Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 10 Ağustos 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

Irak’tan çekilme sinyali

Amerikan araştırma kuruluşu RAND Corporation’ın yaptığı bir araştırmaya göre, Irak’taki şiddet olaylarının yaz sonuna kadar azalmaması halinde, bu ülkedeki Amerikan birliklerinin çekilmesi yönündeki siyasi baskı dayanılamaz hale gelebilir.

Amerikan Hava Kuvvetleri’nin maddi destek sağladığı kuruluşun, sonuçları önceki günyayımlanan araştırmasında, ‘’Yakın zamanda başarıya ulaşılacağı konusunda iyimser değiliz. Yaz sonuna kadar şiddet olaylarında hayatını kaybeden Iraklıların sayısı azalmazsa, ABD’de, Amerikan birliklerinin Irak’tan çekilmesi için yapılan siyasi baskı dayanılamaz hale gelebilir’’ denildi.

Amerikan ordusu, Irak’a yılbaşından beri takviye asker gönderilmesinin şiddet olaylarının azalmasını sağladığını açıklamıştı. Ancak 3 Irak bakanlığından elde edilen verilere göre, geçen ay Irak’ta 1652 sivil öldü. Bu sayının haziran ayındaki sivil kayıp sayısının üçte biri oranında fazla olduğu belirtiliyor.

Araştırmayı hazırlayan uzmanlardan Olga Oliker, Irak’taki şu anki şiddet düzeyinin, takviye birlik gönderilmesi stratejisinin etkili olmadığını gösterdiğini söyledi.

Raporu hazırlamak için bir yıldan uzun bir süre Irak’ta yaşayan Oliker, ‘’Irak’taki şiddet, kabul edilemez bir düzeyde’’ diye konuştu.

Kuruluşun, düzeni kabul ettirmek için ezici güç kullanımı, ülkenin etnik kriterlere göre bölünmesi, iç savaşı kazanacak tarafın desteklenmesi gibi seçenekleri de incelediği belirtilen raporda, bu seçeneklerin hiçbirine çok fazla başarı şansı tanınmadığı kaydedildi.

Raporda, ABD’nin Irak’ta sonsuza dek kalamayacağı ve Amerikan hükümetinin çekilmenin sonuçlarına ve Irak’taki çatışmanın sürmesi ihtimaline, çekilmeye karar vermeden şimdiden hazırlanması gerektiği belirtildi. Çekilmenin aceleyle yapılmaması gerektiği kaydedilen raporda, Washington yönetiminin bazı kurumları Iraklı yetkililere devretmesi, mülteci akınına karşı komşu ülkelere yardım etmesi gibi tavsiyelerde bulunuldu.

/ WASHINGTON

10.08.2007


 

‘Azerbaycan Karabağ savaşına hazırlanıyor’

Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ’ı Ermenilerden geri almak için savaşa hazırlandığı iddia edildi. Rusya merkezli IslamNews sitesinde yayınlanan “Azerbaycan Karabağ için savaşa hazırlanıyor “ başlıklı makalede Azerbaycan ordusunun savaş hazırlığı yaptığı iddia edildi. Valeriy Petrov tarafından yazılan söz konusu makale Azerbaycan medyasında da geniş yer buldu.

Petrov, makalesinde Azerbaycan’ın savaşa hazırlandığına delil olarak, son zamanlarda askeri bütçesini artırmasını ve yeni askerî araçları almasını gösteriyor. Petrov makalesinde, sadece 2007 yılında Azerbaycan’ın bütçeden Savunma Bakanlığı için 912 milyon dolar ve savunma sanayisi için 126 milyon dolar ayrıldığını belirtiyor.

Yazar makalede Rusya’nın VPK gazetesini kaynak göstererek son yıllarda Azerbaycan’ın; Ukrayna’dan 12 adet RSZO “Smerç” füzesi, Bulgaristan’dan 36 adet 130 milimetre M-46 silâhları ve Ukrayna’dan 72 adet MT-12 tanksavar, Gürcistan’dan ise 6 adet Su-25 hücum uçağı aldığını yazıyor. Petrov, ayrıca Azerbaycan’ın son zamanlarda Ukrayna’dan aldığı MiG-29 savaş uçaklarının gösteri uçuşları yaptığın vurguluyor. Petrov, Azerbaycan medyasını kaynak göstererek, ABD’nin Azerbaycan’da 6 askeri havaalanını modernize ettiğini, bunun savaşa bir hazırlık göstergesi olduğunu illeri sürüyor. Makalede, Azeri ordusunun Ukrayna ve Slovakya’dan çok sayıda T-72 tankı alındığını ve Beyaz Rusya’nın ise resmi olarak Azerbaycan’a 19 T-72 tank sattığı ifade ediliyor.

Makalede Azeri askeri uzman Üzeyir Ceferov’un, “Eğer yarın Karabağ’ı savaş yoluyla kurtarma emri gelirse, bu bizim için fazla zahmetli olmayacaktır. 2007 yılında bütçeden, ordu için 1 milyar 100 milyon dolar ödenek ayrıldı ve biz bunu en iyi şekilde kullanmalıyız.” sözleri yer alıyor. Makalede Ermeni Diasporası sitesinden alınan” Dağlık Karabağ’ı ABD ordusu bile almakta zorlanır. Burası çok zor bir kale” sözlerine yer veriliyor. Ermeniler 1990’ıncı yılların başında Dağlık Karabağ’ı işgal ettiler. Yüzlerce Azeri vatandaşı bölgeden mülteci durumuna düştü. Sorun AGİT bünyesinde kurulan Minsk Grubu tarafından barış yoluyla çözülmeye çalışılıyor.

Bu arada, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenilerin Yukarı Karabağ’da işgal politikasına son vermeleri durumunda, Azerbaycan ile işbirliğinden daha kazançlı çıkacaklarını söyledi.

/ MOSKOVA

10.08.2007


 

Daily Telegraph: İran rejimi göründüğünden daha zayıf

Daily Telegraph’ın diplomasi editörü David Blair’in İran izlenimlerine iki tam sayfa ayıran gazete, zengin doğal kaynaklara rağmen kötü giden ekonominin, Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad’ı 2009 seçimlerinde zorlayacağı görüşünü savunuyor.

Gazete, şimdi “Tahran sokaklarında genç İranlılar Batı modası filmleri ve müziğine düşkünlüklerini anlatıyorlar” diyor. “İranlılar, cumhurbaşkanlarının süper güce meydan okumasını göklere çıkarmaktan çok uzaklar. Gitgide daha fazla İranlı, muhalif safa geçiyor. Ahmedinecad’ın görevden ayrılmasına yol açabilecek siyasi hareketlenmelerinin ilk belirtileri, artık gözle görülüyor.” Gazete, İran’ın dini anlamda kalbi sayılan Kum’daki ayetullahlar arasında ‘Büyük Şeytan’ Amerika ile görüşmeyi destekleyenler olduğunu da belirtiyor. Bunlardan biri, ülkede sadece 15 adet olan büyük ayetullahlardan Yusuf Sâni. David Blair 70 yaşındaki Sâni’nin reformcular için bir esin kaynağı olduğunu söylüyor. “Sâni, şeriatin erkek ve kadın arasında mutlak eşitlik sağlayacak şekilde yorumlanması gerektiğine inanıyor.

/ LONDRA

10.08.2007


 

Bush ezberini ve istifini bozmuyor

ABD Başkanı George Bush, Avustralya Başbakanı John Howard’a ‘’Irak ve Afganistan’da gidişin zor olduğunu, ancak gelişme kaydedildiğini’’ söyledi.

Beyaz Saray, Bush ve Howard’ın yaptığı telefon görüşmesinde Irak’taki durumu, Avustralya’nın ev sahipliğinde gelecek ay yapılacak Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Forumu öncesinde uluslararası ekonomik görünüşü ve iklim değişikliği konularının ele alındığını bildirdi.

Başbakan Howard da Sidney 2GB radyosuna, telefon görüşmesiyle ilgili olarak ‘’Sayın Başkan Irak ve Afganistan’da olup bitenlerle ilgili son intibalarını iletti’’ dedi.

Howard, Başkan Bush ile Irak’taki birliklerin bölgeden çekilmesi konusunda yapılan baskıların, terörizm için bir zafer olmayacağına dair güvence vermesi gerektiği konusunda aynı görüşü paylaştığını söyledi.

/ CANBERRA

10.08.2007


 

Bush, destekçilerinin aynası ve aynısı

ABD’de yayınlanan USA Today gazetesi, sayfalarında Başkan George Bush hakkında ilginç bir habere yer verdi. Bu haberde, Başkan Bush’un hâlâ kendisini destekleyenleri görmek için aynaya bakmasının yeterli olduğu ifade edildi.

Haberde, yapılan kamuoyu araştırmalarının, Başkan Bush’u destekleyenlerin, kendisiyle aynı kişisel profile sahip Amerikalılar olduğunu ortaya çıkardığı kaydediliyor. Buna göre Başkan Bush’u destekleyenlerin profili şöyle; beyaz, erkek, Cumhuriyetçi ve her hafta kiliseye devam eden Evanjelik Hıristiyan.

AP - Ipsos aracılığıyla yapılan son kamuoyu yoklamasına göre Temmuz ayında, Bush Amerikalıların sadece üçte birinin desteğine sahip. Irak Savaşındaki kayıplar, göçmen reformu gibi iç politika konularındaki başarısızlıklar ve yönetim skandalları, 11 Eylül’den hemen sonra yüzde 90 kamuoyu desteğiyle rekor kıran Bush’un, 5 yıl sonra en az halk desteğine sahip başkan rekoru kırmasına da yol açtı.

AP - Ipsos araştırmasına göre Başkan Bush’un çoğunluk desteği bulabildiği toplumsal tek bir grup var; Cumhuriyetçi, orta yaş erkek, beyaz, haftalık kiliseye devam eden Evanjelik. Araştırmanın bir başka çarpıcı sonucu ise, Bush’un, en büyük destekçisi olan Evanjelikler arasında da desteğinin aşınmakta olduğu. Mayıs ayında yüzde 57 olan Evanjelik desteği, Temmuz ayında yüzde 44’e geriledi. Araştırmanın, Bush’a olan kamuoyu desteğiyle ilgili bulduğu diğer ayrıntılar şöyle:

- Yaş gruplarına bölündüğünde en büyük desteği 40’lı yaşlardan alıyor.

- Beyazlar ve Hispanikler, siyahlara oranla çok daha fazla beğeniyorlar.

- Kırsal kesimden aldığı destek şehirlerdeki desteğinden çok fazla.

- Evli çiftler, bekarlara oranla daha fazla destek veriyorlar.

- Güney ve Batı eyaletleri, Orta Batı (Midwest) ve Kuzeydoğu eyaletlerine göre daha fazla destekliyor.

/ WASHINGTON

10.08.2007


 

Pakistan’ın yeşili, Türk kırmızısı mı oluyor?

Pakistan’da 1,000 rupelik banknotların üzerine koyulan Pakistan bayrağının yeşil değil de kırmızı basılarak Türk bayrağına benzemesi tartışmalara sebep oldu.

Pakistan parlamentosu, paraların üzerinde yer alan bayrağın Türk bayrağına daha çok benzemesi üzerine olayla ilgili soruşturma başlattı.

İktidardaki Müslümanlar Birliği partisinden Reşid Ekber Han da paranın üzerindeki bayrağın Türk bayrağına benzemesini protesto etti. Ekber Han, Dawn gazetesine yaptığı açıklamada “Bu büyük bir yanlıştır ve düzeltilmelidir” dedi.

Üst düzey mali yetkililer ise Ulusal Meclis’in banknotu onayladığını ve paranın 2006 yılı sonlarında tedavüle girdiğini hatırlattı. Paranın 16 dolar değerinde olduğu belirtildi.

/ İSLAMABAD

10.08.2007


 

Müşerref olağanüstü hal teklifini reddetti

Pakistan Devlet Başkanı Pervez Müşerref, ülkede olağanüstü hal ilân edilmesi teklifini reddetti.

Adının açıklanmasını istemeyen bir hükümet yetkilisi, AFP’ye yaptığı açıklamada, olağanüstü hal ilân edilip edilmemesiyle ilgili son istişarelerde bulunmak üzere kurmaylarıyla bir araya gelen Müşerref’in bu fikri reddettiğini söyledi. Aynı yetkili, Müşerref’in üst düzey yetkililerin iç ve dış tehditlere karşı olağanüstü hal ilân edilmesine yönelik tavsiyelerini yerinde bulmadığını belirterek, “Devlet Başkanı olağanüstü hal ilân edilmesi tavsiyelerini reddetti” ifadesini kullandı.

/ İSLAMABAD

10.08.2007


 

Belçika’da, ‘İslâmlaşmaya son’ yürüyüşü

‘’Avrupa’da İslâmlaşmayı durdurmak’’ hedefinde olduğunu ileri süren ‘’Stop the Islamisation of Europe” (SIOE) isimli bir kuruluş, 11 Eylül 2007 tarihinde Brüksel’de Avrupa Parlamentosu önünde gösteri düzenleyeceğini açıkladı. Aşırı sağcı örgütlerle bağlantısı bulunmadığını savunan İngiltere ve Danimarka kökenli SIOE, konuya ilişkin açıklamasında, ‘’İslamî yaklaşım ve uygulamaların Avrupa’yı işgaline karşı mücadele verdiğini’’ iddia etti.

‘’Müslümanların Avrupa’da, demokrasi ve eşitliği yıkan Şeriat kurallarını geçerli kılmayı denediklerini’’ öne süren SIOE, bu yaklaşımın Avrupa ülkeleri anayasalarına aykırı olduğunu belirtti.

SIOE, 11 Eylülde Avrupa Parlamentosu önünde ‘’onbinlerce gösterici’’ toplayacağını iddia ederken, Belçika güvenlik birimleri ve Brüksel polisi, gösteriye izin verilip verilmeyeceği konusundaki soruları cevapsız bırakıyor.

Belçikalı yetkililer, bu tür bir gösterinin oluşturacağı güvenlik sorunlarını ve karşı gösteriler düzenlenmesi ihtimalini inceliyor.

/ BRÜKSEL

10.08.2007


 

Crespo: AB demokratik küreselleşmeyi desteklemeli

Avrupa Parlamentosu Sosyalist Grup üyesi Enrique Baron Crespo, dünyada en fazla kalkınma yardımı sağlayan Avrupa Birliği’nin barış ve sosyal adalet temelinde demokratik küreselleşmenin savunucusu olması gerektiğini belirtti.

ABHaber sitesinde yer alan habere göre Crespo, Avrupa Birliği’nin AB yakın gelecekte dünya ekonomisinin öncü gücü olacağını belirterek günümüzde Birliğin Birleşmiş Milletlerin giderlerinin yüzde 40’ını karşıladığını söyledi. BM’nin Milenyum Kalkınma Hedefleri konusunda verdiği teminatları büyük oranda tutturduklarını ifade eden Crespo, AB’nin kıta içerisinde sağladığı demokratikleşmeyi küresel alana taşımak hedefinde olduğunu vurguladı.

AB’nin Birlik içerisindeki demokratikleşmeyi güçlendirerek dünyanın geri kalan bölgelerindeki demokratikleşmeyi destekleyebileceğini ifade eden Crespo, sosyal adalet ve eşitliğe dayalı bir küreselleşmeye taraf olduklarını bildirdi. Dünya Ticaret Örgütü’nde az gelişmiş ülkeler lehine ithalat kotalarının kaldırılmasını savunan Crespo, AB’nin bu konuda adımlar atacağını ifade etti.

ABD’nin Irak’a operasyonunu da “çağdışı bir yöntem” olarak tanımlayan Crespo, sömürge döneminin ardından hiçbir işgalin, işgal edilen ülke tarafından kabul görmediğini kaydetti.

YENİ ASYA / BRÜKSEL

10.08.2007


 

6 yeni tür bulundu

Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nin, şiddet sebebiyle onlarca yıldır girilemeyen doğu kesiminde, aralarında bir yarasa ve iki kurbağa olmak üzere 6 yeni canlı türü bulundu. Merkezi New York’ta bulunan Doğal Hayatı Koruma Derneği, Ocak ve Mart ayları arasında, Tanganyika gölünün batısındaki ormanda araştırma yapan uzmanların, 6 yeni tür keşfettiklerini açıkladı.

Derneğin açıklamasında, 1000 kilometrekarelik bozulmamış bir alanda, deniz seviyesinden 2725 metre yükseklikte yapılan araştırma sonucunda yarasa ve kurbağalarla birlikte bir kemirgen, iki fare ve iki kurbağa türünün ortaya çıkarıldığı belirtildi.

Açıklamada, bölgenin biyolojik açıdan çok zengin olduğu, çok sayıda şempanze, bufalo, fil, leopar ve maymun barındırdığı kaydedildi.

Araştırmacı Andrew Plumptre, çok kısa süre içinde 6 yeni tür bulduklarını, daha fazla zamana sahip olmaları halinde bu sayının artabileceğini söyledi.

/ NEW YORK

10.08.2007


 

Karaciğer kanserine erken teşhis metodu

Bilim adamları, karaciğer kanserini erken aşamada tesbit edebilecek ve daha kesin bir teşhis sağlayabilecek basit bir kan testi geliştirdi.

Çalışmanın başkanlığını yürüten Belçika’da Flanders Biyoteknoloji Enstitüsü ve Gand Üniversitesi’nden Chitty Chen, halen kullanılan tetkiklerin biyopsiler, görüntüleme ve doktorların kötü huylu tümörleri tesbit edebildiği AFP testi olduğunu belirterek, ancak bu yöntemlerin, tümörün ilk aşamada mı, yoksa ileri aşamada mı olduğunu da ortaya koyan yeni test kadar hassas olmadığını kaydetti. Geliştirilen yeni kan testinin hastalara erken teşhis imkânıyla hayatta kalmak için daha fazla imkân tanıdığını anlatan Chen, karaciğer kanserinin erken aşamalarında belirti vermediğini hatırlattı. Chen, semptomlar ortaya çıktığında karaciğerin görevini yapamaz hale geldiğini ve genelde tedavi için çok geç olduğunu belirtti.

/ LONDRA

10.08.2007


 

Böcekler kâinatı rengârenk görüyor

Böceklerin insan gözünün görebildiğinden çok daha geniş bir ışık yelpazesini görme kapasitesi bulunuyor.

Norveçli bir bilim adamı, insan gözünün görebildiğinden çok daha geniş bir ışık yelpazesini görme kapasitesi bulunan böceklerin çiçekleri nasıl gördüğünü belirledi. Norveçli Bjorn Roslett, insan gözüyle görülemeyen bu renk ve desenleri ultraviyole ışıkla fotoğrafladı. Fotoğraflarda görülen renkler temsili olsa da, insan gözüne tek renkli olarak görünen birçok çiçeğin, böcekler tarafından rengârenk ve desenli olarak görüldüğü ortaya çıktı. Desenlerin, böcekleri çiçeklerin üzerindeki polene yönlendirdiği sanılıyor.

10.08.2007


 

Endeavour sorunsuz fırlatıldı

Uluslararası Uzay İstasyonu’na (UUİ) destek amacıyla gönderilen uzay mekiği Endeavour dün başarıyla fırlatıldı.

Yetkililer, yerel saatle 18.36’da (TSİ 01.36) uzaya fırlatılan uzay mekiği Endeavour’un 2 gün içinde UUİ’ye ulaşmasının beklendiğini belirttiler. Endeavour mürettebatı arasında bulunan ve Idaho’da ilkokul öğretmenliği yapan Barbara Morgan, uzaya çıkan ilk ilkokul öğretmeni ünvanını kazandı. Daha önce başka bir öğretmen, 1986’da, fırlatıldıktan 11 saniye sonra infilak eden Challenger kazasında uzaya çıkamadan hayatını kaybetmişti.

/ CAPE CANAVERAL

10.08.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri