|
Rakiplerinin Avrupa Kupalarındaki mücadelelerinden dolayı ligde kaybettikleri puanlar Beşiktaş için bir avantajdı.
Geçen haftaki Fenerbahçe maçı kazanılsa belki lider olunacaktı, ama olmadı. Fenerbahçe yenilgisine rağmen taraftar bu takımı alkışladı. Derbiden sonra ağır eleştiriler yapılmadı. Herkes verilen mücadeleden ve oynanan oyundan memnundu çünkü. Zira kaybedilmiş bir şey yoktu. Üstelik bir hafta sonra ligin güçlü ekibi Ankaraspor maçı vardı ve Beşiktaş, geçen sezonlarda Fenerbahçe’ye yenildiği maçlardan sonra oynadığı son 4 maçtan 3'ü kaybetmişti. Üstelik Ankaraspor bu yıl fikstür gereği Fenerbahçe ile oynadıktan sonra kendisine rakip olan takımlardan aldığı puanlarla buralara gelmişti. Beşiktaş güçlü takımlara karşı zorlanıyordu. Neresinden balarsan bak zor maçtı yani.
Mustafa Denizli’nin sahaya sürdüğü kadroda Holosko yoktu belki ama, hücum gücü yüksek bir takım vardı. Kabul etmek gerekir ki, Ankaraspor çok iyi motive olmuştu ve iyi mücadele ediyordu. Beşiktaş'ta Tello, Bobo ve zor maçların etkisiz elemanı Delgado ilk yarı boyunca görünmediler. Orta alanı rakibine teslim eden ve pres yapmayan futbolcuların yükünü de üstlenen Beşiktaş defansı zor anlar yaşadı ve daha fazla taşıyamadı. İbrahim Üzülmez etkisiz, İbrahim Toraman sinirli, Zapotocny hücum ağırlıklı ve Sivok isehatalı oynayınca yenilgi kaçınılmaz oldu. Bu yenilgiden dolayı nasıl bit tertiple oynadığını çözemediğimiz Mustafa Denizli ve kendisinden çok şey beklenilen futbolcular eleştirilebilir, ama asla onlar protesto edilmemeli.
Taraftara hak veriyorum. Üzülüyorlar, üzülmekte haklılar. Ne zaman oynanan oyundan ümitlenseler sonu hüsran oluyor. Kızıyorlar. Kızmakta haklılar. Hakem hatalarından çok canları yandı. Beşiktaş aleyhine hakemlerin hata yapması neredeyse oyunun kuralı haline geldi. Ama bunlar futbolda var. Kötü oyun ve mağlubiyet normal karşılanmalı. İyi oynayıp kaybedilen maçlar unutulmamalı. Futbolcuların kötü gününde olduğu bir ortamda onlara destek olunmalı, protesto edilirken ölçü kaçırılmamalı. Yıkıcı değil yapıcı olunmalı. Yıkmak kolaydır çünkü.
Mustafa Denizli’nin maç sonunda yaptığı açıklamaya kulak vermeli ve onun tecrübesine güvenilmeli. Puan cetvelinde biraz gerilere düşülse de, henüz kaybedilmiş bir şey yok, sakin olunmalı. Başka Beşiktaş yok. İnönü'de haftaya Ankaragücü karşısında takıma destek ve moral verilmeli, bayramların hoşgörü ve dargınlıkları unutma günleri olduğu da hatırlanarak.
Not: Tüm okuyucularımın mübarek Kurban Bayramını tebrik ederim.
| 
