13 Ekim 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Güncel

 

DAHA SOMUT İLERLEMELER OLMALI

Avrupa Birliği Komisyonunun yarın açıklanacak olan Türkiye İlerleme Raporu taslağında, AB reformları yönündeki çabaların daha somut ilerlemelerle sonuçlanması gerektiğine vurgu yapılırken, “TBMM'deki büyük çoğunluğuna ve halktan aldığı güçlü yetkiye rağmen hükümet, genel olarak siyasî reformlarda sınırlı somut ilerleme sağladı" eleştirisine yer veriliyor.

SARIKAYA'NIN İHRACI ŞÜPHE ÇEKTİ

Taslakta "Üst düzey yargı ve ordu mensuplarıyla YARSAV önemli dâvâlarda yargının tarafsızlığını tehlikeye sokabilecek açıklamalar yapıyorlar" denilirken, Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya'nın HSYK tarafından meslekten ihraç edildiği hatırlatılarak "bu orantısız kararın HSYK'nın bağımsızlığı hakkında şüpheler uyandırdığı" dile getiriliyor.

AVRUPA Birliği (AB) Komisyonu, yarın açıklayacağı İlerleme Raporu’nda TBMM’deki büyük çoğunluğu ve halktan aldığı güçlü yetkiye rağmen hükümet, genel olarak siyasî reformlarda sınırlı somut ilerleme sağladı” görüşü dile getirdi.

İlerleme Raporu taslağında, “Önde gelen siyasî partiler arasındaki kavgacı siyasi atmosferde Cumhubaşkanı, devlet kurumlarının doğru işleyişi yanında siyasî partiler arasında ve sivil toplumda diyaloğu teşvik etmeye çalıştı” deniliyor. Cumhurbaşkanı Gül’ün sık sık Türkiye’nin AB’ye katılım sürecinin önemini vurgulayarak AB reformlarının hızlandırılması çağrısı yaptığı hatırlatılan belgede, “Cumhurbaşkanı, dış politikada aktif rol oynamayı sürdürerek sık sık dış geziler yaptı. Irak’a Cumhurbaşkanı düzeyinde 33 yıl aradan sonra gerçekleştirdiği ziyaret, Kürt meselesinde olumlu bir atmosfere katkıda bulundu” değerlendirmesi yapılıyor.

AB Komisyonu, geçen yılki raporunda da Cumhurbaşkanı Gül’ü, “uzlaştırmacı rolü, hükümetle iyi çalışma ilişkisi, AB reformlarına desteği ve Ermenistan’a yaptığı ziyaret” nedeniyle övmüştü.

SİYASî REFORMLARDA

SOMUT İLERLEME “SINIRLI”

Taslak belgede, Ocak ayında AB işlerinden sorumlu Devlet Bakanı olarak atanan Egemen Bağış’ın “Türkiye’nin ilk tam zamanlı başmüzakerecisi” olduğu hatırlatılarak, Türkiye’nin AB üyeliği hazırlıklarını daha etkin hale getirerek katılım müzakerelerinde bakanlıklar arası işbirliğini geliştirdiği belirtiliyor. Türkiye’de son 1 yıldaki siyasî gelişmeleri ve reformları değerlendiren AB belgesinde Bağış, sivil toplum örgütleri dahil ilgili tüm taraflarla toplantılar düzenleyerek AB sürecinin daha iyi anlaşılması ve buna herkesin katılması için çalışmakla övülüyor. Hükümetin daha etkin çalışabilmesi için Haziran ayında Avrupa Birliği Genel Sekreterliği’ni (ABGS) yeniden yapılandırdığı ve Dışişleri, İçişleri ve Adalet bakanlarıyla Devlet Bakanı ve Başmüzakereci’den oluşan Reform İzleme Grubu’nun 2 ayda bir düzenli toplanarak AB reformlarına büyük destek verdiği ifade edilen belgede, “Buna karşın (hükümet tarafındaki) bu tür çabalar daha somut ilerlemeyle sonuçlanmalı. TBMM’deki büyük çoğunluğu ve halktan aldığı güçlü yetkiye rağmen hükümet, genel olarak siyasî reformlarda sınırlı somut ilerleme sağladı” görüşü aktarılıyor.

YARGI REFORMU STRATEJİSİNE DESTEK

İlerleme Raporu taslağında, “yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı ve yeterliliği hakkındaki endişelerin sürdüğü” belirtilerek “Üst düzey yargı ve ordu mensuplarıyla, yargıçlar ve savcılar derneği, önemli davalarda yargının tarafsızlığını tehlikeye sokabilecek açıklamalarda bulunuyorlar” deniliyor. Taslak AB belgesinde, Şemdinli iddianamesini hazırlayan savcı Ferhat Sarıkaya’nın Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından meslekten ihraç edildiği hatırlatılarak, “bu orantısız kararın HSYK’nın bağımsızlığı hakkında şüpheler uyandırdığı” dile getiriliyor. Hükümetin Ağustos ayında onay verdiği yargı reformu stratejisini “herkesin görüşü alınarak hazırlanması ve doğru yönde reformlar içermesi” sebebiyle memnuniyetle karşılayan AB Komisyonu, kapsamlı stratejinin yargının tarafsızlığı, bağımsızlığı, verimliliği ve etkinliği, mesleki uzmanlaşması ve yargıya güvenin artırılması sorunlarına çözümler içerdiğini düşünüyor. Brüksel-Ankara / aa

13.10.2009


 

EĞİTİME “POLİS AMCA” DESTEĞİ GELİYOR

MALATYA’DA 39 lise ve 83 ilköğretim okulundan riskli olanlar belirlenerek, okullardaki güvenliği sağlamak amacıyla 22 kişilik polis ekibi oluşturuldu

. Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürü Selim Özdemir, yaptığı açıklamada, ‘’Okul Polisi’’ uygulamasının çok önemli olduğunu, bu yolla okulların güvenliğinin daha kolay sağlanacağını söyledi. Polislerin güvenlik sağlama dışında eğitici görevlerini de yerine getireceğini anlatan Özdemir, polislerin görevlendirme öncesinde eğitime tabi tutulduklarını ifade etti. Özdemir Malatya’da bulunan okulların bölgelere ayrılarak her bölgeye iki polis görevlendirildiğini belirtti. Özdemir, okulların giriş çıkışlarında resmi ekiplerin görev almalarına yer yer devam edileceğini, ancak bunun her okulda olmayacağını ifade etti. Malatya/aa

İZMİR polisi, yaşadıkları çeşitli sorunlarla okullarında dikkati çeken öğrencilerin ‘’okuldaki velisi, sokaktaki arkadaşı, evindeki ağabeyi-ablası’’ olarak, eğitimlerinden sosyal hayatlarına birçok alanda destek sağlayacağı projeyi hayata geçirdi. “Her okuldan sorumlu ayrı polis’’, ‘’kardeş okul’’ gibi projeleri örnek uygulama olarak Türkiye geneline yayılan İzmir Emniyeti, bu kez ‘’okulunda problem yaşayan çocuğa destek projesini’’ uygulamaya koydu. Çocuk Şube Müdürlüğü, okullardaki rehber öğretmenler ve okul idarecileriyle ortak yürütükleri çalışmada, agresif tutum, uyum sorunu, devamsızlık, okul dışından kötü arkadaş çevresi edinme gibi farklı sorunları bulunan öğrencileri tespit ederek, çocukların sorunlarına çözüm üretme amacıyla çalışma başlattı.

Geliştirilen proje kapsamında, Çocuk Şube görevlileri, ilk etapta tespit edilen 160 öğrencinin sorumluluğunu üstlenerek, ‘’okuldaki veli, sokaktaki arkadaş, evindeki ağabey-abla’’ modelini üstlendi. Polisler, eğitimlerini öncelikli ele alacakları çocuklarla birlikte, aileleriyle de sıkı iletişim kurarak sorunları için ortak çözümler üretecek. Aileyle de diyaloğu arttırmayı amaçlayan polisler, düğün, doğum günü, hastalık gibi günlerde de sevince, üzüntüye ortak olacak. Gerekli hallerde çocukla ailesi, öğretmenleri, hatta arkadaşları arasında köprü oluşturacak görevliler, eğitim ve sosyal hayatlarının daha düzenli sürdürebilmesi için katkı sağlayacak, çocukları sosyal etkinliklere teşvik edecek, yönlendirecek.

Yalnız polislerin değil, ailelerin ve okul yöneticilerinin de girişimleriyle hayata geçirilecek olan projenin, gelecek yıllarda geliştirilerek daha da faydalı hale getirileceğini ifade eden yetkililer, proje kapsamında Çocuk Şube Müdürlüğündeki 80 personelin konuyla ilgili olarak özel eğitimden geçirildiğini, her birinin 2’şer öğrencinin sorumluluğunu üstlendiğini bildirdi.

Örnek proje olarak ortaya konulan çalışmaya büyük önem verdiklerini bildiren İzmir Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz, ‘’Sosyal sorumluluğumuz olarak gördüğümüz çocuklarımızın her zaman yanında olmaya çalışıyoruz. Çocuklarımız bizim için çok değerli, gelecek onların’’ dedi. Geleceğe yapılacak yatırımın en iyisinin çocuğa yapılan yatırım olduğunu ifade eden Yılmaz, çok yetenekli çocukların bulunduğunu, başarıları için gereken desteği sağlayacaklarını bildirdi. İzmir/aa

13.10.2009


 

Derin güç devrede

Öldürülen gazeteci Hrant Dink’in ailesi, cinayet dâvâsının dün yapılan duruşması öncesi avukatları aracılığıyla İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdiği dilekçede, cinayetle ilgili gerçeklerin “derin bir güç” tarafından karartılmaya çalışıldığını iddia etti.

DÂVÂ, ÖRGÜTLÜ YAPININ TETİKÇİLER AYAĞINA KİLİTLENDİ

Dink’in ailesi, mahkemeyi ve savcıyı eleştiren dilekçesinde, “Gerçek, çok güçlü ve çok derin bir irade tarafından karartılmakta. Dâvâ, sadece tetiğin çekildiği âna ve örgütlü yapının sadece tetikçilerden oluşan ayağına kilitlendi” ifadelerini kullandı.

13.10.2009


 

‘Vira Bismillah’ diyoruz

Okuyucularımızdan gelen yoğun talep sebebiyle gemi ile yaptığım yolculukları kaleme alma lüzumunu hissettim. Zira Vira Bismillah köşesinde çıkan yazılardan en çok gezi notları dikkati çekiyordu.

VEHBİ HORASANLI 'nın devamını okumak için tıklayınız.

13.10.2009


 

Puig: Türkiye Avrupa ülkesi

AVRUPA Konseyi Parlamenterler Meclisi (AKPM) Başkanı Lluis Maria de Puig, bazı olumsuz yaklaşımlar ve zorluklar bulunsa da Türkiye’nin bir Avrupa ülkesi olduğunun tartışma götürmez olduğunu söyledi

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Eğemen Bağış, AKPM Başkanı Lluis Maria de Puig’i AB Genel Sekreterliğinde kabul etti. Puig, görüşmede yaptığı açıklamada, Avrupa Konseyi Ödülü’nün Ankara’ya verilmesi sebebiyle Türkiye’de bulunduğunu belirtti. Türkiye’nin AB’ye entegrasyonundan yana olduklarını ifade eden Puig, parlamenterler meclisindeki çoğunluğun bu entegrasyona sıcak baktığını söyledi. Puig, bazı olumsuz yaklaşımlar ve zorluklar bulunsa da Türkiye’nin bir Avrupa ülkesi olduğunun tartışma götürmez olduğunu ifade etti. Puig, Avrupa tarihinden Türkiye olmadan bahsedilemeyeceğini belirtti.

BAĞIŞ: BİRBİRİMİZ İÇİN ÖNEMLİYİZ

Bağış da açıklamasında, Türkiye’nin AB sürecine yönelik olumlu görüşleri Fransızca konuşan birisinden duymanın memnuniyet verici olduğunu söyledi. Türkiye’nin başından beri konseyin üyesi olduğunu hatırlatan Bağış, Avrupa’nın geçmişinin olduğu gibi, geleceğinin de Türkiye’siz açıklanamayacağını ifade etti. Türkiye ve Avrupa’nın birbirleri için önemli olduğunu belirten Bağış, bunun bir kazan-kazan durumu olduğunu kaydetti. AB’nin bir barış projesi olduğunu hatırlatan Bağış, Türkiye ve Avrupa’nın birbirlerinin sorunlarını çözmede yardımcı olabileceğini belirtti. Bağış, bu barış projesinin Türkiye’nin tam üyeliği olmadan da tamamlanamayacağını söyleyerek, Türkiye’nin bu sürece hazırlandığını kaydetti.

Bağış, AB sürecinde Türkiye’nin kararlı olduğunu ifade ederek, bu süreçte bazı zorluklar olsa da Türkiye’nin zorlukları aşmaya alışık olduğunu belirtti. Zamanın Türkiye lehine işlediğini söyleyen Bağış, her geçen gün Türkiye’nin Avrupa için daha önemli bir ülke haline geldiğini sözlerine ekledi. Ankara / aa

13.10.2009


 

Baykal’dan Başbakan’a randevu

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a gönderdiği cevap mektubunda, ‘’Önümüzdeki bir hafta içinde bir gün önceden bildirmeniz halinde uygun göreceğiniz herhangi bir saatte CHP Genel Merkezi’nde sizi ağırlamaktan mutluluk duyacağım’’ dedi. Baykal’ın, Başbakan Erdoğan’ın içinde görüşme talebinin de bulunduğu mektubuna cevabı bir parti görevlisi tarafından Başbakanlığa götürüldü. Baykal, 6 sayfadan oluşan mektubunun yanı sıra, ‘’Doğu ve Güneydoğu Sorunlarına Bakış ve Çözüm Önerileri-1989’’, ‘’Türkçe’den Farklı Dillerin Kullanılması Hakkında Kanun Teklifi-1991’’ ve ‘’CHP Programı’ndan Doğu ve Güneydoğu Sorunları Hakkında Bölümler-2008’’ başlıklı üç raporu da Başbakanlığa gönderdi.

Baykal mektubuna, Başbakan Erdoğan’ın görüşme arzusunu da ifade eden mektubu aldığını ve bu vesileyle bu konudaki bazı tespit ve değerlendirmelerini açık bir dille kendisine iletmenin yararlı olabileceğini düşündüğünü belirterek başladı. Mektupta Baykal, açılımın içeriği, çerçevesi ve ilkeleriyle ilgili herhangi bir somut açıklamanın yapılmamış olmasının, müphemiyetin arkasında nelerin hedeflenip, saklandığı sorularını davet ettiğini, bunun da milletin tedirginliğini, kaygılarını hızla artırdığı tespitini yaptı. Konuya ilişkin görüş ve önerilerini aktaran Baykal, yanıt mektubunu, ‘’Önümüzdeki bir hafta içinde bir gün önceden bildirmeniz halinde uygun göreceğiniz herhangi bir saatte CHP Genel Merkezi’nde sizi ağırlamaktan mutluluk duyacağım’’ sözleriyle tamamladı. Başbakan Erdoğan, CHP Lideri Baykal’a geçen perşembe günü çalışmaları süren ‘’Demokratik Açılım’’a ilişkin, içinde görüşme talebinin de bulunduğu bir mektup göndermişti. Ankara / aa

13.10.2009


 

Sömestr tatili değişebilir

MİLLÎ Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, domuz gribi konusunda Sağlık Bakanlığı ile eş güdüm içinde çalıştıklarını belirterek, “Sömestr tatilinin erkene veya ileriye alınması gibi tedbirlerle ilgili çalışmalarımızı ve hazırlıklarımızı sürdürüyoruz” dedi. Çubukçu, Bakanlıkta düzenlenen “Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi Projesi Hibe Programı”nın tanıtımına ilişkin basın toplantısında sorular üzerine şunları kaydetti: “Özellikle Aralık ayında hastalığın (domuz gribi) yayılması ihtimaline binaen birtakım önleyici tedbirlerin yanı sıra hastalığın yayıldığı durumlarda alınması gereken tedbirler konusunda Millî Eğitim Bakanlığı olarak, Sağlık Bakanlığı ile eş güdüm içinde çalışıyoruz. Dolayısıyla şu anda herhangi bir şekilde oluşmuş bir salgın söz konusu olmadığı için oluşan bu salgın ve boyutları konusunda herhangi bir tarih, takvim açıklamak bizim açımızdan çok doğru değil. Millî Eğitim Bakanlığı olarak okulların tatil edilmesi veya geçici veya süreli olarak okulların kapatılması, sömestr tatilinin erkene veya ileriye alınması gibi tedbirlerle ilgili çalışmalarımızı ve hazırlıklarımızı sürdürüyoruz ve gereken tüm tedbirleri de alıyoruz.” Ankara / aa

13.10.2009


 

Türk: Salona hakim değiliz demedim

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, DTP Kongresine katılan AKP Tokat Milletvekili Şükrü Ayalan’a ‘’özür mesajı ilettiği’’ iddiasının gerçek dışı olduğunu ifade etti. Türk, yaptığı yazılı açıklamada, bir gazetede, 4 Ekim’de gerçekleştirilen DTP Kongresi’ne kısa bir süre katıldıktan sonra salondan ayrılan eski AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Ayalan’a danışmanı aracılığıyla, ‘’Salona hakim değiliz, ancak bu kadarını başarabiliyorum’’ şeklinde özür mesajı iletiğinin iddia edildiğini belirtti. Kongre günü ve sonrasında Ayalan ile ne doğrudan ne de danışmanı aracılığıyla hiçbir teması olmadığı gibi, herhangi bir mesaj iletmesinin de söz konusu olmadığını ifade eden Türk, ‘’Haberdeki iddialar gerçek dışı olup, kongremizi kriminalize etmeye yönelik yaklaşımların bir parçasıdır. İlgili gazeteyi daha sorumlu yayıncılığa davet ediyorum’’ Ankara / aa

13.10.2009


 

ERDOĞAN, 15 EKİM’DE IRAK'A GİDECEK

Bu arada Başbakan Erdoğan, 15 Ekim Perşembe günü bazı bakanlar ve iş adamlarıyla Irak’a gidecek. Başbakan Erdoğan, Cumhurbaşkanı Celal Talabani, cumhurbaşkanı yardımcıları ve Irak Başbakanı Nuri El Maliki ile bir araya gelecek. Görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlenecek. Ankara / aa

13.10.2009


 

Dinin rolünü görmezden gelemeyiz

BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan, ‘’’Başbakan demokratik açılımı, din üzerinden mi gerçekleştirecek’ şeklinde fikir yürütenler çıktı. Dinin istismarı ne kadar yanlışsa, dinin toplumsal problemleri çözmede oynayabileceği sosyal rolü görmezden gelmek de o denli yanlıştır’’ dedi. Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığınca Bilkent Otel’de düzenlenen 4. Din Şurası’nın açılışında yaptığı konuşmada, ‘’demokratik açılım’’ sürecine de değindi. İki ay kadar önce başlattıkları, ‘’millî birlik süreci bağlamında, kardeşliği, ortak değerleri, ortak kültürü, ortak tarihi’’ vurgulamak amacıyla sık sık bir örnek verdiğini hatırlatan Erdoğan, şöyle konuştu: ‘’Oğlunu, her ne sebeple olursa olsun kaybeden annelerin, oğullarının cenazesi başında aynı Yasin’i okuduklarını, aynı Fatiha’yı okuduklarını, aynı duayı ettiklerini ve cemaatin aynı kıbleye yöneldiğini ifade ediyorum. Benim bu örneğimi, çok tipik bir refleksle karşılayanlar, alışılmış tepki verenler oldu. ‘Başbakan demokratik açılımı, din üzerinden mi gerçekleştirecek’ şeklinde fikir yürütenler çıktı. Dinin istismarı ne kadar yanlışsa, dinin toplumsal problemleri çözmede oynayabileceği sosyal rolü görmezden gelmek de o denli yanlıştır. Yapılan yanlışların, var olan yanlış tablonun, dinimizin özüyle çeliştiği de bir gerçektir ve benim vurgulamak istediğim, dikkati çekmek istediğim de işte budur.”

13.10.2009


 

Gazeteci-Yazar Ergun Göze vefat etti

GAZETECİ-Yazar Ergun Göze vefat etti. Kadıköy’deki evinde dün rahatsızlanarak hayatını kaybeden Göze’nin cenazesi, buğün öğlen Merkez Efendi Camisi’nde kılınacak cenaze namazının ardından, Merkez Efendi Mezarlığı’nda toprağa verilecek. 1931 yılında Sivas’ta dünyaya gelen Göze, ilk ve orta öğrenimini burada tamamladı. Çorum Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni 1957’de bitiren Göze, bir kaç arkadaşıyla birlikte Babıali Yayınevi’ni kurdu. Daha sonra serbest avukatlık yapmaya başlayan Ergun Göze, basın hayatına Mümtaz Turhan’ın çıkardığı ‘’Ölçü’’ dergisiyle girdi. Daha sonra kitap haline getirilen, ‘’Meşhurların Son Sözleri’’ yazıları, 1961’de Son Havadis gazetesinde yayımlandı. Göze, fıkra yazarlığına 1965’te Babıali’de Sabah gazetesinde başlayıp, 1969’da Tercüman’da devam eti. 1988 yılında Türkiye gazetesinde fıkra yazarlığına başlayan ve iki sene devam eden Göze, TGRT’de haber yorumculuğu yaptı. Evli ve üç çocuk babası Göze, son olarak Boğaziçi Yayınları’nın editörlüğünü yapıyordu. Ergun Göze’nin çok sayıda kitabı da bulunuyordu. İstanbul / aa

13.10.2009


 

DP İzmir İl Başkanı Fatih Dalan oldu

DEMOKRAT Parti (DP) İzmir İl Başkanlığı’nı Fatih Dalan kazandı. İsmet İnönü Kültür Merkezi’nde yapılan ve kayıtlı 603 delegeden 544 katıldığı seçimde 331 oy alan Fatih Dalan il başkanı oldu. Diğer aday Turhan Arınç ise 205 oy elde etti. 8 oy ise geçersiz sayıldı. Sonuçların açıklanmasından sonra Turhan Arınç, Fatih Dalan’ı kutlayarak, ‘’Çok başarılı bir kongre olduğunu’’ söyledi. Fatin Dalan da seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından yaptığı konuşmada, şunları söyledi: ‘’Bence İzmir ve DP’nin İzmir delegeleri Türkiye’de başlayan hareketi çok iyi algıladıklarını gösterdiler. Bir netice tecelli etti. Oyunu kullanan 544 delegeyle teşekkür ediyorum.’’ İzmir / aa

13.10.2009


 

Açık öğretimde ‘tek ders sınavı’ talebi

ANADOLU Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Fevzi Sürmeli, 1 milyon 280 bin öğrencisi bulunan uzaktan eğitim sistemi Açık Öğretimde tek ders sınavı talebinde bulunan binlerce öğrenciye, bu hakkı sistemin özelliklerinden dolayı tanıyamadıklarını söyledi. Prof. Dr. Sürmeli, uzaktan eğitim modelini Türkiye’de hayata geçiren AÜ’nün 1 milyon 280 bin öğrencisiyle dünyanın ‘’mega üniversiteleri’’ arasında yer aldığını belirterek, çalışan ya da ikinci eğitimi başka bir alanda görmek isteyen kişilerin Açık Öğretimi tercih ettiğini kaydetti. Uzaktan eğitim veren Açıköğretim, İşletme ve İktisat fakültelerine bu dönem kayıt hakkı kazanan aday sayısının 257 bin 949 kişi olduğunu anlatan Prof. Dr. Sürmeli, şöyle konuştu:’’ÖSYM tarafından bu ders yılında ülkemizin 155 üniversitesine yerleştirilen 528 bin 728 öğrencinin yüzde 49’unu oluşturan 257 bin 949 öğrenci ile uzaktan öğretim öğrencilerimizin sayısı 1 milyon 280 bin 413 oldu. Bu oran ve sayılar AÜ’nün, Türk yüksek öğretim sistemi içindeki önemli yerini çok açık bir şekilde göstermektedir.’’ Prof. Dr. Sürmeli, bir Açık Öğretim sınavı organizasyonunda binlerce kişinin görev aldığını, bu sayının sadece eğitimcilerle sınırlı olmadığını dile getirerek, ‘’Ülke genelinde bir Açık Öğretim sınavı için 352 bin kişi görev yapıyor, binlerce emniyet mensubu önlem alıyor. Bu sanıldığı gibi küçük değil, çok büyük bir organizasyon’’ dedi. Eskişehir/aa

13.10.2009


 

“Mahrumiyet bölgesindeki öğretmene tazminat ödensin”

TÜRK Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, ‘’Türkiye’nin mahrumiyet bölgelerinde görev yapacak öğretmenlerine temin güçlüğü zammı veya tazminat ödenmesi’’ gerektiğini savundu. Koncuk yaptığı yazılı açıklamada, ‘’Mahrumiyet bölgelerinde’’ çalışan öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının batı illerine veya merkeze tayin isteği içinde olduklarının görüldüğünü bildirdi. Eğitim-öğretimin kesintiye uğramaması için ‘’Mahrumiyet bölgelerinde’’ çalışanların özendirilmesi gerektiğini belirten Koncuk, açıklamasında şunları kaydetti:’’Türkiye’nin mahrumiyet bölgelerinde puanlamaya tabi tutularak buralarda görev yapacak öğretmenlere ve eğitim çalışanlarına her ay en az 500 TL olmak şartıyla 1000 TL’ye kadar varan miktarlarda temin güçlüğü zammı ya da farklı bir adla tazminat ödenmelidir. Daha düşük rakamlar sorunun çözümünü sağlamayacaktır. Böyle bir tazminat ödenmesi birçok öğretmenin bu bölgelere gönüllü olarak gitmesini sağlayacaktır.’’ Ankara/aa

13.10.2009


 

TİKA’dan Filistin’e yedi sınıflı okul

TÜRK İşbirliği ve Kalkınma İdaresi (TİKA) Başkanlığı tarafından, Batı Şeria’nın kuzeyinde bulunan Tulkarem’de 7 sınıflı bir okul inşa edildi. TİKA’dan yapılan açıklamaya göre, 350 öğrencinin eğitim alacağı Tulkarem Rasim Kemal Türk Okuluna, sınıfların yanı sıra idari bölümler, bilgisayar bölümü ve kütüphane kuruldu. Proje çerçevesinde ayrıca, sıra, sandalye, bilgisayar, ofis ekipmanları, öğretmen masa ve sandalyeleri ile buzdolabı ve mutfak ekipmanları alınarak okul yetkililerine teslim edildi. Açıklamada, söz konusu proje ile sağlıksız koşullarda eğitim gören Filistinli öğrenciler için modern bir eğitim ortamı sağlandığı ve geniş bir oyun bahçesi oluşturulduğu kaydedildi. 158 bin nüfusa sahip olan Tulkarem’de 121 okul, 44 bin öğrenci ve 2 bin 400 eğitim personeli görev yapıyor. 52 bin nüfuslu şehir merkezinde ise 20 okul hizmet veriyor. Ankara/aa

13.10.2009


 

TURMEPA’dan öğrencilere küresel ısınma eğitimi

DENİZ Temiz Derneği (TURMEPA), küresel ısınma konusunda, ilköğretim ve lise öğrencilerine yönelik eğitim çalışması başlattı. TURMEPA’nın özel olarak dizayn edilen teknesi, Antalya’nın Kaş ilçesine geldi. Kalkan Limanı’nda 15 gün kalacak teknede, TURMEPA Kalkan Koordinatörü Mehmet Buluç tarafından, öğrencilere, küresel ısınma konusunda seminerler verilmeye başlandı. Tekneye 40’ar kişilik gruplar halinde alınan öğrencilere sinevizyon eşliğinde bir film izlettiriliyor, küresel ısınma konusunda bilgiler verildikten sonra öğrencilerin soruları cevaplanıyor. Seminerin ardından Kalkan Koyu’nda tekne turuna çıkılıyor ve öğrenciler, teknenin elektrik enerjisini sağlayan iki rüzgar panelini inceliyor.

Eğitim kampanyasını yürüten TURMEPA’nın Kalkan Koordinatörü Mehmet Buluç, dünyanın karşı karşıya olduğu küresel ısınma tehdidine karşı, Türkiye’nin iki büyük sivil toplum örgütü TURMEPA ve TEMA’nın bu yıl büyük bir kampanya başlattığını söyledi. Kampanyanın adının ‘’Geleceğimiz Erimesin’’ olduğunu belirten Buluç, şöyle devam etti:’’Bu kampanya çerçevesinde öğrencilere yönelik seminerler düzenliyoruz.

Ben de Kalkan Koordinatörü olarak, Kalkan’daki tüm okulları bu etkinliğe davet ediyorum. TEMA, tırı ile tüm Türkiye’yi, TURMEPA da bu teknesi ile tüm kıyılarımızı gezerek öğrencilerimize seminerler vererek bu bilinci artırma yolunda çalışmalar yapıyoruz.’’ Antalya/aa

13.10.2009


 

Gül’den rehavet uyarısı

CumhurbaşkanI Abdullah Gül, ekonomiyle ilgili bazı iyi haberlerin rehavete yol açabileceğine dikkati çekerek, ‘’Unutmayalım ki hala finansal krize sebep olan ülkeler rahata kavuşmuş değil’’ dedi.

TÜSİAD ve Kayseri Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘’Türk Sanayisine Sektörel Bakış: Mobilya Sanayi’’ konferansına katılan Gül, Türk ekonomisinin bütün sektörlerde giderek güçlendiğini belirterek, entellektüel istihdama önem verilmesini istedi. Gül, Türkiye gibi büyük bir ülkenin köklü bir üretim merkezi haline gelmesi gerektiğini dile getirerek, sağlam bir üretim yapısı olmayan ülkelerin sıkıntılarla karşılaşabileceğini kaydetti. Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’de genellikle makro ekonomi üzerinde durulduğunu, ancak makro ekonominin sağlam olması için alt sektörlerin de sağlam bir şekilde çalışması gerektiğini vurguladı. Gül, ‘’Küçük çarklar güçlü çalışacak ki büyük çarkı iyi çevirebilsin’’ dedi.

Sektörlerde yeri gelince ince ayarlar yapılması ve yakından gözlenmesi gerektiğini dile getiren Gül, ‘’Bazen makro ekonomik göstergeler iyi giderken aldatıcı da olabilir. Dengesini bozmadan ince ayarların yapılması ve yakın bir şekilde gözlemlenmesi gerekir. Vergilerde sunulan avantajlarla artan stokların eritildiği, ekonominin canlandığı görülüyor’’ diye konuştu.

Ekonomik krizden çıkarken dikkatli davranmanın zorunlu olduğunu vurgulayan Gül, ‘’Her şeyin çok kırılgan olduğu bir dönemde kemerleri sıkarak arabayı sürmeliyiz. Bazı iyi haberler rehavete sevk edebilir. Unutmayalım ki hala finansal krize sebep olan ülkeler rahata kavuşmuş değil’’ dedi. Özellikle Avrupa’da sıkıntıların gelecek yıl da devam edeceğinin öngörüldüğüne işaret eden Gül, dünya ekonomisine entegre olan Türkiye’nin dünyadaki gelişmelerden etkilendiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Gül, ihracattaki azalmanın Türkiye’nin beceriksizliğinden değil, diğer ülkelerin alım gücünün düşmesi ve beceriksizliğinden kaynaklandığını söyledi.

SLAJDZİÇ İLE BİR ARAYA GELDİ

Cumhurbaşkanı Gül, Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı Konseyi üyesi Haris Slajdziç ile bir araya geldi. Kayseri’deki Hilton Oteli’nde gerçekleşen basına kapalı görüşme öncesinde kısa bir açıklama yapan Slajdziç, Bosna Hersek’in önemli bir aşamadan geçtiğini anlatarak, Türkiye’nin uluslararası camianın önemli bir parçası olduğunu ve Bosna Hersek’teki süreçle de yakından ilgilendiğini dile getirdi. Türk makamlarıyla düzenli görüşmeler yaptıklarını ifade eden Slajdziç, temaslardaki fikir alışverişleriyle Bosna Hersek’in normalleşmesi ve arzu ettikleri demokratik yapıya kavuşturulmasını amaçladıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Gül de Bosna Hersek’in kritik aşamalardan geçtiği bir süreçte Slajdziç ile fikir alışverişinde bulunacaklarını söyledi. Gül, Bosna Hersek’in toprak bütünlüğü ve siyasi bütünlüğüne önem verdiklerini, Avrupa Atlantik yapıları içinde yer almasını desteklediklerini vurguladı. Kayseri / aa TERÖRÜ YOK ETMENİN TAM ZAMANI CumhurbaşkanI Gül, önceki gün katıldığı KAYSO tarafından düzenlenen ve çeşitli ödüllerin de dağıtıldığı ‘’Sanayi Gecesi 2009’’da yaptğı konuşmada ise demokratik açılım süreci ve terörle mücadele konusunda da önemli mesajlar verdi. Gül, “Türkiye’nin önündeki terörü tamamen yok etmenin tam zamanıdır. Şartlar 3-4 sene önce bu kadar bizim lehimize değildi çünkü terör örgütüyle uğraşanlar, istismar edenler, kullananlar... Bunlar herkesin bildiği işlerdir. Bugün çok daha güçlü bir durumdayız. Bunu devreden çıkartmak için bu sene olağanüstü gayret sarfetmek gerekir. Bu çalışmaların da bütün devlet kademelerinde yapıldığını görüyorum. Bunların bir kısmı görünür, bir kısmı görünmez. Türkiye gayet kararlıdır, enerjisini boşa harcamayacaktır” diye konuştu.

13.10.2009


 

Kaymakamlık konutuna molotof kokteyli atıldı

DİyarbakIr’In Ergani İlçesi Kaymakamlığı konutuna, molotof kokteyli atıldı. Edinilen bilgiye göre, Kemertaş Mahallesi’nde bulunan Kaymakamlık konutu önüne gelen kimliği belirsiz kişi veya kişiler, konuta molotof kokteyli atarak kaçtı. Ergani Kaymakamı Ramazan Yıldırım, yaptığı açıklamada, molotof kokteylinin konutun mutfak penceresinden içeriye atılmak istendiğini, ancak ağaca çarpması sonucu bahçede patladığını söyledi. Olayla ilgili soruşturma sürüyor. Ergani / aa

13.10.2009


 

Bakan Günay’a protesto

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde bir grup öğrenci tarafından protesto edildi. Dil Tarih Coğrafya Fakültesi’nde düzenlenen “İkinci Cengiz Aytmatov Günleri” programına katılan Günay, programda yaptığı konuşmasının ardından Bakanlar Kurulu’na katılmak üzere salondan ayrıldı. Salonun dışında koridor kısmında bekleyen bir grup öğrenci, bakanın salondan çıkması üzerine protestoya başladı. “AKP’li bakanlar dışarı, üniversiteler bizimdir” diyerek slogan atan gruba Bakan Günay gülerek karşılık verdi. Bu esnada Bakan Günay’ın kollarını açıp yanındakilere, “Neyi protesto ediyorlar?” dedi. Protesto, Bakan Günay’ın üniversite avlusunda duran aracına binip binadan ayrılmasına kadar devam etti. Ankara / cihan

13.10.2009


 

Adana’da 4 araç kundaklandı

Adana’da 4 aracın kundaklandığı bildirildi. Alınan bilgiye göre, dün sabaha karşı Beyazevler Mahallesi’nde bazı araçların yandığını gören vatandaşlar durumu polise bildirdi. Ekipler olay yerine gelerek çevre güvenliği alırken, haber verilen itfaiye ise benzin dökülerek yakıldığı belirlenen 3 araçtaki yangını söndürdü. Olayda 01 FY 444, 01 NR 020 ve 01 UU 347 plakalı araçlar zarar gördü. Ekipler, aynı saatlerde Mithatpaşa Mahallesi’nde de 01 S 2556 plakalı servis minibüsünün yine benzin dökülerek yakıldığını belirledi. Öte yandan, farklı mahallelerde de 3 araca benzin döküldüğü tespit edildi. Zanlıların yakalanması için çalışma başlatıldığı bildirildi. Adana / aa

13.10.2009


 

Dicle hocanın cesedi bulundu

İstanbul Boğaz Köprüsü’nde yaklaşık bir hafta önce aracı terk edilmiş halde bulunan Sabancı Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Dicle Koğacıoğlu’nun cesedi bulundu. Alınan bilgiye göre, 5 Ekim Pazartesi günü terk edilmiş halde aracının bulunduğu Boğaz Köprüsü’nden atlayarak intihar ettiği tahmin edilen Koğacıoğlu’nun cesedi, Ortaköy açıklarında rutin denetimlerini yapan Deniz Şubesi ekiplerince fark edildi. Saçları dökülmüş, bedeni şişmiş halde bulunan cesedin üzerinde yapılan incelemede, cesedin ayakkabı ve giysilerinden Dicle Koğacıoğlu’na ait olduğu tespit edildi. Cesedin, Dicle Koğacıoğlu’nun erkek kardeşi tarafından da teşhis edildiği bildirildi. İstanbul / aa

13.10.2009


 

THY, Isparta'ya yeniden uçacak

Türk Hava Yolları (THY), yaklaşık 9 yıl aradan sonra 28 Ekimden itibaren Isparta seferlerine yeniden başlıyor. Seferler, İstanbul’dan Isparta’ya çarşamba, cuma ve pazar günleri, Isparta’dan İstanbul’a ise pazartesi, perşembe ve cumartesi olmak üzere haftada 3 kez gerçekleştirilecek. Açıklamada, İstanbul’dan Isparta’ya uçak bilet fiyatlarının tek yön her şey dahil 79 TL’den başladığı ifade edildi. THY, 8 Temmuz 1997’de Isparta seferlerine başlamış, 1 Ocak 2001’de ise yolcu azlığı ve ekonomik olmadığı gibi gerekçelerle seferlerini durdurmuştu. İstanbul / aa

13.10.2009


 

26 bin usulsüz yeşil kart

DİYARBAKIR Gaziantep, İzmir, İstanbul, Mersin ve Bursa’da 26 bin 201 kişinin usulsüz yeşil kart edindiği ortaya çıktı. Buna göre, haksız yeşil kart edinenlerin Diyarbakır’da 21 bin 774, Gaziantep’te 2 bin 613, İzmir’de bin 485, İstanbul’da 257, Mersin’de 63 ve Bursa’da da 9 kişi olduğu tespit edildi.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın, CHP Amasya Milletvekili Hüseyin Ünsal’ın yazılı soru önergesine verdiği cevaba göre, İstanbul’da kamu makamlarını yanıltarak 257 kişi yeşil kart aldı. Mevzuata aykırı alınan bu yeşil kartlar iptal edildi ve 424 bin 774 TL harcama tutarının iki katı ceza kesildi. Kesilen cezaların 463 TL’si tahsil edildi. Tahsil edilemeyenlerin işlemleri ise devam ediyor.

İzmir’de de bin 485 kişi haksız yeşil kart aldı. Bunların 23’ü Cumhuriyet Savcılığına bildirilirken, tespit edilen 49 bin 232 TL’lik harcamadan 10 bin 547 TL’si tahsil edildi. Bursa’da 9 kişi haksız yeşil kart aldı. Toplam 2 bin 386 TL olarak saptanan harcama, iki katı olarak tahsil edildi.

Gaziantep’te haksız yeşil kart alan 2 bin 613 kişinin yaptığı harcamalar tahsil edilmek üzere İl Sağlık Müdürlüğüne bildirildi. 109 kişi de Gaziantep Cumhuriyet Savcılığına sevk edildi. Gaziantep’te usulsüz yapılan harcamalarla ilgili tespit çalışmaları devam ediyor. Mersin’de 63 yeşil kartlı hakkında cezai işlem yapıldı. Bu kişilerden 35’inin davaları mahkemelerde devam ediyor, 1’inin davası kişinin lehine sonuçlandı. Usulsüz edinilen yeşil kartlardan yapılan harcama tutarı henüz tespit edilemedi. Sadece bir kişiye yapılan bin 847 TL’lik harcama iki katı olarak tahsil edildi. Bu 6 il içerisinde Diyarbakır en fazla sayıda usulsüz yeşil kart edinilen il oldu ve bu ilde 21 bin 774 yeşil kart iptal edildi. Yapılan harcamaların tahsili için işlemler devam ediyor. İstanbul, İzmir, Bursa’da, Gaziantep, Diyarbakır’da kanunsuz yeşil kart alınmasıyla ilgili hiç bir kamu görevlisi hakkında adli ve idari soruşturma açılmadı. Sadece Mersin’de yeterli inceleme yapmadan yeşil kart başvuruların kabul eden iki kamu görevlisi hakkında açılan soruşturma sürüyor. Ankara/aa

13.10.2009


 

Doğaya 300 sülün bırakıldı

BURSA'NIN Karacabey ilçesinde kurulu Sülün Üretim İstasyonu’nda yetiştirilen 300 sülün, doğaya bırakıldı. Bursa İl Çevre ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı Sülün Üretim İstasyonu’nda 2009 yılı içerisinde yetiştirilen 8 bin sülünden 300 tanesi, sabahın erken saatlerinde, Karacabey TİGEM arazisinden doğaya bırakıldı. Bursa Çevre ve Orman Müdürlüğü Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürü Adnan Gençer, gazetecilere yaptığı açıklamada, sülünlerin, süne ve keneye karşı ilaçlı mücadeleden çok daha etkili olacağını söyledi. Sülünlerin 1997 yılından bu yana üretilerek doğaya salındığını belirten Gençer, ‘’Bu zamana kadar salınan sülünler, doğaya uyum sağladı. Artık Dalyan Gölü ve ormanlık alanlarda da sülünlere rastlayabiliyoruz’’ dedi. Sülün Üretme İstasyonu’nda yetiştirilen diğer sülünlerin de Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde dağıtımına başlandığı öğrenildi. Karacabey/aa

13.10.2009


 

Bağlar Yeni Camii yardım bekliyor

İSTANBUL'UN Bağcılar ilçesinde inşaatı süren Bağlar Yeni Camii, çevre sakinleri ile hayırsever vatandaşların yardımlarını bekliyor. Bodrum katı Nisan ayında büyük uğraşlar sonucunda ibadete açılan cami, şu an kubbe inşaatının yapımı aşamasında. Bağlar Mahallesi Camii Yaptırma ve Yaşatma Derneği Başkanı Metin Tut, kubbe inşaatının kış bastırmadan bitirilmesi gerektiğini, aksi takdirde caminin ibadete açık olan kısmının su baskınları yaşanması sebebiyle ibadete kapatılacağını ve bundan da büyük üzüntü duyacaklarını söyledi. Tut, şu anda caminin üst katının kubbelerinin yapımına başlandığını belirterek, “Kar-kış iyice bastırmadan kubbeleri bitirirsek ibadete açık olan bodrum katımız yağmurdan zarar görmez. Çünkü şu an her yağmur yağdığında ibadet yaptığımız yeri sular basıyor. Ya kışa kadar kubbelerin inşaatını bitireceğiz, ya da kışın ibadet yaptığımız bodrum katı kapatacağız. Şu an maddi olarak sıkıntı çekiyoruz ve hayırsever vatandaşlardan, işadamlarından bu konuda acil yardım bekliyoruz” dedi. Bağlar Yeni Camii’ye yardım yapmak isteyen hayırsever vatandaşlar, Dernek Başkanı Metin Tut ile 0532 423 76 11 numaralı telefondan görüşebilirler. Ya da, Bağlar Camii Yap. Yaş. Derneği, Halk Bankası Doğu Sanayi Sitesi Şubesi, hesap numarası Ö 120000011, Yenibosna Bahçelievler adresinden yardımda bulunabilirler. İstanbul / YENİ ASYA

13.10.2009


 

İzmir’de korsan kitapçılara karşı polis operasyonu

İZMİR'DE 3 iş yerinde yapılan aramada, 514 korsan kitap ele geçirildi. Polis ekipleri, korsan kitap sattıkları öğrenilen Karşıyaka ilçesi Tuna Mahallesi’nde 2 iş yeriyle Konak ilçesi İsmetkaptan Mahallesi’nde bir iş yerine baskın düzenledi. İş yerlerinde yapılan aramalarda korsan çoğaltılarak satılmak istenen 514 kitap bulundu. Korsan kitaplara el konulduğu, iş yeri sahipleri C.A. (26), S.Y. (39) ve O.U. (29) hakkında yasal işlem yapılacağı bildirildi. İzmir/aa

13.10.2009


 

12 kilo esrar ele geçirildi

HATAY'IN Belen ilçesinde bir kamyonette 12 kilogram esrar ele geçirildi. Alınan bilgiye göre, yol denetimleri yapan Emniyet Müdürlüğü ekipleri, şüphe üzerine Şaban K. idaresindeki 31 NF 078 plakalı kamyoneti durdurdu. Yapılan aramada, hurda yüklü kamyonetin gizli bölmelerinde 12 kilogram esrar bulundu. Olayla ilgili gözaltına alınan sürücü Şaban K. ile yanında bulunan Mesut B. ve Vedat Y. çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Belen/aa

13.10.2009


 

EGO yolcularını sigortalayacak

ANKARA Büyükşehir Belediyesi, EGO Genel Müdürlüğü bünyesindeki 1800 otobüsle yolculuk edenler için ‘’ferdi kaza sigortası’’ uygulaması başlatacak. EGO Genel Müdürü Ömer Ulu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sigorta hizmeti satın almak için 27 Ekim 2009’da ihaleye çıkılacağını bildirdi. Otobüste yolculuk yaparken, kaza sonucu, ölen, sakat kalan ya da yaralanan kişiye ferdi kaza sigortası ödeyeceklerini söyledi. Otobüslerde yolculuk yapan Ankaralıların herhangi bir kazaya maruz kalmasını hiçbir zaman arzu etmediklerini ifade eden Ulu, ancak kaza olması halinde doğabilecek mağduriyeti önlemek için ilk kez bu dönem ferdi kaza sigortası uygulamasını başlatacaklarını kaydetti. Ömer Ulu, ‘’Sigorta şartnamesine göre, ölüm ve daimi sakatlığa 75 bin TL, tedavi masrafı olarak ise 7 bin 500 TL ön görülüyor’’ dedi. Tüm bu işlemler için ihaleye çıkıldığını ifade eden Ulu, ‘’Nasıl araç sürücüsü kendi aracını sigorta ettirirse, biz de kurum olarak hem kendi taşınmaz mallarımızı, hem de yolcularımızı sigorta kapmasına aldık. Böylece mağduriyetler önlenecek’’ diye konuştu. Ulu, daha önceden herhangi bir kazaya uğrayan kişinin mahkemeye giderek dava açtığını ve EGO Genel Müdürlüğü olarak dava sonucuna göre tazminat ödediklerine işaret ederek, bundan sonra ferdi kaza sigortası hükümlerine göre işlem yapılacağını belirtti. Ömer Ulu, uygulamanın kısmi olarak Kasım ayından itibaren başlayacağını, ancak tüm otobüsleri kapsama tarihinin ise 1 Ocak 2010 olduğunu bildirdi. Ankara/aa

13.10.2009


 

‘Cami Önü Tahtası’ İnternete direniyor

EGE Bölgesi’nde en fazla pamuğun üretildiği Söke Ovası’nda üreticinin kaderini belirleyen borsa fiyatlarını takip etme alışkanlığı, gelişen teknolojiye rağmen değişmiyor. Her yıl 115 bin ton kütlü pamuk üretilen ilçede çoğu üretici, her gün şehir merkezindeki tahtaya asılan fiyatları inceliyor. Ziraati en zor olan tarım ürünleri arasında gösterilen pamukta üretim miktarı ve kültürüyle geleneksel merkezler arasında yer alan Söke’de, 2009-2010 sezonunun hasadına başlandı. İki yıldır kurak geçen mevsim nedeniyle istenen verimliliğin yakalanamadığı ilçede bu yıl iyi bir sezon bekleniyor. Fiyatların üreticiyi memnun etmemesi nedeniyle üretim miktarı yıldan yıla gerileyen ilçede üretici, bankalara olan kredi borçları nedeniyle ürününü hızla elden çıkarmayı tercih ediyor. Üreticinin pamuğunu pazara indirmesinde en önemli aşamalardan biri olan fiyat konusunda ise 1966 yılından bu yana bozulmayan bir gelenek devam ediyor. Ürününü hasat sonrası deposunda tutan, kooperatife veya tüccara teslim eden üretici, satış işlemini tamamlamak için borsa fiyatlarını takip etmeye başlıyor. Söke Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Bertan Balçık, üreticinin her gün bu tahtaya gelerek fiyatları incelediğini, ürününün o gün ne kadar para ettiğini öğrendiğini söyledi. Söke/aa

13.10.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.