Mektubat - page 623

Fakat Vehhabîlerin seyyiat ve tahribatlarıyla beraber,
medar-ı şükran bir cihetleri var ki, o çok mühimdir. Bel-
ki onların tahripkârâne olan seyyiatlarına mukabil o ci-
hettir ki, onları şimdilik muvaffak ediyor. o cihet de şu-
dur ki: namaza çok dikkat ediyorlar. Şeriatın ahkâmına
tatbik-i harekete çalışıyorlar. Başkaları gibi lâkaytlık et-
miyorlar. güya dinin taassubu namına tecavüz ediyorlar.
Başkaları gibi dinin ehemmiyetsizliğine binaen şeair-i di-
niyeyi tahrip etmiyorlar.
Hem, Vehhabîlik az bir fırkadır. koca âlem-i ‹slâmın
havz-ı kebiri içinde ya erir, ya itidale gelir; çünkü menbaı
hariçte değil ki, âlem-i ‹slâmı bulandırsın. Menbaı hariç-
te olsaydı, çok düşündürecekti…
(1)
o
º«
p
µ n
?r
G o
º«
p
?n
©r
dG n
âr
fn
G n
?s
f p
G =É n
æ n
à r
ªs
?n
Y É n
e s
’ p
G B É '
æn
d n
ºr
? p
Y n
’ n
?n
fÉn
ër
Ño
°S
im
leri, belirtileri, sembolleri.
şeriat:
Allah tarafından bildirilen,
‹lâhî emir ve yasaklara dayanan
hükümlerin hepsi.
taassup:
aşırı bağlılık, aşırı taraf-
tarlık.
tahribat:
tahripler, yıkıp, bozma-
lar.
tahrip:
yıkma, bozma.
tahripkârâne:
tahrip ederek, yı-
karak, yıkıcı.
tatbik-i hareket:
uygun hareket
etmek.
tecavüz:
haddini aşma, ileri git-
me, sataşma.
tenzih:
Allah’ı şanına lâyık olma-
yan şeylerden, her türlü eksik ve
noksandan uzak ve yüce tutma,
münezzeh sayma.
ahkâm:
emirler, hükümler,
kanunlar.
âlem-i ‹slâm:
‹slâm âlemi, ‹s-
lâm dünyası.
binaen:
-den dolayı, dayana-
rak.
cihet:
yön, taraf.
ehemmiyetsiz:
önemsiz.
fırka:
grup, topluluk.
güya:
sanki.
hakkıyla bilmek:
en doğru-
sunu ve tam olarak bilmek.
hariç:
dış, dışarısı.
havz-ı kebir:
büyük havuz.
hikmet:
belirli gayelere yö-
nelik, faydalı, anlamlı ve yerli
yerinde oluş.
itidal:
normal olan, orta yolda
olma, ölçülülük.
lâkayt:
ilgisiz, duyarsız.
medar-ı şükran:
şükrü ge-
rektiren.
menba:
kaynak.
muhakkak:
şüphesiz, mut-
lak, kesinlikle.
mukabil:
karşı, karşılık.
muvaffak:
başarılı.
mühim:
önemli.
namına:
adına.
noksan:
eksiklik, eksik.
seyyiat:
suçlar, günahlar,
yanlışlar.
şeair-i diniye:
dinin alâmet-
1.
Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka hiçbir bilgimiz yok-
tur. Muhakkak ki Sen her şeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın. (Bakara Suresi: 32.)
Mektubat | 623 |
Y
irmi
S
ekizinci
m
ekTup
1...,613,614,615,616,617,618,619,620,621,622 624,625,626,627,628,629,630,631,632,633,...1086
Powered by FlippingBook