02 Şubat 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Aile-Sağlık

Kepçe kulak, çocuğun psikolojisini bozuyor

ÖZELLİKLE okul çağındaki çocukların alay konusu olmasına yol açan Kepçe Kulak (Yelken Kulak) tabir edilen şekil bozukluğunun ameliyatla düzeltilebildiğini söyleyen Doç. Dr. İbrahim Aşkar, “Kepçe kulak şekil bozukluğu çocukların psikolojisini olumsuz etkilemektedir” dedi.

Kulakla ilgili estetik girişimlerin en sık yapılanı kepçe kulak ameliyatları ve küçültme ameliyatları olduğunu söyleyen Doç. Dr. İbrahim Aşkar, diğer bir kulak estetiğinin ise küpe deliklerinin yırtılması olduğunu belirtti. Kulağın olduğundan fazla öne kıvrık olmasına kepçe kulak (yelken kulak) oluştuğunu ve kulak kıvrımlarının tam gelişememesi sonucu ortaya çıktığını belirten Aşkar, “Daha çok erkek hastalar tarafından talep edilen kepçe kulak ameliyatı ancak 5-6 yaş sonrası yapılması uygundur. Zira bu yaşa kadar kulak gelişmesi tamamlanacaktır. Zaten hastalar okul çağında alay konusu olduğu için bu yaşlarda doktora gelmektedir. Kepçe kulak bebeklik çağında tespit edilirse, elastik bandaj uygulaması yeterlidir. Tehlikeli riskleri olan ameliyat değildir. Ayrıca her yaşta kulak estetik ameliyatı yapılabilir. Çocuğunuz bu durumdan şikâyetçiyse, ilerde ciddî psikolojik sorunlarla karşı karşıya kalabilirsiniz. Diğer taraftan çocuk bu ameliyatı ve değişimi istemiyorsa, ameliyat için zorlanmamalıdır. Kulak kepçesinin kıkırdak dokusu açıldıktan sonra, “Y” şeklindeki uygun kıvrımı sağlamak için, uygun yerlerden kıkırdağa kesiler ya da rasp ile inceltme yapılabilir. Daha sonra kulağa çekil vermek için kıkırdağa kalıcı dikişler konur. Kulak böylece arkaya doğru eğim kazandırılıp, baş ile olan açısı azaltılır’ dedi. Kepçe kulak ameliyatının iki hatfa içerisinde iyileşme sağlandığını ifade eden Doç. Dr. Aşkar, kişinin kulakla ilgili stresi ortadan kaldırılarak, psikolojisinde rahatlama sağlandığını söyledi.

02.02.2010


Yüksek topuklu ayakkabılar bel ağrılarına sebep oluyor

ORTOPEDİ ve Travmatoloji Uzmanı Opr. Dr. Ufuk Kayaselçuk, yüksek topuklu ayakkabıların ayak sorunlarına yol açtığını söyledi.

Kayaselçuk, “Eğer yataktan kalktığınızda yere basmak ağrılı ise uzun yürüyüşler ağrılı sonlarla bitiyorsa, erken yoruluyorsanız veya kramplar oluyorsa, bel ve kas ağrısından kurtulamıyorsanız sportif faaliyetlerde erken ağrı yorulma ya da geç ısınma oluyorsa, bunların bir nedeni de yüksek topuklu ayakkabılardır” dedi. Yüksek topuklu ayakkabıların son yıllarda modanın vazgeçilmezleri haline geldiğini anlatan Kayaselçuk, “Yüksek topuklu ayakkabı sizi daha uzun gösterebilir ama ayak sorunlarına yol açabildiği gibi var olanları da aşikar hale getirebilir.”

Yüksek topuklu bir ayakkabıda ayak aşağı doğru büküldüğünden ön tarafa aşırı yük bindiğini anlatan Opr. Dr. Kayaselçuk, şunlarısöyledi: “Vücudumuzun mekanik ekseni üzerindeki anatomik yapıların uyumlu duruşu, yükün dengeli dağılmasını sağlar. Yüksek topuklu bir ayakkabıda ayak aşağı doğru büküleceğinden ön tarafa aşırı yük biner. Vücudun geri kalanı da buna dengeyi sağlamak için gövdenin alt tarafı öne eğilir, üst gövde ise geriye eğilmek zorunda kalır. Bununla birlikte kalça ve diz kasları daha fazla çalışır.” Opr. Dr. Ufuk Kayaselçuk, yüksek topuklu ayakkabıların zararlarını şöyle sıraladı: “Yüksek topuklarla ayak bileği ve ayak daha dışa çevrili olduğundan daha çabuk denge kaybına ve daha kolay burkulmalara yol açar. Belin normal ‘S’ şeklinde oluşu omurgaya binen yükleri azaltır ama yüksek topuğa uyum için bu eğimin düzleştirilmek zorunda kalınması hem bu korumayı azaltır hem de omurga çevresi kasların fazla kullanımı sonucu ağrılara yol açar.

YÜKÜ ARTTIRIYOR

YÜKSEK topuklar zemin diz arası mesafeyi artırır ve ayak bileği ile beraber baldır dışa dönük olduğundan diz iç eklem yüzüne binen yük artar. Topuk yüksekliğinin artışı ayak tabanına binen yükün artışını yüzde 76 daha fazla artırır. Bu da çekiç parmak, bunyon (başparmağın içe dönerek eklemin ağrılı çıkıntı yapması), ağrılı sinir sıkışmaları yapabilir. Topuğun ayakkabının konçuna vurmasına bağlı ağrılı çıkıntılar oluşabilir.”

02.02.2010


Sigaraya tekrar başlama sebebi çevre baskısı

SİGARAYI bırakan birçok insan bir nedenle sigaraya tekrar başlıyor. Uzmanlar, tiryakilerin sigaraya tekrar başlamasının nedeninin çevre baskısı olduğunu ifade ediyor.

Kocaeli Devlet Hastanesi doktorlarından Turan Şahiner, birçok vatandaşın sigarayı bıraktıktan sonra çevre baskısı sebebiyle tekrar başladığını söyledi. Şahiner, sigara tiryakilerinin, sigarayı içme bahanelerinin ise sosyal ilişkileri kolaylaştırdığını, psikolojik olarak rahatlattığı yönündeki düşünceleri olduğunu belirtti. Sigara içmeyi bırakan bir tiryakinin, sigara içmeye başlamasının birçok bahanesi olduğunu kaydeden Şahiner, diğer sigara tiryakilerinin sigara içmeyi bırakan kişiye zorla sigara ikram etmelerinin, tekrar başlamalarının en büyük nedenlerinden biri olduğunu kaydetti. Şahiner, diğer nedenleri ise şöyle anlattı: “Sigaraya başlama nedenleri kötü bir gün geçirilmesi, bir yakının ölmesi veya tek bir nefesten bir şey sanılıp içilmesi.”

Bu tip durumlarda dikkatli olunması gerektiğini kaydeden Şahiner, vatandaşların, bütün iradesini topladıktan sonra bir çırpıda onca emeği harcamamaları gerektiğini dile getirdi.

02.02.2010

 
Sayfa Başı  Geri

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim oktay usta yemek tarifleri Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl