Haberler

YÖK, ilâhiyatları bitirmek istiyor

Eğitim-Bir-Sen Başkanı Ahmet Gündoğdu, YÖK tarafından alınan Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Öğretmenliği bölümünün eğitim fakültelerine alınma kararına tepki göstererek, “YÖK aldığı karar ile ilahiyat fakültelerini bitirmek istiyor. YÖK’ün aldığı bu karar 28 Şubat sürecinde alınan kararların devamıdır” dedi.

Eğitim-Bir Sen Genel Başkanı Gündoğdu, Sağlık İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Başoğlu’nu, Sendika Genel Merkezi’nde ziyaret etti. Ziyarette konuşan Başoğlu, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in “Dini rejim gelirse ve Anayasa’nın değiştirilemez kabul edilen ilkeleri değiştirilmeye kalkışılırsa darbe olur” şeklindeki sözlerine sert tepki göstererek, “Hiçbir demokrasi ihtilal ve darbe tehdidi altında gelişemez ve güçlenemez” dedi. Başoğlu, Evren’in başörtüsü yasağı ile ilgili sözlerini eleştirirken de Evren’in bu yasağın baş girişimcisi olduğunu ifade etti.

Başoğlu, “Her şeyden önce sivil ve asker bu ülkede yaşan bütün insanlar, demokrasiye sahip çıkmalı, darbe düşüncesini kafalarından çıkarmalı ve demokratik kuralları içerisinde sağlanacak kurallar ile demokrasiyi kabullenip güçlendirilmesine çalışmalıdır” diye konuştu.

Başörtüsü yasağında çözümün yasağı kaldırmak olduğunu belirten Başoğlu, YÖK tarafından alınan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliği bölümünün bundan sonra eğitim fakültelerine bağlanması kararını doğru bulmadığını söyledi. Başoğlu, “Meslekî bilgilerle donanması gereken bu öğretmenlerin diğer öğretmenler gibi Eğitim Fakülteleri’nden mezun olmaları, din öğretimini yok etmenin bir başka unsurudur” dedi.

GÜNDOĞDU: “YÖK ALDIĞIKARAR İLE

İLAHİYATLARI BİTİRMEK İSTİYOR”

Eğitim-Bir-Sen Başkanı Ahmet Gündoğdu da YÖK tarafından alınan Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi Öğretmenliği bölümünün eğitim fakültelerine alınma kararına tepki göstererek, YÖK’ün aldığı kararla ilahiyat fakültelerini bitirmek istediğini kaydetti. Gündoğdu, şöyle devam etti:

“YÖK’ün aldığı bu karar 28 Şubat sürecinde alınan kararların devamıdır. YÖK kararı ile İHL öğrencilerine ilahiyat fakültesi yolu kapatılmış oldu. Bu konuda YÖK’ten yapılan açıklamalar ucube açıklamalardır. Karar ilahiyat fakültesi öğrencilerini tedirgin etmiştir. Karar öncesinde zaten yarım kilit vurulmuş olan ilahiyat fakülteleri şimdi tamamen bitirilmek istenmektedir. YÖK’e yanlıştan dönün çağrısı yapmıyorum. Dönmeyeceklerini eski uygulamaları zaten göstermektedir. Benim çağrım TBMM’yedir. Anayasa’nın 130 ve 131. maddeleri değiştirilerek YÖK’e haddi bildirilmelidir.”

Fatih KARAGÖZ / ANKARA

01.06.2006

Bu kanun sizi de vurur

Çok sayıda sivil toplum örgütü ve sendika temsilcilerinin oluşturduğu “Sakarya TMK Tasarısına Hayır Platformu” adına okunan basın açıklamasında, “Tasarı ile basın özgürlüğü ciddî bir şekilde sınırlandırılmakta, basın üzerinde baskı kurulmakta; toplumsal muhalefet susturulmakta ve tehdit edilmekte; hukuk devleti polis devleti haline getirilmeye çalışılmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki, yarın bu tasarı kanunlaşırsa bizat hazırlayanları da vurabilecektir” denildi.

Hükümetin Meclisteki Terörle Mücadele Kanunu (TMK) mesaisine hız vermesi üzerine tepkiler de yeniden canlandı. “Düşünce Suçu(!?)na Karşı Girişim” hareketi “Seçmen Sizi Gözetliyor (SSG)” kampanyası ile tüm milletvekillerinin cep telefonlarına mesajla tepki vermeye devam ediyor. TMK Tasarısı’nın alt komisyonda devam eden görüşmeleri sebebiyle en fazla mesaj alan milletvekilleri alt komisyon üyeleri oldu. Farklı mesaj metinleri ile uyarılan milletvekillerinin zaman zaman farklı tepkiler vermelerine karşılık girişim yetkilileri, SGS kampanyasına katılan gönüllüleri de uyarıyor. Uyarılar içinde AKP Kastamonu Milletvekili Hakkı Köylü’nün TMK protestolarına takındığı tavır yer alıyor. Uyarı mesajında “Hakkı Köylü; AKP Kastamonu, DİKKAT! Köylü saygısızca konuşabiliyor. Siz siz olun, soğukkanlılığınızı ve nezaketinizi kaybetmeyin” ifadelerine yer veriliyor. Milletvekillerine gönderilen mesajların sonuna “SSG/Seçmen Sizi Gözetliyor” imzası ekleniyor.

Önerilen SMS’lerden biri şöyle: “Vekilim, sizi bunun için seçmedik. Alt komisyon üyeleri fuzuli işlerle uğraşmasın. Yeni TMK Tasarısı’nın gideceği yer TBMM değil çöp sepetidir.”

SGS KAMPANYASININ İLKELERİ

SGS kampanyasının ana ilkeleri şu şekilde sıralanıyor:

1. Amacımız ne TBMM’yi ne de milletvekillerini çalışamaz hale getirmek değil. Tam tersine hepsinin çalışmalarını hem de toplumsal barış ve huzur için çalışmalarını istiyor, onları bu yönde uyarıyoruz.

2. Her türlü taşkınlıktan, sinirli ve kaba davranışlardan kaçınmak zorundayız. Milletvekillerinin, kendilerine mesaj yollayan kişilere sinirlenip telefon açtıkları ve ters konuşmalar yaptığı oluyor. Kendilerine gayet sakin ve kararlı bir tonla şu gerçeği hatırlatmalıyız: “Siz bizim vekilimizsiniz, aslolan biziz. Geçici olarak verdiğimiz vekaleti geri almamızı istemiyorsanız lütfen kendinizi milletten üstte görmeyin, uyarılara kulak verin.”

3. Gene aynı nedenle, “Neyi istemediğimizi, neden istemediğimizi ve ne istediğimizi” çok net bir şekilde bilmek ve gerektiğinde anlatabilmek durumundayız. SMS yolladığımız vekil telefon açıp “Neden bu yasaya karşısınız?” diye sorduğunda “Karşıyım, çünkü bu yasa ile şunlar şunlar olacak” diyebilmeliyiz.

Hukuk devleti yerine, polis devleti isteniyor

Çok sayıda sivil toplum örgütü ve sendika temsilcilerinin oluşturduğu “Sakarya Terörle Mücadele Kanun Tasarısı’na Hayır Platformu” üyesi bir grup, Adapazarı Kültür Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. Platform adına yapılan açıklamada, TMK Tasarısı ile adil yargılanma, savunma hakkı, özel hayata müdahale, haberleşme hakkı, işkence yasağının ihlal edildiği belirtildi. Açıklamada, Tasarı ile terör maddelerinde çifte standart bir düzenleme olduğuna dikkat çekilerek şu görüşlere yer verildi:

“Tasarı ile basın özgürlüğü ciddi bir şekilde sınırlandırılmakta, basın üzerinde baskı kurulmaktadır. Toplumsal muhalefet susturulmakta ve tehdit edilmektedir. Doğal yargıçlık ilkesi ortadan kaldırılmaktadır. ‘Yaşam boyu hapis’ ölüm cezasına eşdeğer bir cezaya dönüştürülmektedir. Ajan ve provokatörlük özendirilmekte ve yasalaştırılmaktadır. Yargısız infaza davetiye çıkarılmaktadır.”

Açıklamada, AB’ye üye olunması halinde devlet içerisindeki konumlarını kaybedecekleri endişesini taşıyan polis-askerin itirazda gecikmedikleri ifade edilerek, “Her nedense artan şiddet dalgası ve basının yönlendirmeleri sayesinde iddia ve söylemleriyle kamuoyunu kolayca manipüle etmeye çabalamışlardır. TMK Tasarısı ile hukuk devleti polis devleti haline getirilmeye çalışılmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki yarın bu Tasarı kanunlaşırsa bizat hazırlayanları da vurabilecektir” denildi.

Kemal BENEK / ANKARA

01.06.2006

Erdoğan'a randevu Eylül’e kaldı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, ABD’ye yaz tatili bitiminde gitmesi bekleniyor. ABD yönetimi, ziyaretin Eylül ayında gerçekleşmesinin daha uygun olacağını bildirdi. Bölgede yaşanan gelişmeleri masaya yatırmak ve İran konusunda sorunun diplomatik yollardan çözümüne ilişkin görüşlerini ABD yönetimine aktarmak amacıyla Washington yönetiminden randevu talep eden Başbakan Erdoğan’ın gezi tarihi Eylül’e kaldı.

Ağırlıklı olarak İran konusunu ele almak amacıyla ABD’ye gitmek isteyen Başbakan Erdoğan’ın ziyaret talebi bir süre önce Washington yönetimine iletilmişti. Ankara’ya henüz resmi bir cevap vermeyen ABD’nin, ziyaretin yaz tatilinin bitiminde gerçekleşmesini istediği öğrenildi. Ziyaretin Eylül ayı gibi gerçekleşmesini isteyen ABD yönetiminin, bu yöndeki görüşünü gayri resmi olarak Ankara’ya bildirdiği kaydedildi.

/ ANKARA

01.06.2006

YÖK eğitim fakülteleri dekanlarını topluyor

YÖK Başkanvekili Prof. Dr. İsa Eşme, ilköğretim din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği bölümlerinin bağlandığı eğitim fakültelerinin dekanlarıyla 12 Haziran 2006 Pazartesi günü toplantı yapılacağını bildirdi.

Prof. Dr. Eşme, yaptığı açıklamada, ilköğretim din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği bölümlerinin ilahiyat fakültelerinden alınarak aynı üniversitenin bünyesindeki eğitim fakültelerine bağlanmasının kararlaştırıldığını hatırlattı. Eşme, söz konusu bölümün bağlandığı eğitim fakültelerinin dekanları ile 12 Haziran Pazartesi günü YÖK’te bir değerlendirme toplantısı düzenleneceğini belirtti. İlköğretim din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği ders programlarının değiştirileceğini bildiren Eşme, toplantıda bu konunun da ele alınacağını söyledi. Toplantıya, söz konusu bölümlerin bağlandığı Ankara, Atatürk, Çukurova, Dicle, Dokuz Eylül, Erciyes, Marmara, Ondokuz Mayıs, Selçuk, ve Uludağ Üniversitelerinin eğitim fakültelerinin dekanları katılacak.

/ ANKARA

01.06.2006

Çölaşan’a provokasyondan dâvâ

Başörtüsü mağdurlarının oluşturduğu Başörtüsü Özgürlük İzmir Platformu üyeleri, Danıştay üyesi Tansel Çölaşan hakkında kışkırtıcılık yaptığı gerekçesiyle İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

İzmir Adliye Sarayı önünde basın açıklaması yapan Başörtüsü Özgürlük İzmir Platformu üyeleri, daha sonra dilekçeyi başsavcılığa teslim etti. Çölaşan’ın Danıştay saldırısı esnasında saldırganın tekbir getirerek, “Türban yasağının öcünü alıyorum” diye bağırdığını söyleyip kışkırtıcılık yaptığını söyledi. Bu ifadelerin daha sonra yalan olduğunun ortaya çıktığını, Çölaşan’ın üye olarak tarafsız kalamadığı için derhal istifa etmesi gerektiği dile getirildi.

Başörtüsü yasağına da değinen üyeler, bildiride “Böşörtüsü yasağı bu ülkede milyonları ilgilendirmektedir. Artık bu konunun üzerinde çözümden başka bir söz kaldırmaya mecali yoktur” denildi. Gerek siyasiler ve gerek brokrasinin başörtüsü üzerinde gerginliğe yol açacak beyan ve davranışlardan uzak duruması istendi. Üyeler konunun TBMM gündemine getirilip çözüme kavuşturulmasını da istedi.

/ İZMİR

01.06.2006

Kimse ezandan rahatsız olmasın

Merkezi Edirne’de bulunan Balkan Türkleri Federasyonu Başkanı Zürfettin Hacıoğlu, Bulgaristan’da ATAKA Partisi üyelerinin camilerde ezan okunmasının yasaklanması için imza kampanyası başlatmasına tepki göstererek, ‘’Biz nasıl ki kilise çanlarından rahatsız olmuyorsak hiç kimse de ezandan rahatsız olmamalı’’ dedi.

Hacıoğlu, yaptığı açıklamada, ırkçı ve aşırı milliyetçi görüşleriyle tanınan siyasi parti ATAKA’nın kuruluşundan bu yana Bulgaristan’da yaşayan Türklere karşı düşmanlık derecesine varacak ifadeler kullandığını söyledi.

ATAKA’nın son olarak Sofya’daki Banyabaşı Camisi’nin yanına bir çadır kurarak, camilerde ezan okunmasının yasaklanması için imza kampanyası başlattığını belirten Hacıoğlu, Türkiye’deki soydaşların ise yurdun değişik yerlerindeki kiliselerin onarımı için maddi ve manevi desteklerde bulunduğunu bildirdi.

İnsanların ibadetlerine kısıtlama getirilmemesi gerektiğini ifade eden Hacıoğlu, şunları kaydetti:’’Biz nasıl ki kilise çanlarından rahatsız olmuyorsak hiç kimsenin de ezandan rahatsız olmaması gerekiyor. İstanbul’daki en büyük kiliselerden biri de Bulgar Kilisesidir. Ülkemizde Ortodokslara ait çok sayıda kilise var. Buralarda insanlarımız serbestçe ibadetlerini yapmaktadır. Biz de doğal olarak Bulgaristan’daki soydaşlarımızın ibadetlerini serbestçe yapmalarını istiyoruz.’’

Hacıoğlu, AB’ye girme sürecini yaşayan Bulgaristan’da ilgililerin ATAKA’nın istemleri doğrultusunda antidemokratik uygulamalara girmeyeceği inancını taşıdığını sözlerine ekledi.

/ EDİRNE

01.06.2006

Ulaştırmada taramalar Haziran sonunda başlayacak

Türkiye ile AB müzakereleri devam ederken, ulaştırma faslındaki tarama sürecinin Haziran sonunda başlaması öngörülüyor.

AB Komisyonu Enerji ve Ulaştırma Genel Müdürlüğünün üst düzey yetkilisi François Begeot, temaslarda bulunmak için geldiği Ankara’da küçük bir grup gazeteciye yaptığı açıklamada, ulaştırma faslının tarama sürecinin 26 haziranda başlayacağını bildirdi. Begeot, Haziran sonundaki bu tanıtıcı taramanın ardından ayrıntılı taramanın ise Eylül sonunda yapılmasının beklendiğini kaydetti. Ulaştırma faslının tarama sürecinde Gümrük Birliği Ek Protokolü konusunun gündeme gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine de Begeot, tarama sırasında ‘’Kıbrıs ya da başka siyasi konulara girilmeyeceğini’’ söyledi. Begeot, Ankara’da Türkiye’nin Avrupa Birliğindeki Transavrupa Ulaştırma Ağına bağlanması çerçevesinde görüşmeler yaptı. Türkiye’yi Transavrupa Ulaştırma Ağına bağlamak için çalışma başlatan AB, Türkiye ile Ulaştırma Yatırım İhtiyacının İncelenmesi (TİNA) başlığı altında bir çalışma yürütüyor.

/ ANKARA

01.06.2006

Şemdinli'de ikinci duruşma bugün

Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde 9 Kasım 2005 tarihinde meydana gelen olaylarla ilgili Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde yürütülen davanın ikinci duruşmasına bugün devam edilecek.

Şemdinli’de Seferi Yılmaz’a ait Umut Kitabevi’ne el bombası atılması sonucu meydana gelen patlamanın ardından tutuklanarak cezaevine konulan Hakkari Jandarma Komutanlığında görevli Astsubay Başçavuş Ali Kaya, Özcan İldeniz ile itirafçı istihbarat elemanı Veysel Ateş, Van 3. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün hakim karşısına çıkacak. Davanın ilk duruşmasında sanıklar Ali Kaya, Özcan İldeniz ile Veysel Ateş dinlendi. ‘’Delillerin yetersiz görülmesi ve delil toplanması’’ gerekçesiyle 1 Haziran tarihine ertelenen duruşmada, Umut Kitabevi sahibi Seferi Yılmaz da müdahil olarak dinlenecek.

/ VAN

01.06.2006

TMK Tasarısı, alt komisyonda daha da ağırlaştı

Adalet Alt Komisyonu’na havale edilen TMK Tasarısı, buradan daha da ağırlaşmış bir şekilde çıktı. Terörün finansmanını yasaklayan maddedeki “doğrudan veya dolaylı” ifadesi çıkarıldı. Böylece terör finansmanı için hangi yöntemle para toplanırsa toplansın terör suçu kapsamında cezalandırılacak

CHP’nin üye vermediği Adalet Alt Komisyonu’nda, TMK Tasarısı’nın görüşmeleri sürüyor. Alt komisyonda, etkin pişmanlığı düzenleyen ve Abdullah Öcalan’a af getireceği sebebiyle tartışmalar sebep olan 6. maddeyle ilgili kurumların görüşleri alındı. Bazı maddeler üzerinde ise değişikliğe gidildi. Buna göre, terörle mücadele görevi sırasında işledikleri suçlardan dolayı yargılanan güvenlik görevlilerinin, süre şartı aranmaksızın tutukluluk süresini adli kontrol hükümlerine göre, cezaevi dışında geçirmesine imkân sağlayan hüküm Tasarıdan çıkarıldı. Terör faaliyetini teşvik eden, öven veya propagandasını yapan süreli yayınların 15 günden 1 aya kadar durdurulmasına ilişkin düzenlemenin kapsamı da genişletildi. “Süreli” ifadesi Tasarıdan çıkarılarak basılı veya görsel tüm yayınlar bu kapsama alınırken, ceza süresi de “sınırsız” oldu.

TERÖRÜN FİNANSMANI

Terörün finansmanını yasaklayan maddedeki “doğrudan veya dolaylı” ifadesi de çıkarıldı. Böylece terör finansmanı için hangi yöntemle para toplanırsa toplansın terör suçu kapsamında cezalandırılacak. Alt komisyonda yapılan değişiklikle, kaldırılan devlet güvenlik mahkemelerinin yerine kurulan ihtisaslaşmış ağır ceza mahkemelerinde, bundan böyle 15 yaşın üstündeki çocuklar da yargılanacak. Terörle mücadele eden kamu görevlilerine, görevlerinden ayrılmış olsalar dahi kendilerine, eş veya çocuklarına karşı bir saldırıda silâh kullanma hakkı tanıyan hüküm ise korundu. Güvenlik birimleri, bu maddenin yasalaşmasında ısrarlı oldu.

/ ANKARA

01.06.2006

Kretschmer: Türkiye’nin başarısı kendi elinde

Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Kretschmer, ‘’AB, Türkiye ile katılım müzakerelerini başlatarak bir taahhütte bulundu. Ama bu sürecin başarıyla sonuçlanması Türkiye’nin elinde’’ dedi.

Bazı inceleme ve temaslarda bulunmak üzere geldiği Sivas’ta Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Yıldırım’ı ziyaret eden Kretschmer, şehirdeki ekonomik gelişmeler hakkında bilgi aldı. Basına kapalı yapılan görüşme sonunda Kretschmer, bir basın mensubunun, ‘’Türkiye’nin AB’ye giriş sürecine sıcak bakıyor musunuz’’ sorusuna, ‘’Sıcak bakmasaydım, Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu Başkanı olmazdım. AB, Türkiye ile katılım müzakerelerini başlatarak bir taahhütte bulundu. Ama bu sürecin başarıyla sonuçlanması Türkiye’nin elinde. Eğer Türkiye siyasi olsun, ekonomik olsun bütün koşulları yerine getirirse, o zaman mutlak surette başarıya ulaşacaktır’’ dedi.

“YAPILMASI GEREKEN ÇOK ŞEY VAR’’

Buradan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfının Sivas şubesine geçen Kretschmer vakıf yöneticileriyle basına kapalı olarak görüştü. Kretschmer, çıkışta şunları söyledi: ‘’Bu görüşmede edindiğimiz izlenimler, başka illerde yaptığımız benzer görüşmelerde edindiğimiz izlenimi doğruluyor. O da şu: Türkiye’de hoşgörü standartlarının gerçekleştirilmesi ve AB üye devletlerinde de görüldüğü şekilde bir liberalizmin burada olması için, daha Türkiye’de yapılması gereken çok şey var. Bununla birlikte Türkiye’de insan hakları ve temel özgürlükler alanındaki durumun iyileştirilmesi için pek çok alanda, pek çok gelişme kaydedildi, pek çok şey yapıldı. Ama bahsettiğim alanla ilgili daha çok fazla şeyin yapılması gerekiyor. Burada altını çizmek istediğim kilit kelimeler şu olacak: Hoşgörü ve insanların inançlarına uygun şekilde yaşamalarının kabul edilmesi, bu konuda liberal bir yaklaşım gösterilmesi.’’

/ SİVAS

01.06.2006

İHH, yardıma koştu

Endonezya’da Cumartesi günü meydana gelen depremin ardından bölgeye ilk etapta 10 bin dolar nakdî yardımda bulunan İHH İnsani Yardım Vakfı, acil yardım ekiplerini yola çıkardı.

Olayın hemen ardından bölgeye iki doktor ve iki hemşireden oluşan bir sağlık ekibiyle intikal eden İHH ekipleri, depremzedelere 50 çadır, 5 jeneratör, 8 milyon Rupi değerinde iki koli tıbbi ilaç, bebekler için 10 milyon Rupi değerinde süt yardımında bulundu. 26 yerel gönüllüyle deprem bölgesine hareket eden toplam 300 paket hazır gıda dağıtımı yaptı. Endonezya’ya ulaşan İHH ekipleri bölgedeki partner kuruluş PKPU’nun verdiği bilgiler ışığında çalışmalarına başladı. Çalışmaları yürüten İHH, bölgeye doktor ve hemşirelerden oluşan bir sağlık ekibi yollayacak. Endonezya’nın Java eyaleti Yogyakarta bölgesini vuran şiddetli depremde hayatını kaybedenlerin sayısı 5600’a yükseldi. İHH bölgeyi harabeye çeviren deprem sonrası ilk acil yardım ekipleriyle bölgede yaraları sarmaya çalışıyor. Bölgeden acil yardım çağrıları yükselmeye devam ediyor.

Depremin harabeye çevirdiği bölgede çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren İHH yardım ekipleri deprem zedelere ilaç, gıda ve çadır yardımı yapıyor. Bölgedeki araştırmalarını yürüten İHH ekipleri, yaralı sayısında ciddi artış yaşandığını buna bağlı olarak daha çok çadır, tıbbi malzeme, ilaç ve gıda yardımına ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor.

İHH ile irtibat kurmak isteyenler (212) 6312121 nolu telefon ve www.ihh.org.tr web adresiyle [email protected] E-mail adresinden ulaşabilir.

Yeni Asya / İSTANBUL

01.06.2006

CHP’den iptal dâvâsı

CHP, Gelir Vergisi Kanunu’nun da aralarında bulunduğu bazı kanunlarda değişiklik yapan yasanın iki hükmünün iptali ve yürürlüğünün durdurulması talebiyle Anayasa Mahkemesi’ne dâvâ açtı.

CHP Trabzon milletvekili Akif Hamzaçebi, dâvâ dilekçesini Anayasa Mahkemesi Genel Sekreteri Kemal Başlar’a verdikten sonra gazetecilere açıklamada bulundu. Hamzaçebi, 5479 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun da aralarında bulunduğu çeşitli kanunlarda değişiklik yapan yasanın iki hükmünün iptali ve yürürlüğünün durdurulması talebiyle dâvâ açtıklarını söyledi. Yasayla, yatırım indirimlerinin kaldırıldığını hatırlatan Hamzaçebi, ancak yatırım indirimlerinin matrahtan indirilmesine ilişkin kazanılmış hakların ortadan kaldırıldığını savundu. Yasadaki diğer bir hükümde de ücret gelirlilerinin vergi yükünün ağırlaştırıldığını kaydeden Hamzaçebi, orta ve üst gelir grubunda bulunan çalışanların kazanılmış haklarının ortadan kaldırıldığını söyledi.

/ ANKARA

01.06.2006

Türkiye AB’ye çok şey katar

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Türkiye’nin AB’ye çok şey katacağına inandığını keydederek, ‘’Türkiye’siz bir AB düşünülemez. Biz Avrupa’yı Türkiye gibi yapmak istemiyoruz. Bizler Türkiye’yi Avrupa gibi yapmak istiyoruz’’ dedi.

Türk-Alman Dostluk Federasyonu tarafından düzenlenen 6. Türk-Alman Dostluk Ödülleri, törenle sahiplerini buldu. Federasyon başkanı Ali Kılıç’ın “Politika’’ dalındaki ödülü sunduğu 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, yaptığı konuşmada, ‘’siyasetin zor iş’’ olduğunu belirterek, zaman ve zemindeki değişimlerin de siyasetçinin şartlarını sürekli

değiştirdiğini kaydetti.Demirel, siyasetin hem engebelerini, hem de en tepe noktasını gördüğünü dile getirerek, ‘’Gerçekten zor iştir siyaset... Siyaset tek kapısı olan bir binadır. Kapısında sadece ‘girilir’ yazılıdır. Yani ‘in’ yazar. ‘Out’ yazan kapısı yoktur’’ diye konuştu.

Konuşmasında Avrupa’daki Türkler’e ilişkin görüşlerini de aktaran Demirel, Türk insanının Almanya’ya zorla gitmediğini, özel davet alarak bu topraklarda çalışmaya başladıklarını kaydetti. AB ülkelerinin ekonomik açıdan çok verimli bir dönem yaşadıklarına da işaret eden Demirel, ‘’Şimdi 25 AB üyesi var, 3 daha geliyor edecek 28... Bu üyelerden 22’si daha sonra müzakere yoluyla AB’ye girmiştir. AB ile müzakereye başlayıp da başarıyla sonuçlandırmamış, masadan geri çevrilmiş ülke de yoktur. Peki Türkiye niçin bu müzakerelerden başarıyla çıkmasın?’’ dedi. Türkiye’nin AB’ye çok şey katacağına inandığını kaydeden Demirel, ‘’Türkiye’siz bir AB düşünülemez. Biz Avrupa’yı Türkiye gibi yapmak istemiyoruz. Bizler Türkiye’yi Avrupa gibi yapmak istiyoruz’’ diye konuştu.

/ ANKARA

01.06.2006

Müzelerdeki eserler sayılıyor

Hatay Kültür ve Turizm İl Müdürü Hasan Eliaçık, ülke genelindeki müzelerde Bakanlık genelgesiyle sayımlara başlandığını, Hatay Arkeoloji Müzesinde sayımın 4 ay sürebileceğini bildirdi.

Eliaçık, yaptığı açıklamada, Uşak Arkeoloji Müzesindeki Karun Hazineleri’nin en değerli parçalarından olan ‘’Kanatlı Deniz Atı’’ broşunun ve diğer bazı parçaların çalınması üzerine Bakanlığın bir genelge göndererek, ülke genelindeki müzelerde sayım yapılmasını istediğini kaydetti. Bu genelge üzerine sayım çalışmalarına başladıklarını ifade eden Eliaçık, şunları kaydetti: ‘’Arkeoloji Müzesinde 38 bin kadar eserimiz var. Yer darlığı nedeniyle bunlardan sadece 2 bin 43 adetini sergileyebiliyoruz. Diğerlerini depoda uygun bir şekilde koruyoruz. Tek sorunumuz personel sıkıntısı. İki-üç personelle envanter çalışmalarının 4 ay kadar süreceğini tahmin ediyoruz.’’ Bu arada Uşak Arkeoloji Müzesi'ndeki Karun Hazinelerinin en değerli parçalarından olan Kanatlı Deniz Atı broşunun ve diğer bazı parçaların çalındığı iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında aranan bir kişi daha yakalandı. Sruşturma kapsamında gözaltına alınan 9 kişi ise, iki günlük sorgularının tamamlanmasının ardından, Uşak Adliyesi'ne cıkarıldı.

/ HATAY

01.06.2006

İlkokul mezunlarına ehliyet imkânı

TBMM İçişleri Komisyonu, ilkokul mezunlarının da sürücü belgesi alması veya sürücü belgelerini değiştirmelerine imkan tanıyan kanun teklifini kabul etti.

AKP İstanbul Milletvekili Gülseren Topuz’un hazırladığı kanun teklifine göre, ilkokul mezunu olanlara kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2 yıl süre ile ehliyet alma veya ehliyetlerini değiştirme hakkı tanınıyor. Kabul edilen teklif, Karayolları Trafik Kanunu’nda değişiklik yapıyor. A1, A2, B, C, D ve E sınıfı sürücü belgesi alacak olanlarda aranan en az ortaokul veya 8 yıllık temel eğitimi bitirmiş olma şartı, düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2 yıl süreyle aranmayacak ve ilkokul mezunu olmaları yeterli sayılacak.

/ ANKARA

01.06.2006

Şırnak’ta çatışma: 5 şehit

Şırnak’ta güvenlik güçleriyle terör örgütü PKK mensupları arasında çıkan çatışmada 2'si asker 5 güvenlik görevlisi şehit oldu.

Şırnak Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamada, güvenlik güçlerince Kelmehmet Dağı bölgesinde icra edilen operasyon sırasında, bir grup terör örgütü PKK mensubu arasında çatışma çıktığı belirtildi. Teröristlerin açtığı ilk ateş sonucu Jandarma Onbaşı Mustafa Nane, Jandarma Er Muzaffer Ardıç ile geçici köy korucuları Faysal Yıldırım, Yunus Yıldırım ve Nurettin Yıldırım’ın şehit olduğu bildirilen açıklamada, bölgede operasyonların aralıksız sürdürüldüğü kaydedildi.

Bingöl'ün Genç ilçesinde mayının patlaması sonucu biri ağır 3 asker yaralandı.

/ ŞIRNAK

01.06.2006

Gençlik tehdit altında

Yeni Asya Vakfı tarafından Ümraniye Belediyesi Kültür Merkezinde düzenlenen “Bediüzzaman ve Gençlik” konulu toplantıda konuşan Mehmet Kutlular, “Bu asır, gençleri büyük tehlikelerle karşı karşıya getirmiştir” dedi.

Yeni Asya Vakfı tarafından Ümraniye Belediyesi Kültür Merkezi’nde “Bediüzzaman ve Gençlik” konulu bir anma toplantısı düzenlendi. Sunuculuğunu Eğitimci Feyzullah Aslan’ın yaptığı konferansa Yeni Asya Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular ve Yazar Halil Uslu, konuşmacı olarak katıldı.

GENÇLERİ ANLAMAYA ÇALIŞIN

Mustafa Tiryaki’nin okuduğu Kur’ân tilaveti’nin ardından “Bediüzzaman’ın gençliğe bakışı” ile ilgili bir konuşma yapan Mehmet Kutlular şöyle dedi: “Bediüzzaman, asrın gençlerinin karşılaşacakları bütün tehlikeleri orta yere koyup onları uyarmış ve onların, nasıl yaşayacaklarını, neleri yapmaları lazım geldiğini anlatmıştır. Bütün dinler, ideolojiler, bütün cereyanlar, geçliğe yönelmişler, gençliği elde etmeye çalışmışlardır. Bu asır, gençleri büyük tehlikelerle karşı karşıya getirmiştir.”

BASKI DEĞİL, SAYGI

“Gençlik büyük bir nimet-i İlahiyedir” diyen Kutlular, ailelerin gençlere yaklaşımı konusunda uyarılarda bulundu. Kutlular şunları söyledi: “Onlar ne kadar iyi yetişirse toplum da, millet de, insanlık da mesut olacak. Bunun için de hepimiz bu konuda birlik olmalı ve gençliği tahribe çalışan zihniyetin karşısında beraberce durmalıyız.”

ASIR BEDİÜZZAMAN’I DOĞRULUYOR

Program, sanatçı Ali Oktay’ın seslendirdiği ezgilerle devam etti. Ali Oktay “Aşk mıdır ki?” albümünden seslendirdiği birbirinden güzel ezgilerle izleyicilere duygulu anlar yaşattı.

Sanatçı Ali Oktay’ın ardından kürsüye gelen yazarımız Halil Uslu ise, gençlik ve gençliğin sorunları hakkında değerlendirmelerde bulundu. Gençleri şiddetten, kötü alışkanlıktan koruyup, güzel bir nesil oluşturmanın yolunun imanî hakikatlere sarılmaktan ve aileyi korumaktan geçtiğini vurgulayan Uslu şunları söyledi: “Günümüzde gençlerin önündeki tehlikeler eskiye oranla daha fazla. Bunlar; menfi çevre, menfi medya, kötü arkadaş, örnek alınan kötü kişiler, genel ahlâka aykırı hareketler, cehalet, gayesiz bir hayat, maceraperestlik, müstehcen neşriyat, israf, isyankârlık, sağlıksız din eğitimi ve en başında da iman ve inanç boşluğudur. Hergün okullardan gelen başka bir şiddet haberiyle sarsılıyoruz. Çocuklar çantasında kitap, defter yerine kama, çakı, silâh taşıyor. Peki bir çıkış yolu yok mu? Çıkış yolunu gösterenler var elbette. Hasta olunca nereye gidersiniz? Doktora gideriz. Çağın doktoru kim? Hz. Bediüzaman. Bediüzzaman, 100 sene önce Münazarat’ta ‘Vicdanın ziyası ulum-u diniye, aklın nuru fünun-u medeniye, ikisinin imtizacıyla hakikat tecelli eder, talebenin himmeti pervaz eder. Ayrıldıkları vakit ne olur? Birincisinde taassup, ikincisinde hile ve şüpheler meydana gelir’ diyor. Eğer bu din ilimleri ve fen ilimleri birlikte okutulmazsa sonu hicran,Türkiyenin ve bütün dünyanın.”

AİLE KURUMUNU KORUYUN

“Gençlerin en büyük dinamik merkezi aile yuvasıdır” diyen Uslu, gençleri korumanın ve iyi bir neslin iyi bir aileden geçtiğini ifade ederek, ailelere şöyle seslendi: “Aile hayatının meyvesi nedir? Çocuk diyenler kaybetti. Çocuk değildir. 200 bin boşanma dâvâsının yüzde 90’ı çocuklu. Merhamet ve muhabbetttir. Bunu kaybetmiş aileler. Çağın imamının sözü bu. Aile bozulursa ne olur? İşte sokak çocukları. Manzara ortada. Ailelerinizdeki muhabbeti ve merhameti koruyun.”

Konferans sonunda izleyicilere Risâle-i Nur Külliyatı’ndan “Bediüzzaman Cevap Veriyor” isimli kitap hediye edildi.

Canan KARAKAŞ / İSTANBUL

01.06.2006

Bu yaz havalar normal geçecek

Hava sıcaklıklarının son günlerde mevsim normallerinin üzerinde seyretmesine rağmen, yaz aylarında sıcaklıkların mevsim normallerinde olacağı bildirildi.

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre, yurt genelinde Mayıs ayının son günlerinde görülen sıcaklıklar, mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor.

/ ANKARA

01.06.2006

Bütün haberler