05 Kasım 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Dünya

 

İstenirse açılıma destek veririz

Demokratik açılıma bir destek sözü de Kuzey Irak’tan geldi. Irak’ın kuzeyindeki bölgesel yönetimin Başkanlık Divanı Başkanı Fuad Hüseyin, ‘’Kürt meselesini konu alan bu yeni açılımı çok önemsiyoruz. Bu açılım, Türkiye ve Kuzey Irak ilişkilerini çok olumlu etkileyecek. Türk yetkililer ne zaman bu açılıma destek isterlerse, Kürt liderler destek vermeye hazır’’ dedi.

İstenirse, açılıma destek veririz

IRAK'IN kuzeyindeki bölgesel yönetimin Başkanlık Divanı Başkanı Fuad Hussein, ‘’Kürt meselesine yönelik açılım, Türk Hükümeti’nin dışarıdan ithal ettiği değil, kendi kararıyla yürüttüğü bir politika’’ dedi. Hussein, Swissotel’de gerçekleştirilen Atlantik Konseyi Forumu’nun son gününde, Eğitim Bakanı Safin Dizayi, Doğal Kaynaklar Bakanlığı Danışmanı Khaled Salih ve Dış İlişkiler Departmanı Başkanı Falah Mustafa Bakır ile basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Kuzey Irak’a düzenlediği ‘’tarihi ziyaretin’’ önemine vurgu yaparak başlayan Hussein, bu ziyarette hem Türkiye hem de Kuzey Irak’ı ilgilendiren ekonomik ilişkiler, tarihi geçmiş, güvenlik ve geleceğe yönelik stratejik ilişkilerin geliştirilmesi gibi önemli konuların görüşüldüğünü belirtti. Hussein, Kürt liderlerin demokratik açılım sürecini desteklediklerini, Türkiye’nin yeniden Orta Doğu’da önemli bir rol oynadığını belirterek, ‘’Kürt meselesini konu alan bu yeni açılımı çok önemsiyoruz. Bu açılım, Türkiye ve Kuzey Irak ilişkilerini çok olumlu etkileyecek. Türk yetkililer ne zaman bu açılıma destek isterlerse, Kürt liderler destek vermeye hazır’’ ifadelerini kullandı

05.11.2009


 

Hazar’ın statüsü, Türkmenistan’da masaya yatırılıyor

TÜRKMENİSTAN'IN başşehri Aşkabat’ta Hazar Denizi’nin hukuki statüsüyle ilgili toplantı yapılıyor.

Toplantıya; Rusya, İran, Kazakistan, Azerbaycan ve Türkmenistan dışişleri bakan yardımcılarından oluşan özel çalışma grubu katılıyor. President Oteli’nde başlayan toplantının basına açık oturumuna; Türkmenistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Toylu Kömekov, Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Aleksandr Golovin, Kazakistan Dışişleri Bakanı Yardımcısı Nurlan Ermekbayev, İran Dışişleri Bakanı Yardımcısı Mehdi Seferi, Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Halaf Halafov’un başkanlığındaki heyetler iştirak etti. Toplantının açılış konuşmasını yapan Türkmenistan Dışişleri Bakan Yardımcısı Kömekov’dan sonra kürsüye gelen Azerbaycan Dışişleri Bakan Yardımcısı Halaf Halafov, Hazar sorunu ile ilgili geçmişte yapılan toplantıların neticelerini aktardı. Halafov’a göre, geçmişte yapılan toplantılar, Hazar bölgesinin güvenliği konusuna önemli katkı sağladı. Havzanın hem enerji, hem de uluslar arası işbirliği açısından önemli bölge olduğunu ifade eden Halafov, Hazar’a kıyıdaş ülkelerin denizin barış, istikrar, dostluk ve işbirliği merkezi olmasına bağlı kalacaklarına inandığını söyledi. Toplantı öncesi Bakanlar Kurulu’nda konuşan Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov ise Hazar’ın hukuk statüsü ile ilgili üzerinde mutabık kalınmış, karşılıklı olarak kabul edilebilecek çözümün hazırlanması gerektiğini söyledi.

05.11.2009


 

Amerika'da, Başkan Obama’ya seçim mesajı

ABD'DE, bazı çevrelerce “Başkan Barack Obama’nın şu ana kadarki performansına ilişkin referandum” olarak değerlendirilen iki eyaletteki valilik seçimlerini Cumhuriyetçi adayların kazandığı bildirildi.

Amerikan televizyonlarının sandık çıkış yoklamalarına göre, Virginia eyaletinde Cumhuriyetçi aday Bob McDonnell, rakibi Demokrat aday Craigh Deeds’e karşı rahat bir zafer kazandı. Daha çekişmeli bir seçime sahne olan New Jersey’de ise yine Cumhuriyetçi aday Chris Christie, Demokrat Vali Jon Corzine’in önünde az farkla seçimi galip bitirdi. CNN televizyonu, Virginia’da seçim bölgelerinin yüzde 99’undan alınan sonuçlara göre, McDonnell’ın yüzde 59, Deeds;in ise yüzde 41 oy topladığını bildirdi. Virginia’da vali vekili ve başsavcılık seçimlerini de Cumhuriyetçilerin kazandığı belirtildi. New Jersey’de de yine seçim bölgelerinin yüzde 99’undan gelen sonuçlara göre, Christie yüzde 49, Corzine yüzde 45 oy alırken, bağımsız aday Chris Daggett ise yüzde 6 oyda kaldı. Corzine’ın, eyalette 1993’ten beri, yeniden seçilmek için seçimlere girip de kaybeden ilk vali olduğu kaydediliyor. ABD Temsilciler Meclisinde boşalan bir sandalye için New York 23’üncü bölgede düzenlenen seçimleri ise Demokrat aday Bill Owens’ın kazandığı bildirildi. Öte yandan seçimlerde Cumhuriyetçi adayların bu başarısının Obama yönetimine bir mesaj olarak algılanması gerektiği ifade edildi.

05.11.2009


 

Clinton: Yahudi yerleşimleri, meşrû değil

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Batı Şeria’daki Yahudi yerleşimlerinin inşaatının meşrû olmadığını söyledi.

Mısır’ın başşehri Kahire’de bulunan Clinton, Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek tarafından kabul edilmesinin ardından basına yaptığı açıklamada, Yahudi yerleşimlerinin inşası yönündeki faaliyetlerin meşruiyetini kabul etmediklerini, şu anki ve gelecekteki yerleşim inşaatlarının sonlandırılmasının daha uygun olduğuna inandıklarını belirtti. Hillary Clinton, hafta sonunda İsrail’de Başbakan Binyamin Netanyahu ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “İsrail tarafının Yahudi yerleşimlerinin dondurulması ile ilgili benzeri görülmemiş ödünler verdiğini” ifade etmiş, Filistinliler buna tepki göstermişti.

05.11.2009


 

Komşu da vatandaşlarını aşılayacak

Yunanİstan’da domuz gribine sebep olan A/H1N1 virüsüne karşı aşı uygulamasına 16 Kasımda başlanacağı bildirildi.

Yunan basın yayın organları, Sağlık Bakanlığı açıklamasına dayandırdıkları haberlerinde, kampanyanın ilk haftasında, ülke genelindeki bütün sağlık kuruluşlarının çalışanlarının aşılanacağını duyurdu. Aynı hafta içerisinde, doktorlarının uygun görmesi şartıyla hastaların da aşılanabileceği belirtilen haberlerde, bunun ardından, kronik hastalığı olanların uygulamaya tabi tutulacağı kaydedildi. Yunanistan’da 30 Ekimde 8 kişilik sağlık çalışanlarından oluşan bir grup aşılanmıştı. Öte yandan, siparişi verilen aşı sayısının toplam 3 milyon 500 bin olduğu bildirildi.

05.11.2009


 

Çin, aşı stokluyor

ÇİN'İN yıl sonuna kadar 65 milyon kişiye yetecek miktarda domuz gribi aşısı stok edeceği bildirildi.

Çin Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi’ne bağlı Bağışıklık Planlama Merkezi Başkanı Liang Şiaofeng, Çin basınına verdiği demeçte, ülkede aşı üreten merkezlerin üretime hız verdiğini ve düne kadar ülke genelinde toplam 4 milyon kişinin aşılandığını belirtti. Aşının güvenliğine yönelik endişelere de değinen Liang, aşılanan 4 milyon kişide görülen yan etkilerin çok düşük ve zararsız olduğunu ifade etti.

05.11.2009


 

Eski Bosnalı komutan tutuklandı

BOSNA polisi, eski Bosnalı Müslüman komutan Nihad Boyadziç’i, 1993 yılındaki Boşnak-Hırvat savaşında 20’den fazla Hırvat sivil ve mahkûmu öldürdüğü şüphesiyle tutukladı.

Bosna savcılığı sözcüsü Boris Grubesiç, Devlet Enformasyon ve Emniyet Kurumu’nun (SIPA) savcının talimatı üzerine Boyadziç’i Bosna-Hersek’in başkenti Saraybosna’da tutukladığını söyledi. Grubesiç, savaş sırasında Bosnalı Müslümanların önderliğindeki ordunun özel timi “Zülfikâr”ın yardımcı komutanlığını yapan Boyazdiç’in sivil ve mahkûmlara karşı savaş suçu işlediğinden şüphe edildiğini ifade etti.

05.11.2009


 

Kudüs’te gasplar sürüyor

Şeyh Cerrah’ta bir süredir hızlanan ihlâllere karşı Filistinlilerle birlikte mücadele veren İnsan Hakları için Hahamlar örgütünün verdiği bilgiye göre, 40 kadar yerleşimci, önceki gün özel silâhlı güvenlik muhafızları eşliğinde Rivka El-Kürd ailesinin evine girerek, aileye ait eşyaları sokağa attı, kendileri de eve yerleşti.

Kudüs’te gasp sürüyor

ŞEYH Cerrah’ta bir süredir hızlanan ihlâllere karşı Filistinlilerle birlikte mücadele veren İnsan Hakları için Hahamlar örgütünün verdiği bilgiye göre, 40 kadar yerleşimci, dün özel silâhlı güvenlik muhafızları eşliğinde Rivka El-Kürd ailesinin evine girerek, aileye ait eşyaları sokağa attı, kendileri de eve yerleşti. İsrail polisinin yerleşimcilere herhangi bir müdahalede bulunmadığı belirtilirken, yerleşimcilerin eve, El-Kürd ailesinin avukatının Bölge Mahkemesine yaptığı başvurunun reddedilmesinin sonrasında girdiği bildirildi. Polis de mahkeme kararının yerine getirilmesine yardımcı olmak için bölgeye geldiğini iddia etti. İnsan Hakları için Hahamlar Örgütü ise mahkemenin yerleşimcilere eve girmeleri hakkını vermediğini belirtti. El-Kürd ailesinin komşuları, insan hakları eylemcileri ve yerleşimciler arasında arbede olduğunu, polisin olaylar sırasında uluslararası eylemcilerden birini de tutukladığı bildirildi. Şeyh Cerrah mahallesinde, El Kürd ailesi dahil olmak üzere Filistinli ailelerin oturduğu 28 evin sahipliğiyle ilgili, yaklaşık 30 yıllık geçmişi bulunan bir hukuk savaşı yürütülüyor. Eski Şehir’de yaklaşık 10 dakikalık mesafedeki Şeyh Cerrah mahallesindeki 28 ev, BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı ile Ürdün hükümeti tarafından, İsrail’in kurulduğu 1948 yılında evlerini terk etmek zorunda kalan Filistinli aileler için yapılmıştı. 1967’daki 6 gün savaşlarından kısa süre sonra iki ayrı Yahudi yerleşimci grubu, 28 evin yapıldığı alanın kendi arazileri olduğunu öne sürdü ve 1972 yılında da söz konusu gruplar, İsrail tapu idaresinde burasını kendi üzerlerine kaydettirdi. 1982 yılında her iki Yahudi grup, 28 Filistinli aileye karşı dava açarak, arazi üzerinde hakları olduğunu öne sürdü. Ailelerin avukatı ise yerleşimcilerle hem arazi üzerindeki haklarını tanıyan, hem de Filistinli ailelerin yerleşimcilere kira ödeyerek burada oturmalarını öngören bir anlaşma yaptı. Ancak aileler bir İsrailli olan avukatlarının yaptığı bu anlaşmayı kabul etmedi ve avukatı kovup, kira ödemeyi de reddetti.

Ailelerin daha sonra tuttuğu avukat ise yaptığı incelemede, yerleşimci örgütlerinin evlerin bulunduğu arazinin sahibi olmadığını ortaya koydu. 2006 yılında tapu, arazi üzerindeki yerleşimcileri arazilerin sahibi gösteren kayıtları kaldırdı, ancak bu kez yerleşimciler itiraz etti. Aileler bu kez de İsrail Yüksek Mahkemesi’ne başvurdu. Bu arada, yerleşimcilerin bağlı olduğu iki dernek, üzerinde hak iddia ettikleri araziyi bir yatırım şirketine sattı. Firma da burada 200 dolayında konut ve ticaret merkezinin bulunacağı bir proje ile Kudüs Belediyesi’ne başvurdu ve 28 evin yıkılmasını istedi. Geçen yıl 16 Haziran’da İsrail Yüksek Mahkemesi, Muhammed ve Fevziye El Kürdi ailesinin Şeyh Cerrah’taki evlerinin boşaltılmasını öngören bir karar aldı. Aile üyeleri sokağa atılarak, evlerine bazı yerleşimciler girdi, El Kürdi ailesinin hasta olan babası bu olaydan kısa süre sonra öldü. Geçen ağustos ayında ise yine Şeyh Cerrah’ta Hanun ve El Gavi aileleri de evlerinden zorla çıkarıldı. Son olayla geçen yıldan bu yana kısmen veya tamamen yerleşimciler tarafından evlerine el konulan ailelerin sayısı 4’ü buldu. Mahalledeki diğer ailelerin tamamı da aynı korkuyu yaşıyor. Şeyh Cerrah’ta Filistinlilerin evlerine el konulması, uluslar arası toplum ve insan hakları örgütleri tarafından da şiddetle eleştirilip kınanıyor ve bölgenin Yahudileştirilmesi, etnik temizlik olarak nitelendiriliyor.

05.11.2009


 

Tahran’da gösteri ve çatışma

ABD’nİn Tahran Büyükelçiliği’nin İranlı öğrencilerce işgalinin 30. yıl dönümünde ülke genelinde Amerika’yı protesto gösterileri düzenlendi.

ABD’nin Tahran Büyükelçiliği’nin 4 Kasım 1979’da İranlı öğrencilerce basılması münasebetiyle ilân edilen ‘’Zorbalıkla mücadele ve öğrenci günü’’, başkent Tahran’da da on binlerce öğrencinin katıldığı törenle kutlandı. ABD’nin eski büyükelçiliği önünde toplanan öğrenciler, ‘’ABD’ye ölüm’’, ‘’İsrail’e ölüm’’, ‘’ABD’yle uzlaşmaya hayır’’, ‘’Sonuna kadar mücadele’’ yazılı pankart ve dövizler taşıdılar. İran bayrağının yanı sıra Filistin ve Hizbullah bayrağını da taşıyan öğrenciler, çizdikleri çeşitli karikatürlerle de ABD ve İsrail’i protesto etti. İran takvimine göre ‘’13 Aban’’ gününe denk gelen olay ülke genelinde ‘’millî bir gün’’ olarak kutlanıyor ve ABD aleyhinde gösteriler düzenleniyor. Elçilikteki 52 Amerikalı görevlinin 4 Kasım 1979-21 Ocak 1981 tarihleri arasında 444 gün süreyle rehin tutulması, iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin kesilmesine sebep olmuştu. Öte yandan Tahran’da, muhalefet lideri Mir Hüseyin Musevi yanlılarına polisin ateş açtığı öne sürüldü. Reformcuların internet sitesi Mowjcamp, “Polis, Haft-e Tir meydanında göstericilere ateş açtı. Bazı kişiler yaralandı” diye duyurdu. Görgü şahitleri, izinsiz toplanma yasağına rağmen Musevi yandaşlarının Tahran sokaklarına çıkarak hükümet aleyhine sloganlar attıklarını söylemişti. Binlerce polis ve Besiç milislerinin tedbir aldığı sokaklardaki kalabalığı dağıtmak için polisin gözyaşartıcı gaz kullandığı kaydedilmişti. Reuters ajansının görgü tanıklarına dayandırdığı haberinde, yüzlerce Musevi yanlısının “yasadışı toplanma” yasağına rağmen bir araya gelerek, “Diktatöre ölüm” şeklinde slogan attıkları, polisin de kalabalığı dağıtmaya çalıştığı ve göz yaşartıcı gaz kullandığı belirtildi. Bu arada İran’da Haziranda yapılan cumhurbaşkanlığı seçimi sonuçlarına itiraz eden reformcu aday Mehdi Kerrubi’nin de Tahran’daki gösterilere katıldığı gözlendi.

05.11.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.