Mevlânâ’nın 733.’ncü vuslat yıldönümü törenleri için Türkiye’deki Müslüman, Hıristiyan ve Musevi olmak üzere üç dinin temsilcileri davet edilecek. Konya Kültür ve Turizm Müdürü Abdüssettar Yarar, 1- 17 Aralık tarihleri arasında yapılacak olan Mevlânâ’nın 733.’ncü Vuslat Yıldönümü faaliyetlerinin temel amacının, medeniyetler arası diyaloğ çerçevesinde, Mevlânâ’nın ve eserlerinin, ayrım yapmadan tüm insanları kucaklayan, uzlaşma ve hoşgörüye dayanan yaklaşımını dünya kamuoyuna duyarmak olduğunu söyledi.
Yarar, Hz. Mevlânâ’nın 733. Vuslat Yıldömü için yapılan çalışmaların ve programların tanıtımı için Konya Valisi Atilla Osmançelebioğlu ve Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Akyürek’in katılımıyla basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Yarar, faaliyetleri Mevlânâ, eserleri ve Konya’nın tanıtımına katkı sağlamak, mevlevi kültürü ve sema ilkelerini dünya insanlığına tanıtmak olduğunu söyledi.
Düzenleyecekleri programlarla tüm insanları, özellikle de genç nesilleri Mevlânâ’nın ilkelerine doğru çekmek istediklerini belirten Yarar, “NESCO’nun, Birleşmiş Milletler’in genel merkezlerinin bulunduğu şehirlerde sema programları yapılacak. Türkiye’de bulunan üç dinin temsilcilerine davet gönderilecek. Dünya merkezlerinde kültür, sanat ve din merkezi olarak bilin 16 büyükşehir kentinde Hz. Mevlânâ ile ilği proğramlar düzenlenecek. Dört gün sürecek olacak olan uluslararası bir sempozyom çalışması yapılacak. Bu sempozyum iki gün İstanbul’da, iki gün Konya’da Başbakan Tayip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirilecek” ifadelerini kullandı.
Mevlânâ’nın 733. Vuslat Yıldönümü törenlerinin, uluslararası platformda Türkiye’nin tanıtımını sağlayacağını dile getiren Yarar, törenlerin Konya’nın ve Mevlânâ’nın uluslararası boyutta bir kez daha anılması istedikleri belirtti. Törenlerin Konya’da ve Türkiye’nin çeşitli illerinde yapılacağını belirten Yarar, bu yıl yapılan Mevlânâ’yı Anma Törenleri’nin, yurt dışında da gerçekleştirilecek olan 2007 Mevlânâ törenleri için bir anlamda provası anlamında düşünüldüğünü ifade etti. Hz. Mevlânâ’nın dünyaca tanınmış olmasının Türkiye’nin vazgeçilmezi olduğunu anlatan Yarar, Mevlânâ törenlerinin 1 Aralık Cuma günü Mevlânâ sevgi ve hoşgörü yürüyüşü ile başlayacağını söyledi. Yarar, törenlerin tanıtımı ve bildirilmesi için Konya’da otobüslerde, duraklarda ve kavşaklarda Türkçe, Almanca, İngilizce, Fransızca, İtalyanca, Rusca, Farsca, İspanyolca, Japonca, Arapça afişler astıklarını belirtti. Törenlerin yurt dışanda da duyurulması ve tanıtılması için 10 Eylül 2006 tarihinde 35 ayrı ülkedeki Kültür Bakanlığında bulunan bulunan ateşelikleri gönedirildiğini söyledi.
TÖRENLERDE YAPILACAK FAALİYETLER
Mevlânâ’nın 733 Vuslat Yıldönümü için çalışmalarının devam ettiğini belirten Yarar, törenlerde insanların okumaları için Hz Mevlânâ’nın eserlerinde bir set oluşturdukların ifade etti. Yarar, Hz. Mevlânâ ve Mevlevilik’le ilgili olarak hazırladıkları kitapları İngilizce, Türkçe, Rusca, Özbekce, İtalyanca, Rusca, Arapça, Farsça, Azerice, Türkmence, Bosnakça gibi dillerde baskılarının tamamlanarak okuyucularla buluşturacaklarını kaydetti.
733. Vuslat Yıldönümü faaliyetlerinin, 732. Vuslat Yıldönümü 2005 yılına göre yüzde 65 oranında artığını belirten Yarar, “1-17 Aralık’taki sema gösterilini yaklaşık 70 bin kişi seyredecektir. Türkiye, Bosna Hersek, Güney Kore, Azerbaycan, Özbekistan, Rusya ve İran’dan gelecek olan mistik müzik grupları yer alacak. Elimizdeki imkanlar doğrultusunda yer konusunda ve herhangi bir sorun yaşanmaması için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu.
Konuşmaların ardından basının sorularını yanıtlayan Yarar, ıÜüFener-Rum Patriği Bartholomeos’un Mevlânâ törenlerine davet edilip edilmediği yönündeki bir soruya, şu ana kadar Fener-Rum Patriği Bartholomeos’a davetiye gönderilmediğini, ancak ilerleyen günlerde patriğe 17 Aralıktaki Şeb-i Arus törenine katılması için davetiye göndermeyi düşündüklerini söyledi.
|
Yeni Asya gazetesi Trabzon temsilciliği tarafından organize edilen, sosyal pazarlama ve imaj oluşturma konulu seminer İntizam Seyda Durgun tarafından Trabzon ticaret odası Ali Osman Ulusoy toplantı salonunda verildi.
“Pazarlama aslında hizmet etmek demektir. Bir düşünce pazarlamasıdır. Bir ifadeyle kâinatı fethetme eyleminin bir aşamasıdır sosyal pazarlama” diyerek seminerine başlayan Durgun şöyle devam etti: “İslâmdan önceki Ömer’le İslâmdan sonraki Ömer sosyal pazarlamaya çok güzel bir örnektir. Gerektiğinde balığın gözüyle dünyaya bakma sanatıdır. Mesaj vermeden önce hedef kitleye kulak verilmeli, onların durumları göz önünde bulundurulmalıdır.
Sosyal pazarlama için gençler ve çocuklar uygun hedeftir. Çünkü onları değiştirmek, benimsetmek daha kolaydır. İdeolojik tarafına toplum mühendisliği adı verilen sosyal pazarlama topluma mesaj vermelidir.
Bizim farkımız İslâm hizmetinde olmamız, üstünlüğümüz Risâle-i nur, ayrıştırıcı üstünlüğümüz ise Yeni Asya olmamızdır. Mesajımızı paketlemenin önemine değinen İntizam Seyda DURGUN, şöyle dedi, mesela Mevleviliğin (Mevlanalın) sevgi ve hoşgörüyü paketlemesi gibi mesajımızı paketlemeliyiz.
Alışkanlıklardan kurtulup yeni davranışlar geliştirmek psikolojik bedel ister. Önce kendi dünyamızda içselleştirmeli sonra mesajı vermeliyiz. Aksi takdirde mesaj muhatabına ulaşmaz. 21. yüzyılda artık hürriyete, bireye, yenilenmeye, öğretişime değer veriliyor ya yeni hal’e adapte olunacak ya da yok olunacak. İnsanlığın saadeti bizim saadetimizdir. Davasını ifade eden kazanır.” İkinci bölümde Yeni Asya medya grup yapılanması hakkında detaylı bilgi veren konuşmacı katılımcıların sorularını cevaplandırdı. Memnuniyetlerini dile getiren konuklar İntizam Seyda Durgun’a, organizatörlere ve Yeni Asya Medya Grup a teşekkürlerini sundular.
|
