Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 28 Ekim 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

Ödenek aşıldı, yatırımlar kesildi

Hükümet, bazı harcamalarda ödenekleri aşınca tedbir almak zorunda kaldı. Bu çerçevede, 2006’nın son çeyrek yatırım harcamaları tümüyle kesildi.

NTV’nin haberine göre, 2006 bütçesinde 1.8 milyar YTL’lik son çeyrek yatırım harcamaları, ödeneklerin aşılması sebebiyle kesildi. Bunların başında da tarım geliyor. Doğrudan gelir, mazot desteği ve fındıkla başlayan alımlar tarım ödeneğinin 1 milyar YTL aşılmasına sebep oldu. Ek bütçe çıkarmak istemeyen ekonomi yönetimi de çareyi son çeyrek yatırım ödeneklerinin tümünü kesip aktarmakta buldu.

SAĞLIKTA TASARRUF

KALICI OLACAK

Sağlık harcamalarında da 1 Ocak’ta yürürlüğe girecek genel sağlık sigortası kapsamında yeni uygulamalar gündeme gelecek. Böylece daha önce IMF’nin isteğiyle yapılan sağlık giderlerindeki tasarruf kalıcı hale gelecek.

/ ANKARA

28.10.2006


 

Asgarî ücretli 11 gün aç, 24 gün yoksul

Türk-İş, açlık sınırının 594, yoksulluk sınırının bin 934 YTL’ye yükseldiğini açıkladı. Ancak 19 gün dengeli beslenebilen asgari ücret alan bir çalışan ailesi, 11 gün aç yaşıyor.

Türk-İş Araştırma Merkezi’nce yapılan araştırmaya göre, 4 kişilik bir ailenin dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için aylık zorunlu gıda harcaması tutarı, bu ay bir önceki aya göre 1,66 oranında artarak 593 YTL 55 YKr’ye çıktı. Araştırmada, geçen yıl sonuna göre bugün sadece gıda için 51, temel ihtiyaçlar için 165 YTL daha fazla harcama yapılması gerektiği belirtildi. Oysa tüm bir yıl için yapılan asgarî ücret artışının 30 YTL olduğu vurgulandı.

Araştırmaya göre, yoksulluk sınırı olarak nitelendirilen ve 4 kişilik ailenin aylık zorunlu gıda harcaması yanında ulaşım, kira, giyim, yakacak ve kültür ihtiyaçları için gerekli olan tutar ise aynı dönemde bin 901 YTL 94 YKr’den bin 933 YTL 55 YKr’ye yükseldi. Araştırmada, ülkede halen geçerli olan asgarî ücretin ele geçen tutarının 380.46 YTL olduğuna işaret edilerek, bu düzeyde gelir elde edenlerin ailesiyle birlikte açlık ve yoksulluk sorunu ile karşı karşıya kaldığı belirtildi.

“ASGARÎ ÜCRETLİ 24 GÜN YOKSUL”

Asgarî ücretin açlık sınırı olarak tanımlanan tutarın yüzde 64’ünü, yoksulluk sınırı olarak tanımlanan tutarın ise ancak yüzde 20’sini karşılayabildiği ifade edilen araştırmada, “Asgarî ücret alan bir çalışan ailesi, ancak 19 gün dengeli beslenebilmekte, insan onurunun gerektirdiği yaşam düzeyini ise sadece 6 gün için yaşayabilmektedir. Asgari ücretli 11 gün aç, 24 gün yoksul durumdadır” denildi.

Recep GÖREN / ANKARA

28.10.2006


 

Sigaraya zam yolda

Maliye Bakanlığı, sigaradan alınan özel tüketim vergisi oran ve tutarlarına zam yapmaya hazırlanıyor. Gelir Politikaları Genel Müdürlüğü, tütün ve tütün mamulleri üzerindeki özel tüketim vergisi uygulamasının değiştirilmesi için çalışma başlattı.

2007 yılı başında devreye girmesi planlanan yeni sistemde, tütün ve tütün mamulleri üzerindeki tek tip asgari maktu vergileme son bulacak.

Halen paket başına 1,20 YTL olan asgari maktu vergi uygulamasının, satış bedeli düşük sigaralarda yüzde 70, satış bedeli yüksek sigaralarda ise yüzde 50’lik bir vergi yükü oluşturduğuna dikkati çeken yetkililer, yeni vergileme rejimi ile öncelikle bu eşitsizliğe son verileceğini belirttiler.

Buna göre yeni sistemde, özel tüketim vergisindeki asgarî maktu tutarlar, satış fiyatına bağlı olarak değişecek. Fiyat arttıkça, asgari maktu vergi de artacak. Böylece, bütün sigaralardaki asgarî maktu vergi yükü eşit hale getirilecek.

TUTAR VE ORANLARA DA ZAM

Yeni vergileme sistemine geçilirken, sigara üzerindeki asgarî maktu vergi tutarları da arttırılacak. Aynı şekilde tütün ve tütün mamullerinden alınan yüzde 58’lik nispi özel tüketim vergisine de zam gelecek.

/ ANKARA

28.10.2006


 

Kanser ilâcı yeniden ödeme listesinde

Maliye Bakanlığı, geçen ay bedeli ödenecek ilâçlar listesinden çıkardığı kanser ilacı Neupogen’i Sağlık Bakanlığının isteği üzerine yeniden ödeme listesine aldı.

Maliye Bakanlığı 2006 Yılı Tedavi Yardımına İlişkin Uygulama Tebliği’nde yeni değişiklikler yaptı. Maliye Bakanlığı Müsteşarı Hasan Basri Aktan imzasıyla kamu kurum ve kuruluşlarına bir genelgeyle duyuruldu. Yapılan değişikliklerle yeni ruhsat ve satış izni almış ilaçlarla Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğünün 21 Eylül 2006 tarihli yazısı nedeniyle Neupogen isimli ilaç Bedeli Ödenecek İlâçlar Listesine yeniden alındı. Buna 30 Ekim 2006’dan geçerli olmak üzere sonra Neupogen 30 Miu Flk, Neupogen 30 Miu 5, Neupogen 48 Miu FLK, Neupogen 48 Miu 5’in bedeli kamu tarafından ödenecek. Ayrıca Neupogen’le birlikte toplam 71 ilâç da ödeme listesine alındı.

/ ANKARA

28.10.2006


 

Kamu, 17 milyar YTL’lik yatırım yapacak

Toplam kamu yatırımlarının, 2007 yılında 17 milyar 52 milyon YTL olması planlanıyor. Merkezi yönetim bütçesinden kamulaştırma hariç 2007 yılında 11 milyar 482 milyon YTL tutarında yatırım yapılacak.

Bunun alt bileşenlerini ise 8 milyar 965 milyon YTL ile genel bütçe, 2 milyar 457 milyon YTL ile özel bütçe, 59 milyon YTL ile de denetleyici ve düzenleyici kuruluşların yatırımları oluşturacak.

Döner sermayeden yapılacak yatırım tutarı 526 milyon YTL olarak hesaplanırken, sosyal güvenlik kuruluşlarının da 125 milyon YTL yatırım harcaması yapacağı öngörüldü. KİT’lerin (233 sayılı kararname kapsamındakiler) 2007 yılı yatırımları 3 milyar 240 milyon lira olarak planlanırken, özelleştirme kapsamındaki KİT’lerin yatırımları 725 milyon YTL olacak. 2007 yılında İller Bankası yatırımlarının 660 milyon YTL olması da hedeflenirken, fon yatırımı yapılmayacak.

ASLAN PAYI ULAŞTIRMADA

Bu arada gelecek yıl en fazla yatırım, 3 milyar 926 milyon YTL ile ulaştırma alanında yapılacak. Bu sektör toplam yatırımların yüzde 23’ünü alacak.

Gelecek yıl eğitim için ise 2 milyar 810 milyon YTL ayrıldı. Eğitim yatırımlar içindeki payı yüzde 16,5 olacak. Enerji bu iki sektörü takip ederken, 2007’de yapılacak 2 milyar 545 milyon YTL’lik yatırım ile toplam içinde yüzde 14,9 paya sahip olacak.

/ ANKARA

28.10.2006


 

Koca: Ekonomideki zayıf halkalara dikkat

Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Genel Başkanı Mustafa Koca ekonomideki zayıf halkaların güçlendirilmesi gerektiğini yoksa 2008’in, yeniden ekonomiyi dizayn etme yılı olarak karşımıza çıkabileceğini söyledi.

Genel Başkanı Mustafa Koca yaptığı basın açıklamasında ekonomide sahip olduğumuz zayıf halkaların kimin kontrolünde olduğunu ve nasıl tabir takip altında bulunduğunu sordu.

Ekonomideki bazı zayıf halkaları; “Yüksek dış borç ödemeleri, döviz ve faiz oranlarındaki baskının artma ihtimali, YTL’nin yeniden değer kaybetme trendine girmesi, enflasyon canavarının yeniden harekete geçmesi, bankacılık sisteminin arıza vermesi, ödemeler dengesinin bozulması, kısa vadeli sermaye ile finanse edilen yüksek Cari İşlemler Açığı ve yüzde 9’lara taht kuran işsizlik” olarak sıralayan Koca şu uyarılarda bulundu; “2007 bütçesinin gündemde olduğu bu günlerde, zayıf halkalarımızı tahkim etmenin yollarına ayrı bir ihtimam gösterilmelidir. Yoksa 2008, yeniden ekonomiyi dizayn etme yılı olarak karşımıza çıkabilir. Harcama kalemini artırmak ve faiz ödemelerini yükseltmek bizi bu girdaplardan koruyamaz. Üreten, istihdam eden ve ihracat yapan ülkemiz insanı özenle korunmalıdır. İthalata dayalı ihracatla bu handikapları aşamayız.”

Yeni Asya / İSTANBUL

28.10.2006


 

Çukurova, verimli topraklarını kaybediyor

Bir dönem ‘’bastonu diksen yeşerir’’ denilecek kadar verimli toprakları bulunan Çukurova’da, bazı çiftçilerin, bilinçsiz sulama sonucu seviyesi düşen tarım arazilerine toprak takviyesi yaptıkları bildirildi.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ayhan Barut, verimli toprakların elden çıkmasında sanayileşme ve konut ihtiyacının giderilmesi gibi sebeplerin yanı sıra bilinçsiz sulamanın da önemli bir etken olduğunu belirtti. Barut, her geçen yıl daralan tarım arazilerindeki diğer bir sorunun, yörede ‘’vahşi sulama’’ olarak bilinen ‘’salma sulama’’ yöntemi uygulaması sonucu meydana gelen toprak kaybı olduğunu söyledi. Bir santimetre derinliğindeki toprağın oluşumu için 500 yıldan fazla bir süreye ihtiyaç bulunduğu ifade eden Barut, tarım yapılabilecek en uygun toprak derinliğinin ise en az 60 santimetre olması gerektiğini kaydetti.

Barut, en uygun şartlardaki tarım toprağının da 20 bin yılda oluştuğunu belirterek, ‘’Toprağın oluşumuyla ilgili gerekli olan süre dikkate alındığında, toprak rezervinin önemi ortaya çıkıyor. Kentlerdeki konut ihtiyacının giderilmesi, sanayileşme ve diğer bazı farklı nedenlerle oluşan toprak kaybının önlenmesi ne kadar önemli ise bilinçsiz sulama sonucu ortaya çıkan olumsuzluklar da o derece önemli’’ dedi.

Çukurova’daki çiftçilerin bir bölümünün, toprağın isteğine göre sulama modeli uygulamaması sonucu tarlalarda toprak kaybı oluştuğuna işaret eden Barut, şöyle konuştu: ‘’Tarım arazilerinde en önemli noktalardan biri, toprağın isteğine göre sulama modeli uygulamak. Bilinçsiz uygulanan sulama sonucu, en önemli doğal kaynak olan topraklar drenaj kanallarına gidiyor. Ülke genelinde de benzer sorunlar yaşanıyor. Bu sorun nedeniyle Türkiye, toprak rezervi kalmayan ülkeler içinde yer alıyor. Toprak yaratma veya başka bir ülkeden getirme şansımız olmadığı için verimli arazileri bilinçli kullanmamız, hem bizim hem de gelecek nesiller için çok önemli. Topraklarımızı talan etmememiz gerekir.’’

/ ADANA

28.10.2006


 

IMF Başkan Yardımcısı Türkiye’ye geliyor

Uluslararası Para Fonu (IMF) Birinci Başkan Yardımcısı John Lipsky, görüşmelerde bulunmak üzere 30 Ekim-1 Kasım tarihleri arasında Türkiye’ye gelecek.

Lipsky, Türkiye, Güney Afrika ve Mali’yi içeren yurtdışı ziyaret programı kapsamında 30 Ekim’de Türkiye’ye gelerek üst düzey temaslarda bulunacak. 1 Eylül 2006 tarihinde IMF Birinci Başkan Yardımcılığı görevini Anne Krueger’den devralan Lipsky, ilk Türkiye ziyaretini yapacak.

Lipsky Ankara’daki temaslarında, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bakan ve Başmüzakereci Ali Babacan ile diğer bazı bakanlar ve Hükümet yetkilileriyle görüşecek. Türkiye’deki ziyaret programında üst düzey bürokratlarla da görüşecek olan Lipsky, 1 Kasıma’a kadar sürecek temasları çerçevesinde, özel sektör temsilcileriyle de bir araya gelecek.

/ ANKARA

28.10.2006


 

Turizm geliri yüzde 8.9 düştü

Turizm sektöründeki durgunluk sürüyor. Türkiye’nin turizm geliri, yılın 3. çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 8.9 azaldı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, bu dönemde turizm geliri 8 milyar dolar olurken bu rakamın 5.9 milyar doları yabancı turistlerden elde edildi. Üçüncü çeyrek turizm gelirlerinin 6.2 milyar doları kişisel, 1.7 milyar doları ise paket tur harcamalarından oluştu.

Ocak-Eylül dönemindeki turizm gelirleri ise 13.7 milyar dolar seviyesinde gerçekleşirken, kişi başına ortalama harcama 746 dolar oldu. Dokuz aylık turizm gelirinin 10.3 milyar doları yabancı turistlerden sağlandı ve ortalama harcama 671 dolar olarak hesaplandı.

Türkiye’nin turizm giderleri ise yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 7.4 oranında artarak 819 milyon dolara yükselirken, ilk dokuz ayda 2.1 milyar dolar olarak gerçekleşti.

TURİZMDE KDV İNDİRİMİ 2007’YE KALDI

Bir maliye yetkilisi, turizm sektöründe yüzde 18’lik KDV’nin yüzde 8’e düşürülmesi konusunun da, 2007’de değerlendirileceğini kaydetti. Turizm sektöründeki KDV düzenlemesinin kapsamlı bir araştırma ve incelemeye ihtiyacı olduğunu kaydeden yetkili, gerek sektörle gerekse diğer ilgili kesimlerle buna ilişkin bir çalışma yapacaklarını, bu süreçte tekstildeki indirim sonuçlarına da bakacaklarını ifade etti.

/ ANKARA

28.10.2006


 

Konut kredileri 9 ayda yüzde 70 arttı

2005 yılında yüzde 21.5 büyüyen inşaat sektörü 2006’nın ilk yarısında yüzde 19.3 oranında büyüme gerçekleştirdi.

Özel sektör bina inşaatı yatırımları ise 2005 yılında yüzde 30 oranında rekor bir artış gösterdi. Konut kredileri de, faiz oranlarında yaşanan artış sebebiyle son dönemde bir yavaşlama göstermesine rağmen artış hızını sürdürdü.

2006 yılının ilk dokuz ayında krediler yüzde 70 oranında artarak 21.1 milyar YTL’ye yükseldi. Bu artışa rağmen Türkiye’de halen konut kredilerinin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’daki payı yüzde 4 ile oldukça düşük bir seviyede seyrediyor. Avrupa Birliği ülkelerinde ise bu pay yüzde 40 seviyelerinde. Bu sebeple yetkililer, Türkiye’nin konut kredisi piyasasında büyük bir gelişme potansiyeli olduğunu belirtiyor.

Özellikle halen Meclis’te görüşülmeyi bekleyen ipotekli konut finansmanı sistemi Mortgage’ın devreye girmesiyle birlikte bankaların konut kredilerine büyük kaynaklar ayırması bekleniyor.

/ ANKARA

28.10.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004