"Gerçekten" haber verir 06 Ağustos 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

YAŞ’a yargı yolu mu?

Bu yılki YAŞ toplantısında hiç ihraç kararı çıkmamasını değerlendiren Vatan gazetesi yazarı bu durumu iki sebebe bağladı.

Mengi şöyle yazdı: “1. İhraç edilecek personelin Ergenekon’la ilişkili gösterilebileceği ihtimaline tedbir alınmış.. Çünkü bir süredir Ergenekon iddialarına adı karışan personelin YAŞ toplantısında ihraçlarına karar verilebileceğine dair spekülasyonlar yapılıyordu. 2. İrticaî faaliyet ve disiplin suçu işlemiş personelin, YAŞ yerine yargı yoluyla ihraç edilmeleri tercihi artık askerî kanatta da ağırlık kazanmaya başlamış..”

06.08.2008


 

18 bin öğretmen tayin ediliyor

Millî Eğitim Bakanlığının yapacağı öğretmen atamaları için başvurular dün başladı. Bakanlık, 15 bin 744’ü kadrolu, 2 bin 449’u sözleşmeli toplam 18 bin 193 öğretmen alacak.

Mİllî Eğitim Bakanlığının (MEB) yapacağı öğretmen atamaları için başvurular başladı. Millî Eğitim Bakanlığı Personel Genel Müdürü Remzi Kaya, yaptığı açıklamada, başvuruların dünden itibaren alınmaya başlandığını ve 18 Ağustosa kadar süreceğini bildirdi.MEB, ilk atama, açıktan atama ve kurumlar arası atama yöntemiyle 15 bin 744’ü kadrolu, 2 bin 449’u sözleşmeli toplam 18 bin 193 öğretmen alacak. 15 bin 744 kadronun 15 bin 200’ü ilk atama, 300’ü açıktan atama, 100’ü kurumlar arası atama, 144’ü de Beden Eğitimi alanına millî sporcu olarak sınavsız alınacaklar için; sözleşmeli öğretmenlik pozisyonundan 2 bin 300’ü KPSSP10 sonucuna göre ilk defa görevlendirme, 149’u ise yeniden (açıktan) görevlendirme için ayrıldı. MEB, en fazla atamayı Sınıf Öğretmenliği branşında yapacak. Sınıf öğretmenliğini İngilizce ve Rehber Öğretmen alanları izliyor. Atamalar, 21 Ağustos 2008 Perşembe günü gerçekleştirilecek.

06.08.2008


 

Keneler için dernek kurulacak

Son yıllarda Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı sebebiyle ölümlerin artması üzerine kene ile sürekli ve daha etkin mücadele için KEN-DER adında bir dernek kurulacak.

Son yıllarda Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı sebebiyle ölümlerin artması üzerine kene ile sürekli ve daha etkin mücadele için dernek kurulacak. Ankara Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Karaer, Türkiye’de birçok vatandaşın korkulu günler geçirmesine sebep olan kene konusunda kalıcı çözümler üretmek için KEN-DER’i kurma kararı aldıklarını bildirdi. ‘’Türkiye’de ilk haşereyle mücadele derneği’’ olacak KEN-DER’i kurma fikrini, Gazi Üniversitesi öğretim üyesi Dilaver Coşkun’un ortaya attığını belirten Karaer, sivil toplum örgütü bireyden daha çok yaptırımda bulunabileceği için kendisinin de kurucular arasında yer aldığını ifade etti.

06.08.2008


 

En vasıflı ormanlarımız kül oldu

Orman Genel Müdürü Osman Kahveci, Manavgat bölgesinde 4 bin-4 bin 500 hektarlık verimli orman alanının zarar gördüğünü belirtti.

Kahveci “Orman yangını çok dağınıktı. Büyük bir alanda zarar var. En verimli ve en vasıflı 4 bin-4 bin 500 hektar orman alanımız yok oldu” dedi.

Temmuz’da 19 bin hektar orman yandı

Antalya'nın Manavgat ilçesinde 31 Temmuzda çıkan orman yangınının kontrol altına alındığınığı ve soğutma çalışmalarının yapıldığı bildirildi.

Çeşitli bölgelerden birbiri ardına gelen orman yangını haberleri Türkiye’nin yüreğini yaktı. Yüzölçümünün yüzde 27’sine tekabül eden 21.2 milyon hektar alanı ormanlarla kaplı ülkemiz, Temmuz ayının ilk günlerinden itibaren son yılların en büyük yangın felaketleriyle karşı karşıya kaldı. Kısa aralıklarla çıkan üç yangında yaklaşık 17 bin 700 hektar orman kül oldu. Ufak çaplı yangınlarla birlikte bir ayda bu miktar 19 bin hektara ulaştı. Yanan alanlar, yaklaşık 23 bin futbol sahası büyüklüğüne eşit.

“ATOM BOMBASI ATILMIŞ GİBİ”

Orman Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kurtulmuşlu, bölgede soğutma çalışmalarının sürdüğünü, bu çalışmaların arkasından zarar tespitine başlanacağını ifade etti. ‘’Yangın bölgeye adeta atom bombası atılmış gibi zarar verdi’’ diyen Kurtulmuşlu, yangın söndürmede birçok teknik kullanıldığını, havadan müdahalenin yanı sıra yer ekiplerinin iş makinesinden tarım aletlerine kadar birçok aleti kullanarak yangını söndürmek için çalıştıklarını söyledi. Kurtulmuşlu, yangında en büyük zararın ise fauna olarak adlandırılan hayvan çeşitliliğine ilişkin olduğunu belirterek, yöreye özgü keklikler, yırtıcı kuşlar, sürüngenler, akrepler, çakallar ve tilkilerin bir kısmının telef olduğunu ama asıl önemlisi bu hayvanların bundan sonra yaşayacak alanlarının da yok olduğunu vurguladı. Yangının ‘’tek iyi tarafı’’ bulunduğunu anlatan Kurtulmuşlu, bu ormanlarda kene kalmadığını ifade etti.

4 BİN HEKTAR ORMAN YOK OLDU

Orman Genel Müdürü Osman Kahveci, ilk belirlemelere göre, Manavgat bölgesinde 4 bin-4 bin 500 hektarlık verimli orman alanının zarar gördüğünü belirterek, şunları kaydetti: ‘’Orman yangını çok dağınıktı. Büyük bir alanda zarar var. En verimli ve en vasıflı 4 bin-4 bin 500 hektar orman alanımız yok oldu. En iyi vasıflı, en verimli ve emekle, kendi kendine yetişmiş orman alanlarımız zarar gördü. Yangın, makilik, tarım alanları ve taşlık alanlarda da zarara yol açtı.’’ Yangın kontrol altına alına alındığını ancak bölgede yangın tehdidinin devam ettiğine işaret eden Kahveci, “Çünkü hava sıcaklığı, nispi nemin düşük olması ve bu arada esen meltem ve poyraz, en ufak bir kıvılcımı büyük bir yangına dönüştürebilecek şartlar taşımaktadır. Onun için burada vatandaşlarımızın çok daha duyarlı olmasına ihtiyaç var” diye konuştu.

HAVA FİLOSU KURULACAK

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, olası yangınlarla mücadele için Çevre ve Orman Bakanlığı’nın kendi filosunu kurmak üzere harekete geçtiğini açıkladı. Eroğlu, şöyle konuştu: “Başbakan hava filosu kurma talimatı verdi. Özellikle yangın uçakları ve helikopteri kiralıyoruz. En azından Çevre ve Orman Bakanlığı’nın böyle filosu olmalı kanaatindeyiz. Bu konuda Ğenelkurmay ve Hava Kuvetleri’nden teknik bilgi alacağız.”

200 BİN YTL GÖNDERİLDİ

Bakan Eroğlu, yangında zarar gören vatandaşlar için valilikler emrine 200 bin YTL para gönderildiğini; evleri yananlara ilk etapta 2 bin, samanlıkları yananlara ise bin YTL para yardımı yapılacağını da ifade etti.

AYVACIK’TA 134 HEKTAR ZARAR GÖRDÜ

Çanakkale’nin Ayvacık ilçesindeki orman yangınında 134 hektar alanın zarar gördüğü bildirildi. Yangın bölgesinde soğutma çalışmaları devam ediyor.

SOSYAL YARDIM MERKEZİ OLUŞTURULDU

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Manavgat ve Serik ilçelerinde etkili olan orman yangınında evleri yanan vatandaşlar için Sosyal Yardım Merkezi oluşturdu. Belediyeden yapılan açıklamada, Türkiye’nin her yanından vatandaşların yangınzedelere yardım etmek için 0 242 249 51 51 ve 0 242 326 57 84 nolu telefonları arayarak, yardımlarını Büyükşehir Belediyesi koordinasyonunda ulaştırabilecekleri kaydedildi.

/ Ankara / Antalya / İzmir

06.08.2008


 

AB, reform gündemine dönülmesini bekliyor

Türkiye-AB Karma Parlamento Komisyonu (KPK) Eşbaşkanı Joost Lagendijk, Anayasa Mahkemesi’nin AKP hakkındaki kararına ilişkin, ‘’Şimdi AB, Türkiye’den reform gündemine dönmesini bekliyor’’ dedi.

Tatil için eşi Nevin Sungurlu’nun ailesinin Yalova’daki evine gelen Lagendijk, burada Türkiye-AB ilişkilerini değerlendirdi. Eşbaşkan Joost Lagendijk, Türkiye’nin AB üyeliğine ilişkin, ‘’Evet, sonunda olacak. Türkiye ve AB’nin uzun vadedeki çıkarları aynı yönde olduğu için buna inanıyorum’’ dedi.

Lagendijk, ‘’Kapatma dâvâsının sonuçlanmasının ardından AB’nin hükümetten beklentisine’’ ilişkin soruyu, ‘’Hükümet dâva sebebiyle felce uğramıştı. Bu konu da kapandığına göre, şimdi AB, Türkiye’den reform gündemine dönmesini bekliyor’’ diye cevapladı. Lagendijk, gelecek yıl yapılacak olan Avrupa Parlamentosu seçimlerine katılmayacağını da ifade ederek, ‘’Yine de gelecek yıl bu konuda çalışmak istiyorum. Ama Avrupa Parlamentosu’nda değil. Bu bir üniversite veya düşünce kuruluşu olabilir. Bebeğimi bırakmayacağım. Bu konuda yazmaya, konuşmaya devam edeceğim’’ diye konuştu.

Göreve geldiğinden bu yana Türkiye’de çok şeyin değiştiğini ifade eden Lagendijk, kendisinin de Türkiye hakkındaki görüşlerinin değiştiğini kaydetti. Lagendijk, şöyle devam etti: ‘’1980’lerde Türkiye’nin üyeliğine karşıydım. Ama 2002’de görevi Daniel Cohn Bendit’ten devraldığımda hâlâ sol görüşlü, ama ılımlı bir sol görüşlü olmuştum. Türkiye olumlu yönde değişmişti. Böylece göreve başladığımda Türkiye’nin üye olmasını istedim.’’

“2004’TEN SONRA

SÜREÇ ZORLAŞTI”

Görevi Ecevit hükümetinin son aylarında aldığını hatırlatan Lagendijk, şunları belirtti: ’’Sonra AKP yönetime geçti. Sonraki iki yıl iyimserlik havasının sürdüğü, birçok reformun yapıldığı, herkesin memnun olduğu ve hatta Türkiye’ye karşı şüpheleri olan bazı Avrupalıların bile (artık müzakerelere başlamalıyız) dedikleri bir dönemdi. Ama 2004’ten sonra süreç zorlaştı. Hem Türkiye’de hem de Avrupa’da süreci durdurmaya kararlı kesimler var. Her iki taraftan da yola sürekli engel koyanlar varken bazen bu gemiyi yürütmek çok zor olabiliyor.’’

“2005’ten bu yana üyelik karşıtlarının daha da aktif olduklarını” ifade eden Lagendijk, “aynı zamanda Avrupa’da da Türkiye’nin üyeliğine karşı direnişin arttığını, çünkü Avrupa’daki bu çevrelerin üyelik müzakerelerine başlanmasını beklemediğini Müzakere tarihi verilmesinin onlar için de sürpriz olduğunu” kaydetti.

RUM KESİMİNİN AB’YE ALINMASI HATAYDI

AB sürecine desteğin azalmasının ikinci nedeninin AB’nin Kıbrıs politikası olduğunu ifade eden Lagendijk, ‘’Bence Avrupalıların yaptığı en büyük hata Kıbrıs politikası’’ dedi ve şunları söyledi: ‘’AB’nin adadaki sorun çözülmeden Kıbrıs’ı (Rum kesimi) üyeliğe almasının büyük bir hata olduğunu düşünüyorum. 2004’te referandum yapıldığında Kıbrıslı Türkler, Türkiye ‘evet’, Kıbrıslı Rumlar ‘hayır’ dediği halde Kıbrıs Rum tarafı AB’ye alındı. Türklerin gözlerinde bu AB’nin güvenilirliğini zedeledi. Ne zaman Türkler ile bir toplantıda ya da üniversitelerde bir araya gelsem, hep ‘Türkiye’nin Kıbrıs konusunda bir şeyler yapması gerektiğini söylüyorsunuz ama en büyük hataları da siz yapıyor, sorun çözülmeden Kıbrıs’ı üye yapıyorsunuz diyorlar.’’

Lagendijk, ‘’Zorlu sürecin sonunda Türkiye üye olacak mı’’ sorusu üzerine de ‘’Evet, sonunda olacak, çünkü Türkiye ve AB’nin uzun vadedeki çıkarları aynı yönde olduğu için buna inanıyorum’’ dedi. Lagendijk, AB ve Türkiye’nin güçlerini birleştirmek zorunda olduklarını ifade etti.

ÜYELİK 7-10 YIL İÇİNDE GERÇEKLEŞİR

Lagendijk, Orta Doğu’daki gelişmelerin de Avrupa için çok önemli olduğuna değinerek, şunları belirtti: ‘’Orta Doğu’da ana rol oynamak için Avrupa’nın Türkiye’nin yaklaşımına, Türkiye’nin deneyimine ihtiyacı var. Bu deneyimi şu an İsrail ve Suriye, İsrail-Filistin ve İran’da görüyoruz zaten. Türkiye, AB’nin çıkarına. Türkiye’nin oradaki deneyimini bölgesel bir güç olmak için kullanabiliriz. Kesin bir tarih bilmiyorum. İlk olarak söyleyebileceğim (üyeliğin) 7-10 yıl arasında gerçekleşebileceği. Tamamen müzakerelerin nasıl gideceği ve Türkiye’de neler olacağına bağlı. Meselâ Türkiye’de bir grup insan ‘tamam, bize bir tarih verin. O tarih de cumhuriyetin 100. yıl dönümü olan 2023 olsun’ diyor. Ama bence bu çok uzun bir süre. Çünkü böyle uzun bir tarih verilirse o zaman halk tünelin ucunda ışık göremez, güvenini kaybeder. Maksimum 7-10 yıllık bir süre.’’

/ Bursa

06.08.2008


 

Hedefimiz ‘pozitif’ bir güç olmak

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Gül, Türkiye’nin, bölgede ve dünyada barış, huzur ve istikrarın tesisi için ‘’pozitif’’ bir güç olmayı hedeflediğini ifade ederek, bu yöndeki çabaların kararlılıkla sürdürüldüğünü dile getirdi.

Abdullah Gül, Ankara’ya resmî ziyarette bulunan Bahreyn Kralı Hamad bin İsa El-Halife onuruna Çankaya Köşkü’nde akşam yemeği verdi. Gül yemekte yaptığı konuşmada Bahreyn Kralı Hamad bin İsa El-Halife’nin ziyaretinin tarihsel önemi olduğunu ve bu ziyaretin Türkiye ile Bahreyn arasındaki ilişkilerin ileriye taşınmasında dönüm noktası olacağını, ilişkilerde yeni bir sayfa açacağını söyledi.

Bölgenin yine zor bir dönemden geçtiğini ve sorunların çeşitlenip, birbiriyle ilintili duruma geldiğini anlatan Gül, ‘’Filistin meselesi acil çözüm beklemektedir. Irak’taki gelişmeler ve kardeş Irak halkının acıları bizi de derinden etkilemektedir. Terörizm ve kitle imha silâhlarının yayılması tehdidi ülkelerimiz ve bölgemiz için ortak kaygı yaratmaktadır’’ diye konuştu.

Gül, mevcut sorunların adil ve kalıcı bir çözüme kavuşturulması, tehditlerin bertaraf edilmesi için bölgedeki bütün aktörlerin ve uluslararası toplumun işbirliği ve dayanışma ruhu içinde hareket etmesinin şart olduğunu bildirdi. Dinler, uygarlıklar ve kültürlerarası diyalog konusunda güçbirliği içinde olunması, ortak hedefler belirlenmesi ve bu çerçevede yakın işbirliği ve istişare içinde hareket edilmesi gerektiğine inanıldığını vurgulayan Gül, şunları kaydetti: ‘’İstikrarsızlık, şiddet ve ihtilâf ortamı bölge haklarına sadece acı ve üzüntü getirmektedir. İhtilâfların sağduyu ve uzlaşı yoluyla çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. Türkiye olarak bu doğrultuda gayretlerimizi sürdürüyoruz.’’

Bahreyn Kralı Hamad bin İsa El-Halife de, ‘’yaratıcılık, ılımlılık ve birlikte yaşama anlayışını güçlendirmeye çalışan Türkiye’yi, sorumluluk sahibi bir ortak olarak gördüklerini’’ söyledi. Bahreyn Kralı El-Halife, Türkiye’nin kendilerine yabancı olmadığını belirterek, ‘’Türkiye ile tarihi ve günü birlikte yaşadık, bu birliğimiz şimdi de sürüyor. Geleceğe bakış ve beklentilerimiz aynı. Bugün burada oluşumuz ve güzel ülkenize bakışımız, uluslarımız ve ülkelerimiz arasındaki ortak anıları canlandırmaktadır’’ diye konuştu. Bahreyn Kralı, şöyle konuştu: ‘’Türkiye’nin, sahip olduğu olanakları ve konumu itibariyle bölgenin güvenliği, istikrarı ve kalkınmasında temel rolleri bulunmaktadır. Tüm tarafların bu hususta işbirliğinde bulunmaları gerekir. Biz bu ortak göreve katkıda bulunmaya hazırız.’’

Yemeğe, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, bazı bakanlar, TOBB Yönetim Kurulu Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi Ertuğrul Apakan, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Murat Mercan, Demokratik Toplum Partisi (DTP) İstanbul Milletvekili Sabahat Tuncel ile çok sayıda yabancı misyon temsilcisi ve dâvetli katıldı.

06.08.2008


 

KAMU-SEN’DEN KEY ÖDEMELERİNE DÂVÂ

TÜRKİYE Kamu-Sen, Konut Edindirme Yardımı (KEY) ödemelerinde üyelerinin hak kaybına uğradığını iddiasıyla yeniden hesaplama yapılması istemiyle Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nde dâvâ açtı.

Türkiye Kamu-Sen Genel Teşkilâtlandırma Sekreteri ve Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, mahkeme önünde yaptığı açıklamada, KEY ile 230 bin çalışanın ev sahibi olduğunu, 8,5 milyon kişinin de yaptıkları ödemelerin Emlak Bankasında 6’şar aylık faizlerle değerlendirildiğini hatırlattı. Emlak Bankasında 1999 yılı sonu itibariyle 396 trilyon lira para biriktiğini ve bu paranın Emlak Bankasının tasfiyesi sırasında Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığına devredildiğini ifade eden Yokuş, bu ortaklığın da 2007 yılında tasfiyesine karar verildiğini söyledi. Kamu-Sen olarak toplu görüşme masasına ilk oturdukları günden itibaren hükümet ile sendikaların ortak hareketle KEY’lerin ödenmesine başlanmasını talep ettiklerini belirten Yokuş, hükümetin bu teklifi sürekli reddettiğini ve ‘’hükümetin KEY hesaplarını sendikalardan kaçırdığını’’ iddia etti. ‘’Hükümet, 8,5 milyon işçi, memur ve emeklinin parasını gasp etmiştir’’ diyen Yokuş, KEY ödemelerindeki hesaplamaların iptal edilerek, yeniden hesaplama yapılması için dâvâ açtıklarını söyledi.

06.08.2008


 

Yoksulların evleri onarılacak

DİYARBAKIR Valiliğince hazırlanan, Başbakanlık Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğünce onaylanan (SYDGM) ‘’Ev Onarım Projesi’’ kapsamında yoksul 518 vatandaşın evi onarılacak.

Yoksullukla mücadele ve istihdam meydana getirme konusunda yürütülen projelere bir yenisini daha ekleyen Diyarbakır Valiliği, bir süre önce SYDGM tarafından onaylanan ‘’Ev Onarım Projesi’’ ile yoksul vatandaşların onarılmaya ihtiyacı olan evlerini onaracak. Projeyle 518 yoksul ve hiçbir sosyal güvencesi olmayan vatandaşın evi onarılacak. İhtiyaca göre kimi evlerin camı, penceresi, onarılacak kimi evlerin de boya badanası veya kırık dökük hale gelen banyo ile mutfağı elden geçirilecek. Vatandaşlar, Kasım ayına kadar ‘’pırıl pırıl’’ onarılmış evlerinde kış mevsimini karşılama şansını bulacak. Vali Yardımcısı Suat Seyitoğlu, proje kapsamında önceden tespit ettikleri 518 evi ihtiyaca göre onaracaklarını ifade ederek, ‘’Diyarbakır’ın genellikle yoksul semtlerindeki evlerin kapsayan bu sosyal proje, Türkiye’de ilk kez Diyarbakır’da uygulanacak.’’

06.08.2008


 

Doğal gaz zammı, elektrik zammını tetikleyecek

TÜRK Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Elektrik Mühendisleri Odası, doğal gaza yapılan zamların 1 Ekim’de yapılacak elektrik zammını tetikleyeceği görüşünü ifade etti.

EMO tarafından yapılan yazılı açıklamada, enerji fiyatlarına ‘’otomatik zam’’ uygulaması kapsamında, doğal gaz fiyatına 1 Ağustos 2008’den geçerli olmak üzere zam yapıldığı hatırlatıldı. Doğal gaz fiyatlarına yapılan zammın kış aylarında daha fazla hissedileceği belirtilen açıklamada, zammın diğer etkisinin de 1 Ekim 2008 tarihinden itibaren elektrik faturalarına yansıyacağı kaydedildi. Elektrik enerjisi üretiminde dışa bağımlı ve pahalı bir kaynak olarak dikkat çeken doğal gazın payının üretimin yaklaşık yarısını oluşturacak seviyelere ulaştığı ifade edilen açıklamada, bugün elektrik enerjisi üretiminde, doğal gaz üreticisi olan ülkelerde bile rastlanmayacak seviyelerdeki bu artışın her geçen gün daha ‘’zamlı’’ elektrik faturaları ile karşı karşıya kalınmasına neden olduğu görüşü dile getirildi.

06.08.2008


 

Başbakan Erdoğan’dan promosyon genelgesi

KAMU maaşlarının ödenmesine aracılık eden bankalar tarafından sağlanan ek malî imkânların tasarrufunda, kamu kurum ve kuruluşlarında uygulama birliğine devam edilecek ve dağıtılacak promosyonlar, ilgili banka tarafından personel adına açılan hesaba aktarılmak suretiyle ödenecek.

Resmî Gazetenin dünkü sayısında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla çıkan genelgede, banka promosyonlarına ilişkin küçük bir değişiklik yapıldı. Buna göre, kamu görevlilerinin aylık ve ücretleri, Maliye Bakanlığı Muhasebat Genel Müdürlüğünün ilgili tebliğlerinde belirtilen esas ve usuller çerçevesinde bankalar vasıtasıyla ödenmeye devam edecek. Bu amaçla kamu kurum ve kuruluşlarla, bankalar arasında aylık ve ücret ödeme protokolleri yapılmaya, bu protokoller uyarınca verilecek bankacılık hizmetlerinin yanı sıra ‘’promosyon’’ adı altında ayni ve/veya nakdî ek malî imkânlar da sağlanabilecek. Dağıtılacak promosyonlar, ilgili banka tarafından personel adına açılan hesaba aktarılmak suretiyle ödenecek.

06.08.2008


 

Boğaz'a, arabalar için tüp tünel hazırlığı

İSTANBUL'UN iki yakasını denizin altından birleştirecek ve sadece lastik tekerlekli araçların geçebileceği yeni tüp tünelin yapım ihalesine en iyi teklifi Cengiz İnşaat-Makyol-Doğuş İnşaat ve Fransa’dan Vinci’den oluşan ortak girişim verdi.

DLH Genel Müdürü Ahmet Arslan, tekliflerin teknik yönden değerlendirmesinin tamamlandığını belirtti. Karayolu Boğaz Tüp Tünel Geçişi Projesi, Avrupa yakasında, Florya-Sirkeci Sahil Yolu’nun (Kennedy Caddesi) Kazlıçeşme mevkiinden başlayarak, Anadolu tarafında Ankara Devlet Yolu’nun Göztepe Kavşağı mevkiinde bitecek. Boğaz’ın altından geçen tünel, iki katlı ve ikişer şeritli olacak. Katlardan birisi giden araçlara, diğeri ise gelen araçlara ayrılacak. Sadece hafif araçlar tünelden geçiş yapabilecek, ağır vasıtalar tüneli kullanamayacak. Proje, denizin altından geçen yaklaşık 3,3 kilometrelik bölümü ile her iki yakadaki mevcut yollara bağlanacak. Geçiş 2,1 kilometrelik bölümü delme tünel olmak üzere toplam 5,4 kilometre uzunluğunda tünelden oluşacak. Proje kapsamında ayrıca, Avrupa ve Anadolu tarafında havalandırma şaftları, Avrupa yakasında ücret toplama gişeleri, tünel işletme binası inşa edilecek.

06.08.2008


 

İddianame CD'sini Baykal'a gönderdiler

ÖĞRETMEN-SEN Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Ayan ve beraberindekiler ‘’Ergenekon’’ iddianamesini CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’a gönderdiler.

Ayan, Kızılay PTT önünde yaptığı açıklamada, Baykal’ın ‘’Ergenekon’’ soruşturmasıyla ilgili ifadelerini eleştirdi. ‘’Kimse yargıyı etkilemeye çalışmasın’’ diyen Ayan, ‘’Madem ki sayın Baykal, ‘Ergenekon’un elbette avukatıyım’ diyor, biz de kendisine bu görevinde yardımcı olur ümidiyle savcılığın hazırladığı iddianamenin tam metnini gönderiyoruz’’ şeklinde konuştu. MAZLUM-DER Ankara Şube Başkanı Ümit Mert ise ‘’darbecilerin yargılanmasını, darbe dönemlerinin karanlık olaylarının aydınlatılmasını ve Türkiye’nin darbe anayasalarından kurtarılmasını’’ istediklerini söyledi. Açıklamaların ardından, gruptakiler, PTT merkezine girerek ‘’Ergenekon’’ davası iddianamesinin tam metninin yer aldığını belirttikleri CD’yi postaladılar

06.08.2008


 

Prim borcu olan, sağlık hizmeti alamayacak

ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, ‘’Önümüzdeki süreçte Konya ve Türkiye’de vatandaşlar arasında ‘her işi yaparım’ değil ‘bu işi en iyi şekilde yaparım’ anlayışı hakim olacak’’ dedi.

İş Gücü Yetiştirme Kursu’nun açılış törenine katılmak üzere Konya’ya gelen Bakan Faruk Çelik, Vali Osman Aydın’ı makamında ziyaret etti. Bakan Çelik, ziyarette yaptığı konuşmada, Bakanlığına bağlı İş-Kur’un Türkiye genelinde istihdam artırıcı meslek edindirme çalışmalarına devam ettiğini söyledi. Bakan Çelik, prim affıyla ilgili soru üzerine, bununla ilgili ilk yasanın 28 Mayısta yürürlüğe girdiğini hatırlatarak, bu yasayla yaklaşık bir ay boyunca 26.2 katrilyon liralık yapılanma meblağının 18.4 katrilyon lirasının yapılandırma kapsamına girdiğini, şu anda kasaya giren miktarın ise 2.1 katrilyon lira olduğunu söyledi. Çelik, talep üzerine söz konusu yasadan yararlanma süresinin uzatıldığını kaydetti. Çelik, şöyle konuştu: ‘’1 Ekimde Sosyal Güvenlik Reformu tümden yürürlüğe giriyor. Prim borcu bulunan vatandaşlarımız, 1 Ekimden sonra sağlık hizmetlerinden istifade etmelerinde çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalacaklardır.’’

06.08.2008


 

Roth: AKP’ye şans doğdu

Alman Yeşiller Partisi Eşbaşkanı Claudia Roth, Bodrum Sağlık Vakfı’nda eğitim gören engelli öğrencileri ziyaret etti.

Tatilini Bodrum’da geçiren Claudia Roth, bir gazetecinin sorusu üzerine, Anayasa Mahkemesi’nin AKP’yi kapatmama kararının yerinde olduğunu söyledi. Roth, şunları kaydetti: ’’Doğru bir karar verildi. Bu sayede AKP'ye de şans doğdu. Özellikle Türkiye’nin yeniden bütünleşebilmesi için yerinde bir karar. Türkiye’nin tek sorunu başörtüsü değil. Özgürlükler, düşünce özgürlükleri ve demokrasi. Bunlar çok daha öndeki sorunlar. Gelecekte Türkiye birbirine dönüşmek yerine daha da bütünleşecek ve böylelikle de güçlenecek, Avrupa’da çok daha fazla dostu olacak. Bu dost ülkeler de Türkiye’yi Avrupa Birliği’ne sokma sürecinde yardımcı olacaklar.’’

AKP’nin reformları sürdürmesi gerektiğini ifade eden Roth, ‘’AKP’nin, AB’ye girme sürecini hızlandırmak için yenilikleri ve çalışmaları hızlandırması gerekiyor. Ancak bütün bunlar, AKP’nin eleştirilmeyeceği anlamına da gelmiyor’’ dedi.

Claudia Roth, Bodrum Sağlık Vakfı’ndaki engellilere ziyarette bulundu. Yardımsever insanlardan engelli çocuklara yönelik hizmet veren vakıflara yardım etmelerini isteyen Roth, ‘’Bodrum’da da türlü sektörlerde çalışan birçok varlıklı insan yaşıyor. Bu insanlar, engellilerin eğitimine mutlaka destek olmalı’’ diye konuştu. Bodrum Sağlık Vakfı Başkanı Birol İnan ise Roth’un ziyaretinden memnun olduklarını kaydetti. Roth, vakıfta eğitim gören engellilerle bir süre sohbet etti. Roth, engelli çocuklarla resim yaptı.

/ Bodrum

06.08.2008


 

AB’ye, gıda ihracatında aflatoksin sorunu

Avrupa Birliği (AB), bu yılın 11 ve 20’inci haftaları arasında, Türkiye’den ithal edilen gıdalardan 34 örnek için, hızlı alarm sistemi (RASFF) kapsamında risk bildiriminde bulundu.

Gıda Güvenliği Derneği’nin yayın organı Gıda Güvenliği dergisinin Mayıs-Haziran sayısında yer alan bilgiye göre, AB, RASFF kapsamında, 11 ve 20’inci haftalar arasında toplam 518 bildirimde bulundu. Bu bildirimlerin 224’ü bilgilendirme, 294’u uyarı niteliğinde oldu. Bu dönemde Türkiye’ye yönelik, 21’i bilgilendirme, 13’ü uyarı şeklinde olmak üzere toplam 34 bildirim yapılırken, Çin’e 80, İran’a 29, ABD’ye 27, Almanya’ya 25, Hindistan’a da 25 bildirimde bulunuldu. Türkiye’ye yapılan bildirimlerin 24’ü limitin üzerindeki aflatoksinden kaynaklanırken, 10 incir, 9 fındık ve 5 fıstık örneğinde aflatoksin tesbit edildi. İhraç edilen 3 şeftali örneğinde sülfit, 2 sebze örneğinde oxamyl, birer gıda örneklerinde de salmonella, cypermethrin, listeria, methomyl ve migrasyon belirlendi.

06.08.2008


 

Sanayi, rekabet gücünü kaybediyor

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Enerji Meclisi Başkanı Mahmut Yılmaz, enerji fiyatlarındaki fahiş artış nedeniyle sanayinin rekabet gücünü giderek kaybettiğini belirterek, ‘’Bugün sanayi bölgelerinde tesislerin bir bir işçi azalttığını hatta kapandığını görüyoruz.

Bunların tekrar masaya yatırılmak yeniden üretime dönük bir model üzerine de çalışma yapılması gerekir’’ dedi. Yılmaz, yaptığı açıklamada, AKP hakkındaki kapatma davasının, ‘’kapatılmama’’ şeklinde sonuçlanmasının, iktidara rahat bir nefes aldırdığını ve ekonomiye yeniden odaklanma fırsatı doğurduğunu söyledi. İhmal edilen konuların bu dönemde yeniden gündeme getirilmesi gerektiğini vurgulayan Yılmaz, ekonomide en önemli konunun üretim olduğunu, bu konunun tekrar cazip hale getirilmesine yönelik önlemlerin acilen devreye sokulması gerektiğini ifade etti.

06.08.2008


 

Emniyet’te nöbet değişimi

9 İL emniyet müdürü başka bir göreve atanmak üzere Emniyet Genel Müdürlüğü emrine alınırken, yerlerine atama yapıldı.

Resmî Gazete’nin dünkü sayısında yayımlanan atama kararına göre, Amasya Emniyet Müdürü Mustafa Demirok, Ardahan Emniyet Müdürü Mehmet Gürtekin, Düzce Emniyet Müdürü Saim İşlek, Elazığ Emniyet Müdürü Mehmet Tekin, Kırşehir Emniyet Müdürü Ahmet Türker, Mardin Emniyet Müdürü İsmet Taşhan, Nevşehir Emniyet Müdürü İsmail Güzeldemirci, Ordu Emniyet Müdürü Sezai Boran, Yozgat Emniyet Müdürü Cumhur Kuluy, başka bir göreve atanmak üzere Emniyet Genel Müdürlüğü emrine alındı. Amasya Emniyet Müdürlüğüne Polis Başmüfettişi Mustafa Doğan Kılınç, Ardahan Emniyet Müdürlüğüne Polis Başmüfettişi Kemal Sonunur, Elazığ Emniyet Müdürlüğüne Bitlis Emniyet Müdürü Fahrettin Coşkun, Bitlis Emniyet Müdürlüğüne Polis Başmüfettişi İbrahim Bıçakçı, Düzce Emniyet Müdürlüğüne Karabük Emniyet Müdürü Zekeriya Kahraman, Karabük Emniyet Müdürlüğüne Merkez Emniyet Müdürü Hulusi Çelik, Kırşehir Emniyet Müdürlüğüne Tunceli Emniyet Müdürü Osman Öztürk, Mardin Emniyet Müdürlüğüne Polis Başmüfettişi Serdar Meriç, Nevşehir Emniyet Müdürlüğüne Polis Başmüfettişi Ömer Gurulkan, Ordu Emniyet Müdürlüğüne Polis Başmüfettişi Ali Tom, Tunceli Emniyet Müdürlüğüne Polis Başmüfettişi Metin Kalayoğlu, Yozgat Emniyet Müdürlüğüne ise Polis Başmüfettişi Ekrem Nalcı atandı.

06.08.2008


 

ABD, Deniz Kuvvetleri’ne iki fırkateyn verecek

ABD, Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na iki adet daha Perry sınıfı fırkateyn teslim etmeye hazırlanıyor.

Edinilen bilgiye göre, yakın dönemde Kongre’nin iki kanadı Senato ve Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilen ve Başkan George W. Bush tarafından imzalanan karar çerçevesinde, halen fırkateynlere ilişkin son teknik bildirim çalışmaları yürütülüyor. Bu çalışmaların sonunda, fırkateynlerin ABD’de ne ölçüde bakım göreceğine ve ne zaman teslim edileceğine karar verilmesi bekleniyor. Fırkateynlerden birinin hibe, diğerinin satış yoluyla Türkiye’ye transfer edilmesi öngörülüyor. Fırkateynlerin ABD’de göreceği bakımın masrafını Türkiye karşılayacak. Buna karşılık Türkiye’nin, bu transferden kaydadeğer bir askeri ve maddi kazancının olacağına işaret ediliyor. ABD, elindeki ihtiyaç fazlası savaş gemilerinin, müttefik ülkelere transfer edilmesi konusunda en son geçen yıl bir plan hazırlamıştı. Bu çerçevede, Türkiye’ye söz konusu iki Perry sınıfı fırkateyn önerilmişti. Türk Deniz Kuvvetleri, önceki yıllarda ABD’den sekiz adet daha Perry sınıfı fırkateyn tedarik etmişti. Sonuncularla birlikte bu sınıfa mensup gelişmiş fırkateynlerin sayısı 10’a yükselecek.

06.08.2008


 

İçişlerinde atamalar tamam

İÇİŞLERİ Bakanlığının atama kararnamesiyle, 193 kaymakam ve 70 vali yardımcısının yeri değiştirildi; 72 kaymakam vali yardımcılığına, 35 vali yardımcısı kaymakamlığa atandı.

İçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğinden yapılan yazılı açıklamada, Mülki İdare Amirleri Atama, Değerlendirme ve Yer Değiştirme Yönetmeliği ve diğer mevzuat hükümleri uyarınca her yıl çıkartılan rutin atama kararnamesinin önceki gün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından onaylandığı belirtildi. Müşterek kararnameyle bulundukları yerlerde görev sürelerini tamamlayan ya da hizmet ve mazeretleri gereğince kararname kapsamına alınan 412 mülki idare amirinin görev yerlerinin, liyakat ve kıdemleri dikkate alınarak değiştirildiği kaydedildi. Resmî Gazete’nin dünkü sayısında yer alan atama kararlarına göre, bakanlık merkezinde görevli 6 mülki idare amirinin görev yerleri değiştirilirken, 21 kaymakam ve 6 vali yardımcısı bakanlık merkezindeki değişik görevlere getirildi, merkezdeki görevlerden 4 mülki idare amiri vali yardımcılığına, 2 mülkî idare amiri kaymakamlığa atandı. Kararnameyle 70 vali yardımcısının görev yerleri değiştirildi, 35 vali yardımcısı kaymakamlığa getirildi. 193 kaymakamın naklen yerlerinin değiştirildiği, 72 kaymakam vali yardımcılığına atandı.

06.08.2008


 

Kiracıların beklediği yasa Meclis’in gündeminde

TBMM Adalet Komisyonu, kiracı lehine düzenlemeler içeren Türk Borçlar Kanunu Tasarısına ilişkin çalışmalarına, gelecek yasama yılında devam edecek.

Kiracı-ev sahibi ilişkisi konusunda kiracı lehine hükümler içeren tasarı, alt komisyonun raporu hazırlamasının ardından, 23. Dönem 2. Yasama Yılında Adalet Komisyonunda ele alınamadı. Komisyonun yeni yasama yılında ele alacağı tasarıya göre, kira bedellerinde yapılacak artış, bir önceki yılın üretici fiyat endeksini (ÜFE) geçemeyecek. Konut ve iş yeri kiralarında depozito, 3 aylık kira bedelini aşamayacak. Dövizle yapılan kira kontratlarında, 5 yıldan önce artış yapılamayacak. Güvence olarak para verilmesi kararlaştırılmışsa kiracı, mal sahibinin onayı olmaksızın çekilmemek üzere, parayı vadeli bir tasarruf hesabına yatıracak. Aile konutu olarak kullanılmak üzere kiralanan taşınmazlarda kiracı, eşinin açık rızası olmadıkça kira sözleşmesini feshedemeyecek. Kiracı, kiralanan yeri sözleşmeye uygun olarak özenle kullanacak ve komşulara gerekli saygıyı gösterecek. Aksi halde kiracının sözleşmesi iptal edilecek.

06.08.2008


 

‘Gönül köprüsü’ doğu ile batıyı buluşturdu

Mİllî Eğitim Bakanlığı ve Turkcell’in işbirliğiyle 3 Haziranda Diyarbakır’dan başlayan ‘’Gönül Köprüsü’’ projesi, 8 haftayı tamamlayarak 1 Ağustosta sona erdi.

Konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamaya göre, proje kapsamında 81 ilden 100 bin öğrenci, gezilere katıldı. Geziler süresince toplam 4 milyon 630 bin kilometre yol kat edildi. Öğrencilerin doğudan batıya, batıdan doğuya geziler yaparak ülkelerini daha iyi tanımaları ve ömür boyu sürecek dostluklar kurmalarını amaçlayan proje kapsamında düzenlenen gezilerde, öğrencilere 2 bin 380 idareci ve 4 bin 760 öğretmen eşlik etti. Proje kapsamında Nevşehir, Mersin, Bolu, Sinop, Rize, Bilecik, Adana, Ağrı, Antalya, Eskişehir, Gaziantep, Ordu, İstanbul, Malatya gibi pek çok ilde binlerce fidan dikilerek ‘’Gönül Köprüsü Hatıra Ormanları’’ oluşturuldu. Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv de açıklamasında, projeye verdikleri destekten dolayı mutluluk duyduklarını belirterek, şunları kaydetti: ‘’Binlerce öğrencimiz, doğudan batıya, batıdan doğuya, kuzeyden güneye, güneyden kuzeye, Türkiye’nin dört bir yanına giderek, hayatlarında ilk kez bambaşka güzellikler gördüler, arkadaşlıklar kurdular. Bu onlar için çok büyük bir deneyim oldu. Deneyimleri geliştikçe geleceğe inançları, umutları güçlenecek, hayalleri renklenecek. Bu yüzden bu projeyi çok sevdik. Onların inisiyatif sahibi, kendi kararlarını alabilen bireyler olarak yetişmelerine katkımız olmasından dolayı mutluyuz.’’ Bu arada, projede öğrencilerin yaşadıklarını anlatan belgeselin çekim çalışmaları devam ederken, Eylül ayında da gezilere katılan öğrenciler, okullarında gittikleri şehirlerle ilgili stand kurup, çektikleri fotoğrafları sergileyecekler.

06.08.2008


 

Öğrenciler toptan fiyatına giyinecek

Gelecek ay başlayacak yeni eğitim-öğretim dönemi öncesi okul kıyafetleri de vitrinlerdeki yerini alıyor.

Uygun fiyatlı ürünlerin satışa sunulduğu alış veriş merkezlerinde kumaş pantolonlar 12-25, gömlekler 7-15, önlükler 15-30, kumaş tek ceketler 25-50, triko takımlar ise 17-40 YTL arasında değişen fiyatlarla alıcılarını bekliyor. Üzerlerinde genellikle okul logoları bulunan kıyafetin, benzer renk ve desendeki ürünlerle önemli oranda fiyat farkı olması ve bazı ürünlerin okullar açılmasına karşın sınırlı sayıdaki satıcının elinde kalmaması, okul aile birliklerini harekete geçirdi. Çareyi büyük konfeksiyon mağazaları ile anlaşmakta bulan çok sayıda okul aile birliği, mağazalardaki fiyat farkını gidermekle kalmayıp, öğrencilerini toptan fiyatına giydirmenin formülünü de buldular.

BİR FİRMA ŞİMDİDEN

50 OKULLA ANLAŞTI

Merkezi Adana’da bulunan Coşkun Şirketler Grubu bünyesindeki Süvari’nin Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Coşkun, sektörün okulların açılmasına kısa süre kala hareketlenmeye başladığını söyledi. Coşkun, son dönemlerde okullardaki aile birliklerinin okul kıyafetlerini toptan almayı tercih ettiğini belirterek, böylece kıyafetlerin mağazalarda satılan fiyatların daha da aşağısına mal edildiğini ifade etti. Adana İl Millî Eğitim Müdür Vekili Muhammet Kabacık da, okullarda kıyafet uygulamasını Millî Eğitim Bakanlığının (MEB) yayınladığı genelge doğrultusunda Adana’da sorunsuz şekilde uyguladıklarını söyledi. Bu kapsamda okul aile birliklerinin çeşitli çalışmalar yürüttüğünü anlatan Kabacık, şunları söyledi: ‘’Aile birlikleri okullarında çocukların daha rahat eğitim alması ve okul bütçesine katkıda bulunmak amacıyla yürüttükleri çalışmalara kıyafet alımını da eklediler. Aile birlikleri son dönemlerde bazı mağazalarda yüksek fiyata satılan okul kıyafetini almayıp kendilerinin anlaşmalı olduğu mağazalarda daha ucuza mal ederek, hem velilerin bütçelerine önemli oranda katkı sağlıyor, hem de okula gelir elde ediyorlar.’’

06.08.2008


 

OKS’de boş kontenjanlar belli oldu

Mİllî Eğitim Bakanlığı (MEB,) OKS 1. yerleştirme sonuçlarına göre yapılan kesin kayıtların ardından okulların boş kontenjanlarını internet sitesinden ilan etti.

Öğrenciler ve velileri okullara göre boş kalan kontenjanları www.meb.gov.tr internet adresinden görebilecekler. 1. yerleştirme kayıtları sonucunda fen, anadolu ve sosyal bilimler liseleri, anadolu meslekî ve teknik liseler, anadolu imam hatip liseleri, anadolu öğretmen liseleri ve sağlık meslek liselerinde toplam 88 bin 273 boş kontenjan kaldığı öğrenildi. Boş kontenjanlar için bugünden itibaren 10 Ağustosa kadar 2. yerleştirme başvurusu alınacak. Millî Eğitim Bakanlığı 15 Ağustosta 2. yerleştirme sonuçlarını ilân edecek. 2. yerleştirme kayıtları 16-22 Ağustos arasında yapılacak ve 23 Ağustosta yeniden boş kalan kontenjanlar açıklanacak.

06.08.2008


 

İlköğretim okulları kiraya verilecek

Gümüşhane genelinde çeşitli sebeplerle uzun süredir hizmet verilemeyen 216 ilköğretim okulu kiraya verilecek.

Gümüşhane Millî Eğitim Müdürü Ferda Yıldırım, yaptığı yazılı açıklamada, Gümüşhane merkez ve ilçelerinde, özellikle kırsal kesimde bulunan ve taşımalı eğitim, öğrenci kaydedilmemesi gibi sebeplerle uzun süredir hizmet verilemeyen 216 ilköğretim okulu ile lojman ve bahçelerinin, il ve ilçe millî eğitim müdürlüklerince kiraya verileceğini belirtti. Kiralama işleminden sonra bütün onarım giderlerinin kiracıya ait olduğunu, ihtiyaç duyulması halinde boşaltılabileceğini ve kiralama amacı dışında kullanılmayacağını ifade eden Yıldırım, giderleri köy muhtarlığınca karşılanması şartıyla, sosyal ve kültürel faaliyetlerde kullanılan okul ve lojmanlar kiraya verilmeyeceğinden bu yerlerin kiralanması için talepte bulunulmayacağını bildirdi. Okulların kiralama süresinin 1, 5, 10 veya 15 yıl olabileceği belirtiliyor.

06.08.2008


 

Pamuk çocuklar okula kavuşuyor

Mİllî Eğitim Bakanlığı ve Uluslararası Çalışma Örgütü iş birliğiyle Adana’da ‘’Pamuk Kadar Beyaz Gelecek İçin’’ sloganıyla yürütülen proje kapsamında bu yıl okulla buluşacak çocukların tesbitine başlandı.

Çocuk İşçiliğinin Sona Erdirilmesi Uluslararası Programı (ILO/IPEC) kapsamında, 1 Ocak 2005 tarihinde ‘’Pamuk Kadar Beyaz Bir Gelecek İçin’’ sloganıyla Adana’da pilot uygulama olarak başlatılan, 2 yıl süreli ve 352 bin 400 avro bütçeli proje, 1 Temmuz 2007 tarihinden itibaren Karataş İlçe Halk Eğitim Merkezince yürütülüyor. Projenin başlamasından bugüne kadar görevlilerin özverili çalışmaları sonucu Güney ve Güneydoğu Anadolu’nun farklı şehirlerinden Çukurova’ya gelen tarım işçisi ailelere mensup çocukların büyük bölümü tarlalardaki zor çalışma şartlarından koparılarak eğitime kazandırıldı. Proje danışmanı Kazım İlkan Kertmen, yaptığı açıklamada bugüne kadar eğitime kazandırılacak 6 bin çocuğu tesbit ettiklerini söyledi. Tarım işçilerinin geçici ve gezici oldukları için 6 bin çocuğun yüzde 15’inin eğitime kazandıramadıklarını belirten Kertmen, ‘’Eğitime kazandırdığımız pamuk çocukların sayısı 4 bin 800’e ulaştı. Rakam iyi, bu yıl 5 bini geçmeyi hedefliyoruz’’ dedi.

06.08.2008


 

‘Züğürt ağa’ köyünü satmak istiyor

Ankara’nın Polatlı ilçesinden geçen Porsuk Çayı’ndaki kuraklık dolayısıyla, Şener Şen’in ‘’Züğürt Ağa’’ filminden esinlenerek yaklaşık 2 ay önce köyü satılığa çıkarılan Sazılar Köyünün muhtarı, müşteri bulamamaktan yakınıyor.

Çaydaki kuraklık dolayısıyla, tarım ürünlerinin ‘’tarlalarda yandığını’’ ifade eden Sazılar Köyü muhtarı Recai Kula, yetkilileri göreve çağırdı. Kuruyan Porsuk Çayı’nın bitişiğindeki soğan tarlasındaki sararan soğanları gösteren Kula, şöyle konuştu: ‘’Ben hem üreticiyim, hem köy muhtarıyım. Bu tarlanın bu hale gelmesinin tek sebebi, Porsuk Çayı’ndaki suyun kesilmesidir.’’ Şener Şen’in başrolünde olduğu ‘’Züğürt Ağa’’ filminden esinlenerek, köyü satmaya karar verdiklerini ifade eden Recai Kula, ‘’Tepki olsun diye böyle bir şeye başvurduk. Şu anda tabiî mahsulümüzü paraya çeviremedikten sonra ‘Züğürt Muhtar’ olacağız. ‘Züğürt Muhtar’, derken ‘Züğürt Üretici’ olacağız’’ dedi.

06.08.2008


 

Çocuk hastanesinde uzman çocuk doktoru yok

Bİtlİs’İn Tatvan ilçesindeki Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesi’nde uzman çocuk doktorunun olmadığı bildirildi.

Tatvan Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesi Başhekim Vekili Dr. Mehmet Karabay, yaptığı açıklamada, bölge hastanesi gibi hizmet veren hastanelerinin 99 yatak kapasiteli olmasına rağmen uzman çocuk doktoru bulunmamasının sıkıntıya sebep olduğunu kaydetti. Hastanelerine Bitlis’e bağlı bütün ilçelerden ve il merkezinden sevkler olduğunu ifade eden Karabay, şöyle konuştu: ‘’Bir doktor iş yükünün fazla olması nedeniyle istifa edip, ilçeden ayrıldı. Diğer doktorumuz ise aynı zamanda hastanenin başhekimlik görevini yürütüyor. Başhekimimiz ve tek çocuk doktorumuz da izne ayrılınca, hastanede şimdi uzman çocuk doktoru bulunmuyor. Bu durumda hastalanan çocuklar ortada kalıyor.’’ Bitlis İl Sağlık Müdürü Mehmet İzgi ise Tatvan Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesi’nde yaşanan çocuk hastalıkları uzmanı sıkıntısı için Sağlık Bakanlığı’na müracaat ettiklerini ve doktor talebinde bulunduklarını söyledi.

06.08.2008


 

İzmir ’e 300 yeni otobüs

İzmir Büyükşehir Belediyesi, şehir içi ulaşım için 300 yeni otobüs aldı.

Yapılan açıklamaya göre, ihaleleri tamamlanan 100 körüklü ve 200 solo otobüs mart ayına kadar partiler halinde ulaşım filosuna katılacak. İzmir Büyükşehir Belediyesinin, son olarak ihalesini gerçekleştirdiği 300 otobüsün tamamının klimalı olduğu bildirildi. 200 solo otobüsün maliyetinin 29 milyon avro, 100 körüklü otobüsün maliyetinin ise 24 milyon avro olduğu kaydedildi. Bu ihale sonucunda dört yıl içinde satın alınan son model otobüs ve midibüs sayısı 750’ye ulaştı.

06.08.2008


 

Bitlis’teki göller de kurumaya başladı

SON dönemlerde baş gösteren kuraklık Bitlis’i de etkisi altına aldı.

Bitlis’te birçok dere yatağı kurudu, susuz kalan tarlalarda ekinler boy vermezken bazıları tamamen kurudu. Türkiye’de kuraklığı en derinden yaşayan illerden bir tanesi de Bitlis oldu. Yetkiler son dönemlerde iyice etkisini gösteren kuraklığın bu yıl çiftçiyi çok mağdur ettiğini söyledi. Devlet Su İşleri (DSİ) Müdürü Nizamettin Pazarbaşı, kuraklığın bu şekilde devam etmesi durumunda önümüzdeki yıllarda sulama suyu bulmanın çok zar olacağını kaydetti. Bütün göllerin kuruma aşamasına geldiğini kaydeden Pazarbaşı, “Ahlat’ta bulunan Nazik Gölü’nün suyu çok az kaldı. DSİ olarak tedbir alıyoruz. Sulama göletleri yapıyoruz. Yapımın süren 2 sulama göletimizi tamamlarsak bölge biraz olsun rahatlar. Ancak bu göletlerinde kaynaklarını kuruma tehlikesi var” dedi.

06.08.2008


 

Yine mevsimlik işçi kazası: 16 yaralı

BATMAN'DAN Düzce’ye fındık toplamaya giden yolcu minibüsü, sürücüsünün uyuması sonucu yoldan çıktı.

Hızını alamayan minibüs yol kenarında bulunan ağaçlara çarparak takla attı. Kaza sonucu 1’i ağır 16 kişi yaralandı. Kaza, önceki gün sabah saatlerinde Lalahan Hacılar Köyü Mevkii’nde meydana geldi. Alınan bilgiye göre Batman’dan Düzce’ye gitmekte olan ve mevsimlik işçileri taşıyan Mehmet Emin Dürük yönetimindeki 21 TE 648 minibüs, sürücünün uzun yola dayanamayıp uyuması nedeniyle Hacılar Köyü yakınlarında kontrolden çıktı. Yoldan çıkan otomobil, yol kenarında bulunan ağaçlara çarparak takla attı. Kaza sonucu mevsimlik işçileri taşıyan minibüste bulunan 24 kişiden 16’sı yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen ambulanslarla Ankara’daki çeşitli hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı.

06.08.2008


 

Tatvan’ın, 40 yıllık hasreti bitecek

BİTLİS'İN Tatvan ilçesi Belediye Başkanı Mehmet Emin Peker, yapımı 5 yıldır sürdürülen ve yaklaşık 20 milyon YTL’ye mal olan Tatvan sahil yolunun tamamlandığını, yolun açılışının 8 Ağustosta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılacağını söyledi.

Belediye Başkanı Peker, Tatvan’da 4,5 kilometrelik sahilde çay bahçesi, kafeterya, park alanı, piknik alanı, kamelya ve oyun alanları bulunduğunu belirtti. Peker, şunları kaydetti: ‘’40 yıllık hasretimiz, hayalimiz, 8 Ağustos tarihinde gerçekleşmiş olacak. Bu hasretimizi ve hayalimizi gerçekleştirmek için belediye olarak 5 yıldır gece gündüz çalıştık. Büyük paralara mal olan bu sahilin büyük bir kısmını kendi imkanlarımızla yaptık.”

06.08.2008


 

Diplomasız ustalara meslek lisesi diploması verilecek

BURSA Millî Eğitim Müdürü Atilla Gülsar, ilköğretim ya da genel lise mezunu kalfa ve ustalara meslek lisesi diploması verileceğini açıkladı.

Telafi eğitimine katılıp başarılı olan usta ve kalfalar, alanlarına ait meslek lisesi diploması sahibi olacak. Gülsar, 3308 sayılı kanun gereğince diploması olmayan ustaların 20082009 eğitim öğretim yılında açılacak olan telafi eğitimlerine katılarak diploma sahibi olabileceklerini söyledi. Gülsar, daha çok düz lise mezunlarına meslek lisesi diploması vermeyi amaçlayan ve 5 ay süren program kapsamında, öğrencilerin kültür derslerinden muaf tutulduğunu ve sadece atölye dersleri verildiğini kaydetti. Her yıl yaklaşık 100 kişinin eğitimlere katıldığını belirten Gülsar, talebin oldukça düşük olmasının nedeni olarak ise programdan insanların haberin olmamasını gösterdi.

06.08.2008


 

Sevgi Mağazası, 43 bin yoksulun yüzünü güldürdü

GAZİANTEP'TE alan ve veren eller arasında köprü kuran Sevgi Mağazası, 4 yılda 43 bin 250 kişinin yardımına koştu.

Gıdadan mobilyaya, zücaciyeden temizlik ürünlerine, gelinlik ve nişanlıktan beyaz eşyaya, kunduradan giyim eşyalarına kadar yüzlerce kalem ürünün bulunduğu mağazaya vatandaşlar kullanmadıkları her türlü ikinci el eşyalarını bağışlarken, yardıma muhtaç ailelerde reyonları dolaşarak ihtiyaçlarına göre alışveriş yapıyor. Merkez Şehitkamil Belediyesi’nce çalışmalarına Nisan 2004’te başlanan Sevgi Mağazası, 4 yıl gibi kısa bir sürede on binlerce insanın ihtiyaçlarını karşıladı. Yöneticiliğini 74 yaşındaki emekli öğretmen Ali Yıldız’ın gönüllü olarak üstlendiği Sevgi Mağazası’nda kullanılabilir durumdaki her türlü 2. el eşya adresinden alınıp ihtiyaç sahiplerine ulaştırılıyor.

06.08.2008


 

Kazıya geldiler aramıza katıldılar

Kazı ekiplerinde yer alan Alman, İngiliz, Amerikalı, İtalyan, Kanadalı, Belçikalı, İskoç, İsveçli ve Avusturyalı yabancı uzmanlar, hayranı oldukları tarihî bölgelerin yanı sıra insanı, tabiatı ve alışkanlıklarıyla Türkiye’yi tanıma imkânı buluyorlar.

Tarihte kayıp şehir olarak bilinen Pteria antik şehri kalıntılarının bulunduğu Yozgat’ın Sorgun ilçesi Şahmuratlı Köyü yakınındaki Kerkenes Dağı’nda 1987 yılından itibaren önce yüzey araştırması, 1990 yılından bu yana da kazı çalışmalarını sürdüren İngiliz, Amerikalı, Avusturyalı, Alman ve İtalyan arkeologlar arasında yer alan İngiliz çift Geoffrey ve Françoise Summers çiftinin kızlarından 18 yaşındaki Natali ile 16 yaşındaki Pamela, köy hayatından oldukça memnun.

Geçen süre içerisinde Türkçeyi öğrenen Françoise Summers gibi kızları da Türkçeyi anadilleri gibi konuşuyor. Köy halkıyla ortaklaşa ‘’Ekolojik tarım’’, ‘’Güneş Ocağı’’ gibi projelere de imza atan bayan Summers, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın kazı bölgesine yaptığı ziyarette, duygularını, ‘’20 yıldan fazla bir süredir Türkiye’deyim, artık İngiliz hükümeti bizi fazla benimsemiyor, biz artık Türk sayılırız’’ diyerek dile getirdi. Ortadoğu Teknik Üniversitesinde de derslere giren İngiliz çiftin kızları, kazı döneminde köye gelip hem kazı çalışmalarında görev alıyor hem de köyün tabiî güzelliklerini yaşama fırsatı buluyor. Çiftin büyük kızları Natali, ‘’evlendiğimde düğünümü bu köyde yapmayı çok istiyorum, gittiğim düğünler çok güzel’’ diyor.

“KENDİMİ TÜRK GİBİ HİSSEDİYORUM”

İzmir’in Aliağa ilçesi yakınındaki Nemrut Körfezi’nde bulunan Kyme antik şehrinin kazı başkanı, İtalya’nın Calabria Üniversitesinden Prof. Dr. Antonio La Marca ise, 25 yıldır yürüttüğü kazı çalışmalarından sonra artık kendisini Türk gibi hissettiğini söyledi.

Çorum’un Boğazkale ilçesinde bulunan Hitit uygarlığının tarihî başşehri Hattuşa’da kazı çalışmalarına başkanlık yapan Alman Arkeoloji Enstitüsünden Doç. Dr. Andreas Schachner, 16 yıldır evli olduğu Türk eşi Arkeolog Şenay Schachner dolayısıyla Türk kültürüne ve geleneklerine alıştığını belirterek, ‘’hanımköylü oldum’’ dedi.

Truva antik şehri Kazı Heyeti Başkanı Alman Arkeolog Prof. Dr. Ernst Pernicka ise, Türkiye’nin son 40 yıldır büyük bir modernleşme içinde olduğunu gördüğünü söyledi. Assos Kazı Heyeti Başkanı Alman Arkeolog Prof. Dr. Elmar Schwertheim ise ilk kez 1963 yılında geldiği Türkiye’ye hayran kaldığını ve 43 yıldır Türkiye’ye geldiğini belirtti. Assos’da 6 yıldır kazı heyeti başkanlığını yaptığını belirten Schwertheim, Türkiye’yi ikinci vatanı olarak kabul ettiğini ve Türk örf ve adetlerinin çoğunu bildiğini söyledi.

Efes antik şehrinde yürütülen kazılara aralıksız 13 yıldır katılan, halen kazı heyetinin başkan yardımcılığını yürüten Avusturya Arkeoloji Enstitüsü görevlisi Dr. Sabine Ladstatter, bir arkeolog için Türkiye’de, özellikle de Efes’te çalışmanın önemli bir ayrıcalık olduğunu belirtti.

Kazılarda görevli olan eşiyle birlikte 4 yaşındaki kızlarını da alarak yılın yaklaşık 6 ayını Türkiye’de geçirdiklerini belirten Ladstatter, ailece Türkiye’yi çok sevdiklerini, ülkenin bir parçası olduklarını söyledi. Ladstatter, ‘’Avusturya’da evimize gelen misafirlere Türk yemekleri yapıyoruz, onları da alıştırdık’’ diye konuştu.

Yemekte içecek tercihini ayrandan yana kullanan, yemek sonrası bir Türk kahvesi içmeden çalışmaya başlamayan Ladstatter, kazılara katılan Avusturyalı gençlerin de ‘’sabahları simit, öğle yemeklerinde de menemen yemeğe doyamadıklarını’’ söyledi.

Hatay’da, Geç Hitit dönemi ile Demir Çağında başşehirlik yapan Tell Tayinat ve Aççana Höyüğü’nde yapılan kazı çalışmalarında ABD, Kanada ve İtalya’dan olmak üzere çok sayıda yabancı arkeolog görev alıyor. Tell Tayinat Höyüğü’ndeki kazı çalışmasının başkanı Kanada Toronto Üniversitesinden Prof. Dr. Timothy Harrison, Antakya-Reyhanlı kara yolu üzerinde bulunan höyükte 6 yıldır araştırma yaptıklarını söyledi.

TÜRK İNSANI ÇOK SICAK KANLI

Harrison, çalıştığı sürede Türkçe’yi öğrenmeye çalıştığını belirterek, ‘’Tercümanlar aracılığıyla başladığımız sohbette bir bakıyoruz ki, iki taraf da birbirinin dilinden bir şeyler kapmış. Zamanla hiç tercüman kullanmadan sohbet eder hale geleceğiz. Türk insanı çok sıcakkanlı; bizleri asla dışlamıyorlar, sanki kırk yıllık dost gibi oluyoruz.’’

Belçikalı Prof. Dr. Marc Waelkens başkanlığında 1989 yılında ilk modern ve bilimsel kazıların başladığı Sagalassos antik kentinde yabancı uzmanların çalışmaları 19 yıldır devam ediyor. Türkiye’de yaşadıkları günlerini özetleyen Belçika Leuven Katolik Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Görevlisi ve Sagalassos Kazısı Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Jeroen Poblome, antik kentteki kazılara 1991 yılında katıldığını, o tarihten bu yana da her yıl Ağlasun’da iki ay kadar kaldığını anlattı. Türkiye’de olmayı, Türklerle kaynaşmayı çok sevdiğini anlatan Belçikalı arkeolog, ‘’Türk kahvelerine gidip çay içiyoruz, gülüp şakalaşıyoruz. Belçika’ya döndüğümüzde bazen Türkçe kelimeler sarf ediyoruz, arkadaşlarımız, anlamadığı için şaşkınlıkla bakıyorlar. Türk kültürü hoşumuza gidiyor. Ağlasun’a geldiğimiz zaman ortamdan olsa gerek, Türkleşiyoruz. Bu durum bizi bahtiyar ediyor. Sagalassos’taki hayat ortamından Belçikalı ve diğer yabancılar olarak her şekliyle memnunuz.’’

06.08.2008


 

Acıgöl’de şifa bulun

Aksaray-Niğde sınırında bulunan, kalsiyum, sodyum ve bikarbonat açısından çok zengin olduğu için çeşitli hastalıklara iyi geldiği belirtilen Acıgöl (Narlıgöl), yerli ve yabancı turistler tarafından keşfedilmeyi bekliyor.

Aksaray Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Afşin, yaptığı açıklamada, Aksaray-Niğde sınırındaki Narlıgöl ismiyle de bilinen Acıgöl’ün yaz ve kış mevsimlerindeki farklı tabiî güzelliğiyle ziyaretçilerini büyülediğini söyledi. Yaratılış harikası bir krater gölü olan Acıgöl’ün Kapadokya’nın ortasında yer almasına karşılık yeteri kadar bilinmediğini ifade eden Afşin, ‘’Suyunun kükürtlü olması sebebiyle göl, Acıgöl ismini almıştır. Etrafı dağlarla çevrili olan göl tipik bir krater gölüdür. Deniz seviyesinden yüksekliği 1365 metre olan göl çevresinde kaya oyma mekânlar ve peri bacası oluşumları bulunuyor’’ dedi.

Acıgöl’ün Aksaray’daki potansiyeli en yüksek jeotermal kaynak olduğunu anlatan Prof. Dr. Afşin, yaratılış harikası krater gölü Acıgöl’ün yapılacak yatırımlarla sağlık turizminde değerlendirilebileceğini bildirdi. Afşin, şöyle devam etti: ‘’Acıgöl kalsiyum, sodyum ve bikarbonat açısından çok zengindir. Buradaki kaynaklar çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılabilir. Acıgöl’de alınacak banyo, özellikle sedef başta olmak üzere romatizmal ve cilt hastalıklarının tedavisine uygundur. Uygun dozda kullanılarak helyoterapi imkânı sunar. Deri ve kan akımını arttırır. Çevresel damar direncini ve kan basıncını düşürür. Ödem çözülmesini sağlar. Kalp hızını düşürür. Toplar damar yetmezliğine, hiper tansiyon, romatizmal hastalıklar ve nörolojik hastalıklara iyi gelir.’’

06.08.2008


 

Dünyanın en küçük yılanı

Ortalama 10 santimetre uzunluğunda ve bir spagetti kadar hafif olan dünyanın en küçük yılanı bulundu.

Karayipler’deki Barbados adasında ormanlık alandaki bir kayanın altında bulunan yılanın dişilerinin yalnızca tek, yekpare bir yumurta yumurtladığı ve yavruların, yetişkinlerin vücut ağırlığının yarısı kadar doğduğu bildirildi. Buluşun ayrıntıları, Zootaxa dergisinde yayımlanırken, “Leptotyphlops carlae” adı verilen yılanın, şu ana kadar bilinen 3100 yılan türünün en küçüğü olduğu, ABD’deki Penn State Üniversitesi’nde görevli biyolog Blair Hedges tarafından keşfedildiği belirtildi. Hedges, yılanın ak karıncaları yiyerek beslendiğini ve Barbados adasına özgü olduğunu düşündüğünü ifade etti.

06.08.2008


 

Çocuklarını havaalanında unuttular

Avrupa’ya tatile giden bir İsrailli çift, 3 yaşındaki kızlarını havalimanında unutup uçağa bindi.

Polisin verdiği bilgiye göre, gümrüksüz satış mağazalarından alış veriş yapmayı ve 18 adet valizini unutmayan çiftin çocuğu, Ben Gurion Havalimanı’nda başıboş dolaşırken bulundu. Çocuğu bulan polisler, hava yolu şirketi personelini hemen haberdar ettiler, ancak Paris’e giden uçak çoktan kalkmıştı. Alış verişten sonra alelacele uçağa binen 5 çocuklu çiftin, kabin görevlileri havalandıktan 40 dakika sonra haber verinceye kadar çocuklarından birinin yanlarında bulunmadığının farkında bile olmadığı belirtildi. Küçük kız, hava yolu personeli eşliğinde bir sonraki Paris uçağıyla ailesinin yanına gönderildi. Polis, ülkelerine döndüğünde çifti ihmalden sorgulayacak.

06.08.2008


 

Mars’ta hayat ihtimali düştü

“Kızıl gezegen” olarak da bilinen Mars’ın toprağını Mayıs ayından beri inceleyen “Zümrüd-ü Anka” (Phoenix) adlı robotun, Mars toprağında hayatın oluşumunu oldukça güç hale getiren bir kimyasal madde bulduğu bildirildi.

Bilim adamlarının Mars’ın kuzey kutbu yakınında, Dünya’dakini andıran ve asparagas, yeşil bezelye ve şalgam yetiştirmeye elverişli araziler bulunduğu yönünde daha önce yaptıkları açıklamalara karşın, yapılan ikinci laboratuvar testleri, Mars toprağında kimyasal olarak aktif ve son derece yakıcı bir tuz olarak bilinen ‘’perchlorate’’ maddesinin bulunduğunu ortaya çıkardı. Bilim adamları bulunan maddenin perchlorate olduğunun doğrulanması halinde Mars toprağının hayat oluşumu için daha önce inanılandan daha az elverişli olduğunun açıklık kazanacağını söylediler.

06.08.2008


 

Sandalete dönüşen ayakkabı

BİR Alman ayakkabı üreticisi, sandalete dönüşebilen ayakkabı üretti.

Ayakkabı, sıktığında veya ayak terlediğinde, çevresindeki fermuar açılarak sandalete dönüştürülüyor. Değişken hava şartlarında sandalet olarak kullanılırken de fermuar kapatılarak ayakkabı haline getirilebiliyor. Üretici firma, böylece insanların “Bugün kapalı ayakkabı mı, açık ayakkabı mı giysem?” kararsızlığından kurtulacaklarını belirtiyor. Ayakkabının 20’nin üzerinde çeşidi bulunuyor ve istenilen üstle istenilen taban (sandalet) satın alınarak zevke göre değişik kombinasyonlar oluşturulabiliyor. Bu şekilde tek bir taban ile değişik üstler satın alınarak, seyahate, bavulda az yer kaplayan ve fazla ağırlık yapmayan çeşit çeşit ayakkabıyla çıkmak mümkün olabilecek.

06.08.2008


 

Havayı temizleyen beton

Hollanda’da Twente Teknik Üniversitesi tarafından yola döşendiğinde havayı egzoz gazlarından temizleyebilen özel bir beton üretildiği bildirildi.

Verilen bilgiye göre, yapısında titandioxide bulunan özel beton, egzoz gazında bulunan zararlı maddeleri güneş ışığı yardımıyla emerek zararsız hâle dönüştürüyor. Dönüştürdüğü bu maddelerle kirlenen beton ise yağmur suyu ile kolayca yıkanarak tekrar temiz hâle geliyor. Havayı egzoz gazlarından temizleyen özel betonun bu yıl Hengelo Belediyesi ve üniversitenin işbirliğiyle Hengelo şehrinde caddelere yerleştirileceği ve bir yıl süreyle deneneceği bildirildi. Üniversiteyle göre, üretilen özel beton laboratuvar denemelerinde oldukça başarılı sonuç verdi.

06.08.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün haberler

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır