Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 24 Ağustos 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

ÖSS'de okul birincileri yine açıkta

ÖSS ve YDS yerleştirme sonuçlarına göre tercih yapan 7 bin 397 okul birincisinden 2 bin 443’ü açıkta kaldı. Açıkta kalan okul birincisi sayısı, geçen yıla göre yüzde 28.6 oranında arttı. ÖSS ve YDS yerleştirme sonuçlarına göre, 4 bin 449’u kız toplam 7 bin 397 okul birincisi tercihte bulundu.

ÖSYM’nin, 2006-ÖSS ve YDS yerleştirme sonuçlarına ilişkin verdiği bilgiye göre, ÖSS’yi kazananlar ile sınavsız geçiş hakkı olan toplam 1 milyon 498 bin 893 adaydan yüzde 55.7’si (835 bin 463) tercih yaptı. Bu adaylar içerisenden lisans programına yerleştirilenlerin sayısının ise 176 bin 194 olduğu bildirildi. ÖSS ve YDS yerleştirme sonuçlarına göre tercih yapan 7 bin 397 okul birincisinden 2 bin 443’ü açıkta kaldı. Açıkta kalan okul birincisi sayısı, geçen yıla göre yüzde 28.6 oranında arttı.

Lisans programlarında eğitim görmeye hak kazanan adaylardan 156 bin 120’si devlet üniversitelerine, 16 bin 111’i vakıf üniversitelerine, 2 bin 731’i KKTC’deki üniversitelere, 1232’si de yurtdışındaki üniversitelere kayıt yaptırabilecek. Adaylardan 152 bin 187’si de Açıköğretim lisans programlarına yerleşmeye hak kazandı.

23 BİN KONTENJAN BOŞ

Üniversitelerin lisans programlarında toplam 200 bin 128 kontenjan ayrılmıştı. Yerleştirme sonucunda bu kontenjanlardan 23 bin 934’ü boş kaldı. En fazla boş kontenjan 7 bin 934 ile vakıf üniversitelerinde görüldü. ÖSYM’nin açıklamasına göre, lisans programlarında önceki yıllara göre daha çok boş kontenjan kaldı. Boş kontenjanların fazla olmasında, diğer birçok nedenin yanı sıra, ÖSS’de özellikle Fen Bilimleri-2 ve Matematik-2 testlerini cevaplaması gereken çok sayıda adayın bu testleri cevaplamamasının etkili olduğu bildirildi.

ESKİ ADAYLAR DAHA BAŞARILI

Yerleştirme sonuçlarına göre, sınava daha önce giren ancak kazanamayıp yeniden giren adaylar diğerlerine göre daha başarılı oldu. 2006-ÖSYS sınav sonuç belgelerinin adayların adreslerine postalanması işlemine bugün başlanacak. Üniversitelere kayıtlar, 4-11 Eylül 2006 tarihleri arasında yapılacak.

BİRİNCİLERİN TERCİHİ BOĞAZİÇİ VE ODTÜ

Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) ve Yabancı Dil Sınavı’nda (YDS) birinci olan adayların tercihi Boğaziçi ve Ortadoğu Teknik üniversiteleri oldu. ÖSS ve YDS yerleştirme sonuçlarına göre, Sayısal 1 puan türünde birinci olan Hüseyin Yıldız, ODTÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümüne yerleşti. Sözel 1 ve Eşit Ağırlık (EA) 1 puan türlerinde birinciliği paylaşan isimlerden Okan Çalışkan, Boğaziçi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği, Server Çimen ODTÜ Mühendislik Fakültesi Bilgisayar Mühendisliği, Abdurrahman Yılmaz da ODTÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümüne girdi. Sayısal 2 puan türünde birinciliği elde eden Onur Tidin, Bilkent Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Mühendisliği bölümüne burslu yerleşti. Sözel 2’de birinci olan Yiğit Cem Öztürk Boğaziçi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’ne, EA-2’de birinci olan Eren Karaaslan da Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İngilizce Tıp bölümüne girmeye hak kazandı.

/ ANKARA

24.08.2006


 

Müslümanlar kadınlar için

İtalya’nın Adriyatik denizi kenarındaki turistik Riccione şehri yönetimi, Müslüman Arap turist kadınların denize girebileceği sahiller düzenleme kararı aldı. Belediye Başkanlığı sözcüsü Andrea Cicchetti, şehirlerine tatile gelen Müslüman kadınların ancak akşam güneş battıktan sonra denize girebildiğini, gündüz de rahatça suya girmelerini sağlamak için ayrı sahil düzenleme kararı aldıklarını bildirdi.

Oteller de kolları sıvadı

Belediye Başkanı Daniele İmola sadece kadınlara ayrılacak bu sahillerin gelecek sezondan itibaren hizmete açılacağını açıklarken, Riccione’nin en lüks oteli Grand Hotel Eylül ayından itibaren böyle bir sahili hizmete sokacaklarını duyurdu. Grand Hotel’in sahibi Attilio Cenni Müslüman kadınlara bin metrekarelik bir sahil açacaklarını, gelecek sezon ise bu sahillerin sayısını arttıracaklarını söyledi.

24.08.2006


 

Perinçek: Atatürk, Mao ve Lenin bir bütün

İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, “Mao’dan vazgeçen Atatürk’ten vazgeçer, Atatürk’ten vazgeçen Mao’dan vazgeçer. Bunların hepsi bir bütün. Atatürk’e sırtını dönerek birşey yapılmayacağı gibi, Mao’ya sırtını dönerek de yapılmaz” dedi.

Yeni programında Mao’nun ismine yer vermeyen İşçi Partisi’nin lideri Perinçek, sadece Atatürk’e vurgu yapılan yeni programla ilgili olarak, “Mao’nun ismi yok, ama sırtımızı dönmedik” mesajını verdi. Hürriyet’in haberine göre Perinçek, “20. yüzyılda sivrilen çok seçkin üç sima var, Lenin, Atatürk, Mao. Bunların hepsi bir cephenin insanı, hepsi birbirine değer vermiş. Mao, ’Çin’in Kemal’i nerede’ diyor. Lenin, Atatürk’ün büyük bir devrimci olduğunu kabul ediyor. Atatürk, Fransız ve Rus devrimlerinin Türk devrimini etkilediğini tespit ediyor. Atatürk, Lenin ve Mao arasında bir çatışma yok, cephe birliği var” diye konuştu.

24.08.2006


 

Zararlar karşılanacak

Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe, Bodrum’un Mumcular beldesindeki orman yangınında zarar gören vatandaşların zararlarının devlet tarafından karşılanacağını söyledi. Pepe, valiliklere gönderilen genelgeyle, orman giriş çıkışlarının yasaklanmasını istediklerini belirtti.

Mumcular Beldesi’nde 2 gündür devam eden orman yangını sebebiyle bölgeye gelen Bakan Pepe, Orman Genel Müdürü Osman Kahveci, Muğla Valisi Temel Koçaklar ve Muğla Orman Bölge Müdürü İbrahim Çiftçi ile Yeniköy’de basın toplantısı düzenledi.

Türkiye’de son 20 yılın en sıcak Ağustos ayının yaşandığını ve sıcaklıkların 50 dereceyi aştığını belirten Pepe, ‘’Nem, rüzgar, dikkatsizlik, bazen de çeşitli kasıtlar nedeniyle yangınlar çıkıyor. Yangınlara havadan helikopter ve uçaklarla darbe vuruyoruz. İş makinaları operatörleri ve tüm ekipler fedakarca çalışmalarını sürdürüyor’’ diye konuştu. Bakan Pepe, Türkiye genelindeki orman yangınlarında, 2-3 bin hektar ormanlık alanın yanmasının insan hayatı ile karşılaştırılamayacağını belirtti.

Pepe, ‘’ Bu gece bir kaç kritik noktada yangını kontrol altına alırsak, işimiz kolaylaşacak’’ dedi. Yangınlarda zarar gören alanların, sene sonuna kadar ğaçlandırılacağını belirten Pepe, ‘’Vatandaşların arı kovanları ve zeytin ağaçları da zarar gördü, bu zararlar devlet tarafından karşılanacak’’ dedi. Hafta sonunda yangın sayısında artış meydana geldiğine dikkat çeken Pepe, şöyle konuştu: ‘’Hafta sonu piknik yapmaya gidenler mangal yapacağız diye yangınlara neden oluyorlar. Bakanlık olarak valiliklere genelge gönderdik. Bu genelgede orman giriş ve çıkışlarının kontrol altına alınmasını ve ormanlara giriş çıkışların yasaklanmasını istedik. Bu yüzden orman personelinin izni bile kaldırıldı.’’

/ BODRUM

24.08.2006


 

Vali Yüksel: Dikkatimizi Kaş için kullanacağız

Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, ‘’Bütün dikkatimizi ve kabiliyetimizi Kaş bölgesi için kullanacağız. Çok büyük hava ve kara müdahalesi yapılıyor. Yeni planlamalar yapılıyor. Yeni tedbirler aldık. 5 Eylül tarihine kadar Antalya’daki mesire yerleri ve kamuya açık ormanlık alanlara girişler yasaklanmıştır" dedi.

Antalya Valisi Alaaddin Yüksel, Antalya’nın Kaş ilçesine bağlı Kemer köyünün kuzeyindeki Kıbrıs Deresi mevkisinde 5 gündür süren orman yangınıyla ilgili bilgi almak üzere yangın bölgesi yakınındaki Gömüce mahallesine geldi. Vali Yüksel’e Orman Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kurtulmuşlu ve diğer yetkililer tarafından söndürme çalışmalarının son durumu ve alınan tedbirlere ilişkin bilgi verildi.

Vali Yüksel, hava şartlarından dolayı olağanüstü günlerin yaşandığını kaydeden Vali Yüksel, şunları söyledi: ‘’Bütün dikkatimizi ve kabiliyetimizi Kaş bölgesi için kullanacağız. Çok büyük hava ve kara müdahalesi yapılıyor. Yeni planlamalar yapılıyor. Yeni tedbirler aldık. 5 Eylül tarihine kadar Antalya’daki mesire yerleri ve kamuya açık ormanlık alanlara girişler yasaklanmıştır. Ormanlık alanlarda turizm amaçlı yapılan cip safariler de tedbirler kapsamında durdurulmuştur. Antalyalılar’ı yangınlara karşı daha duyarlı olmaya davet ediyorum. Devlet büyük bir güç kullanıyor. Yapılan tespitlerde bütün yangınlarda insan kusuru ön plana çıkıyor. Hassas günler yaşıyoruz. Ormanlar için büyük tahliye başlamıştır.’’

/ KAŞ

24.08.2006


 

Kadıoğlu: Afet planı uygulanmalı

“Hissedilen sıcaklık 41 dereceyi bulduğunda ‘sıcak hava dalgası’ söz konusudur ve yerel yönetimlerin afet planlarını uygulamaları gerekir” diyen İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu Türkiye’nin bu anlamda başarısız olduğunu söylüyor.

Son günlerde yaşanan sıcaklık artışıyla ilgili olarak, hissedilen sıcaklığın 41 dereceyi bulması durumunda yerel yönetimlerin afet planlarını uygulamaya sokması gerektiğini ifade etti. Afetlerin yaşanabileceğini fakat önlem alınarak, risk planlaması yapılarak bunların zararlarının azaltılabileceğini dile getiren Kadıoğlu, “Maalesef Türkiye’de risk planı yapmak yerine kriz yönetmeye odaklanmış bir anlayış var. Yapılması gereken afet gerçekleşmeden önlem almak” dedi.

Dünyada sıcak hava dalgasına yönelik bir dizi tedbirler alındığını söyleyen Kadıoğlu, “Örneğin yaşlı, hasta ya da zorluk yaşayan insanların birebir evlerine kadar hizmet götürülüyor. Belediyeler yoksul mahallelere su götürüyor ya da soğuk hava çadırları veya salonları kuruyor” şeklinde konuştu. Kadıoğlu, Türkiye’de sıcak hava dalgasının adı konmadığı gibi sıcaktan ölümlerin de kayıt dışı tutulduğunu söyledi.

AKOM’DAN AÇIKLAMA ALINAMADI

Geçen kış yoğun kar yağışıyla ilgili bir çok tedbir alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) çalışanı meteoroloji mühendisi Ahmet Köse sıcak hava dalgasıyla ilgili önlem alıp almadıklarına dair açıklama yapamayacağını söyledi. Köse gerekli bilgiyi verme yetkisine sadece AKOM’un basın danışmanı Cengiz Özyurt’un sahip olduğunu bilgisini verdi ancak Özyurt’a izinli olduğu için ulaşılamadı.

/ İSTANBUL

24.08.2006


 

‘Çıkacak filizler korunsun’

İstanbul Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Melih Boydak, yangınların ardından, olumsuz insan müdahalesi olmaması durumunda ormanların eskisinden daha verimli şekilde ve kısa sürede kendi kendini yenileyebileceğini söyledi.

Prof. Dr. Boydak, yaptığı açıklamada, orman yangınlarının eko sistemin tabiî bir parçası olduğunu ve ormanların yenilenmesini sağladığını belirterek, önemli olanın yıldırım düşmesi gibi tabiî yangınlar dışındaki insan kaynaklı yangınların engellenmesi ve azaltılması olduğunu kaydetti.

Prof. Dr. Boydak, şöyle konuştu:’’Biz orman mühendisleri olarak, yangınlardan korkmuyoruz. Bu elbette yangınları istediğimiz anlamında anlaşılmamalı. Ancak yangından sonra gerekli koruma sağlanır ve orman mühendisliği bilgisi dahilinde çalışmalar yapılırsa, yangınların olumsuz etkileri kısa sürede giderilebilir.’’

Prof. Dr. Boydak, sözlerini şöyle sürdürdü:’’Yangın sayesinde hastalıklar ortadan kalkar. Yangından sonra genç sürgünler daha güçlü gelir, yaşama oranları daha yüksektir. Ayrıca kül de bir nevi gübredir. İçinde bitkiler tarafından kolayca alınabilecek maddeler bulunur.

Yangından sonraki bir ay içinde ilk filizler yeşermeye başlar. Otlatma gibi olumsuz insan müdahalesi olmaz, tohumlama gibi destekleyici mühendislik çalışmaları yapılırsa, çok kısa sürede ormanlar yeniden oluşur.’’

/ ADANA

24.08.2006


 

Sıcaklar hastanelik etti

Hava sıcaklığının 50 dereceyi geçtiği Antalya’nın Alanya ilçesinde son iki günde dört kişi aşırı sıcaklar sebebiyle fenalaşarak hastaneye kaldırıldı.

Son on yılın en sıcak yaz mevsiminin yaşandığı Alanya’da cadde ve sokaklar da boşaldı. Bir hafta önce sara rahatsızlığı sebebiyle fenalaşıp hastaneye kaldırılan Zahide Şengöz (28) taburcu edildikten sonra Alanya Devlet Hastanesi kantininde otururken fenalaşarak yere yığıldı.

Şengöz’ün bayılmasının sara rahatsızlığı ile ilgili olmadığı, aşırı sıcaktan etkilenerek fenalaştığı belirlendi. Alanya Pazarcılar Odası’nda güvenlik görevlisi olarak çalışan Orhan Çöl de (32) görevi başında fenalaştı. Alanya Pazarcılar Odası Başkanı Bekir Akış tarafından odaya ait ambulansla Alanya Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Çöl’ün aşırı su kaybı ve sıcak hava nedeniyle fenalaştığı belirlendi.

Alışveriş yapmak için çarşıya çıkan Emine Demir (52) ile Mehmet Taşeken (47) ise aşırı sıcaktan dolayı etkilenerek baygınlık geçirdi. Çevredeki vatandaşlar tarafından hastaneye kaldırılan her iki kişinin de aşırı sıcaktan etkilendiği öğrenildi.

/ ANTALYA

24.08.2006


 

Kaş’ta yanan orman 900 hektara çıktı

Antalya’nın Kaş ilçesinde yaklaşık 5 gündür devam eden orman yangının yanan alan miktarı 900 hektara kadar çıktı. Söndürme çalışmalarına katılan ekip miktarı arttırılırken, yangının birkaç gün daha devam edebileceği bildirildi.

Kaş’ta Kıbrıs Deresi olarak adlandırılan kanyonda başlayan ve sarp kayalık bir bölge olması nedeniyle karadan müdahale edilemeyen yangını havadan söndürme çalışmaları sürüyor. Daha önce 2 ile dört arasında değişen sayıda helikopterin müdahale ettiği yangında şu anda 6 helikopter görev yapıyor.

/ ANTALYA

24.08.2006


 

Lübnan’a asker denizden, malzeme Suriye üzerinden

Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türkiye’nin BM Barış Gücü için Lübnan’a asker göndermeye karar vermesi durumunda lojistik teçhizatın nakli için Suriye’nin kendi topraklarının kullanılması konusunda kolaylık göstermeye hazır olduğunu bildirdi.

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Suriye’den Türkiye’ye döndü. Gül, Esenboğa Havalimanında yaptığı açıklamada, temaslarını özetleyerek, Suriye’yi barış çabalarına destek olmak ve bu yönde bazı adımlar atmak konusunda istekli gördüklerini belirti. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Türkiye’nin BM Barış Gücü için Lübnan’a asker göndermeye karar vermesi durumunda lojistik teçhizatın nakli için Suriye’nin kendi topraklarının kullanılması konusunda kolaylık göstermeye hazır olduğunu bildirdi.

Gül, Şam’da Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad, Devlet Başkan Yardımcısı Faruk El Şara ve Dışişleri Bakanı Muallim ile bir araya geldiğini hatırlattı.

Dışişleri Bakanı Gül’ün Suriye yönetimine BM’nin 1701 sayılı kararının tam olarak uygulanması ve Lübnan’daki dönüşüme destek vermesi telkininde bulunduğunu ifade etti.

Barış gücüne katılım kararı verilmesi durumunda Türk askerlerinin büyük bir bölümünün deniz yoluyla gitmesi, bazı lojistik teçhizatın ise kara yoluyla Suriye üzerinden nakledilmesi planlanıyor. Diplomatik kulislerde, Türk hükümetinin bu hassas kararı New York’taki BM merkezinden gelecek olan bilgileri de göz önüne alarak yaklaşık bir hafta içinde verebileceği konuşuluyor.

Sorular üzerine bölge turunu tamamladığını belirten Gül, BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın Eylüldeki Türkiye ziyaretinin Barış Gücü’ne Türkiye’nin katılımı konusunda önemli olacağını belirtti.

İSRAİLLİ ASKERLERİN AİLELERİ İLE GÖRÜŞTÜM

İsrail ziyareti sırasında, kaçırılan İsrail askerlerinin aileleri ile görüştüğüne ilişkin haberlerin hatırlatılması üzerine Gül, bu ailelerle onların talebi üzerine kaldığı otelde görüştüğünü açıkladı. Bunun basından gizlenmesinin özel bir sebebi bulunup bulunmadığı sorusuna karşılık, özel bir neden bulunmadığını belirten Gül, şunları kaydetti: ‘’Otelde aileler görüşme talebinde bulundular. Onlarla otelde görüştüm ama attığım her adımla ilgili bilgi verecek halim de yok. Ama doğrudur görüştüm onlarla.’’

/ ANKARA

24.08.2006


 

Arınç: Askerimiz Lübnan’da sıcak çatışmaya girmez

TBMM Başkanı Bülent Arınç, ‘’Sıcak çatışmaların içerisinde yer alacak bir Türk askeri tasavvur etmiyoruz’’ dedi.

Manisa Valisi Refik Arslan Öztürk’e nezaket ziyaretinde bulunan Arınç, burada gazetecilerin, Türkiye’nin Lübnan’a asker göndermesine ilişkin sorularını cevapladı.

Hükümet tarafından Meclisten herhangi bir tezkereyle yurtdışına asker gönderme konusunda şu ana kadar bir izin isteği olmadığını ifade eden Arınç, ‘’Olursa Meclis bunu değerlendirir. Ancak iç çatışmalarda Türk askerinin bir taraf olması söz konusu olmayacaktır. Bu konuda milletimizin duyarlılığını Hükümetin paylaştığına inanıyorum’’ dedi.

Arınç, Türkiye’nin yurtdışına asker göndermesinin geçmişte de örnekleri olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu:”Bildiğiniz gibi geçmişte de örnekleri var. Anayasamızın 92. maddesi gereğince yurtdışına asker gönderme ihtiyacı duyarsa bunu bir tezkereyle Meclisten talep eder, Mecliste görüşme yapılır, bu görüşme sonunda kabul edilir veya reddedilir. Şu anda Meclisten böyle bir talepte bulunulmuş değil. Bundan sonra bulunulur mu, bunu bilemiyorum. Hükümet onun gereğini takdir edecektir.’’

/ MANİSA

24.08.2006


 

Başbakan Erdoğan yardım kampanyası başlattı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Lübnan’a yardım kampanyası ile ilgili genelge yayımladı. Lübnan’a yönelik 2 ay süreyle devam edecek yardım kampanyası başlatıldı.

Başbakan Erdoğan’ın, Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan genelgesinde, Lübnan’da savaşın durdurulması yönünde yürütülen uluslar arası çabalar sonunda, BM Güvenlik Konseyi’nin oy birliği ile kabul ettiği 1701 sayılı karar ile önemli bir adım atıldığını hatırlattı. Bununla birlikte çatışmanın ortaya çıkardığı ekonomik ve sosyal yıkım, can ve mal kayıpları, büyük çaplı barınma ve açlık gibi sorunlara acil çözümler bulunması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, Türkiye’nin, krizin başlangıcından bu yana gerek ikili gerekse çok taraflı forumlarda, çatışmaların bir an önce durdurulmasını ve ateşkes ilan edilmesini savunduğunu ve bu doğrultuda büyük çaba sarf ettiğine işaret etti.

*Gerçek ve tüzel kişiler bu hesaplara doğrudan bağış yapabileceklerdir.

*Sivil toplum kuruluşlarımızdan istekli olanlar topladıkları yardımı, afetzedelere ulaştırmak üzere şartlı veya şartsız bu hesaplara aktarabileceklerdir.

*Tüm yardım toplama faaliyetleri, 2860 sayılı yardım toplama kanunu hükümleri çerçevesinde ve iki ay süreyle yapılacaktır.

*Halkımızın, kamu kurum ve kuruluşları ile her düzeydeki kamu görevlilerinin, sivil toplumun, işçi ve işveren kuruluşlarının, meslek oda ve birliklerinin, ulusal ve yerel basınımızın bir insanlık görevi olan bu yardım kampanyasına gönüllü olarak her türlü destek ve yardımı sağlayabilecek.

/ ANKARA

24.08.2006


 

5 terörist teslim oldu

Şırnak’ta 5 terörist teslim oldu. Şırnak Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, terör örgütü PKK mensubu 5 teröristin, dün Silopi ilçesinde güvenlik güçlerine teslim olduğu belirtildi.

Açıklamada, teröristlerin ilk ifadelerinde örgüt içerisindeki baskı ve insanlık dışı uygulamalardan rahatsız olmaları sebebiyle güvenlik güçlerine teslim oldukları ve kendileri gibi örgütten kaçmak isteyen çok sayıda arkadaşlarının bulunduğunu söyledikleri kaydedildi.

Teslim olan teröristlerle bu yıl Şırnak’ta güvenlik güçlerine teslim olan terörist sayısı 69’a yükseldi.

/ ŞIRNAK

24.08.2006


 

‘Kuş gribi’ genelgesi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, küresel bir grip salgını (Pandemi) konusunda yapılması gereken hazırlıklarla ilgili bir genelge yayınladı.

Başbakan Erdoğan, Resmi Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan genelgesinde, gribin, her yıl sonbahar ve kış döneminde insanlar arasında salgın şeklinde görülen oldukça bulaşıcı bir hastalık olduğuna dikkati çekti. Türkiye ile birlikte bir çok ülkede tespit edilen kuş gribi hastalığının ise zaman içinde insandan insana bulaşma özelliği kazanabilecek yeni bir grip virüsünün oluşmasına sebep olacağı ve dünya çapında çok büyük bir grip salgını (pandemi) oluşturabileceğini tahmin edildiğine işaret edilen genelgede, büyük bir nüfusu etkileyecek böyle bir salgın ihtimaline karşı kamu kurum ve kuruluşlarınca alınması gereken tedbirler sıralandı.

/ ANKARA

24.08.2006


 

Acı reçeteyi herkes hissediyor

“Bugüne kadar ağlamayan sanayici ağlıyor’’ diyen AKP Grup Başkanvekili Faruk Çelik, “Toplumun her kesiminde acı reçete hissediliyor” şeklinde konuştu. Çelik, memur sendikalarının zam talepleriyle ilgili olarak, “Kamu çalışanlarına ayrıcalık yapamayız” dedi.

AKP Grup Başkan Vekili Faruk Çelik, iktidarı devraldıkları günden bugüne kamu çalışanlarının durumunun daha iyiye gittiğini ifade ederek ‘’en düşük kamu çalışanı ücreti düne göre iyidir ama yeterli değildir. Bunu yoksulluk sınırının üzerine getirebilecek durumumuz olsa yaparız ama şu anda bu mümkün değil’’ dedi.

Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye Kamu-Sen) Bursa İl Temsilciliğince Şehreküstü Meydanı’na kurulan ‘’Toplu Sözleşme Takip Çadırı’’nı ziyaret eden Çelik, sivil toplum örgütlerinin, demokratik yapı içerisinde taleplerini çeşitli şekillerde dile getirmelerinden daha tabiî bir şey olamayacağını söyledi.

Çelik, “Türkiye’nin merdivenleri basamak basamak çıktığını’’, kendilerinin de belli bir kesimin değil 73 milyon insanın çıkarlarını gözeterek hareket ettiklerini kaydetti.

‘’Bugüne kadar ağlamayan sanayici ağlıyor’’ ifadesini kullanan Çelik, ‘’toplumun her kesiminde acı reçete hissediliyor. Kamu çalışanlarına ayrıcalık yapamayız. Kamu çalışanlarına yapılacak her fazla zam, başka kesimlerde eksikliğe yol açar’’ görüşünü dile getirdi.

/ BURSA

24.08.2006


 

Özkök’ten CHP’ye veda ziyareti

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ı ziyaret etti. 30 Ağustos itibariyle emekliye ayrılacak olan Orgeneral Özkök, Baykal’a, CHP Genel Merkezinde veda ziyaretinde bulundu.

Orgeneral Özkök’ü, parti genel merkezi girişinde Genel Sekreter Önder Sav, görüşmenin gerçekleştiği makam odasının bulunduğu katın asansör çıkışında da Genel Başkan Baykal karşıladı.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök ile CHP Genel Başkanı Baykal, burada tokalaşarak, basın mensuplarına görüntü verdiler. Orgeneral Özkök, Baykal’a ‘’Yeni binanız hayırlı olsun’’ dedi. Orgeneral Özkök ile Baykal, daha sonra baş başa görüşmeye geçtiler.

/ ANKARA

24.08.2006


 

İtirafçı Ateş’in dâvâsında karar günü

Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde PKK terör örgütü eski hükümlüsü Seferi Yılmaz’a ait Umut Kitapevi’nin bombalanması olayında adı geçen PKK itirafçısı Veysel Ateş’in bugünkü duruşmasında karar çıkması bekleniyor.

Van 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek davada, Ateş ile birlikte yargılanan astsubaylar Ali Kaya ve Özcan İldeniz için 19 Haziran’da görülen duruşmada 39 yıl 10 ay 27’şer gün hapis cezası verilirken, duruşmaya Ateş’in avukatı mazereti sebebi ile katılmadığı için dosyası tefrik edilmişti. Dosyası tefrik edilen Ateş’in duruşması 3 Ağustos gününe ertelenmişti. 3 Ağustos’ta yapılan duruşmada Ateş’in avukatı Yurdakan Yıldız’ın daha önce mahkeme heyetinin reddi için Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi aracılığıyla gönderdiği dilekçesinin Van’a ulaşmaması üzerine mahkeme duruşmayı 24 Ağustos gününe ertelemişti.

/ VAN

24.08.2006


 

İHL’liler özel üniversitede

Katsayı farklılığı sebebiyle devlet üniversitelerinde istedikleri bölümlere giremeyen imam hatip lisesi mezunları, tercih etmek zorunda kaldıkları özel üniversiteleri kazandı.

ÖSYM tarafından açıklanan sonuçlara göre, İmam Hatip Lisesi mezunu olup da ÖSS’de ilk bine girebilme başarısı gösteren öğrenciler ya İlahiyat Fakülteleri ya da Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenlikleri bölümlerine yerleştirildiler. Kendi alanları dışında her hangi bir bölümde okumak isteyen öğrenciler ise ancak özel üniversitelere yerleştirildi. Türkiye 2.’si olan Düzce İmam Hatip Lisesi muzun Ayşenur Çoban İstanbul Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi’ne, Türkiye 8.’si Fatimetüzzehra Ulus Bilgi Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Tarih bölümüne yeleşmeye hak kazandı. Türkiye genelinde 43. olan Cumali Çelik ve Türkiye 50.si Savaş Çiğdem ise Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmenliğine yerleştirildi.

24.08.2006


 

30 adet Glock tabanca ele geçirildi

Şırnak’ın Silopi ilçesindeki Habur Sınır Kapısı yakınlarından Türkiye’ye yasadışı yollardan girmek isteyen Irak uyruklu bir şahsın üzerinde 30 adet Glock marka tabanca ile bu tabancalara ait 60 adet şarjör ele geçirildi.

Şırnak Valiliği’nden yapılan yazılı açıklamaya göre, Habur Gümrük Kapısı yakınlarında 27-28 nolu sınır taşları arasında saat 21.30’da Jandarma Sınır birliklerince icra edilen pusu faaliyeti sonucu sınırı yasadışı yollardan geçerek yanında bulunan suikast silâhlarını yurda sokmaya çalışan Irak uyruklu Muhammed Kasım Ali isimli şahıs yakalandı. Şahsın yanında bulunan üç ayrı çantada 30 adet Glock marka 9 mm çapında tabanca ile bu tabancalara ait 60 adet şarjör ele geçirildi. Yakalanan Irak uyruklu Muhammed Kasım Ali isimli şahıs çıkartıldığı adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.

/ ŞIRNAK

24.08.2006


 

‘Taksiciden vergi alınmasın’ teklifi

CHP İzmir Milletvekili Yılmaz Kaya, can güvenliği sağlanmış kabinli araç alan taksicilerin özel tüketim vergisinden (ÖTV) muaf tutulmalarını öngören kanun teklifi hazırladı.

Kaya, Özel Tüketim Vergisi Kanunu’nda değişiklik yapılması hakkındaki kanun teklifini, TBMM Başkanlığına sundu. Teklife göre, taksi sürücülerinin can güvenliğini sağlamak üzere projelendirilmiş ve ilgili makamlarca onaylanmış taşıtları alacak taksiciler, ÖTV’den muaf tutulacak.

Teklifin gerekçesinde, geçimini taksicilik yaparak sağlamaya çalışan binlerce şoför esnafının, mesaileri sırasında saldırıya uğradığı belirtilerek, yolcu ile şoför alanlarını birbirinden ayıran kabinli araçların kullanılmasıyla, saldırılarda meydana gelen yaralama ve ölüm olaylarının önlenebileceği kaydedildi. Özel araç statüsünde kabul edilen kabinli araçlardan aşırı ÖTV alınması sebebiyle taksici esnafının bu araçlardan alamadığı, bu sorunun giderilmesi için kanun teklifi hazırlandığı belirtildi.

/ ANKARA

24.08.2006


 

Yangına karşı yeni tedbir

Herkesin yangına müdahalede rahatlıkla kullanabileceği otomatik yangın söndürme topu artık Türkiye'de. 4 metrekarelik alana monta edilen Söndüren 85 dereceye ulaşınca patlıyor ve yangını 3 ile 10 saniye arasında söndürüyor.

Herkesin yangına müdahalede rahatlıkla kullanabileceği otomatik yangın söndürme topu ‘Söndüren’ basına tanıtıldı. Söndüren adlı ürün, kapalı mekanlarda, otomatik söndürmelerin olmadığı ve yaklaşarak müdahale edilemeyecek yerlerde çıkan yangınlara karşı fırlatılmak suretiyle, kimyasal reaksiyon sonucu yangını anında söndürüyor. ‘Söndüren’i’ Türkiye’ye getiren Güz Yapım İthalat İhracat Şirketi yetkilisi Yalçın Günaydın, ‘Söndüren’in’ her 4 metre karelik alan için duvara monte edildiğini ve yangın çıkması durumunda meydana gelen ısı sonucu oda sıcaklığı 85 dereceye ulaşınca patladığını belirtti. Söndüren’in yangını 3 ile 10 saniye arasında bir sürede hızla söndürdüğünü belirterek, “Artık ortam emniyettedir. Asla tekrar parlama olmaz. ‘Söndüren’ kapalı mekanlarda, otomatik söndürmelerin olmadığı ve yaklaşarak müdahale edilemeyecek yerlerde çıkan yangınlara karşı fırlatılmak suretiyle, aynı kimyasal reaksiyon sonucu yangını anında söndürür. Bu metot için de hiçbir yaş sınırı, eğitim ve bilgi gerekmez. Sadece top atar gibi yangına fırlatılması yeterlidir. Yangının çıktığını 138 desibel sesle patlayarak sizi önlem için uyarır” dedi.

/ İSTANBUL

24.08.2006


 

Öğrencilerin harçlıklarıyla Pakistan’a okul

ğitim alanında faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu olan Gönüllü Eğitimciler Derneği'nin, Pakistan Muzafferabat’ta bir ilköğretim okulu yaptırmak amacı ile Türkiye genelinde düzenlediği yardım kampanyası sonuçlandı. Yardım kampanyasına katılan Ankara’daki ilköğretim okulları büyük destek ve katkı sağladılar.

Ankara’da bulunan kamu ve özel ilköğretim okulu öğrencileri özveride bulunarak harçlıklarından arttırdıkları 1’er YTL ile kampanyaya katıldı. Toplanan paralar ile Pakistan’ın Keşmir Bölgesinde şu anda çadırda öğretim gören öğrenciler için, “Ankara Bir Damla İlköğretim Okulu” isimli 8 derslikli kalıcı bir ilköğretim okulunun temeli atıldı. Okul Ekim ayında öğrenime başlayacak.

Gazetemizin Ankara Bürosunu ziyaret ederek, Temsilcimiz Mehmet Kara ile görüşen Gönüllü Eğitimciler Derneği Genel Başkanı Yrd. Doç. Dr. İbrahim Erdoğan, Pakistan Keşmir ve Muzafferabat bölgesine yapmış olduğu ziyaret ile ilgili bilgi verdi.

ÖNCELİKLE YETİM VE

ÖKSÜZ ÇOCUKLARA YARDIM

Depremin yıkıcı etkisini şiddetle hisseden bölgenin kalkınması için, depremde yetim kalan bir grup lise öğrencisini üniversitede okutmak üzere Ankara’ya getireceklerini söyleyen Erdoğan, Ankara’ya gelecek öğrencilerin öncelikle inşaat, makine ve mimarlık eğitimi almalarının sağlanacağını, bunlara ilâve olarak Pakistan’ın deprem bölgesinde mağdur ve fakir halkın iş ve istihdamına yönelik bölgede meslekî eğitim kursları verdirmeyi düşündüklerini bildirdi. Bu gayeyle, Pakistan’ın deprem bölgesinden getirilecek çocukların, özellikle anne ve babasını depremde kaybeden yetim ve öksüz çocuklar olacağını söyleyen Erdoğan, Ankara’ya getirilecek bu öğrencilerin ilk yıl Türkçe öğreneceklerini ve ÖSS’ye hazırlanacaklarını bildirdi.

BALIK TUTMAYI ÖĞRETECEĞİZ

Azat Keşmir bölgesindeki halkın çok fakir, gelir durumları çok kötü, okuma oranlarının da düşük olduğunu söyleyen İbrahim Erdoğan, bölgede üretim amaçlı hiçbir fabrika bulunmadığına dikkat çekti. Erdoğan, “Bölge ve halkın kalkınması ve geçimlerini kendilerinin temin edebilmeleri için dernek olarak bölgede özellikle işsiz hanımlara yönelik el sanatları dalında meslekî eğitim kursları vermeyi düşünüyoruz. Konu ile ilgili olarak çalışmalara başladık. Türkiye’den götürülecek öğretmenlerle Pakistanlı depremzede kimsesiz hanımlara dikiş nakış, makrame, boyama, ebru gibi meslekî eğitim kursları verilmesini sağlayacağız. Bu kurslar ile mağdur ve fakir halka balık tutmayı öğretmeyi hedefliyoruz” dedi.

PAKİSTAN’DA TÜRK HALKINA BÜYÜK SEVGİ

Erdoğan, depremden sonra en çok yardımın Türkiye’den gittiğini ve Pakistan halkının gönlünde Türkiye ve Türk insanının çok özel ve ayrı bir yeri olduğunu bizzat müşahede ettiğini ve bundan çok duygulandıklarını söyledi.

Pakistan’ın deprem bölgesine yaptıkları gezi sırasında çok etkilendiği bir hatırasını ise şöyle anlattı: Bizi hava alanında 50 yaşlarında bir bey, elinde Türk bayrağı ile karşıladı. Pakistan’da kaldığımız bir hafta süre ile tüm programlarda elindeki Türk bayrağını hiç bırakmadan devamlı olarak bayrağımızı dalgalandırdı. Kendisi ile konuştuğumda, Türkleri çok sevdiğini ve özellikle Pakistan depreminde Türkiye’nin yaptığı yardımları unutmasının mümkün olmadığını, bu olayların kendisini çok etkilediğini söyledi. Elbisesinin bir tarafında Pakistan diğer tarafında Türk bayrağı yapıştırdığını bu durumun kendilerini duygulandırdığını belittiler.

Yeni Asya / ANKARA

24.08.2006


 

Okul korkusu nasıl yenilir?

Okulların başlamasına kısa bir süre kaldığına dikkat çeken eğitimciler, çocukların okul korkusuna dikkat çekiyor.

Çocuğun bir gün birden bire okula gitmek istemeyeceğinin normal olduğunu belirten eğitimciler, “Çocuk zorlamalar karşısında endişe duyar; panik içine girer, midesi bulanır, kusar, başı döner, ağlar gitmemekte direnir. Bazıları zorlamalara dayanamayıp yola çıkar, ya yarı yoldan döner, ya sınıftan çıkar eve gelir. Çocuk neşesizdir, uykuya dalmakta güçlük çeker. İştahı kesilir, ödevlere karşı ilgisi azalır. Her sabah bedensel bir yakınmayla uyanır” diyerek anne-babaları uyarıyor.

OKULA DEVAM ETMESİNİ SAĞLAYIN

Okul korkusunun kaynağının genellikle anneden ya da anne yerine geçen kişiden ayrılma korkusu olduğuna dikkat çeken Türk Eğitim-Sen Bursa 2 Nolu Şube Başkanı Selçuk Türkoğlu, okul korkusu olan çocukların bulunduğu ailelerde genellikle aile bireylerinin birbirine çok bağlı ya da bağımlı olduğunu söyledi. Yaptıkları araştırmalarda çocuklarda okul korkusunun en çok anne ya da baba sürekli kaygıdan yakınmakta ve kendilerine bir şey olacağından korkma şeklinde gerçekleştiğini belirten Türkoğlu, “Anne-baba çocuğa okulda, yolda bir şey olacağından korkmaktadırlar. Çocuk kendi yokluğunda anne ya da babasına bir şey olmasından korkmakta ya da kendisini terk edip gideceklerinden korkmaktadır. Çocuk anne ve babasının yokluğunda kendisine bir şey olacağından korkmaktadır. Okul korkusu mutlaka bir çocuk psikiyatristi ya da psikolog tarafından değerlendirilmelidir. Bu hastalığın tedavisinde, çocuğun bireysel tedavisi yanında aile tedavisi de gerekebilir. Okula devam çocuğunuzun okul korkusunda yaşadığı fizyolojik belirtilerin azalmasına yardımcı olur ve sonunda çocuğunuz okula gitmekten yeniden zevk almaya başlar. Bu nedenle çocuğunuzu okula gitmeye devam ettiği sürece kendini daha iyi hissedeceği konusunda ikna edin” dedi.

ÇOCUĞUNUZLA KONUŞUN

Çocuğun okula geç kaldığında, servisi kaçırdığında, mutlaka onu okula göndermek için başka çözümler geliştirilmesinin faydalı olacağının altını çizen Selçuk Türkoğlu, zaman zaman çocuğun kendiliğinden eve dönebildiğini, bu durumda da çocuğun yeniden okula gönderilmesi gerektiğini kaydetti. Velilere, okul korkusu yaşayan öğrencilerle konuşmalarını tavsiye eden Türkoğlu, okul korkusu hakkında çocuğun suçlanmamasını veya küçümsenmemesi gerketiğinin altını çizdi.

/ BURSA

24.08.2006


 

Birgi, tarihî Kur’ân-ı Kerim’ini arıyor

Tarihte, Aydınoğlu Beyliği’ne başşehirlik yapan ve tabiî koruma alanı içinde bulunan İzmir’in Ödemiş ilçesine bağlı Birgi beldesinde, 1328 yılından 1983 yılına kadar kaldıktan sonra kaybolan ceylan derisine altın yaldızla elle yazılan Kur’ân-ı Kerim’in, Ankara’da olduğu bildirildi.

Birgi Belediye Başkanı Cumhur Şener, bir süredir izini sürdükleri, Aydınoğlu Mehmet Bey tarafından İmam-ı Birgivi’ye yazdırılan 580 sayfalık el yazması Kur’ân-ı Kerim’in bulunması yönündeki çalışmalarda son aşamaya yaklaştıklarını bildirdi.

/ ÖDEMİŞ

24.08.2006


 

Tire’den 50 öğrenciye destek

İzmir Valiliği’nin İzmir Gelişim ve Atılım Projesi (İZGAP) kapsamında, İzmir il merkezi ve tüm ilçelerinde başlattığı, Tire’de de tüm hızıyla devam eden ‘Bin Veli Bin Öğrenci’ kampanyasına Tire Belediyesi de katıldı.

Geçtiğimiz günlerde, proje başvuru formunu, kampanya koordinatörü Şahan Çoker’e ileten Belediye Başkanı Mehmet Sıtkı İçeli, Tire Belediyesi bütçesinden yardıma muhtaç Tireli öğrencilere nakdi yardım yapmayı kararlaştırdıklarını bildirirken, belediye bünyesinde çalışan 50 memura da birer öğrenci bulunup, öğrencilerle bire bir ilgilenmek istediklerini iletti. İçelli “Bu yıl, elli öğrencinin velisi ben ve çalışma arkadaşlarım olacak” şeklinde konuştu.

/ İZMİR

24.08.2006


 

Hasankeyf’i boğdurmamakta kararlıyız

ANKARA - Hasankeyf’in kurtarılması için geçen hafta baraj su seviyesinin 31 metre düşürülmesine yönelik teklif getiren Anavatan Partisi Genel Sekreteri ve Mardin Milletvekili Muharrem Doğan, bu kez de Hasankeyf’in kurtarılması için, tek baraj yerine aynı enerjiyi sağlayacak iki baraj yapılmasını teklif etti.

Doğan, Parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Ilısu Barajı’nın yapılmasına karşı olmadıklarını, ancak 12 bin yıllık tarih ve uygarlık ile kültürel varlıkların su altında kalmasını istemediklerini söyledi.

Hasankeyf’in kurtarılması için baraj su seviyesinin 31 metre düşürülmesine yönelik teklifinin kabul görmediğini belirten Doğan, Hasankeyf’in kurtarılması için 10 adet alternatif projeleri olduğunu bildirdi.

Ilısu Barajı’nın yapılması halinde Zeynel Bey Türbesi, El Rızk Camii, Büyük Cami ve Ulu Cami minarelerinin tepeye taşınmasının tekniğe aykırı olduğunu savunan Doğan, kültürel varlıkların, yerinde değerli olduğunu ifade etti.

/ ANKARA

24.08.2006


 

Zayıflamak isterken sağlığınızdan olmayın

Sağlık Bakanlığı, sağlıksız zayıflama diyetlerinin önemli sorunlarına yol açabileceğine dikkat çekerek, vatandaşları bu diyetler konusunda uyardı.

Bakanlık’tan yapılan açıklamada , doktor kontrolü olmadan uygulanan sağlıksız diyetlerin; baş ağrısı, konsantrasyon bozukluğu, sinirlilik, yorgunluk, bulantı, kusma, ishal, kabızlık, safra ve böbrek taşı, kalp ritminde bozukluk, tansiyon düşüklüğü, adet düzensizliği, kuru cilt, saç dökülmesi gibi sağlık sorunlarına yol açtığı belirtildi. Kısa sürede hızlı kilo kaybı sağlayan, çok düşük enerjili şok diyetlerle tek tip besine dayalı diyetlerden kaçınılması gerektiği vurgulanan açıklamada, “Zayıflama diyetleri uygulanmadan önce, boya uygun ağırlık saptanmalı, uygun ağırlık sözkonusu ise kilo almaktan kaçınılmalı. Kilo fazlalığı ve şişmanlık varsa önce ağırlık artışı önlenmeli, daha sonra ağırlık kaybı hedeflenmeli. Aşırı ve hızlı ağırlık kaybından mutlaka uzak durulmalı, ağırlık kaybı için bireyin cinsiyeti, yaşı, boyu ve fiziksel aktivitesi dikkate alınmalı, kişinin beslenme alışkanlıklarına uygun bir beslenme programı uygulanmalı” denildi.

/ ANKARA

24.08.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004