Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 07 Ocak 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Basından Seçmeler

Saldırı, reforma engel olmamalı

Diyarbakır'da 3 Ocak akşam saatlerinde yapılan terörist saldırı, günlerdir içeride ve dışarıda yankılanıyor. Başbakan Tayyip Erdoğan dün Diyarbakır'da yetkililerden bilgi aldıktan sonra saldırının PKK tarafından gerçekleştirdiği türden olduğunu açıkladı. Başbakan'ın sözleri tam olarak, "Bu bölücü terör örgütünün eylem çeşitlerinden bir tanesidir" şeklinde.

Başbakan ayrıntı vermese de güvenlik kaynaklarından alınan bilgiler, bu temkinli ifadenin altında yatanı şöyle açıklıyor: Mayıs 2007'de Ankara-Ulus'ta iş çıkış saatinde otobüs durağında PKK'lı bir intihar bombacısı tarafından yapılan eylemde altı kişi ölmüştü. Bir süre sonra yine Ankara'da Sıhhiye otoparkında bir minibüs içinde patlamaya hazır düzenekle bombalar bulunmuş, etkisiz hale getirilmişti. PKK'nın ekim ayındaki Dağlıca saldırısından itibaren Türkiye'nin her yerinden C-4, A-4 gibi etkili patlayıcı maddelerle dolu araçların polis ve jandarma ekiplerince yakalandığı haberleri geliyordu.

Batı şehirlerinde durdurulan bomba eylemleri, Diyarbakır'da durdurlamadı. Askeri servis araçlarının geçiş yolunda bulunan bir dershanenin önü, terörist saldırının acımasız yüzünü ortaya çıkardı. Dört genç ve bir öğrenci velisi katledildi. İşin ilginç yanı, Diyarbakır saldırısı ardından Van'da ve Bursa'da da patlayıcı yüklü araçların yakalandığının açıklanmış olması.

Saldırı ardından önce Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt ve kuvvet komutanları, sonra Başbakan Tayyip Erdoğan ve bakanları, bugün de anamuhalefet CHP lideri Deniz Baykal ve heyeti Diyarbakır'da taziyede bulundular. Bu, aynı zamanda bir dayanışma gösterisidir.

Engelleme çabaları

Diyarbakır saldırısının duyulduğu dakikalardan itibaren Ankara kulislerinde, bu koşullar altında dağdan indirme dahil, yumuşama adımları atmanın mümkün olup olmadığı soruları sorulmaya başladı.

Bu soruların bir kısmının, "Hayır, olamaz" yanıtı almayı amaçladığı anlaşılıyor.

Yani Başbakan Tayyip Erdoğan'ın açıklamış olduğu, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral İlker Başbuğ'un yalnızca askerin değil, devletin bütün organlarının çabasının gerektiğini söylediği o kapsamlı planın, siyasi, sosyal, ekonomik yönlerinin yapılmaması için bir lobi kıpırdanmaya başladı.

Gerekçeleri muhtemelen "PKK saldırırken yumuşama adımı atılmaz" anlayışını yaymak. Oysa PKK ya da her kim bu kanlı terörist saldırılara kalkışırsa kalkışsın, amaçlarından biri de ortamı sertleştirerek, geniş kitlelerin nefes alabileceği adımların atılmasına engel olmaktır.

Diyarbakır'dan gelen ilk ses, bu çabaların deşifre olduğu yolunda umut veriyor. Başbakan Erdoğan'ın bu eylemlerin 'bizim terörle mücadelede azim ve kararlığımızı daha da artırdığını', 'daha geliştirilmiş bir demokrasi' için 'demokratik dayanışma' söylemi kullanması önemlidir.

Alınması gereken tutum budur ve lafta kalmamalı, bu tutumdan sapma olmamalıdır.

Kışkırtmaya kapılmamalı

Terörist eylemler nedeniyle atılacak demokratikleşme ve toplumsal adımları vazgeçmek, terörizmin kışkırtmasına kapılmak demektir. Tabii bu adımlar gertçekten varsa, o meşhur 'kapsamlı plan' laftan ibaret değilse, mutlaka uygulanmalı, bu nedenle gecikmesine izin verilmemelidir.

Terörizmle en etkili mücadele, bir yandan güvenlik önlemlerini artırırken, diğer yandan hak ve özgürlükleri genişletmekle, insanlara nefes alma fırsatı ortaya çıkarmakla olur. Gerek PKK'nın gerekse devlet yapısı içinde varlıklarını sürdürdüğü anlaşılan sertlik yanlılarının endişesi budur.

'Kapsamlı Plan'ın özünü de yarın ABD'ye yola çıkacak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 3 Ocak gecesi TRT'deki programda böyle izah etti zaten: Daha önce birer birer denenen mücadele yöntemlerini hep bir arada uygulamak. Eğer hükümet-asker-parlamento üçgeninde uyum bozulmazsa ve kışkırtmalara kapılıp uygulama tavsatılmazsa, bu defa toplumsal barış için bir umut ortaya çıkabilir.

O nedenle, saldırılar karşısında sağlam durmak ve mücadelenin daha önce yapılan yanlışlarda olduğu gibi yalnızca askeri alanda sıkışmasına izin vermemek gerekir. Daha fazla güvenlik, sizi daha güvenli kılmaz. Ama demokrasi içinde güvenlik, güçlendirir.

Radikal, 6.1.2008

Murat Yetkin

07.01.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Başlıklar

  Saldırı, reforma engel olmamalı

  DP, neye muhalefetin ifadesiydi?

  Bombalardan değil, siyasî hatalardan korkun


 Son Dakika Haberleri