20 Mayıs 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR Mobil İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Güncel

AİHM, TÜRKİYE'Yİ TAZMİNATA MAHKûM ETMİŞTİ

Yazarımız Cevher İlhan'a, depremi “İlâhî ikaz” olarak niteleyen yazıları sebebiyle verilen mahkûmiyet, AİHM tarafından “ifade özgürlüğünün ihlâli” olarak görülüp Türkiye tazminata mahkûm edildiği halde, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, dâvânın temyiz için götürüldüğü Yargıtay 8. Ceza Dairesinden, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 1 yıl 3 ay 18 günlük hapis cezasını onamasını istedi.

AV. AKBAŞ: AİHM KARARLARI BAĞLAYICIDIR

Yargıtay Başsavcılığının talebinin hukuka ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu vurgulayan Avukat Kadir Akbaş, AİHM'in dâvâ konusu yazılarda belli kişilere karşı kin ve nefrete teşvik veya şiddete özendirme vasfı bulunmadığı sonucuna varıp Türkiye'yi mahkûm ettiğini hatırlatarak, “AİHM kararları bağlayıcıdır” dedi ve İlhan hakkındaki mahkûmiyet kararının bozulmasını talep etti.

AİHM’E RAĞMEN CEZA TALEBİ

YargItay Cumhuriyet Başsavcılığı, yazarımız Cevher İlhan hakkında mahkûmiyet kararının Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) Türkiye’yi haksız bulmasına rağmen onanmasını talep etti.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Ağustos depremi sonrasında yazdığı ve 28 Şubat’ın haksız uygulamalarını eleştirip depremi “İlâhî İkaz” olarak niteleyen yazıları sebebiyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçlamasıyla Türk Ceza Kanunu’nun 216/1, 218, 43, 62, 53/1-2-3, 63 maddeleri gereğince 1 yıl 3 ay 18 gün hapis cezası vermişti. İlhan hakkında verilen mahkûmiyet kararı, AİHM tarafından, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10. maddesinin ihlâli olarak görülmüş ve Türkiye bini tazminat, bini masraflar olmak üzere 2 bin euro ödemeye mahkûm edilmişti.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Yargıtay 8. Ceza Dairesi’ne sunduğu tebliğnamesinde, AİHM kararına rağmen Cevher İlhan’a verilen cezanın onanmasını istedi. Başsavcılık tebliğnamesinde, şöyle denildi:

“Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinden gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre; hükümlü müdafiinin suç unsurlarının oluşmadığına, beraat kararı verilmesi gerektiğine TCK’nın 50,51 ile CMUK’un 231. maddelerinin uygulanmasına ilişkin ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanması talep ve dosya tebliğ olunur”.

AKBAŞ: AİHM KARARI

DİKKATE ALINSIN

Cevher İlhan’ın avukatı Kadir Akbaş, Yargıtay 8. Ceza Dairesi Başkanlığına gönderilmek üzere İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı’na sunduğu itiraz dilekçesinde, mahkûmiyet kararının bozulmasını talep etti. Akbaş, AİHM kararını hatırlatarak, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin muhtelif maddelerinin ihlâl edildiği sonucuna varılarak karara karşı AÎHM’e müracaat edilmiştir. AİHM, 13.01.2009 tarihli kararıyla mahkûmiyete konu yazılar genel olarak ele alındığında, belli kişilere karşı kin ve nefrete teşvik veya şiddete özendirme vasfı taşımadığı sonucuna varılmıştır. AİHM, uyuşmazlık konusu müdahalenin ‘demokratik bir toplumda gerekliliği’ geçersizdir neticesine ulaşmış ve AİHS’nin 10 maddesinin ihlâl edildiği sonucuna varmıştır. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları bağlayıcıdır” dedi.

Yeni düzenleme ile “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçunun; soyut tehlike suçu olmaktan çıkarıldığını, somut tehlike suçu hâline getirildiğini hatırlatan Akbaş, bu düzenleme sayesinde “kin ve düşmanlık” ibaresinin anlamının da dikkate alındığında sadece “şiddet içeren ya da şiddeti tavsiye eden tahrikler” madde kapsamında değerlendirilebileceğini kaydetti. Akbaş, nitekim dâvâ konusu yazının, hiçbir şekilde şiddet içermediğini ve yine hiçbir şekilde şiddeti tavsiye etmediğini AİHM’in de teyid ettiğini vurguladı. Akbaş, şunları kaydetti:

“Yeni düzenleme ile müvekkile isnad olunan suçun oluşması için, kamu güvenliğinin bozulması tehlikesinin somut olgulara dayalı olarak varlığı gereklidir. Somut tehlikenin ne olduğu ve aradan geçen uzun yıllara rağmen belirlenen bu somut tehlikenin gerçekleşip gerçekleşmediği tartışılmalıdır. Yazıların neşir tarihinden bu güne kadar 8 yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen bu güne kadar bu tip yazılardan dolayı kamu güvenliği açısından somut tehlike teşkil edebilecek bir olay olmamıştır. Arz olunan bütün bu hususlar dikkate alındığında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.04.2010 tarihli tebliğnamesi ile mahkûmiyet hükmünün onanmasının talep olunmasının hukuka ve yasa hükümlerine aykırı olduğu anlaşılmaktadır.”

Avukat Kadir Akbaş, açıklanan sebeplerle ve özellikle AİHM kararı dikkate alınarak İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2008/213 E. 2008/265 K. Sayılı mahkûmiyet kararının bozulmasına karar verilmesini talep etti.

SEYHAN ŞENTÜRK

20.05.2010

 
Sayfa Başı  Geri

Bütün haberler

Başlıklar

  İkinci göçük ilkinden büyük

  AİHM, TÜRKİYE'Yİ TAZMİNATA MAHKûM ETMİŞTİ

  Önce denetleyin, sonra konuşun

  Endişeli bekleyiş sürüyor

  Yılmaz: Orta Doğu’da yolun sonunu görmek istiyoruz

  Vali Güler’den esnafa ziyaret

  Kulululardan, İsveç'e kınama mektubu

  Uludağ ve Erciyes’e kar yağdı

  Tahsil için temyizi beklemeyiz

  Demokrasiyi korumalıyız

  Kalecik’te silâhlı saldırı: 4 ölü

  Şırnak’ta 457 terör mağduruna 3.8 milyon lira

  Kamyon dehşeti: 1 ölü 10 yaralı

  İlâç firmalarından “1 Haziran” uyarısı

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Yeni Asya Gazetesi - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat-Promosyon - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım