09 Mayıs 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

S. Bahattin YAŞAR

Kardeş gözüyle bakmak


A+ | A-

Her program, yeni tanışmalara vesile oluyor. Her tanışma da, hayatımıza yeni bir pencere açılımı demektir. Bu tanışmalar, niteliğine göre artık sürekli görüşmeleri de beraberinde getirebiliyor. Onun için katıldığımız programlar, pek çok dostları beraberinde getirdi. Şükür vesilesi ki, toplantılar esnasında ve sürecinde tanışmalar, görüşmeler sonucu adres defterimiz, telefon kayıtlarımız epeyce zenginleşti.

Bu iyiye alâmet.

Nitekim tanışma sonrası, bazı dostlarımızla görüşmelerimizin devam etmesi ve beraberinde yazışmaların gelmesi, önemli bir gelişmedir.

Bu kabil şevk dolu, azim dolu, dua dolu görüşme notlarımızı önümüzdeki günlerde sizlerle paylaşacağız İnşallah.

Durum onu gösteriyor ki, şu an birikmiş pek çok yazı konumuz pişip, olgulaşıyor. Ama bazısı da pişirelim derken yanma emareleri gösteriyor.

Konular birikmesin diye, köşemizi haftada ikiye çıkardık, ama bu sefer alıcılar daha çok çalışmaya, konular daha bir hücum etmeye başladılar.

Yani liselilere dönük, yeni başlattığımız ve bir iki lisemizde oldukça verimli olarak uyguladığımız, ‘Pozitif Gençlik’ programından, gençlerden bize iletilen onlarca sorulardan, başlayan e-mail trafiğinden; Risale-i Nur Enstitüsü Şanlıurfa şubemizdeki ‘Gençlik ve Ebeveyn Hatalarından’ ve seminer sonrası pek çok arkadaşlarımızdan gelen sorular ve bu konuları lütfen yazın, okuyalım temennilerinden ve Ankara’da onlarca kardeşin masa çalışmalarında büyük bir özveri göstererek gerçekleştirdikleri ve sonuç deklerasyonunda oldukça önemli notların iletildiği maddelerden hiç bahsedemedik. Ama bütün bu çalışmaları ve birikimleri değerlendirmek üzere dosyalarımıza koymuş bulunuyoruz.

Biz de, ‘hadi bakalım hayırlısı’ derken, kendi nuranî/hizmet gündemimizi ıskalamadan yürüyüşümüzü sürdürelim istiyoruz.

Kişisel gelişimi insanî ve

İslâmî gelişim olarak ele almak

Bu penceremizi İstanbul’da yaşayan Yükselten kardeşlere ayıralım.

Pozitif Pencere ile ilgili görüş ve kanaatlerini ileten kardeşlerimizin oldukça orijinal yaklaşımları var. İlk kez tanıştığımız Yükselten kardeşlerle, Risâle-i Nur eserlerinin bir bütün halinde pozitif eserler hazinesi olduğunu ifade ettiğimiz sohbetimizde, kardeş Bilal Yükselten konuyla ilgili bize çok dikkat çekici bir not iletti.

Tanışma oturumumuzda, kardeş Bilal Yükselten, “Sizinle tanışmak istiyordum. Çünkü, yazılarınız ve Pozitif Pencere isimli kitabınız üzerindeki yorumlarımı bizzat size iletmek istiyordum. Şimdi bu fırsatı bulmuş oldum. Öncelikle ileteyim ki, pozitif pencere, kişisel gelişime yeni bir yaklaşım getirdi. Bunun adı, kişisel gelişim, insanî ve İslâmî gelişimdir. Yani insan, insanî ve İslâmî olarak geliştiğinde kişisel olarak da gelişmiş olmaktadır. Pozitif Pencere de bunu yapıyor” dedi.

Nur Talebelerinin görüş ve kanaatleri hakikaten önemsenmelidir. Yani onlar bir durum hakkında bir görüş ifade etmişlerse, onu kesinlikle dikkate almalı ve yerine getirmelidir. Çünkü, onların nazarları nurlanmış olduğundan, gördüklerine, okuduklarına, mânâ-i harfi nazarla baktıklarından, İnşallah Allah’ın nuru ile bakmış olmaktadırlar. Mü’minin feraseti denen şey de bu olsa gerektir.

Onun için işlerimizde, Nur Talebesi kardeşlerimizle istişare etmenin faydası da budur. İstişare ehli ile yapılan görüşmeler sonucunda atılacak adımlar muhtemeldir ki, kişiyi yanlıştan alıkoyacaktır.

Yükselten kardeşlerden pencereyi açmışken, ağabey Hasan Yükselten’in gençlik konusundaki tesbitlerini de paylaşmadan geçmeyelim.

Yükselten kardeşler, ele aldıkları konulardaki çıkarımlarına bakıldığında oldukça derin tesbitler yapıyorlar. Doğrusu bu derinlikli bir anlama. Nitekim sayın Hasan Yükselten, gençlik masası müzakere notlarında daha çok anne-babalara seslenerek şöyle diyordu:

- Anne-baba hakları üzerine yüzlerce makale yazılır, yayınlar yapılırken, genç hakları üzerine düşünülmemesi çok önemli bir eksikliktir.

- Kimse anne-baba olduğu için çocuğu üzerinde keyfi tahakküm hakkına sahip değildir. Gençlerin de anne-baba üzerinde hakları vardır. Gençler hürmetle mükellefken, anne-baba da şefkatle mükelleftir. Bediüzzaman bu konuda, “Evet, dünyada en yüksek hakikat; peder ve validelerin evlâtlarına karşı şefkatleridir. Ve en âlî hukuk dahi, onların o şefkatlerine mukabil hürmet haklarıdır” der. Ancak, ne yazıktır ki, çocuktan mutlak bir hürmet beklenirken bu hürmetin gereği olan şefkat genelde ihmal edilmektedir.

- Dinî değerleri, gençler üzerinde tahakküm ve istibdat aleti olarak kullanmak, dinen caiz olmadığı gibi çok büyük bir vebaldir de. Bu anlayış, gençliğin kutsallaştırıldığı, modernitenin gençlik üzerinden günahları yaygınlaştırdığı günümüz dünyasında, gençlerin dinden soğumasına sebep olabilmektedir.

- ‘O büyüktür yapar’ anlayışına dinimizde yer yoktur. Önemli olan, anne-babasına korkusundan ötürü değil sevgisinden ötürü saygı duyan gençler yetiştirebilmektir. Aksi halde istemediği halde saygılı gibi davranan çift kişilikli, cesaret özürlü gençlere sahip oluruz. Anne-babaya saygının göstergesi, her istediklerini itirazsız kabul etmek olmamalıdır.

Büyüklerin önce şefkat göstermesi, sonrasında ise hürmet beklemeleri hakkıdır. Ya da diğer bir yaklaşımla, idarecinin, eğitimcinin, büyüklerin önce sevgi göstermesi, sonrasında ise saygı beklemesi makul bir yaklaşım olacaktır.

Şefkatsiz hürmet beklentisi anlamsızdır.

Öğretilmeyen bir davranışın beklenmesi mümkün olmayacaktır.

Not: Pazar günü saat 18.45’te Kanalurfa televizyonu Pozitif Pencere’de şair Hasan Akçay var. Şiirin İnsanda Doğuşu konu ediliyor. Her insanın da aslında biraz şair olduğundan dem vuruluyor. Dua ile izlemeniz dileğiyle.

09.05.2010

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Geri


Önceki Yazıları

  (02.05.2010) - Pozitif Pencere’den merhabalar…

  (25.04.2010) - Düşünceni taşımadığın yerden mes’ulsün

  (18.04.2010) - Hizmet, rahatı bozmaktır

  (13.04.2010) - Serin ve selâmetli bir gölge

  (04.04.2010) - Gençler için nereden başlamalıyız?

  (28.03.2010) - Hayalî bir şehirde yaşamıyorum, hayalimi yaşadığım şehirde yaşıyorum

  (21.03.2010) - “Okuma oranı düştükçe, vak'a sayısı artar”

  (14.03.2010) - Elemsiz zevk ve lezzet nerededir?

  (28.02.2010) - Zararlıdan uzak durmak, aklın gereği

  (21.02.2010) - İnsan, yaşarken affeder

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Abdullah ŞAHİN

  Ahmet ARICAN

  Ahmet BATTAL

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Ali Rıza AYDIN

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Banu YAŞAR

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H.İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Hakan YILMAZ

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehmet YAŞAR

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Saliha FERŞADOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Yeni Asya Gazetesi - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat-Promosyon - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım