Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 22 Haziran 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Dizi Yazı

Nurullah Çelebi KÖKER

Gizemli Ülke HİNDİSTAN -4-

Hintliler kebabı bizden öğrenmiş

BOMBAY’A GİDİŞ

Böylece özet olarak anlatmaya çalıştığımız Yeni Delhi seyahatimizin sonuna geldik. Sabah Bombay şehrine uçacaktık. Yeni Delhi’de sabah havaalanına vardık. Hayalimizdeki havaalanını bulamadık. Yeni Delhi havaalanı daha güzel ve daha lüks zannediyorduk. Her neyse Hindistan Havayollarına ait bir uçakla havalandık. Bir müddet Yeni Delhi üzerinde uçtuktan sonra uzayıp giden Hindistan topraklarında uçmaya başladık. Ben pencere kenarındaydım. Havadan Hindistan’ın coğrafi yapısını ve uzayıp giden ovalarını ibret ve tefekkürle seyrettim. Çok etkilendim. Derken 2 saat uçtuktan sonra Bombay üzerine geldik. Şehir havadan çok enteresan ve güzel görünüyordu. Hint Okyanusunun kenarında 24 milyonluk bir şehir. Uçak yolda zaman zaman sallandı. Bombay’da da hemen hava alanına inemedi. Yarım saat Bombay üzerinde uçtu çok ani dönüşler yaptı. Bayağı endişelendik. Havaalanına inmek için pistin boşalmasını bekliyorlarmış. Nihayetinde çok şükür, Bombay havaalanına indik.

BOMBAYDA KALDIĞIMIZ OTEL

Bombay’da arkadaşlar bizi karşılayıp otellere yerleştirdiler. Biraz istirahattan sonra hemen gezmeye çıktık. Çünkü 2 günümüz kalmış; fakat çok gezecek yerimiz vardı. Oradaki rehber arkadaşlarımız bir program yapmıştı. Saat saat gideceğimiz yerler belirlenmişti. Hemen çıktık.

Orada Türklerin kurup işlettikleri bir okulu gezdirdiler. Ekseri Hintli öğretmenlerin çalıştığı okulda diğer Hintli okullarından farklı olarak Türkçe eğitimi de veriliyor. Velilerle çok iyi bir diyalog kuruyorlarmış. Bu da veliler arasında çok iyi karşılanıyor. Daha sonra alış veriş yerlerine gittik. Çok ucuz olarak söylenen yerlerdeki mallarda kalite arttıkça fiyatlar da artıyor. Biz daha ziyade dizüstü bilgisayar, telefon, saat gibi ürünlere baktık. Eğer kaliteli ise burada da çok pahalı, burayla Türkiye’nin farkı yok. Zaten kalitesiz malın da bir anlamı yoktu. Velhasıl aradığımızı bulamadık. Pek alış veriş yapamadık.

HİNT OKYANUSUNDA GÜNEŞİN BATIŞI

Bombay çok büyük bir şehir. 24 milyon nüfusa sahip. Bir yerden bir yere gitmek için saatlerce araba yolculuğu yapmak gerek. Yoğun bir trafik var. Bize göre çok karışık bir şehir. Arkadaşlarımız Hint okyanusunda güneşin batışını seyrettirmek için bizi Juha denilen bir burun kısmına götürdüler. Güneşin batışını seyrettirdiler. Gerçekten çok harika ve görmeye değerdi. Daha sonra bizi özel bir yazlık çayhaneye götürdüler. Hintlerde çay alışkanlığı yok. Çayhanede çay bulmak zor. Israrlı taleplerimizden sonra çay getirdiler. Yanında da süt vardı. Birbirine karıştırarak içiyorlarmış. Ancak biz önce çayımızı, sonra üstüne sütü içtik.

KEBABI TÜRKLERDEN ÖĞRENMİŞLER

Arkadaşlarımız size bir de sürpriz yapalım dediler ve bizi akşam yemeği için açık büfe kebap yapılan bir yere götürdüler. Gerçekten çok enteresan. Masaların ortasında küçük mangal sığacak yerler var. Birer mangal getirdiler. Bir de kebapları biz pişireceğiz sandık. Ama öyle değilmiş. Pişen kebaplar soğumasın diye alınan tedbirmiş. Bu arada kebap çeşitleri de değişik; tavuk, et, balık, peynir kebabı... Her şeyi gördük de peynir kebabını görmemiştik. Hindistan’da onu da gördük ve yedik. Kebap geliyor ama bir türlü ekmek gelmiyor. Biz Türk milleti olarak önce ekmek olmalı ve ekmekten başlamalıyız dedik. Meğerse ekmek en sonda geliyormuş. Bir anlam veremedik. Bizde en önce yenen ekmek Hindistan’da en son yeniyor. Bir de masa üzerinde bir yazı vardı merakla okuduk. Şu enteresan bilgi yazıyordu. “Türkler mangalı ve kebabı icat ettiler ve dünyaya tanıttılar” diyordu. Hem garibimize hem de hoşumuza gitti.

AKŞAM YEMEĞİ

Ertesi gün araba ile turistik geziye çıktık. Önce kıyı şeridinde bir gezi. Yüksek binalar sahil boyu uzanıyor. Uzayıp giden Hint Okyanusunun mavi görüntüsü muazzam bir manzara ve güzellik meydana getiriyor.

HACI ALİ TÜRBESİ

Sonra meşhur Hacı Ali Türbesine gittik. Denizin içinde büyük bir külliye gibi türbe. İstanbul’un Kız Kulesi gibi. Yalnız bu türbeye gitmek için betondan bir yol yapılmış. Hacı Ali dergâhı Bombay’da Müslüman, gayrimüslim bütün Hintli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği bir mekândır. Denizin ortasında bir ada olan ve betonarme bir geçiş yolu ile karaya bağlanan mescit, bazen suyun yükselmesi sonucu tam bir ada haline geliyor. Ali adında bütün halk tarafından sevilen ehli-kalp biri olduğu söylenen hatta kimilerine göre birçok insanın hidayetine vesile olan çok zengin bir Müslüman’ın hacca gitmeden önce bütün servetini vakfederek yaptırdığı bir mescitmiş. Kimileri ise Ali adında çok sevilen birinin hacca deniz yolu ile giderken sandaldan düşüp boğulduktan sonra cesedinin bugün mescidin olduğu noktada bulunduğunu ve onun hatırasına o noktaya mescit inşa edildiğini söylüyor.

MED CEZİR OLAYI

Su aşırı yükseldiği için geçmesi zor olacağından karşıya geçemedik. Suyun yükselme ve alçalması çok oluyormuş. Med-cezir olayına orada şahit olduk. Daha sonra Bombay’ın en turistik yeri olan denizden şehre açılan kapıyı görmek için hareket ettik. Bu arada Bombay’da büyük zıtlıklar bir arada. Daha önce de söylediğimiz gibi, çok fakir ve çok aşırı zengin bir arada yaşıyor. Lüks apartman ve villaların yanı sıra, deniz kenarında basit naylon çadırlar içinde yaşayanlar var. Bunun yanı sıra güzel bir olay da Hindistan Hükümetinin temel gıda maddelerinin fiyatını çok ucuz tutarak, fakir fukaranın biraz daha ihtiyaçlarını kolay karşılamasını sağlamasıydı.

FİLM SETLERİNE RASTLADIK

Bu arada Bombay, İstanbul gibi filmlerin ve dizilerin çok çevrildiği bir yermiş. Hergün 25-30 dizi ve filmin çekildiği bir şehir. Bir cadde boyu gittiğimizde 2-3 filmin çevrildiği setlere rastladık. Daha sonra kıyı şeridine geçtik. Daha önce de söylediğim gibi Bombay’ın denizden giriş kapısı olan yere gittik. Panayır gibi insan kaynıyor. Yerli ve yabancı turistlerin olduğu her türlü satıcının bulunduğu değişik bir manzara. Bizim Eminönü’nü andırıyor. Bu arada dünyanın her tarafından insanlar var. Bu sahil şeridinde sırf İngiliz Kraliçesinin şehre girişi için yapılan büyük bir bina büyüklüğünde süslü bir kapı inşa edilmiş. Sahil şeridine bakınca insan kendisini İngiltere’de zannediyor. Tamamen İngiliz kültürü hakim.

DENİZDEN BOMBAY’A GİRİŞ KAPISI

Enteresan bir olay daha anlatayım. Bir genç, elinde siyah, paslı bir tel olduğu halde, ayak üstü, kulağınızı temizleyelim diye dolanıyor. Kulağımızın yanına yaklaşıyor. Teli kulağımıza sokmaya çalışıyor. Bizi gölge gibi takip ediyor. Şaşırdık kaldık ve öfkelenerek gönderdik.

Orada bizi gezdiren arkadaşımız bununla ilgili bir hatırasını anlattı. “Birgün burada yine gezerken kulak temizleyici ısrarla peşimde dolanıyor. Ben de vazgeçsin diye. Peki temizleyelim derken, kulağımı delersen ne yapacaksın dedim. O da kulağının zarını delersem paranı almam demiş.” Hepimiz bu hayret verici olay karşısında gülmekle yetindik.

Daha sonra Hindistan cevizinin suyunu içtik. Yağlı bir suyu vardı. Fazla tadı olmadığından hoşumuza gitmedi. Ama Hindistan’a gidip Hindistan cevizinin suyunu içmemiş olmayalım diye, içmiş bulunduk. Daha sonra Hint Okyanusu gezisi vardı. Bunun için bir yat vasıtasıyla Hint Okyanusuna açıldık. 24 milyonluk Bombay şehri okyanustan daha güzel görünüyordu. 1.5 saatlik geziden sonra İstanbul’a dönüş için havaalanının yolunu tuttuk.

İSTANBUL’A GELİŞ

Sonuç olarak ülkemizin kıymetini anlamak için zaman zaman yurt dışına gitmek lâzım. Ülkemizin havasını, suyunu, insanlarını, sıcak ilişkilerini, inancını, ibadetini ve daha sayılamayacak kadar nimetlerinin kıymetlerini bilmek lâzım. Nimet şükür görürse ziyadeleşir. Yoksa elimizden gider. Biz de ülkemizin nimetlerini bilip şükürle onu arttırmalıyız. Hindistan’la ilgili tesbitlerimizin bazılarını anlatabildik. Yoksa bu gizemli ülke anlatmakla bitmez.

Nurullah Çelebi KÖKER

22.06.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Dizi Yazı

  (21.06.2008) - Gizemli Ülke HİNDİSTAN -3-

  (20.06.2008) - Gizemli ÜLKE HİNDİSTAN -2-

  (19.06.2008) - Gizemli Ülke HİNDİSTAN -1-

  (14.06.2008) - ALMANYA'DA RİSALE-İ NUR GÜNLERİ -3-

  (13.06.2008) - ALMANYA'DA RİSALE-İ NUR GÜNLERİ -2-

  (12.06.2008) - ALMANYA'DA RİSALE-İ NUR GÜNLERİ -1-

  (11.06.2008) - Beşinci Kıta: AVUSTRALYA (3)

  (10.06.2008) - Beşinci kıta: Avustralya (2)

  (09.06.2008) - Beşinci kıta: Avustralya (1)

  (07.06.2008) - Osmanlı'dan Günümüze 'İPEK BÖCEKÇİLİĞİ' -3-

 
GAZETE 1.SAYFA
Download

Gezi Eki Pdf
© Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır