Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 14 Mart 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dünya

 

“ABD en büyük hapishane”

Çin hükümeti tarafından hazırlanan insan hakları ile ilgili raporda, “ABD’nin dünyanın en büyük hapishanesi” olduğu savunularak, bu ülkede hapishanelerde yatanların son 30 yılda yüzde 500 arttığına işaret edildi.

Çin hükümeti ABD Dışişleri Bakanlığının her yıl yayınladığı ülkelerin insan hakları durumuyla ilgili raporuna dokuzuncu kez yine bir raporla yanıt verdi.

Çin Devlet Konseyi tarafından yayınlanan ‘’ABD’nin 2007’deki İnsan Hakları Tutanağı’’ başlıklı raporda Amerikan kaynaklarına dayanarak, bu ülkedeki insan hakları ihlalleri sıralandı.

‘’Başka ülkelerin insan hakları durumuyla ilgili küstahça ve haince saldırılarda bulunan ABD’nin kendi insan hakları durumundan hiç bahsetmediği’’ ifadelerinin yer aldığı raporda, ‘’insanlara ABD’deki gerçek durumu anlamalarına yardım etmeyi ve ABD’ye kendi kaynaklarına dayanarak hatırlatmada bulunmayı amaçladıkları’’ kaydedildi.

Çin hükümetinin raporu, yaşam güvenliği ve kişisel güvenlik, yürütmedeki ve adli kurumlardaki ihlaller, medeni ve siyasi hak ihlalleri, ekonomik, siyasi ve kültürel hak ihlalleri, ırk ayrımcılığı, kadın ve çocuk hakları ihlalleri ile diğer ülkelerdeki ihlaller olmak üzere yedi bölümden oluştu.

Artan şiddet suçlarının ABD’de insanların yaşamı, özgürlüğü ve kişisel güvenliği için büyük tehdit oluşturduğu savunulan raporda, FBI’ın Eylül 2007’de açıkladığı verilere göre, ülke çapında 1 milyon 410 bin şiddet suçu işlendiği ve bu sayının 2005’e oranla yüzde 1,9 arttığı kaydedildi.

Reuters ajansının makalesine göre, ABD’de her yıl yaklaşık 30 bin kişi silahla öldürülürken, USA Today gazetesinin haberine göre, 2002’ye oranla silahlı ölümler yüzde 13 arttı. Amerikan adli makamlarının görevlerini kötüye kullandığı ve vatandaşların hak ve özgürlüklerini çiğnediği ileri sürülen raporda, ABD’nin dünyanın en büyük hapishanesi” olduğu savunularak, bu ülkede hapishanelerde yatanların son 30 yılda yüzde 500 arttığına işaret edildi.

ABD’de yoksul nüfusun sürekli arttığının altı çizilen raporda, Amerikan Nüfus İdaresinin verilerine göre, ülkede 36 milyon 500 bin insanın, yani 7 milyon 700 bin ailenin, bir başka deyişle her sekiz Amerikan vatandaşından birinin sefalet içinde yaşadığı ifade edildi.

Zenginler ve yoksullar arasındaki mesafenin hızla açıldığına işaret edilen raporda, Reuters ajansına göre Amerikan nüfusunun en zengin yüzde 1’lik kesiminin milli gelirden 2004’te yüzde 19, 2005’te ise yüzde 21,2 pay aldığı, buna karşın alttaki yüzde 50’lik kesimin milli gelirden aldığı pay 2004’te yüzde 13,4 iken, 2005’te yüzde 12,8’e düştüğü kaydedildi.

Raporun sonunda, ABD’nin diğer ülkelerde de insan haklarını ihlal ettiği savunularak, Irak işgalinin dünyanın en büyük ‘’insanlık trajedisine’’ neden olduğu görüşüne yer verildi ve 2003’te başlayan saldırının yüzde 99’u sivil 669 bin Iraklının ölümüne yol açtığı belirtildi. Los Angeles Times gazetesinin haberinde Irak’ta ölenlerin sayısının 1 milyonu bulabileceğinin yazıldığı hatırlatılan raporda, ABD askerlerinin Afganistan’da sivillerin ölümüne neden olduğuna ilişkin olarak Amerikan basınında çıkan haberlerden alıntılar yapıldı.

/ PEKİN

14.03.2008


 

Bu kaçıncı yanlışlık

Irak’ın Diyala bölgesinde Amerikalı askerlerin, Iraklı bir kız çocuğunu kazayla vurarak öldürdüğü bildirildi.

Amerikan ordusundan yapılan açıklamada, askerlerin, yola yerleştirilen bombaların sık görüldüğü, etnik ve dini olarak karışık olan Diyala bölgesinde operasyon yaptığı belirtildi.

Açıklamada askerlerin, “başka birine işaret veriyor gibi görünen şüpheli bir kadını fark etmeleri üzerine bir kum banketine uyarı ateşi açtığı”, daha sonra banketin arka kısmında yaralı halde küçük bir kız çocuğu gördüğü kaydedildi. Açıklamada, askerlerin küçük kızı tedavi etmeye çalıştığı ve acil yardım çağrısında bulunduğu, ancak kızın askeri hastaneye giderken yolda öldüğü belirtildi.

Olayla ilgili soruşturma açıldığı ifade edilen açıklamada, “İttifak güçleri, herhangi bir masum sivil hayatın kaybedilmesini ciddiyetle ele almaktadır” denildi.

/ BAĞDAT

14.03.2008


 

İran’da ABD,seçimlerin görünmeyen adayı

İran halkı, 8. meclis seçimleri için bugün sandık başına gidecek. Yerel saatle 08.00’da (TSİ 06.30) başlayacak olan seçimler, 10 saat sürecek, oy verme işlemi tamamlanmazsa süre uzatılacak.

Meclis seçimleri için oy verme yaşının 18 olduğu İran’da, yaklaşık 44 milyon seçmen, ülke genelinde cami ve okullara kurulacak 45 bin sandıkta oy kullanacak. Seçimde 170 bin polis görev yapacak. Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin (AKK) izin verdiği yaklaşık 4 bin 500 aday, meclisteki 290 sandalye için yarışacak.

Bu arada resmi İRNA ajansının yayınladığı seçime katılım anketine göre, başkentte katılım yüzde 50, diğer şehirlerde yüzde 60 oranında gerçekleşecek.

Bir haftalık resmi propaganda süresinin bu sabah sona erdiği İran’da, seçime katılan adayların ne kadar oy alacaklarına ilişkin kamuoyu yoklaması yapmaksa yasak. Bu arada dini lider Ayetullah Ali Hamaney de devlet televizyonundan yayınlanan konuşmasında, halkı seçime katılmaya çağırdı.

ABD yönetiminin İran halkının seçimlere katılmasını istemediğini söyleyen Hamaney, ‘’İran halkı seçimlere büyük oranda katılarak, ABD’yi ve bütün İran düşmanlarını hayal kırıklığına uğratacak’’ dedi.

Washington yönetiminin İran’daki bazı siyasi grupları desteklediğini kaydeden Hameney, halktan, ‘’ABD’nin istediği kişilere değil, ABD’ye karşı, İslam değerlerine bağlı ve Mahmud Ahmedinejad hükümeti çizgisinde olanlara’’ oy vermelerini istedi. AKK’nin çok sayıda reformcu adayı ‘’rejime bağlılıklarını yeterli bulmadığı’’ için veto etmesi nedeniyle seçimlerde reformculara fazla şans tanınmıyor.

/ TAHRAN

14.03.2008


 

Direnişin yeni üssü Afganistan

Afganistan’daki saldırıların sayısında geçen yıllara oranla büyük artış olduğu açıklandı.

Afganistan’daki şiddet olaylarına ilişkin BM raporunun içeriği hakkında bilgi veren BM Genel Sekreteri Ban ki-mun, 2007 yılında çıkan çatışmalarda yaklaşık 8 bin kişinin öldüğünü, aylık hesaplamaya göre bu sayının 566 olduğunu, sayının aylık ortalamasının önceki yıllarda ise 425 olduğunu söyledi.

ABD’nin NATO’daki müttefiklerine, bu ülkeye daha fazla asker göndermeleri için baskı yaptığı bir dönemde hazırlanan raporda, 2007’de ölenlerin beşte birinin sivil olduğu vurgulandı.

Afganistan’da Taliban ve diğer örgütlerin düzenlediği saldırılara bakıldığında, yol kenarına yerleştirilen patlayıcı ve uzaktan kumandalı patlayıcıların kullanımında, intihar saldırılarının, suikast ve kaçırma eylemlerinin sayısında artış olduğu ve Irak’taki direniş modelinin örnek alındığı göze çarpıyor.

BM, özellikle Afgan sivillerin ve yabancı yardım kuruluşu çalışanlarının artık daha fazla hedef alınıyor olmasından kaygı duyuyor.

Afganistan’da geçen yıl BM Dünya Gıda Programının 48 konvoyuna saldırı düzenlendi.

/ ANKARA

14.03.2008


 

Hırvatistan da önümüze geçecek

Avrupa Birliği (AB), Hırvatistan’ı 28’inci üye olarak 2010 yılında kabul etmeye hazırlanıyor.

Hırvatistan Başbakanı İvo Sanader’le ortak basın toplantısı düzenleyen AB Komisyonu Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso, Hırvatistan’ın kriterleri karşılayacağına güveninin tam olduğunu belirterek, ‘’Teknik müzakereleri gelecek yıl, tercihen mevcut AB Komisyonu’nun görev süresi sonuna (Kasım 2009) kadar tamamlamak mümkün’’ dedi. Barroso, Hırvatistan’la müzakereleri hızlandırmak için AB Komisyonu’nun Kasım ayında yayınlayacağı ilerleme raporunda yeni bir yol haritası sunacağını ifade etti. Hırvatistan, AB’den yapılan baskılar sonucunda İtalya ve Slovenya’yı rahatsız eden kıYı şeridindeki avlanma bölgesi sınırlamasını (ekolojik bölge uygulamasını) askıya almıştı.

/ BRÜKSEL

14.03.2008


 

İsrail İran’a baskının artırılmasını istedi

İsrail Başbakanı Tzipi Livni, uluslararası toplumun, nükleer programını durdurması için İran’a ekonomik yaptırımlar dahil baskıyı artırmasını istedi.

Livni, bu hafta ABD’yi ziyareti sırasında Massachusetts eyalet meclisinde yaptığı konuşmada, “Gelecekte zor ikilemlerle yüz yüze gelmek istemiyorsak, şimdi İran liderliği üstündeki baskıyı artırmak zorundayız” dedi.

/ BOSTON

14.03.2008


 

Mısır’da seçim öncesi tutuklama furyası

WASHINGTON - ABD, Mısır’da yerel seçimler öncesi çok sayıda muhalifin tutuklanmasının kendilerini endişelendirdiğini bildirdi.

Mısır’da son bir ay içinde 350’den fazla Müslüman Kardeşler grubu üyesinin tutuklandığı, toplam tutuklu Müslüman Kardeşler üyesinin ise 730’u aştığı belirtildi. Son tutuklamaların 8 Nisan’da yapılacak yerel konsey seçimleri için aday kayıt başvurularının yapılacağı 10 günlük süreye denk geldiği kaydedildi. Beyaz Saray sözcüsü Dana Perino, “Muhaliflere ve yerel seçimlerle ilgili çalışmalar yürütenlere yönelik tutuklama kampanyası bizi endişelendirdi” dedi. “Mısır halkının rakip adaylar arasından özgürce seçimini yapmasına izin verilmeli” diyen Bayan Perino, “Mısır hükümetinden, Mısır halkının uluslararası olarak tanınmış insan haklarını kullanmasını ve adil ve özgür bir seçime katılmasını engelleyecek her türlü harekete son vermesini istediklerini” belirtti.

/ WASHINGTON

14.03.2008


 

Almanya’da İslâm dersi

Alman hükümeti, eyalet yönetimleri ve yerel makamlar, Almanya’daki Müslüman kuruluşu temsilcileriyle İslâm dersinin Almanca olarak müfredata alınması konusunda ilke anlaşmasına vardı.

Alman Haber Ajansı (DPA), Almanya İçişleri Bakanı Wolfgang Schaeuble’nin dâveti üzerine yarın yapılacak 3. İslâm Konferansı öncesinde Alman hükümeti, eyalet yönetimleri ve yerel makamların, Müslüman dernek temsilcileriyle İslâm dersinin Almanca okutulması konusunda anlaştıklarını belirtti. Schaeuble ise yaptığı açıklamada, Müslümanların Almanya’da kendilerini evlerinde hissetmelerini sağlamanın önemli bir görev olduğunu belirtti.

İçişleri Bakanlığının bir temsilcisi de, İslâm Konferansının 15 Müslüman üyesinden biri olan Valid Nakşibandi’nin üyelik görevinden ayrıldığını, bundan üzüntü duyduklarını belirtti. Yeşiller Partisi Federal Meclis Grubu Genel Sekreteri Volker Beck ise İçişleri Bakanlığının belirli bir hedefi ve planı olmadığını savunarak, İslâm Konferansıyla ülkedeki uyumlu çevrelerin güçlendirilmesi, bu sürecin sonunda da İslâmiyet’in Almanya’da entegrasyonunun ve yasal açıdan eşitliğinin sağlanması gerektiğini ifade etti.

/ BERLİN

14.03.2008


 

AB, Irak'ta Türkiye ile daha güçlü olur

Avrupa Parlamentosu Liberal Grup üyesi ve AP’nin Irak delegasyonunun başkanı Barones Nicholson, “Eğer Türkiye AB üyesi olursa o zaman, Irak’taki istikrar ve güvenliği çerçevesinde çıkarlarımız daha da büyür” dedi.

AP Genel Kurulunda “Irak Raporu” görüşmeleri sırasında AP’nin Irak delegasyonunun başkanı Nicholson, Türkiye’nin AB üyeliğinin başta Irak olmak üzere Ortadoğu’yla birlik arasındaki ilişkiler açısından önemli olduğunu söyledi. Nicholson: “Eğer Türkiye AB üyesi olursa o zaman, Irak’taki istikrar ve güvenliği çerçevesinde çıkarlarımız daha da büyür. Çünkü o zaman AB ile Irak aynı sınırı paylaşacak. Iraklılara yetki vermek zorundayız. Irak’ta yönetimin, sağlığın ve kamu hizmetlerinin güçlenmesine yardım etmeliyiz. Hukuk kurallarını ve adaleti, insan haklarını, iyi yönetimi ve cinsiyet eşitliğini geliştirmek üzere Irak’a AB yardımına odaklanmalıyız. Ayrıca, yerel, bölgesel ve federal seviyede hükümet kurumlarını geliştirmek için daha fazlasını yapmak zorundayız’’ dedi.

/ BRÜKSEL

14.03.2008


 

Talat, BM Genel Sekreteri Ban’la görüştü

KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’dan, Kıbrıs konusunda görüşmelerin başlaması için inisiyatif almasını istediğini belirterek, “Girişim yapacak izlenimini edindim” dedi.

Cumhurbaşkanı Talat, 11. İslâm Konferansı Teşkilâtı (İKT) zirvesi için bulunduğu Dakar’da, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’la görüştü. Talat, yaklaşık 40 dakika süren görüşmeden sonra Türk Ajans-Kıbrıs’a (TAK) yaptığı açıklamada, Kıbrıs konusunda, BM’nin aktif olarak yer alacağı bir sürecin başarıya ulaşma şansının yüksek olacağını Genel Sekretere söylediğini kaydetti. Talat, çözüm ihtiyacının ivediliğini vurguladığını, ayrıca 2008 yılı sonuna kadar bir çözüme ulaşmanın erişilebilir bir hedef olduğunu Genel Sekretere bildirdiğini aktardı.

Genel Sekreterin, Siyasî İşlerden Sorumlu Yardımcısı Lynn Pascoe’yu Kıbrıs’a göndereceğini belirttiğini söyleyen Talat, “Genel Sekreter yapacağı araştırmadan sonra BM’nin bir tutum ortaya koyacağını söyledi. Hakikaten girişim yapacağı izlenimi edindim. Görüşmeden çok çok memnun kaldım” dedi.

/ LEFKOŞA

14.03.2008


 

En pis ve pahalı şehir Londra

Avrupa şehirlerini ziyaret eden turistler arasında internet üzerinden yapılan ankete göre, en en pis ve pahalı şehir Londra seçilirken, Londra halkı da ‘kaba’ olarak nitelendirildi.

Anket sonuçlarına göre, halkın kabalığı açısından Paris birinci, Londra ikinci sırada yer alıyor. Brüksel ise en sıkıcı şehir. Trip Advisor Company adlı kuruluş tarafından yapılan ankete göre, Londra, pislik konusunda yıllardır birinciliği kimseye kaptırmayan Paris’in bileğini bu yıl büküp, bu alanda birinciliği aldı. Paris en pis Avrupa şehri sıralamasında ikinci olurken, üçüncülüğü Roma ve Atina paylaştı. Avrupa’nın en temiz şehri unvanı ise Zürih’in oldu.

/ LONDRA

14.03.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri