Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 30 Kasım 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Ekonomi

 

Komaya girmek üzereyiz

İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük, ‘’Bugün öyle bir noktaya geldik ki, reformların hayata geçmesi dahi belki de sorunlarımıza çözüm olmaya yetmeyecektir. Hasta komaya girmek üzeredir” dedi.

Küçük, Kasım ayı Meclis Toplantısında yaptığı konuşmada, 2002, 2003 ve 2004 yıllarında sanayi üretimindeki yıllık artış oranının yüzde 9’un üzerinde olduğunu, ancak bu “parlak dönemin” kısa sürdüğünü ve 2005 ile birlikte artış oranlarının yüzde 5’ler civarına gerilediğini, yüzde 9’lar civarındaki büyümenin yüzde 5’lere gerilemesinin hem sanayi hem de ekonomi adına büyük bir kayıp olduğunu söyledi.

Kârlılıktaki düşüşe de işaret eden Küçük, kârlılıktaki “en dramatik” düşüşün, tekstil, giyim, deri ve ayakkabı grubunda yaşandığını kaydederek, şöyle konuştu: “Bizler, kârlılıktaki gerilemeyi sanayimiz ve ekonomimiz adına ciddi bir tehdit olarak görüyor ve ısrarla bu konuya dikkati çekmeye çalışıyoruz. Şu gerçeğin altını özenle çizmeye çalışıyoruz ki, kârlılık, işletmeleri ilgilendiren mikro bir mesele değil, tüm ekonomiyi ilgilendiren makro bir meseledir. Kârlılığı düşen bir işletme, nasıl kaynak oluşturacak, nasıl yeni yatırım yapacak, nasıl yeni istihdam sağlayacak ve çalışanlarına nasıl tatmin edici ücret verebilecektir? İşletmelerin yeterince kar yaratamadığı, çalışanların yeterince ücret alamadığı bir ekonomide tasarruflar nasıl olacak da artacaktır?”

2007’nin son ayına yaklaşırken, sorunların çözümünde netice alamadıklarını gördüklerini savunan Küçük, “Bugün öyle bir noktaya geldik ki, reformların hayata geçmesi dahi belki de sorunlarımıza çözüm olmaya yetmeyecektir. Hasta komaya girmek üzeredir. Acilen hayat kurtaracak, yeni ve yaratıcı enstrümanların devreye sokulması gerekmektedir. Aksi takdirde, ödediğimiz fatura giderek ağırlaşacak, büyük kayıplar gündeme gelebilecektir” dedi

/ İSTANBUL

30.11.2007


 

Telekom’da grev bitti

Türk Telekom’da 44 gündür grevde olan işçiler, anlaşmanın sağlanmasının ardından dün sabah iş başı yaptı. Türk Telekom’da 16 Ekim’de başlayan grev önceki gün taraflar arasında sağlanan uzlaşmayla sona erdi.

Anlaşmaya göre, çalışanların ücretlerine, birinci yıl yüzde 10, ikinci yıl yüzde 6,5 artı enflasyon oranında artış yapılacak. Grevin bitmesiyle dün işbaşı yapan çalışanlar, iş yerlerinin girişlerine asılan ‘’Bu iş yerinde grev var’’ yazılı pankartları kaldırdı. Grev gözcülerinin nöbetleri de sona erdirildi.

1 milyon 100 bin iş günü kayıp

Türk Telekom yönetimi ile Türkiye Haber-İş Sendikası’nın anlaşmasıyla sona eren grevin bilançosu ortaya çıkmaya başladı. Yaklaşık 25 bin işçinin 44 gün süren grevi nedeniyle 1 milyon 100 bin iş günü kayboldu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının verilerine göre, bu rakam iş günü kaybı açısında son 11 yılda yaşanan grevlerin yıllık rakamlarını geride bıraktı.

Bu arada, Türk Telekom grevinde kaybolan iş günü sayısı, 1963 yılından bu yana grevin yasak olduğu 1981, 1982, 1983 yılları dışındaki 41 yılda gerçekleştirilen en büyük grevlerden biri oldu. Türk Telekom grevi, 30 yılda gerçekleşen grevlerde kaybolan iş günü sayısını geride bıraktı.

/ ANKARA

30.11.2007


 

İslâm Para Fonu kurulsun

Abu Dabi’de gerçekleşen 11. Uluslararası İş Forumu Kongresi sonuç bildirgesinde, İKÖ ülkeleri arasında ortak bir para fonu, banka ve şirketler için de derecelendirme sisteminin oluşturulması gerektiği kaydedildi.

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Bolat, yüksek faiz, düşük kurun Türkiye açısından doğru riskli bir araç olduğunu vurguladı. 11. Uluslararası İş Forumu sebebiyle bulunduğu Abu Dabi’de gazetecilerin sorularını cevaplayan Bolat, enflasyonu düşürmek için, faiz silahının bu kadar keskin kullanılmasının kuru olumsuz etkilediğini kaydetti. Bolat açıklamasına şöyle devam etti: ‘’Faiz lobisi, faizin düşürülmesini engelleme konusunda bütün gücünü kullanıyor. Faiz enstrümanında sorumlu makam Merkez Bankası ve risk almak istemiyor.

Ama yüksek faiz, düşük kur, Türkiye açısından doğru bir araç değil, riskli bir araç. Türkiye ekonomisinin ve dış ticaretinin önümüzdeki 3

yıl içinde sağlıklı dengeleri açısından risk oluşturan bir araç. Ümit ediyoruz ki kur ile faiz dengesi optimum bir dengeye getirilir. Dolar kuru 1,50 civarında kalabilseydi bugün Türkiye’nin dış ticareti çok daha sağlıklı olabilecekti.’’

Körfez ülkelerinde petrolden elde edilen gelir havuzunun 1 trilyon dolara ulaştığını ve son 2 senede Türkiye’nin Körfez ülkelerinden 10 milyar dolar yatırım çektiğini kaydeden Bolat, yapılması gerekenin, oluşan pastadan daha fazla pa almak olduğunu söyledi.

İSLÂM PARA FONU KURULSUN

11. Uluslararası İş Forumu (IBF) Kongresi sonuç bildirgesi yayınlandı. 27-29 Kasım tarihleri arasındaki kongre, 37 ülkeden, 1300 uluslararası ve yerli katılımla Abu Dhabi Ticaret ve Sanayi Odası (ADCCI) ev sahipliğinde gerçekleştirildi.

IBF Uluslararası Başkanı Erol Yarar tarafından açıklanan bildirgede, İKÖ ülkeleri arasında ortak bir para fonu, banka ve şirketler için de derecelendirme sisteminin oluşturulması gerektiği kaydedildi. Serbest Ticaret Anlaşmaları (STA) imzalayarak ticaret ve yatırım ilişkilerini daha fazla geliştirmek gerektiğine dikkat çekilen bildiride, ayrıca üye ülkeler iş adamlarının ve diğer ilgili tarafların ülkeler arasında kolay geçişlerinin sağlanması ve bunun için de vize alımının kolaylaştırılması ya da vize uygulamasının kaldırılması gerektiği vurgulandı.

Abdullah ERAÇIKBAŞ / ABU DABİ

30.11.2007


 

“Türkiye’yi üs yapmak istiyoruz”

ArcelorMittal Yönetim Kurulu Üyesi Urquijo, Rozak ile çevre ülkelere açılarak Türkiye’yi üs yapmak istediklerini belirtti. Urquijo, “Fırsatlara bakıyoruz, başka yatırımlar da yapacağız” dedi.

Rozak’ın yüzde 51 hissesini satın alan dünya çelik devi ArcelorMittal’in Türkiye’deki yatırımları devam edecek. ArcelorMittal Yönetim Kurulu Üyesi Gonzalo Urquijo, Türkiye çelik pazarının dünyadaki en hızlı pazar olduğunu belirtti.

Yüzde 10’un üzerinde büyüme kaydedilen inşaat sektörünün çok dinamik olduğuna dikkat çeken Urquijo, Türkiye’de özellikle dağıtım alanında yatırım fırsatlarını değerlendireceklerini söyledi.

Urquijo şöyle konuştu: “Türkiye’de her zaman fırsatlara bakıyoruz, başka yatırımlar da yapacağız hedefimiz Türkiye’nin komşu ülkelerine de açılmak. Burası bizim için ilk adım diyebiliriz. Burayı üs yapıp, bölgede büyümek istiyoruz. Bölgedeki büyümemiz Rozak ile gerçekleşecek. Rozak 2-3 yıl içinde bambaşka bir firma olacak diyebiliriz.”

Pazar payına odaklanmadıklarını belirten Urquijo, Türkiye piyasasını yepyeni ürünlerle buluşturacaklarını söyledi.

/ İSTANBUL

30.11.2007


 

Enerji yatırımlarına görülmemiş teşvik

Elektrikte arz açığının kapıya dayanması üzerine harekete geçen hükümet enerji sektörüne şimdiye dek görülmemiş teşvikler verecek.

Enerji Bakanlığı’nın hazırladığı taslağa göre, 2012 yılı sonuna kadar devreye gireceklerini Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’na (EPDK) taahhüt eden üretim lisans sahibi tüzel kişilere arz güvenliğini sağlamak amacıyla şu teşvikler sağlanacak:

“-5084 Sayılı Yatırımların ve İstihdamın Teşviki ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun ilgili hükümlerinden yatırım bölgesine bakılmaksızın 2008 yılından itibaren 5 yıl boyunca yararlanacak.

-İşletmeye girişinden itibaren 2013 yılı sonuna kadar iletim hattı sistem kullanım bedellerinden muaf tutulacak.

-Bu santrallarda kullanacakları her türlü teçhizat, donanım ve ekipmanların ithalatı bütün vergi ve harçlardan muaf olacak.

-Bu tüzel kişilerin yapacağı yatırımlar için, 2008 yılında işletmeye girenlere yüzde 100 yatırım indirimi sağlanacak. 2008 yılından sonra 2013 yılına kadar devreye gireceklere, bu oran her yıl yüzde 5 azaltılarak uygulanacak.

-Bakanlar Kurulu’nca belirlenecek ilave teşvikler sağlanabilecek.”

Ayrıca elektrik enerjisi üretimi için kullanılan sıvı yakıtlara 2013 yılına kadar ÖTV muafiyeti uygulanacak.

/ ANKARA

30.11.2007


 

Türkiye Finans’tan 2500 fidan

Türkiye Finans çalışanları, Çevre ve Kültür Kuruluşları Dayanışma Derneği (ÇEKÜD) tarafından yürütülen “Türkiye Ağaçlanıyor” kampanyasına 2500 fidan ile katıldı.

Türkiye Finans çalışanları, İstanbul Samandıra Paşaköy’de bulunan alanı ağaçlandırdı.

Banka çalışanları ile birlikte fidan diken Türkiye Finans Genel Müdürü Yunus Nacar, Türkiye Finans çalışanları ile ağaçlandırma çalışmalarını her yıl düzenli olarak gerçekleştirmeyi amaçladıklarını söyledi.

Yeni Asya / İSTANBUL

30.11.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri