet…

“Ölümlü gelecek ebedî yolculuk için hazır ol. Zira şüphesiz ölüm, seni yakalar. Ölüm kuşu hayat ağacına konduğu zaman sızlanıp durma” diyor, Hz. Ali (ra).

Bu ikaza göre, mesele, adam gibi olmak; marifet, “adam” olarak ölmek!

Gönül insanı, hizmet adamı Halil Uslu da her fani gibi rahmet-i Rahman’a kavuştu. “Baki kalan kubbede bir hoş seda” misali, o da yaptıklarıyla iz bırakacak; hizmetleriyle anılacaktır dostları, vefakâr arkadaşları tarafından.   

Karşılaştığımız o gün, sohbetimiz esnasında merhum Halil Uslu, ellerini ceketinin ceplerine sokarak; “İki cebimin ikisinde de müjde taşıyorum” demişti Ankara’da, Abdülkadir Özkan Vakfında, bendenize.

Bu sözüyle fulu tablolara, kasavetli yorumlara hiç tahammülü olmadığını imaen; güzel görmenin, güzel düşünmenin önemini ifade etmişti, Üstadı gibi. Umulur ki, kardeşimiz, müjdeledikleriyle müjdelenir; Rabbimizin rahmetiyle muamele görür, inşallah.

Evet, dünya hâli işte böyle! Her an, her şeye hamile.

Okumakta olduğunuz yazımızı tam toparlamak üzereyken SMS ile bir vefat haberi daha ulaştı, telefonumuza: Bursa cemaatinden ve Yeni Asya’nın müdavim ve müdekkik okuyucusu muhterem insan, sâdık Nur Talebesi Kasım Ali Güngör’ün de Hakkın rahmetine kavuştuğu bildiriliyordu, mesajda.

“İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi râciûn.”3

Ne dersiniz? Yolculuk hızlanıyor mu ne?

Bir gün önce Halil Uslu, bir gün sonra Kasım Ali Güngör…  

Hiç evirip çevirmeye gerek yok! 

Ölmek için, “olmak” yeter; başka şeyler tecellîye bahane.

Mevlâ’mız, her iki merhumun da kabirlerini nur, makamlarını Cennet eylesin…

Dipnotlar:

1- Âl-i İmrân Sûresi, 185.
2- Said Nursî, Sözler, 35.
3- Bakara Sûresi, 156. 

Okunma Sayısı: 2173
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı