Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 05 Haziran 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

ABD’ye yaylım ateşi

Sovyetler Birliği’nin son lideri Mihail Gorbaçov, ABD’yi dünya barışına zarar vermekle suçladı. Son 15 yılda “doğu-batı” ilişkilerinin büyük zarar gördüğünü öne süren Mihail Gorbaçov ,”İlişkiler beklenenden çok daha kötü durumda” dedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise ABD’nin Doğu Avrupa’ya yerleştirmeyi planladığı füze savunma sistemleri ile nükleer çatışma riskini artırdığını söyledi.

BBC Özbek servisinde konuyla ilgili yer alan haberde Gorbaçov, Rusya’nın iyi niyet politikasına rağmen ABD’nin Rusya’yı uluslararası diploması arenasından silmeye ve önünü tıkamaya çalıştığını belirtti. Gorbaçov, dünya barışı adına atılan olumlu adımlara rağmen ABD’de göreve gelen şahin kadronun barışı baltaladığını iddia etti. SSCB’nin son lideri, doğu-batı hattında gerilimin azalması ve ilişkilerin normale dönmesi için ABD’nin bir an önce Afganistan ve Irak’taki maceracı tutumuna son vermesi gerektiğinin altını çizdi. Gorbaçov, görevini bırakmak üzere olan İngiltere Başbakanı Tony Blair’e de eleştiriler gönderdi. Blair’i de dünya barış sürecini baltalamakla suçlayan Gorbaçov, İngiliz liderinin başta Irak olmak üzere barış konusunda büyük güven kaybettiğini belirtti.

ABD, NÜKLEER SAVAŞ İHTİMALİNİ ARTTIRIYOR

Bu arada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ABD’nin Doğu Avrupa’ya yerleştirmeyi planladığı füze savunma sistemleri ile nükleer çatışma riskini artırdığını söyledi.

Almanya’da Çarşamba günü başlayacak G8 zirvesi öncesi Avrupa basınına röportajlar veren Putin, İtalyan Corriere della Sera’ya yaptığı açıklamalarda ABD’nin soğuk savaş döneminde olduğu gibi nükleer çatışma riski oluşturduğunu savundu. Putin açıklamasında, “Eğer ABD nükleer gücü Avrupa topraklarında artırmaya başlarsa, biz de kendimize Avrupa’da yeni hedefler belirlemek zorunda kalırız. Bunun için karadan ya da denizden fırlatılan füze sistemleri ile askeri gücümüzü geliştiriyoruz.” dedi. Putin dengenin bozulmasından Rusya’nın sorumlu olmadığını, ilk adımı atanın ABD olduğunu belirterek, “Hiç kimse Rusya’dan tek taraflı olarak silâhsızlanma beklememelidir.” değerlendirmesinde bulundu.

PUTİN: EN SAF DEMOKRASİ BİZDE

Öte yandan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ‘’en saf ve kusursuz demokratın’’ kendisi olduğunu söyledi. Putin, Alman Der Spiegel dergisi genel yayın yönetmeninin, ‘’Eski Almanya Başbakanı Gerhard Schröder’in söylediği gibi en iyi demokratlar sınıfında mısınız?’’ sorusuna, ‘’Kesinlikle ben en saf ve kusursuz bir demokratım.’’ karşılığını verdi.

/ TAŞKENT

05.06.2007


 

İşgalcilerde hayal kırıklığı

ABD’de yayımlanan New York Times gazetesi, ABD ordusunun Irak’ın başşehri Bağdat’a gönderdiği takviye birliklerin güvenliği sağlama amacına ulaşamadığını yazdı.

Gazetenin internet sitesinde, Amerikan ordusunun hazırladığı bir rapora dayanılarak verilen haberde, Bağdat’a takviye birliklerin konuşlandırılmaya başlamasından üç ay sonra, Irak ve Amerikalı güvenlik güçlerinin Bağdat’ın 457 mahallesinin sadece 146’sında halkı koruyabildiği belirtildi. Habere göre, diğer mahallelerde birliklerin “direnişçileri ortadan kaldırmak için operasyonlara hâlâ başlamadığı, çünkü direnişle karşılaştığı” kaydedilen raporda, bazı bölgelerde şiddetin azalmasına rağmen, başşehrin Şiilerle Sünnilerin birlikte yaşadığı batı mahallelerinde şiddetin kronik bir hal aldığı ifade edildi.

Irak’ta Şubat ortasında ortaya atılan ve şiddetin pençesindeki Bağdat’ı güvenli hale getirmeyi amaçlayan plan çerçevesinde 85 bine yakın takviye asker başşehre konuşlandırılmıştı.

BM’ye göre, Irak’ta daha ziyade mezhep farklılıklarına bağlı şiddet olaylarında 2006 yılında 16 binden fazla insan öldü.

/ WASHINGTON

05.06.2007


 

Lübnan’da ikinci cephe

Lübnan’da askerlerle militanlar arasındaki çatışmalarda 20 Mayıs’tan bu yana 107 kişinin öldüğü bildirildi.

Askeri yetkililer ve hastane kaynaklarından alınan bilgiye göre, Lübnan’ın kuzeyindeki Filistin mülteci kampı Nehr El Bared’de şimdiye dek 44 asker ve 41 Fethülislâm militanı öldü.

Çatışmalar sırasında Nehr El Bared’de 17 Filistinli sivilin öldüğü açıklanırken, Lübnanlı bir sivilin 20 Mayıs’ta Trablus’taki çatışmalarda yaşamını yitirdiği kaydedildi.

Lübnan’daki en büyük mülteci kampı Ayn El Hilve’nin girişinde, önceki gece yarısından sonra Cünd ül Şam adlı örgütün militanlarıyla çıkan çatışmadaysa 2 Lübnan askerinin ve 2 militanın öldüğü, 11 kişinin yaralandığı bildirildi. Kaynaklar, askerler ve militanlar arasındaki bu çatışmalarda Lübnan’daki iç savaşın 1990’da sona ermesinden bu yana en fazla can kaybının verildiğini belirtiyor.

Yaklaşık 2 saat süren ve ağır makineli tüfekler, el bombaları ile havan toplarının kullanıldığı çatışma, Filistinli militanların Nehr El Bared mülteci kampında Fethülislâm grubu ile çatışan Lübnanlı askerlere ikinci bir cephe açma çabası olarak yorumlanıyor.

Cünd ül Şam’ın küçük bir grup olduğu ve Fethülislam ile aynı tarafta yer aldığı, ancak iki grubun örgüt yapıları arasında bağlantı olmadığı belirtiliyor.

/ BEYRUT

05.06.2007


 

Humeyni ölüm yıldönümünde anıldı

İran İslam Cumhuriyeti Dini Lideri Ayetullah Seyid Ali Hamaney, İran halkının kendi hak ve hukukunu şu ana kadar savunduğunu ve bundan sonra da savunacağını söyledi.

Humeyni’nin türbesinin bulunduğu alanda aralarında yabancı misafirlerin de bulunduğu on binlerce kişiye hitap eden Hamaney, İran halkının geçmişte olduğu gibi bundan sonra da kendi hakkını koruyacağını ifade etti. İran halkının hak ve hukukunu korumak için her türlü tehlikeyi göz aldığını söyleyen Hamaney, buna örnek olarak da İran-Irak savaşını gösterdi.İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, ülkesinin nükleer programından vazgeçmeyeceğini ve ‘’direneceğini’’ söyledi.

NEJAD: İRAN YENİLMEDİ, YENİLMEYECEKTİR!

Bu arada, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad, nükleer programdan vazgeçmeyeceklerini ve bu konuda Batı’ya karşı yenilmeyeceklerini söyledi.

Ahmedinecad, “Bütün dünya güçleri biraraya gelse, İran halkı yenilmezdir ve hep yenilmez kalacaktır” dedi. Öte yandan, İspanyol hükümeti, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad’ın “İsrail’in yıkılması için geri sayım başladı” şeklindeki sözlerini kınamak için İran’ın Madrid Büyükelçisi Seyid Davud Salehi’yi Dışişleri Bakanlığına çağırdı.

/ TAHRAN

05.06.2007


 

Gates: İran, Taliban’a arka çıkıyor

Amerikan Savunma Bakanı Robert Gates, İran’dan Afganistan’a silah sevkinin başladığını ileri sürdü.

Afganistan’da Devlet Başkanı Hamid Karzai ile görüştükten sonra basın toplantısı düzenleyen Gates, Karzai ile İran silahları sorununu ele aldıklarını belirterek, son birkaç aydır İran’dan Afganistan’a silah sevkıyatı olduğunu, ancak bu durumdan İran hükümetinin haberi olup olmadığını ya da desteklediğini bilmediklerini söyledi. İran silahlarının Taliban militanlarına ulaştırıldığını söyleyen Gates, bu silahların bazılarının da Afganistan’da uyuşturucu ticaretiyle uğraşan suçlular tarafından temin edilmiş olabileceğini ifade etti.

/ KABİL

05.06.2007


 

İran: Füze savunma sistemi yılın şakası

İran Ulusal Yüksek Güvenlik Konseyi (UYGK) Genel Sekreteri Ali Laricani, ABD’nin İran’a karşı Doğu Avrupa ülkelerine füze savunma sistemi kurma planını, “yılın şakası” olarak nitelendirdi.

Aynı zamanda ülkesinin nükleer konudaki baş müzakerecisi olan Laricani, “ABD’nin Doğu Avrupa ülkelerine füze savunma sistemlerini İran nedeniyle yerleştirmeyi planladığı” konusundaki soru üzerine, “İran füzelerinin menzili belli, Avrupa’ya kadar gitmez. Bunu Amerikalılar da çok iyi biliyor ama bu şakaları sık sık yapıyorlar” dedi.

/ TAHRAN

05.06.2007


 

‘G-7 Zirvesi şamatadan ibaret’

Eski Almanya Başbakanı Helmut Schmidt, AB içinde oy birliğiyle karar alınması sistemini, gelecekte kaos nedeni olacağı gerekçesiyle sert bir şekilde eleştirdi.

Schmidt, Bild gazetesine verdiği röportajda, 27 üyeli AB’nin gelecekte yönetilip yönetilemeyeceği şeklindeki bir soruya karşılık, “Zaten hiçbir zaman yönetilebilir değildi. Ancak AB’nin kurallarını değiştirmeden 12 üyeden 15’e yükselmek, şimdi de 27 üyeye ulaşmak, gelecekte de belki 28’e, bayan Merkel’in suçu değil’’ dedi. Bunun sorumluluğunu geçen 15 yıl içindeki hükümet ve devlet başkanlarıyla dışişleri bakanlarının taşıdığını ifade eden Schmidt, ‘’1992 yılında Maastricht’ten bu yana hiçbir şey değişmedi. Tüm önemli kararlarda oy birliği kuralı var. 27 ülkenin her birinin de veto hakkı bulunuyor. Bu, benzeri olmayan bir skandal’’ şeklinde görüş belirtti.

/ BERLİN

05.06.2007


 

KKTC'de Bakan Öztürk görevinden alındı

KKTC’de Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ile Özgürlük ve Refah Partisi (ÖRP) koalisyon hükümetinde Ekonomi ve Turizm Bakanı olarak görev yapan ÖRP’li Enver Öztürk, bakanlık görevinden alındı.

KKTC Başbakanı ve CTP Genel Başkanı Ferdi Sabit Soyer ile Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı ÖRP Genel Başkanı Turgay Avcı, Başbakanlıkta düzenledikleri ortak basın toplantısında Öztürk’ün görevden alındığını açıkladı. Başbakan Soyer, ÖRP Genel Başkanının istemi doğrultusunda Öztürk’ü görevden aldığını ifade ederek, Bakanlıktan alınma talebine olumlu cevap verdiklerini söyledi. Başbakan Yardımcısı, Dışişleri Bakanı ÖRP Genel Başkanı Turgay Avcı da Öztürk’ün partinin genel politikalarıyla ilkelerine uyum sağlayamadığını, Bakanlık görevindeyse halkın beklentilerine cevap veremediğini bu sebeple görevden alınmasına karar verildiğini kaydetti. Avcı, yeni Ekonomi ve Turizm Bakanını Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, onayladıktan sonra kamuoyuna açıklayacaklarını belirtti.

/ LEFKOŞA

05.06.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004