15 Ağustos 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Güncel

Bakanın ithalat endişesi

Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, TL’nin aşırı değerlenmesi sebebiyle Türkiye’nin bir ‘’ithalat cenneti’’ olmasından endişe ettiğini söyledi.

İzmir’de Ege İhracatçı Birlikleri, İzmir Ticaret Odası, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) ve Deniz Ticaret Odası tarafından düzenlenen Dış Ticaret ve Ekonomik Gelişmeler Toplantısı’nda bir konuşma yapan Çağlayan, Türkiye’nin 2002 sonrası dönemde kabuk değiştirdiğini, bu değişimde en önemli rolü sanayici ve ihracatçının oynadığını belirtti. Türkiye’nin son küresel krizde ciddî bir sınavdan geçtiğini, önemli bir birikime sahip olduğunu belirten Bakan Çağlayan, kriz dünyanın birçok ülkesini tahrip ederken, Türkiye’nin ihracatını yüz milyar doların altına düşürmeyen ve iki kez üst üste kredi derecesi arttırılan bir ülke olduğunu, 2010 yılı ilk çeyreğinde de dünyanın en yüksek ikinci büyüme performansına ulaştığını kaydetti. Bakan Çağlayan, ülkenin bu dönemdeki başarısında malî disiplini elden bırakmamasının önemli bir etkisinin bulunduğunu anlattı. Çağlayan, ‘’referandumun ardından bir seçim dönemine girileceği, bu dönemde seçim ekonomisi uygulanacağı” endişelerine karşılık ise Türkiye’nin böyle bir lüksü olmadığını belirterek, “Türkiye’de seçim ekonomisi uygulanacağını bekleyenler inanın ki 2011 yılı geldiğinde göreceğiz mutlaka mahcup olacaklar’’ dedi.

“İHRACATÇILARIN

DOLMUŞUNA BİNMEK’’

Konuşmasında kur şikâyetlerine karşın ihracatçıların daha verimli çalışması gerektiği yönündeki görüşleri de eleştiren Bakan Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’’İhracatçılar sadece kur ister başka şey söylemez’ diyenlere cevap veriyorum. ‘sanayicimiz verimli çalışsın’ diyorlar. Sen verimli çalışmanın ne olduğunu biliyor musun? Hiç hayatında bir gün fabrika çalıştırdın mı? İşçinin maaşını ödemek için çırpındın mı? Otur verimli çalış, senin söylemene gerek yok benim sanayicim verimli çalışmayı zaten öğrendi. Ama benim sanayicimin çalışarak yaptığı verimlilik ertesi gün TL değer kazanınca ortadan gidiyor. Ne yapacak sanayici? Bunlar yanlış noktaya çekiliyor. TL’nin aşırı değerlenmesinden dolayı bırakın ihracatın azalması, artmasını koydum bir kenara, ben işin başka bir boyutundayım. Türkiye ithalat cenneti oluyor. Benden önce konuşanlar ‘2010 yılında ithalatımız 170 milyar dolar seviyesinde olacak, cari açık çok önemli olacak’ dedi, doğru.’’

Bakan Çağlayan, ithalata bağımlı hale gelinmesinin endişe verici olduğunu kaydederek, ‘’TL’nin aşırı değerlenmesinin ortaya çıkardığı esas problem, benim yırtındığım nokta, ihracatın ithalatı karşılama oranının giderek düşmesi ve Türkiye’nin hammadde ve ara malında ithalat bağımlısı haline gelmesidir. Hammaddeyi ithal edeceksin çaren yok. Ama ara malında niye dışarıdan alıyorum. Türkiye’de üretmek pahalı hale geliyor. Eskiden bir makinanın parçalarını ithal edenler artık tamamını ithal etmeye başladı’’ dedi.

YETKİN: YENİ TEBLİĞ ET FİYATLARINI DAHA DA ARTTIRACAK

Türkİye Ziraatçiler Derneği Genel Başkanı İbrahim Yetkin, önceki gün çıkarılan tebliğle, et fiyatlarının daha da fazla artacağını iddia ederek, ‘’Çünkü asıl tekelleşme, Türkiye’de bu uygulamayla ortaya çıkacak’’ dedi. Yetkin, düzenlediği basın toplantısında, önceki gün yayımlanan, ithal edilen kasaplık hayvanlardan alınan gümrük vergisinin düşürülmesine ilişkin tebliğle Türkiye’de 15 yıl önce yüzde 135 olan söz konusu gümrük vergisi oranının yüzde 40’a indirildiğini hatırlattı. Tebliğin kasaplık canlı hayvan dışında herhangi bir ithalatı içermediğini ve bunun olumsuz bir durum olduğunu belirten Yetkin, uygulamayı doğru bulmadığını, et fiyatlarının bu şekilde düşmeyeceğini savundu ve şöyle konuştu: ‘’Bu uygulamayla et fiyatlarının daha da fazla artacağını söylüyorum. Neden? Çünkü, asıl tekelleşme Türkiye’de bu uygulamayla ortaya çıkacaktır. Tekeli biz kendimiz yaratmış oluyoruz. 20 tane firmaya izin verirseniz, o 20 firma et piyasasını belirler. Ankara’da 160 bin olan hayvan sayısı 70 bine, Konya’da da aynı şekilde 70_80 binlere düştü. Türkiye’de damızlık hayvan yok, besilik hayvan yok. Besi hayvanı da Türkiye’ye getirilemiyor, çünkü Türkiye’de şap hastalığı var ve şap hastalığı mutasyon geçirdi, Türkiye’de aşısı yok. Aşısı olmayınca hastalık bulaşabilir diye yurt dışından hayvan getirilemiyor.’’

15.08.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Bütün haberler

Başlıklar

  Gül: Teröre fırsat vermeyeceğiz

  Bakanın ithalat endişesi

  Mavi Marmara Şehitlerinin isimleri Ankara’da yaşayacak

  Ankara’ya Meksika parkı

  ASİM-DER, “Mezalim Çadırı” kurdu

  Trafiğe çıkarken bu yollara dikkat!

  ‘Güven Timleri’, bir yılda 26 bin 639 olaya müdahale etti

  Türkiye, ilk defa harp gemisini kendi üretiyor

  Memur sendikaları güven vermiyor

  Gündoğdu: MGK da bir darbe ürünüdür

  Şahin: Demokrasi için sivil toplumu güçlendirmeliyiz

  Saadet’te olağanüstü kongre talebi reddedildi

  Yerel yönetimlerde çalışan memurlar dertli

  DSP’den kömüryardımına suç duyurusu

  Şırnak’ta yol kenarında 25 kilo TNT bulundu

  Dağa tepeye bayrak dikmekle vatansever olunmaz

  Galata Köprüsü yarın trafiğe kapatılacak

  Edirne’de 59 kaçak yakalandı

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.