Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 11 Mart 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Eğitim

AB sürecinde öğretmenlerin “Bilgi Okur Yazarlığı” hangi düzeyde ?

Günümüzde bilgiye ulaşım yöntemleri çeşitlilik göstermektedir. Bütün bu bilgi yığını içerisinde eğitime uygun yöntemlerin belirlenebilmesi için öğretmenin bilgi okur yazarı olması gerekmektedir. Avrupa Birliği üyelik sürecinde eğitimde reform çalışmaları gerçekleştirilirken bu reform sürecinde öğretmenleri gelişim ve eğitimin dışında tutamayız. Öğretmenlik eğitimini, sadece sınıf yönetimi ile ilgili bilgilerin verildiği bir süreç olarak görmek doğru olmaz. Çünkü geleneksel yaklaşımlarda eğitimci bilgi okuryazarı olmadığı için; bilgiyi yenileme ve yeni bilgilere ulaşmada sıkıntı yaşanmaktadır. Öğretmenlere bilgi, teknoloji, medya, kütüphane, bilgisayar okur yazarlığı alanlarında öncelikli olarak eğitim verilmesi gerekmektedir. Öğrencilerin bilgiye nasıl ulaşabileceğini, bilgilerin nasıl analiz edilebileceğini ve uygulanabileceğini öğrenebilmeleri için, öncelikle bu yöntemleri eğitimcilerin rahatlıkla uygulayabiliyor olması lâzımdır.

Öğretmenlerin teknolojiye ulaşımını kolaylaştıracak yöntemlerin araştırılması ve bütün eğitimcilerin bilgisayar okur yazarı olmasını sağlayacak çalışmalar hızlandırılmalıdır. Avrupa Birliği eğitim programlardan yararlanabilmek için de bu eğitimler gerekmektedir. Meselâ Leonardo Meslekî Eğitim Programı ile meslekî eğitimin kalitesinin artırılması ve güçlendirilmesi amaçlanmaktadır. Mesleki eğitim almış kişiler, öğrenciler, genç işçiler, eğiticiler ve yeni mezunlar için üye /aday ülkelere ziyaret, eğitimcilerin ve meslekî eğitim uzmanlarının eğitimi için uluslararası değişim, tematik konularda uzmanların eğitim ziyaretleri projeleri, bilgi ve iletişim teknolojilerinin meslekî eğitimde kullanılmasına, meslekî eğitimde yenilik ve kaliteyi geliştirmesine ve transferine yönelik projeler, meslekî eğitimde yabancı dil ve kültür bilgisinin geliştirilmesine yönelik projeler bu program kapsamında ülkemizin yararlanacağı alanlardır. Programlardan yararlanmak için yapılması gerekenlere baktığımızda; İnternete bağlı bir bilgisayar edinmek (Programları takip edebilmek, proje ortağı bulabilmek, proje çağrı zamanlarını öğrenebilmek için...), proje ekibi oluşturmak (Okulunuzda İngilizce, Fransızca veya Almanca bilen bir öğretmenin de yer alacağı proje ekibinin oluşturulması) eğitimci eğitiminin gerekliliğini gözler önüne sermektedir.

Eğitim-öğretim sisteminin stratejik amaçları

Avrupa Birliği'nin eğitim-öğretim politikası, Lizbon Deklarasyonu'nda sözü edilen "dünyada bilgi-tabanlı en rekabetçi ve dinamik ekonomi olabilme" kavramı üzerine inşa edilmektedir. Komisyon, üzerinde çalışılmak üzere beş amaç belirlemiş bulunmaktadır: Avrupa'daki öğrenme standardının yükseltilmesi; öğrenmeye hayat boyunca erişimin kolaylaştırılması ve yaygınlaştırılması; bilgi toplumu temel becerilerinin tanımının güncellenmesi; eğitim-öğretimin yerel ortam, Avrupa ve dünya ölçeğine açılması; kaynaklardan en mükemmel biçimde yararlanılması. Bununla beraber, Konsey, Avrupa Birliği'nin eğitim ve öğretim konusundaki stratejik yaklaşımı çerçevesinde şu üç alana odaklanmıştır:

1) Eğitim-öğretim sistemlerinin kalite ve faaliyetinin geliştirilmesi Avrupa'nın daha dinamik ve daha rekabetçi olabilmesi bakımından değer taşıyan unsurlardan biri de eğitim ve öğretimdir. Gelişime ayak uydurabilmek için, öğretmenlerin-eğiticilerin sürekli geliştirilmesi ve güçlendirilmesi zorunludur. Öğrenmenin öğretilmesi ve öğrenilmesi esastır. Bilgisayar okur yazarlığının yaygınlaştırılması üzerinde durulmalıdır. Takım çalışması gibi hayat becerilerinin de desteklenmesi gerekmektedir. Eğitime ayrılan kaynakların bu alandaki ihtiyaçlar ile örtüştürülmesi, öncelikler arasındadır. Okulların Avrupa çapında güç birliği ortaklıklarına giderek, ağ yapılar oluşturması ve sürdürmesi desteklendirilmek durumundadır. Okul kurumunun üstlendiği yeni ve genişleyen roller, ancak böyle bir yaklaşımla gerçekleştirilebilir.

2) Herkesin hayat boyu eğitim-öğretime erişiminin kolaylaştırılması Avrupa sosyal bütünleşme modeli, eğitim sisteminin bir unsurundan diğerine (meselâ, meslekî eğitimden yüksek öğrenime) geçişliliği hayatın her evresinde kolaylaştırarak, bütün biçimsel olan ve olmayan sistemlere erişime imkân tanımalıdır. Aktif vatandaşlık, fırsat eşitliği ve sürdürülebilir sosyal bütünleşme kavramlarının yerleştirilmesinde bu yaklaşımın büyük önemi bulunmaktadır. Yeni eğitim-öğretim kulvarları açmak ve bunları çeşitli katmanların ihtiyaçlarını karşılayacak biçimde kurgulamak, anılan açıdan da belirleyici olacaktır.

3) Eğitim-öğretim sistemlerinin dünyaya açılması. Burada ifade edilmek istenen husus, "Avrupa Eğitim-Öğretim Alanı"nın oluşturularak; iş hayatı, bilim-teknoloji çevreleri ve genel anlamda sivil toplum ile ilişkilerinin pekiştirilmesidir (Öğretmenler İçin AB Kılavuzu, Dr. E. Leyla Üstel, TURKAB).

Avrupa Birliği öğretmenlerle ilgili ka

AB Eğitim Komisyonun Ağustos 2007'de yaptığı açıklamada; öğretmenlerin, bilgilerini yenileyemedikleri ve öğrencilere gerekli bilgileri aktarma noktasında yetersiz kaldıkları sonucuna varıldığı, bilhassa bilgisayardan anlama, dil bilgisi ve pedagojik konularda öğrencilerin öğretmenlerinden faydalanamadığını bildirdi. Konuya ilişkin açıklama yapan AB Eğitim Komiseri Jan Figel, yapılan araştırmaların, AB ülkeleri çapında endişe uyandırıcı gelişmelerin varlığına işaret ettiğini söyledi. Figel, hemen hemen bütün üye ülkelerden eğitim görevlilerinin yetersizliğine ve buna bağlı olarak ortaya çıkan zorlukların giderilmesine çare aranmasına dair haberler geldiğini ifade etti. Avrupa insanının uzun vadede rekabet kabiliyetine sahip olması için öğretmenlerin meslek içi eğitiminin önemli olduğuna temas eden eğitim komiseri, eğitim sistemlerinde başarılı reformlar gerçekleştirmek için yüksek kalitede eğitim gücüne ihtiyaç olduğunu dile getirdi.

Komisyon tarafından hazırlanan bildiride de, AB ülkeleri arasında sadece 11 üye ülkenin öğretmenlere meslek içi eğitimi şart koştuğu, ne var ki bu eğitimin de hiçbir ülkede yılda beş günü geçmediği kaydedildi. Figel'in sözcüsü Frederic Vincent, bu ülkelerin çoğunda öğretmenlere yıllık olarak yirmi saatten daha az bir eğitimin verildiğini, böyle bir eğitimin öğretmenlerin uzmanlık alanlarındaki bilgilerini yenileyip genişletmelerine yardımcı olmadığını belirtti. AB Eğitim Komisyonu üye ülkelerde öğretmenlerin yetiştirilmesi ve meslek içi eğitime tabi tutulmasında farklılıklar olduğu ve çoğunlukla da hedef kitlenin ihtiyaçlarına karşılık veremeyecek seviyede olduğu tesbitinde bulundu. Komisyon, diğer mesleklerle karşılaştırıldığında öğretmenlik mesleğinde hizmet verenlerin oldukça yaşlı bir kesimden olduğu bilgisini aktardı. Birçok öğretmenin yeni teknolojilerin eğitim hayatına dahil edilmesiyle kendilerine olan güveni kaybettiklerinden yakındıkları da dile getirildi.

Dünyada bilgi teknolojilerinin gelişimiyle radikal değişimlerin meydana geldiğini, ekonominin giderek küreselleştiğini ve bilginin çok kısa sürede yayıldığını göz ardı edemeyiz. Avrupa Birliği, eğitim politikalarına müdahale ederek devletler arasında bağlayıcı bir eğitim politikası oluşturulmasından ziyade; bütün üye ülkelerin eğitim sistemlerinin uyumlu hâle getirilmesini hedeflemektedir. Çünkü ülkelerin sosyo-ekonomik, kültürel yapıları farklılık göstermektedir. Her ülke kendi politikasına uygun bir eğitim sistemi uygulayabilir. Yine de eğitimin kalitesinin ve eğitimcinin verimliliğin artırılması ve uyumun sağlanabilmesi için bazı kriterlerin yerine getirilmesi ve çelişkilerin ortadan kaldırılması gerekmektedir.

Mutlu bir hafta geçirmeniz dileğiyle sevgiyle kalın…

Mustafa Oğuz

11.03.2008


Bu yıl ÖSS’deki değişiklikler nelerdir?

2008-Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) Kılavuzu'nda bazı değişikliler bulunuyor. Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM), adayların boy ve kilolarına uygun sıralarda oturtarak sınav sırasında rahat etmeleri amacıyla "boy ve kilo" ile ilgili bilgilerini başvuru formunda belirtmelerini istiyor. Bu yıl randevu sisteminde de yenilik var. Adaylar önceki yıllardaki gibi bankaya sınav ücretini yatırdıktan ancak 2 gün sonra başvuru randevusu almak yerine artık başvuru randevusundan hemen önce sınav ücretini yatırabilecekler. Böylece ÖSS'ye başvurmak için 2 gün beklemeye gerek kalmayacak. 2008-ÖSS'de bazı yükseköğretim programlarının puan türleri de değiştirildi. İşletme Bilgi Yönetimi'nin EA-2 olan puan türü EA-1, Reklâmcılık programının EA-2 olan puan türü SÖZ-2, Çocuk Gelişimi ve Eğitimi programının EA-1 olan puan türü EA-2, Arkeoloji programının SÖZ-2 olan puan türü EA-2 olarak değiştirildi. Yine Dünya Dinleri (SÖZ-2), Gastronomi (SÖZ-1), İnsan Kaynakları Yönetimi (SAY-1, SAY-2), Yaygın Din Öğretimi ve Uygulamaları (SÖZ-1), Sanat Tarihi ve Müzecilik (SÖZ-2), İnsan Kaynakları Yönetimi (EA-1, EA-2) yeni programlar olarak kılavuzda yer aldı. Kılavuza "Cep telefonu yanında olan adaylar 2008-ÖSS'de kesinlikle sınav binalarına alınmayacaklardır" uyarısı kondu, yasağa uymadığı belirlenen adayların sınavlarının iptal edileceği bildirildi.

2008 KPSS sınav tarihi belli oldu mu?

Kamu Personeli Seçme Sınavı (2008) tarihleri belli oldu. Lisans düzeyinde olanlar için 28-29 Haziran, ön lisans ve ortaöğretim düzeyinde olanlar için ise 21 Eylül 2008 tarihinde yapılacaktır. Merak edenler için sınavın muhtevasına da kısaca değinelim: KPSS (Kamu Personeli Seçme Sınavı), kamu kurumlarında görev alacak personeli belirlemek amacıyla yapılan sınavın genel adıdır. KPSS-A; Müfettişlik, denetmen, uzmanlık, kontrolörlük gibi özel yarışma sınavına tabi tutulmak suretiyle girilen meslekleri kapsıyor. KPSS-B ise, bu meslekler dışında ilk defa kamu hizmeti ve görevlerine atama yapılacak kadroları kapsıyor. Bu gruptaki kadrolar için yerleştirme, KPSS puanlarının kullanılması ve adayların kadrolara ilişkin tercihlerinin alınması suretiyle ÖSYM tarafından yapılmaktadır. Cumartesi sabah oturumuna bütün adaylar girmek zorundadır. Bu oturum; Genel Yetenek (Türkçe, Matematik) ve Genel Kültür (Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Türkiye Coğrafyası, Temel Yurttaşlık Bilgisi, Türk Kültür ve Medeniyetleri ve Türkiye ve Dünya ile ilgili Genel ve Güncel Sosyo-Ekonomik) konulardan oluşmaktadır. Önlisans ve orta öğretim mezunları sadece Cumartesi sabah oturumuna katılabilirler. Cumartesi öğleden sonra oturumunda eğitim bilimleri testi uygulanmakta ve elde edilen puan KPSS-Öğretmenlik atamalarında kullanılmaktadır. Pazar günkü oturum ise iktisat, maliye, muhasebe gibi farklı konuları kapsar ve lisans mezunlarına yöneliktir.

Meslek liselerine rağbet var mı,

önümüzdeki yıl tercih edebilir miyim?

Öğrencilerimize meslek liselerini tercih etmelerini her zaman tavsiye ediyor ve bu konuda sayfamızda yazılara yer veriyoruz. Meslekî tercihiniz ile ilgili rehber öğretmeninizle görüşmenizde büyük yarar vardır. Şimdi istatistiklere bir göz atalım. Millî Eğitim Bakanlığı (MEB) istatistiklerine göre meslek ve imam hatip liselerinin tercih edilme oranı son 5 yıl içerisinde önemli ölçüde arttı. 2002-2003 eğitim döneminde meslek liselerinde toplam 357 bin 938'i kız öğrenci olmak üzere 981 bin 224 öğrenci eğitim görürken, bu sayı 2007-2008 eğitim döneminde 520 bin 239'u kız öğrenci olmak üzere 1 milyon 264 bin 870'e ulaştı. Meslek liselerinde son 5 yılda yüzde 28 artış sağlanırken, erkek öğrenci sayısı yüzde 19, kız öğrenci sayısı ise yüzde 45 oranında artış oldu. Son 5 yıldır kız öğrenciler meslek liselerini daha çok tercih etmeye başlarken, meslek liselerinde öğrenim gören erkek öğrenci sayısında ise geçen yıla göre düşüş yaşadı. İmam Hatip Liseleri'nde 2001-2002 eğitim öğretim yılında 35 bin 474'a kız öğrenci olmak üzere toplam 77 bin 389 olan öğrenci sayısı, 2006-2007 eğitim döneminde 62 bin 168'i kız öğrenci olmak üzere 120 bin 668'e ulaştı. Kızların imam olamamasına karşın, imam hatip liselerinde kız öğrenci sayısının 5 yılda yüzde 144 oranında artış sağladığı görüldü. Merak ettiğiniz konuları [email protected] adresine elektronik mektup olarak gönderebilirsiniz.

11.03.2008


Hayâlleriniz büyük olsun ki, hayâl ettikçe siz de büyüyün

Öğrenmeyi bırakan kişi, yirmisinde de olsa, sekseninde de olsa, yaşlıdır. Öğrenmeye devam eden kişi gençtir. Hayattaki en muhteşem şey zihnimizi genç tutmaktır (Henry Ford). Neysek olmak ve olabilme kapasitemiz neyse onu olmak için uğraşmak, hayatın yegâne amacıdır (Robert Lovis Stevenson). Hiçbir teşvik, kişinin kendi çalışmasının sonuçlarına katlanarak yaşamak zorunda kalacağını bilmesi kadar etkin olamaz (Hammer ve Champy). Dünyada en değer verilmesi gereken şey, insanın özgür ve keşfeden zihnidir (John Steinbeck). Her şey görünür şeklini almadan önce, görünmeyen bir ideale göre dokunur (Dr. Y. Bloodworth). Nerede olursanız olun, elinizdekilerle yapabileceğinizi yapın (Theodore Roosevelt). Sorunlar sadece iş giysisi giymiş fırsatlardır (Henry J. Kaiser). Hiçbir şey insanın hayâl gücü kadar özgür değildir (David Hume). Zaman zaman yanılgıya düşmüyorsanız, girişimde bulunmuyorsunuz demektir (Peters). Üstelemek başarının temel unsurudur. Kapıyı yeterince uzun süre ve yüksek sesle çalarsanız, birilerini uyandıracağınızdan emin olabilirsiniz (Henry Wadsworth Longfellow).

11.03.2008


9. Yönetim Bilimleri Kongresi 12 Mart’ta

İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Mühendisliği Kulübü öğrencileri tarafından ''Yönetim Bilimleri Kongresi''nin dokuzuncusu 12-15 Mart 2008 tarihlerinde düzenlenecek. Bu yıl kongre programında "YBK Fuarı" yer alacak. YBK Fuarı ile kongreye katılan öğrencilerin şirketleri daha yakından tanımaları, şirketlerin öğrenci CV'lerini daha rahat takip etmeleri ve şirketlerin kalifiye iş gücüne ulaşmaları hedefleniyor. Kongrenin amacı, üniversite öğrencilerini akademik çalışmalara özendirmek, eğitim sistemine yön vermek, öğrenciler ile iş dünyası arasında yeni köprüler kurarak günümüz yönetim problemlerine ışık tutmak ve bilgi paylaşımına imkân vermek. Kongre; paneller, kariyer fuarı ve inovasyon-teknoloji odaklı üreticilik- proje yarışması finali olmak üzere 3 bölümden oluşacak. Faaliyetin hedef kitlesi, üniversitelerin iktisadî ve idarî bilimler fakültelerinde öğrenim gören lisans ve yüksek lisans öğrencileri olarak belirlendi. Öğrencilerin belirledikleri konularda hazırladıkları proje ve bildirilerden Bilim Kurulu tarafından seçilenler kongre süresince İTÜ Maçka Kampusu'nda sunulacak. Sunumların şirket temsilcileri tarafından takip edildiği ve beğenilen projeler bu yolla iş dünyasına kazandırıldığı belirtildi. Ayrıntılı bilgiye (www.ituybk.org) adresli internet sitesinden ulaşılabilir.

11.03.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

 Son Dakika Haberleri