15 Temmuz 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Haberler

 

“Sıfırcı” öğrenciler Meclis gündeminde

CHP Amasya Milletvekili Hüseyin Ünsal, 30 bin öğrencinin ÖSS’de ‘’sıfır’’ almasını, Meclis gündemine taşıdı.

Ünsal, Millî Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun cevaplaması talebiyle TBMM Başkanlığına sunduğu soru önergesinde, üniversite sınavlarında sıfır alan öğrenci sayısının her geçen yıl arttığını ifade eti. Son sınavda, 30 bin öğrencinin ‘’sıfır’’ aldığını belirten Ünsal, bu sorunun araştırılıp araştırılmayacağını öğrenmek istedi. Sınava giren öğrencilerin yarısından fazlasının matematik sorularına da hiç cevap veremediğini kaydeden Ünsal, Türkiye’deki matematik öğretmenlerinin sayısını ve bilgi düzeyini sordu. Ünsal ayrıca, ÖSS sonuçlarında son sıralarda yer alan illerdeki başarısızlığın sebebini öğrenmek istedi.

15.07.2009


 

BAŞARININ KARŞILIĞI BU MU?

Rize İmam Hatip Lisesinden Zahide Keskin Ek Puanlı Sözel dalda 397,177 puan alarak Türkiye ikincisi oldu. Tüm alanlarda Türkiye 110.'su, Eşit Ağırlık'ta ise Türkiye 87.'si olan Keskin, dördünü yanlış işaretleyip sadece bir tanesini boş geçtiği sınav sorularının diğerlerini doğru cevaplayarak büyük bir başarıya imza atmasına rağmen katsayı engeli yüzünden bu başarısının karşılığını alamayacak.

BU HAKSIZLIK ARTIK BİTMELİ

Rize İmam Hatip Lisesinde yapılan törende konuşan Zahide Keskin, “Kırgın olduğumu belirtmeden geçmek istemiyorum. Katsayı eşitsizliğine inşaallah ilerleyen süreçte bir çözüm getirileceğini ümit ediyorum. Demokrasi ülkesinde katsayıya takılıp kalmak beni çok üzmüştür. İnşaallah benim uğradığım haksızlığa benden sonraki arkadaşlarım uğramaz" diyerek üzüntünü dile getirdi.

Türkiye 2.’si katsayı mağduru

Öğrencİ Seçme Sınavı’nda (ÖSS) ek puanlı sözel dalda 397,177 puan alarak Türkiye 2.’si olan Rize İmam Hatip Lisesi’nden Zahide Keskin, katsayı adaletsizliğinden şikâyetçi olarak, “Demokrasi ülkesinde katsayıya takılıp kalmak beni çok üzmüştür. İnşallah benim uğradığım haksızlığa benden sonraki arkadaşlarım uğramaz” dedi.

Rize’de üniversiteye giriş sınavlarının yapıldığı 44 yıllık süre içerisinde en büyük başarıyı Rize İmam Hatip Lisesi’nden Zahide Keskin elde etti. Keskin, ek puanlı sözel dalda 397,177 puan alarak Türkiye 2.’si oldu. Bütün alanlarda Türkiye 110.’su olan Keskin, eşit ağırlıkta ise Türkiye 87.’si olma başarısını gösterdi. Keskin, sınavdaki soruların 4’ünü yanlış işaretleyip sadece bir tanesini boş geçerek büyük başarıya imza attı. Rize İmam Hatip Lisesi’nde yapılan törende Zahide Keskin’in çok heyecanlı olduğu gözlendi.

Okul Müdürü Hızır Aktaş, ülkelerin zenginliklerinin, yetişmiş insan gücüyle daha fazla arttığını ifade ederek, “Sınav sonuçlarıyla beraber Zahide kızımız bizleri çok mutlu etmiştir. Zahide okulumuza kaydolurken Rize OKS 2. olarak kayıt yaptırmıştı. Şu anda ise Türkiye 2.’si olarak alnının akıyla başarısını tescillemiştir. Bundan sonra aynı başarıyı göstereceği kanısındayım görev yapan hocalarımız ve ailesine çok teşekkür ediyorum” dedi. Başarının, her zaman kaliteli ekiplerle elde edilebileceğini vurgulayan Aktaş, “Geçtiğimiz yıllarda Rize genelinde önde giden okulumuz Zahide kızımızın başarısıyla Türkiye bazında önde gitmemizi vesile kılmıştır. Başarı özverili çalışmaların neticesinde elde edilen kavramların toplamından ibarettir. Zahide’ye bundan sonraki eğitim hayatında her zaman destek olacağız” diye konuştu.

“DEMOKRASİ ÜLKESİNDE KATSAYIYA TAKILMAK ÇOK ÜZDÜ”

Zahide Keskin ise imam hatip camiasına teşekkür ederek, şunları söyledi: “Elde etmiş olduğum başarıda hocalarımın ve ailemin çok büyük katkısı olmuştur. Daha iyi bir başarıyı elde etmek isterdim. Mevcut soruların dördünü yanlış işaretledim sadece bir tanesini boş geçtim. Üzerimde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Burada olmaktan her zaman gurur duydum. Bundan sonra da gurur duyacağım. Kırgın olduğumu ise belirtmeden geçmek istemiyorum. Katsayı eşitsizliğine İnşallah ilerleyen süreçte bir çözüm getirileceğini ümit ediyorum. Demokrasi ülkesinde katsayıya takılıp kalmak beni çok üzmüştür. İnşallah benim uğradığım haksızlığa benden sonraki arkadaşlarım uğramaz.”

15.07.2009


 

Çin Büyükelçiliğine siyah çelenk

AralarInda Büyük Ankara Platformu, Karadeniz Platformu ve Başkent Platformu Derneği ile Anadolu Eğitim Kültür ve Bilim Vakfı üyelerinin bulunduğu bir grup, Çin Hükümeti’nin Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine yönelik uyguladığı şiddet politikasını protesto etti.

Çankaya’da bulunan Çin Büyükelçiliği önünde toplanan yaklaşık 40 kişi, Doğu Türkistan’da yaşanan şiddet olayları sebebiyle Çin Hükümetine tepki gösterdi. Dört kuruluş adına yapılan ortak açıklamada, Çin’in Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine karşı yaptığı zulmü bu güne kadar dini, kültürel ve siyasî baskılarla devam ettirdiği belirtilerek, Çin hükümetinin dünya kamuoyunu aldatmak için yaptığı saldırıları sıradan bir toplumsal çatışma olarak göstermeye çalıştığı ifade edildi. Açıklamada Çin’in sivil halk üzerine ordu ve polis birlikleri göndererek toplu kıyımlar ve büyük bir katliâm yaptığı vurgulanarak, gelinen noktada bütün dünya kamuoyu, insanî değerleri savunan sivil toplum kuruluşları ve uluslar arası kuruluşlara çağrı yapılarak katliâma karşı kayıtsız kalmamaları istendi. Basın açıklamasının ardından dernek üyeleri Çin Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bırakarak olaysız dağıldı.

15.07.2009


 

AP Başkanlığına “Türk dostu” Buzek seçildi

Geçen ay yapılan seçimlerle birlikte Türkiye karşıtı blokun güç kazandığı Avrupa Parlamentosu’nun (AP) başkanlığına, Polonya’nın eski başbakanlarından “Türk dostu” Jerzy Buzek seçildi.

AP’nin yeni üyeleri, Haziran’da yapılan seçimlerin ardından bugün Strasbourg’da düzenlenen genel kurulda bir araya geldi. 736 üyeli parlamento, 69 yaşında olan ve 1997-2001 yılları arasında Polonya Başbakanı olarak görev yapan Buzek’i başkanlığa getirdi. Buzek, daha önce European Voice gazetesine, üyesi olduğu Hıristiyan Demokrat grubun aksine Türkiye’nin üyeliğine destek verdiğini açıklamıştı. Buzek, “Kendi partimde de Türkiye’nin AB üyeliğini destekledim ve sözcülüğünü yaptım. Türkiye’nin AB üyeliği için adeta Ankara’nın avukatlığını yaptım. Bir Polonyalı olarak AB’nin genişlemesini ve Türkiye’nin AB üyeliğini destekliyorum” diye konuşmuştu.

15.07.2009


 

AİHM’e başvuruda 2. sıradayız

BaşbakanlIk İnsan Hakları Başkanı Prof. Dr. Hasan Tahsin Fendoğlu, “AİHM’e yapılan başvuruda Türkiye Rusya’dan sonra 2. sırada ama bunu nüfusa orantıladığınız zaman Türkiye 24. sırada’’ dedi.

Fendoğlu, ‘’2008 İnsan Hakları Raporu’’nu Başkanlık Binası’nda açıkladı. TBMM tarafından 28 Mayısta RTÜK üyeliğine seçilmesi sebebiyle Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı görevinden ayrılacağını hatırlatan Fendoğlu, Başkanlıkta görev yaptığı süre içinde Türkiye’de ilk kez geçen yıl insan hakları raporu yayımladıklarını söyledi. Töre ve namus cinayetlerinde son 5 yılın haritasını çıkardıklarına dikkati çeken Fendoğlu, kayıp çocuklar ile işkence ve kötü muameleye ilişkin raporlar da yayımladıklarını ifade etti. Fendoğlu, şunları söyledi: ‘’Bazıları, ‘Kamu, işkence ve kötü muamele konusunu inceler mi, ağzına alır mı?’ diyordu. Biz cesaretle bu konulara girdik. Çok önemli gelişmeler oldu. İşkence ve kötü muamele sürekli bir düşüş halinde. Biz bunu nereden anlıyoruz? AİHM kararlarından anlıyoruz. Türkiye’de insan haklarında çok iyi bir noktadayız. Ama bu hiç eksiğimiz yok demek değil. Türkiye ile ilgili verilen kararlarda, bütün ülkelere baktığımızda birinci sıradayız. En fazla mahkum olan ülke Türkiye ama bunu nüfus oranına vurduğunuz zaman 11. sıradayız. AİHM’e yapılan başvuruda da Türkiye Rusya’dan sonra 2. sırada ama bunu nüfusa orantıladığınız zaman Türkiye 24. sırada.’’ ‘’2008 Türkiye İnsan Hakları Raporu’’na göre, vatandaşların insan hakları kurullarına şahsen, mektupla, faksla, elektronik haberleşme araçları, başvuru kutuları ve telefonla başvuruda bulunabildiklerine işaret edildi, geçen yıl il, ilçe kurulları ve başkanlığa toplam 4 bin 785 başvuru yapıldı. 2008 yılı verilerine göre, ihlal edildiği iddia edilen hak konularında ilk üç sırayı, 617 başvuru ile sağlık ve hasta hakkı, 586 başvuru ile tutuklu ve hükümlü hakkı, 462 başvuru ile çevre hakkı aldı.

15.07.2009


 

Akman’ın görev süresi doldu

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Zahid Akman’ın başkanlık görevinin dün dolması sebebiyle, 17 Temmuzda toplanarak yeni başkanı seçecek.

RTÜK’te, görev sürelerinin dolması sebebiyle Davut Dursun, Paşa Yaşar ve Şaban Sevinç’in yerine TBMM Genel Kurulunda yapılan gizli oylamayla, AKP kontenjanından Davut Dursun ve Hasan Tahsin Fendoğlu, MHP kontenjanından da Esat Çıplak seçilmişti. Yeni üyeler görevlerine bugün başlayacak. Yeni üyelerin ilk işlerinden biri yeni RTÜK Başkanının seçimi olacak. Çünkü, kanun gereği Akman’ın başkanlık süresi bugün doluyor. Bu sebeple RTÜK üyeleri, 17 Temmuzda toplanarak kendi aralarında yeni başkanı seçecek.

15.07.2009


 

Müze ve örenyerleri ücretsiz

Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı müze ve örenyerleri ücretsiz hale geliyor.

Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğinden yapılan açıklamaya göre, ziyaretçi sayıları düşük olan müze ve örenyerlerine halkın ve yabancı turistlerin ilgisini arttırmak amacıyla 45 ildeki 83 müze ve ören yerine bugünden itibaren ücretsiz giriş uygulaması başlatılıyor. Tarihî, arkeolojik ve kültürel değerleri tanıtmak, yaşatmak ve gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla başlanacak uygulamanın, bu müze ve ören yerlerine ziyaret taleplerini olumlu etkilemesi bekleniyor.

15.07.2009


 

Sayıştay, savunma istediği 84 kişi için ilân yayımladı

SayIştay Başkanlığı, hesapların incelenmesi sırasında mevzuata aykırı ve noksan görülen işlemler hakkında yazılı savunmalarının alınması amacıyla aranılan ve belirtilen adreslerde bulunamayan 84 kişi için Resmî Gazete’de ilan yayımladı.

İlanda, söz konusu 84 kişinin, konuyla ilgili sorgularını almak veya kendilerine tebligatın yapılabileceği açık adreslerini bildirmek üzere, 15 gün içinde bizzat veya yazıyla Başkanlığa başvurmaları istendi. Aksi takdirde bu ilânın tebligat yerine geçeceği belirtildi. İlanda, 1994, 2006, 2007, 2008 hesap yıllarında yapılan denetimlere ilişkin Başkanlığa başvurması istenen 84 kişinin adına, unvanına ve görevine yer verildi.

15.07.2009


 

Şehit polis, son yolculuğuna uğurlandı

DİyarbakIr’In Bağlar ilçesindeki silahlı saldırıda hayatını kaybeden polis memuru Tugay Ak’ın (34) cenazesi, memleketi Mersin’in Gülnar ilçesi Demirözü köyünde toprağa verildi.

Tugay Ak’ın, önceki gün Diyarbakır’dan ambulansla Gülnar Devlet Hastanesi morguna getirilen cenazesi, dün yakınları tarafından alınarak, baba evine götürüldü. Baba evinde bir süre bekletildikten sonra Demirözü köyüne götürülen cenaze, burada kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi. Biri 4, diğeri 8 yaşında iki çocuk babası Tugay Ak’ın, üçüncü çocuğuna 7 aylık hamile olan eşi Songül Ak, cenaze töreni sırasında yakınları tarafından güçlükle teskin edildi. 8 yaşındaki Abdullah ise tören boyunca babasının fotoğrafını elinden bırakmadı.

15.07.2009


 

Çevik Bir’e suç duyurusu

DTP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal, eski Genelkurmay İkinci Başkanı Çevik Bir hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Başvuruyu bir ‘öç alma’ duygusuyla değil, adalet ve hukuk için yaptıklarını vurgulayan Akın Birdal, “Dâvâ açılır da, Emekli Orgeneral Çevik Bir özür dilerse, dâvâdan vazgeçebiliriz” diye konuştu. Suç duyurusunda, Çevik Bir hakkında verilen dilekçenin bir örneğinin Ergenekon dâvâsı soruşturmasını yürüten İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığına da gönderilmesi istendi.

Çevik Bir’e suç duyurusu

DTP Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal ve İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, 1998 yılında hazırlandığı iddia edilen ‘’andıç’’ belgesiyle ilgili olarak eski Genelkurmay İkinci Başkanı emekli Orgeneral Çevik Bir hakkında, ‘’suç işlemek amacıyla yasa dışı silâhlı örgüt kurma’’, ‘’insan öldürmeye tam teşebbüse azmettirme’’, ‘’suç işlemek için tahrik etme’’, ‘’hakaret’’ ve ‘’iftira’’ suçlarından cezalandırılması talebiyle suç duyurusunda bulundu.

Birdal ve Türkdoğan ile beraberindekiler, Ankara Adalet Sarayına gelerek, suç duyurusu dilekçesini, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sundu. Akın Birdal, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, 1998 yılında, terör örgütü elebaşılarından Şemdin Sakık’a ait olduğu ileri sürülen ifadelerin bazı gazetelerde yayımlandığını hatırlatarak, ‘’bu ifadelerde kimi muhalif kurum ve kuruluşlar ile kişilerin hedef gösterildiğini’’ söyledi. ‘’Daha sonra ise söz konusu ifadelerin, Şemdin Sakık’a ait değil, Genelkurmay Karargâhınca hazırlanmış bir andıç belgesi olduğunun açığa çıktığını’’ söyleyen Birdal, ‘’bu belgenin altında da o günün Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir’in imzası bulunduğunu ve dönemin Genelkurmay Genel Sekreteri Erol Özkasnak tarafından gazetelere servis yapıldığını öğrendiklerini’’ söyledi. Birdal, “O hedef göstermeden sonra uğradığımız hayatımıza yönelik bir olay oldu. Sonra 30 Kasım 2000 günü, Çevik Bir hakkında suç duyurusunda bulunmuştuk. Fakat bize daha sonra olumlu ya da olumsuz soruşturmanın açılıp açılmadığına ilişkin herhangi bir bildirim yapılmadı. Öylece kaldı. Son yasayla askerlerin de sivil mahkemelerde yargılanmasının yolu açıldı” dedi. Bu yasaya dayanarak, yeniden Çevik Bir hakkında, İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ile birlikte suç duyurusunda bulunduklarını belirten Birdal, ‘’Dün olduğu gibi bugün de adalet arayışımız sürüyor. Aslında bu demokrasi mücadelesinin bir parçasıdır. Umuyor ve diliyoruz ki bu başvurumuz dikkate alınır ve gereği yapılır’’ dedi.

İHD Genel Başkanı Türkdoğan ise ‘’andıç belgesinden etkilenen kişi ve kuruluşların suç duyurusunda bulunması gerektiğini’’ söyledi.

Suç duyurusu dilekçesinde, emekli Orgeneral Çevik Bir’in, ‘’suç işlemek amacıyla yasa dışı silahlı örgüt kurma’’, ‘’insan öldürmeye tam teşebbüse azmettirme’’, ‘’suç işlemek için tahrik etme’’, ‘’hakaret’’ ve ‘’iftira’’ suçlarından cezalandırılması talep ediliyor.

15.07.2009


 

Kadınlardan Baykal’a asker elbisesi

Kendilerine “Anti-militarist kadınlar” adını veren bir grup kadın, askere sivil yargının yolunu açan yasa değişikliğini Anayasa Mahkemesine götüren CHP lideri Deniz Baykal’a asker elbisesi gönderdi. Baykal ve CHP’yi ordunun partisi gibi davranmakla eleştiren kadınlar, Baykal’ın siyaseti bırakıp orduda asker olarak görev yapması gerektiğini savundular.

Kadınlardan Baykal’a asker elbisesi

CHP'NİN askere sivil yargının yolunu açan yasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi’ne götürmesini eleştiren bir grup kadın, CHP lideri Deniz Baykal’a asker elbisesi gönderdi.

Kendilerine “Anti-militarist” kadınlar adını veren ve aralarında eski İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şube Başkanı Hürriyet Şener ve Eren Keskin, sanatçı Zeynep Tambay, yazar Leman Yurtsever’in de bulunduğu yaklaşık 20 kadın, CHP Lideri Deniz Baykal’ı protesto etti. Galatasaray Meydanı’nda toplanan kadınlar adına açıklama yapan Avukat Eren Keskin, Anti-militarist kadınlar olarak da militer değer yargılarını sürekli yaymaya çalışan ve sivil olduklarını iddia eden politikacılardan sıkıldıklarını belirterek, “Bunların en başında CHP Genel Başkanı Deniz Baykal geliyor” dedi. Baykal’ın en son “darbeci generallerin” sivil mahkemelerde yargılanmasını sağlayacak yasaya karşı çıkmasının bardağı taşıran son damla olduğunu kaydeden Keskin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizler Türkiye’de yargının sivilleşemediğini çok iyi bilenlerdeniz. Ancak asker ve sivil yargı farkının bu yapıyı güçlendirdiğini de iyi biliyoruz. O nedenle Baykal’ın tavrını son derece ironik bulmaktayız. Deniz Baykal sivil siyasete hiç yakışmıyor. Bizler içinde bulunduğumuz durumu ona hatırlatmak üzere kendisine bir asker elbisesi gönderiyor ve artık militarizmin ‘emir eri’ olmaktan vazgeçmesini öneriyoruz.” Asker elbisesinin Baykal’a çok yaşayacağını düşündüğünü belirten Keskin, bunun ancak bir ‘er’ kıyafeti olabileceğine karar verdiklerini de belirterek, “Baykal çünkü bir emir eri gibi davranıyor.” şeklinde konuştu. Basın açıklamasının ardından kadınlar, Baykal’a gönderecekleri er kıyafetini basın mensuplarına gösterdi. Ardından gurup Galatasaray Postanesi’ne giderek, asker kıyafetini Baykal’a gönderdi.

15.07.2009


 

Demokratikleşmek için askerî yargı sınırlandırılmalı

Güneydoğu’daki 13 ilin barosunun ortak bildirisinde, askerî yargının görev alanını sınırlandıran yeni yasal düzenlemenin, Türkiye’nin demokratik bir hukuk devleti olması yolunda çok önemli bir adım olduğu vurgulanarak, “Daha da ileri gidilerek, askerî yargı, disiplin soruşturmaları dışında bütünüyle sivil yargı sistemi içerisine alınmalıdır” denildi.

Barolar: Düzenleme, demokrasi için çok önemli adım

GÜNEYDOĞU'DAKİ 13 ilin barosu ortak bir bildiri yayınlayarak, askeri yargının görev alanını sınırlandıran yeni yasal düzenlemenin, Türkiye’nin demokratik bir hukuk devleti olması yolunda çok önemli bir adım olduğunu vurguladılar. Diyarbakır, Şanlıurfa, Batman, Van, Şırnak, Ağrı, Mardin Bingöl, Bitlis, Muş, Kars, Hakkari ve Siirt barolarının destek verdiği ortak bir bildiri yayınlandı. 5 madde halinde yayınlanan ve altında 13 ilin barolarının imzası bulunan bildiride, Türkiye’nin son dönemlerde görülen önemli davalar ile yasal düzenlemeler yer aldı. Bildiri, 5 madde halinde sunuldu. Baroların yayınladığı bildiride, Ergenekon davası “devlet içerisinde illegal yapılanma’ şeklinde ifade edilirken, Türkiye Barolar Birliği’nin bu davaya katkı sunması beklendiği açıklandı. Bildiride, “Askerî yargının görev alanını sınırlandıran yeni yasal düzenleme Türkiye’nin demokratik bir hukuk devleti olması yolunda çok önemli bir adımdır. Bu bakımdan daha da ileri gidilerek askeri yargı disiplin soruşturmaları dışında bütünüyle sivil yargı sistemi içerisine alınmalıdır” denildi.

15.07.2009


 

Pakdil: Anayasaya bir aykırılık söz konusu değil

TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil, askerlerin sivil mahkemelerde yargılanabilmesinin önünü açan yasal düzenlemede Anayasa’ya bir aykırılığın söz konusu olmadığını belirtti.

Pakdil, Malatya Valisi Doç. Dr. Mehmet Ulvi Saran ve Malatya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç’u ziyaret etti. 17. Malatya Fuarı ve Uluslararası Kültür Sanat ve Kayısı Festivali dolayısı ile Malatya’ya geldiğini belirten Pakdil, bu vesile ile Malatyalılarla da beraber olma fırsatı bulacağını söyledi. Pakdil, bir gazetecinin, askerlerin sivil mahkemelerde yargılanabilmesinin önünü açan yasal düzenleme ile ilgili olarak CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurmasını hatırlatması üzerine, şunları söyledi: ‘’TBMM yasama organı, yasalar TBMM’den çıkıyor. Bu yasalara karşı Meclisin içinden, komisyonlardan ve genel kuruldan yapacağı katkılar vardır. Bunun haricinde de kendilerince bir aykırılık hissediyorlarsa bu konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürmeleri yine Türkiye’deki mevzuatın bir gereği. CHP olarak bu konuyu Anayasa Mahkemesi’ne götürmeyi oturdular, görüştüler, kararlaştırdılar. Ama benim kanaatim odur ki; yasal düzenlemede Anayasa’ya bir aykırılık söz konusu değil.’

15.07.2009


 

HSYK liste üzerinde çalışıyor

HAKİMLER ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Kadir Özbek, adlî yargıdaki hakim ve savcıların yer değiştirmesine ilişkin kararname çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

Özbek, Türkiye Noterler Birliği Kongre Salonunda düzenlenen, mesleğe kabul edilen 7. dönem adlî yargı hakim ve savcı adaylarının ad çekme töreninden ayrılırken gazetecilerin sorularını cevapladı. Adlî yargı hakim ve savcılarıyla ilgili 2009 yılı yaz kararnamesi çalışmalarına araya başka gündemler girdiği için geç başladıklarını söyleyen Özbek, daha önceki kararnamelerin Haziran ayında çıkarıldığını hatırlattı. Özbek, 1400-1500’ün üzerinde adlî yargı hakim ve savcısıyla ilgili kararname taslağı üzerinde çalışmaların halen devam ettiğini ifade ederek, çalışmaların bugün tamamlanabileceğini kaydetti. Bir gazetecinin ‘’Ergenekon soruşturmasının 3. iddianamesini beklediğiniz söyleniyor’’ demesi üzerine Özbek, ‘’Türkiye’nin gündeminde her şey oraya dayandırılmaya çalışılıyor’’ karşılığını verdi. Özbek, kararname kapsamında ‘’Ergenekon’’ soruşturmasını yürüten savcıların yerlerinin değiştirilip değiştirilmediği sorusu üzerine de kararnamenin içeriğine ilişkin bir şey söyleyemeyeceğini ifade etti.

15.07.2009


 

Ergenekon’da bir tahliye daha mı?

‘’Ergenekon’’ soruşturmasının 2. iddianamesiyle açılan dâvânın tutuklu sanıklarından emekli Albay Arif Doğan hakkında verilen sağlık raporunda, Doğan'ın cezaevi şartlarında tedavi ile şifa bulamayacağı belirtildi. Açıklama yapan Doğan’ın avukatı, müvekkilinin ayakta duramadığını ve yürüyemediğini ifade etti.

Ergenekon’da bir tahliye daha mı?

‘’Ergenekon’’ soruşturmasının 2. iddianamesi sonucu açılan davanın tutuklu sanıklarından emekli Albay Arif Doğan hakkında verilen sağlık raporunda, cezaevi şartlarında tedavi ile şifa bulamayacağı ifade edildi. Edinilen bilgiye göre, soruşturma kapsamında 15 Ağustos 2008 tarihinde Ankara’da tutuklanan emekli Albay Arif Doğan’ın halen Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 1. Dahiliye bölümünde tedavisi devam ediyor. Müvekkillerinin hastalığının belirlenmesi ve tedavisiyle ilgili Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesinden Doğan’ın avukatlarının rapor istemesi üzerine, hastanenin Sağlık Kurulu Başkanlığınca bir rapor düzenlendi. Doğan’ın iç hastalıkları, göz, ortopedi, kardiyoloji ve psikiyatri alanlarında muayene edildiği ifade edilen raporda, hastada ‘’dördüncü aşamada kalp yetmezliği, koroner arter hastalığı, geçirilmiş koroner by-pass operasyonu, koroner stent uygulaması, diabet, orta derecede işitme kaybı, diyabete bağlı görme bozukluğu, sol ayakta daha şiddetli olan düşük ayak sendromu ve anksiyete bozukluğu’’nun tespit edildiği kaydedildi.

Raporun sonuç bölümünde ise ‘’mevcut hastalıklar tedavi ile sonlandırılacak tipte değildir. Halen içinde bulunduğu tedavi koşulları kişide psikolojik sıkıntı ve stres kaynağıdır. Tedavisinin sağlıklı yürütülmesine engeldir. Rahatsızlıkları cezaevi koşullarında tedavi ile şifa bulamaz’’ denildi.

Doğan’ın avukatlarından Coşkun Atılgan, hastanenin verdiği bu raporun ardından Poyraz Hukuk Bürosu adına avukat Uğur Poyraz tarafından davanın açıldığı İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesine müvekkilinin tahliye edilmesine ilişkin dilekçe verildiğini bildirdi.

15.07.2009


 

Bağımsız yargı toplumun güvencesi

ADALET Bakanı Sadullah Ergin, demokratik hukuk devletinde bağımsız ve tarafsız yargının, devletin ve toplumun güvencesi olduğunu söyledi. Meslek öncesi eğitim sürelerini başarıyla tamamlayıp mesleğe kabul edilen 7. dönem adli yargı hakim ve savcı adaylarının ad çekme töreni, Türkiye Noterler Birliği Kongre Salonu’nda yapıldı.

Törene, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, Danıştay Başkanı Mustafa Birden, Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Sayıştay Başkanı Recai Akyel, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başkanvekili Kadir Özbek, Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Hüseyin Boyrazoğlu, HSYK üyeleri ile Danıştay ve Yargıtay üyeleri katıldı. Törende konuşan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, adayların zorlu bir dönemin ardından onurlu bir mesleğe adım atacaklarını belirterek, bugünün hayatlarının en önemli günlerinden olduğunu ifade etti. Ergin, adayların heyecanını paylaştığını belirterek, şöyle konuştu:

‘’Sizlerin katılımı inanıyorum ki adalet hizmetini sağlama görevini yerine getiren hakim ve cumhuriyet savcılarımıza güç verecek. Bugün en saygın mesleklerin başında hakimlik ve savcılık mesleği geliyor. akimlik ve savcılık, adalet dağıtılması gibi çok önemli bir konuda devletin bir anlamda elidir, vicdanıdır. ‘Kimseyi üzmeyelim’ deme lüksümüz yoktur. Sizler hakkın yerini bulması, haklının ortaya çıkması ve adaletin sağlanması için uğraş ereceksiniz. Önemli olan genel olarak toplum vicdanını tatmin etmek, edebilmektir. Devletin toplum ve bireylere hiç bir ayrım gözetmeksizin eşit ve adil bir biçimde yaklaşmasını sağlamak temel hukuk ve adalet anlayışımız olmalıdır. Demokratik hukuk devletinde bağımsız ve tarafsız yargı devletin ve toplumun güvencesidir. Devlete olan güvenin temel kaynağını yargı oluşturur. Yargıya karşı güvensizlik duyulması aynı zamanda devlete olan güven duygusunu da zaafa uğratacaktır. Geciken adaletin devletin temel değerlerini yıpratacağı, halkın adalete karşı güven duygusunu zayıflatacağı kuşkusuzdur.’’

15.07.2009


 

İzmir geleneksel Gölcük Yaylası pikniği yapıldı

İZMİR Geleneksel Gölcük Yaylası Pikniği geçtiğimiz Pazar Gölcük yaylasında yapıldı.

Ege Bölgesinde her sene geleneksel hâle gelen kır toplantısı İzmir’in Ödemiş ilçesinin Bozdağ Gölcük Yaylasında gazetemizin yazarlarından Süleyman Kösmene’nin açış konuşması ve sunumuyla, gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular ve yine gazetemiz yazarlarından Dr. Hakan Yalman’ın konuşmaları ile gerçekleşti. Toplantı İzmir, Ödemiş, Tire, Bayındır, Urla, Ürkmez, Manisa, Salihli, Turgutlu, Aydın, Nazilli ile çevre ilçelerden otobüsler ve özel vasıtalarla gelen erkek ve hanım okuyucularımızın katılımlarıyla yapıldı. Program yapılan Risâle-i Nur dersleri ve güncel meselelerin konuşulduğu soru-cevap tarzında izahatlar ile devam etti. Toplantı devam ederken İzmir Yeni Asya bürosundan Şakir Argın, gazetemizin Ramazan ayında başlatacağı kampanya ve dağıtılacak kitaplar hakkında okuyucularımıza bilgi verdi. Daha sonra gazete temsilcileri ve bölge neşriyat komisyonu üyelerine kampanyada verilecek olan kitaplardan numuneler takdim edildi.

15.07.2009


 

Yaz geldi, trafik canavarı hortladı

TÜRKİYE Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, yaz tatilinin başlamasıyla rekor denilebilecek sayıda trafik kazalarının can almaya devam ettiğini belirtti.

Apaydın, yaptığı yazılı açıklamada, sürücülerin daha bilinçli araç kullanması için yaptıkları uyarıların dikkate alınmadığını ifade etti. Kazalara karşı tedbirlerin acilen arttırılması uyarısında bulunan Apaydın, şunları kaydetti: ‘’Ölümlü kazalar azalıyor derken yaz tatilinin başlamasıyla rekor denilecek sayıda trafik kazaları can almaya devam ediyor. 2008 yılında günde ortalama 12 vatandaşımızı trafikte kaybettik. Ama 2009 yılı Temmuz ayının başında sadece bir günde 32 vatandaşımızı trafiğe kurban verdik. Sürücülerimiz aşırı yaz sıcaklarından etkilendiğinden, 12.00 ila 17.00 saatleri arasında trafiğe çıkmamaya özen göstermeli. Mutlaka 2-3 saatte bir mola verip, dinlenilmeli. Asla uykusuz araç kullanılmamalı. Yerleşim yerlerinden geçerken hız düşürülmeli. Arkada oturanlar da dahil olmak üzere emniyet kemeri takılmalı.’’ Türkiye’nin dünyanın en ağır trafik kaza bilânçosuna sahip üçüncü ülkesi olduğunu vurgulayan Apaydın, trafikte araç sayısının 10 yılda yüzde 60.2, kayıtlı sürücü belge sayısının da yüzde 49,8 artış sağladığını belirtti. Apaydın, ancak trafik eğitiminde aynı başarının gösterilmediğini, gençlerin okullarda ve sürücü kurslarında yeterince eğitilemediğini ifade etti.

15.07.2009


 

Yaz geldi, trafik canavarı hortladı

TÜRKİYE Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, yaz tatilinin başlamasıyla rekor denilebilecek sayıda trafik kazalarının can almaya devam ettiğini belirtti.

Apaydın, yaptığı yazılı açıklamada, sürücülerin daha bilinçli araç kullanması için yaptıkları uyarıların dikkate alınmadığını ifade etti. Kazalara karşı tedbirlerin acilen arttırılması uyarısında bulunan Apaydın, şunları kaydetti: ‘’Ölümlü kazalar azalıyor derken yaz tatilinin başlamasıyla rekor denilecek sayıda trafik kazaları can almaya devam ediyor. 2008 yılında günde ortalama 12 vatandaşımızı trafikte kaybettik. Ama 2009 yılı Temmuz ayının başında sadece bir günde 32 vatandaşımızı trafiğe kurban verdik. Sürücülerimiz aşırı yaz sıcaklarından etkilendiğinden, 12.00 ila 17.00 saatleri arasında trafiğe çıkmamaya özen göstermeli. Mutlaka 2-3 saatte bir mola verip, dinlenilmeli. Asla uykusuz araç kullanılmamalı. Yerleşim yerlerinden geçerken hız düşürülmeli. Arkada oturanlar da dahil olmak üzere emniyet kemeri takılmalı.’’ Türkiye’nin dünyanın en ağır trafik kaza bilânçosuna sahip üçüncü ülkesi olduğunu vurgulayan Apaydın, trafikte araç sayısının 10 yılda yüzde 60.2, kayıtlı sürücü belge sayısının da yüzde 49,8 artış sağladığını belirtti. Apaydın, ancak trafik eğitiminde aynı başarının gösterilmediğini, gençlerin okullarda ve sürücü kurslarında yeterince eğitilemediğini ifade etti.

15.07.2009


 

TÜRKİYE’DE, İŞÇİ GÜVENLİĞİ YOK

Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) tarafından yapılan ‘’MESS Üyelerinde İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları İstatistikleri’’ araştırmasına göre, 2008 yılında çalışanların yüzde 5,6’sı iş kazasına maruz kaldı.

İş kazaları ve meslek hastalıklarına ilişkin geçen yıl meydana gelen olayların verilerinin analizini içeren araştırma, 159 adet MESS üyesi iş yerinde istihdam edilen mavi ve beyaz yakalı olmak üzere toplam 121 bin 682 çalışana ilişkin sonuçları kapsıyor. Araştırma sonuçlarına göre, geçen yıl sendikaya üye iş yerlerinde 6 bin 832 iş kazası yaşanırken, 7 adet meslek hastalığı vak'ası tesbit edildi. Çalışanların yüzde 5,6’sı iş kazasına maruz kalırken, erkek çalışanların yüzde 6’sı, kadınların ise yüzde 1,3’ü iş kazası geçirdi. Geçen yıla ait sonuçlara göre, meydana gelen iş kazaları ile çalışma saatler arasındaki ilişkiyi gösteren Kaza Sıklık Oranında (KSO), bir önceki yıla oranla yüzde 3’lük artış, kayıp iş günü sayısına bağlı olan Kaza Ağırlık Oranında (KAO) yüzde 13’lük azalma olduğu görüldü. Geçen yıl iş kazalarının yüzde 80’i ‘’güvensiz hareketler’’den kaynaklandı. ‘’Dikkatsiz çalışma’’, güvensiz hareketler arasında yüzde 62 ile ilk sırayı alırken, bunu ‘’kişisel koruyucu kullanmama’’, ‘’güvensiz yükleme, taşıma, istifleme, yerleştirme’’ ile ‘’donanımı ve aletleri güvensiz kullanma’’ izledi. Sebeplerine göre iş kazalarının dağılımında, 2007 yılında olduğu gibi geçen yıl da en fazla iş kazasının, yüzde 19 oranıyla ‘’bir nesnenin kesmesi’’ ve yüzde 17 oranıyla ‘’iki nesne arasında sıkışma’’ sebebiyle olduğu belirlendi. Bu sebeplerle oluşan kazalar sonucunda yaralanma türleri, ezilme ve kesik şeklinde sıralandı. En fazla zarar gören uzuvlar da el ve ayak parmakları ile gözler oldu. 2008 yılı verilerine göre, çalışan her 1000 mavi yakalı kadından 19’u, beyaz yakalı kadından 5’i, mavi yakalı erkekten 71’i ve beyaz yakalı erkekten 5’i iş kazası geçirdi.

15.07.2009


 

Öğrenci yurtları sanal âlemde

ÖSS sonuçlarının açıklandığı şu günlerde, Türkiye genelindeki bütün erkek ve kız yüksek öğretim öğrenci yurtlarının yer aldığı internet sitesi gençlere rehberlik ediyor.

Alınan bilgiye göre, bu yıl üniversiteye başlayacak öğrenciler ‘’www.yurtlarburada.com’’ adlı siteden Türkiye’nin dört bir yanındaki yurtlara tek tıkla ulaşabiliyor. Öğrencilerin üniversiteyi kazandığı şehirdeki kız ve erkek yüksek öğretim öğrenci yurtlarının ayrıntılı bilgilerini sunan site, yurt bulma işlemlerinin daha kolay olmasını da sağlıyor. Sitede doğru yurt seçimi kriterleri, üniversiteler hakkında bilgiler, burs veren kuruluşlar gibi öğrencilerin ihtiyaç duyabileceği diğer bilgiler de yer alıyor.

15.07.2009


 

FSM Köprüsünde çalışmalar tamamlandı

FATİH Sultan Mehmet Köprüsündeki genleşme derzlerinin değiştirilmesi çalışmalarının tamamlanarak, köprünün tam kapasite trafiğe açıldığı bildirildi.

Karayolları 17. Bölge Müdürü Yakup Dost tarafından yapılan yazılı açıklamada, ‘’İstanbul’daki Büyük Açıklıklı Köprülerin Sismik Takviyesi Projesi Yapım’’ işi kapsamında, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü genleşme derzlerinin değiştirilmesi çalışmalarına 20 Haziran 2009’da başlandığı hatırlatıldı. Çalışmaların 4 aşamada yapılacağı ve 31 Temmuz Cuma günü bitirileceğinin duyurulduğu hatırlatılan açıklamada, ancak İstanbul trafiğinin özel durumu dikkate alınarak yoğun bir çalışma programı uygulandığı belirtildi. Açıklamada, ‘’Çalışmalar 14 Temmuz Salı günü saat 06.00 itibari ile tamamlanarak Fatih Sultan Mehmet Köprüsü tam kapasite trafiğe açılmıştır’’ denildi.

15.07.2009


 

İki talihsiz vak’a, 5 şehit

HAKKÂRİ’NİN Yüksekova ilçesinde mühimmat patlaması sonucu 4 askerin, Gümüşhane’de ise askerî aracın devrilmesi sonucu bir askerin şehit olduğu bildirildi.

Alınan bilgiye göre, askerî birliğin konuşlu olduğu Bayraktepe’de meydana gelen mühimmat patlamasında 4 asker şehit oldu. Patlamada, yaralı askerlerin de olduğu, yaralıların helikopterle Hakkâri ve Van Askerî Hastanelerine sevk edildiği belirtildi. Gümüşhane’de ise askerî aracın devrilmesi sonucu 1 asker şehit oldu, 15 asker yaralandı. Alınan bilgiye göre, Trabzon’dan Bayburt’a asker götüren aracın sürücüsü, Zigana Tüneli çıkışında, yola düşen kaya parçasından kaçmak isteyince araç stabilize yola girerek takla attı. Kazada yaralanan askerler, ambulanslar ve yoldan geçen otobüslerle Gümüşhane ve Trabzon’daki çeşitli hastanelere kaldırıldı. Gümüşhane Devlet Hastanesi’ne getirilen yaralı askerlerden biri şehit oldu.

15.07.2009


 

Hüseyin Üzmez’e tutuklama

‘’Çocuğun cinsel istismarı ve cinsel amaçlı hürriyeti tahdit’’ suçlarından yargılanan yazar Hüseyin Üzmez Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesince yeniden tutuklandı. Mağdure B.Ç.’nin babası Bekir Ç. ise ‘’Sanıklar hakkında şikâyetçi değilim. Kızımın hürriyeti, sanıklar tarafından kısıtlanmamıştır’’ dedi.

Yazar Hüseyin Üzmez yeniden tutuklandı

YAZAR Hüseyin Üzmez’in, ‘’Çocuğun cinsel istismarı ve cinsel amaçlı hürriyeti tahdit’’ suçlarından yargılandığı Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nce tutuklanmasına karar verildi. Bursa’nın Mudanya ilçesinde düzenlenen operasyon kapsamında B. Ç’ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla hakkında dâvâ açılan Hüseyin Üzmez’in yargılanmasına devam edildi. Dâvânın görüldüğü Bursa 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Üzmez’in tutuklanmasına karar verdi.

15.07.2009


 

Endeavour’a 5. kez erteleme

ABD Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA), Endeavour Uzay Mekiği’nin fırlatılmasını 5. kez erteledi.

Kennedy Uzay Merkezi’nde uzay mekiği için geri sayım dünkü gibi bugün de kötü hava şartları sebebiyle durdurulurken, bir sonraki fırlatma girişiminin ne zaman yapılacağı henüz açıklanmadı. Ancak fırlatılmanın bugün veya yarın da gerçekleşememesi durumunda, Rusya’nın benzeri faaliyeti sebebiyle NASA’nın Endeavour’u fırlatmak için 27 Temmuz’a kadar beklemesi gerekecek.

15.07.2009


 

Ay’a inişin 40. yılı

Ay’a ilk inişin 40. yılı 16 Temmuz’da yani yarın kutlanacak.

Apollo 11’in 20 Temmuz 1969’da insanoğlunun Ay’a ayak basışını sağlayan ve bugünlerde 80’e yakın yaşlarda olan 3 astronot Neil Armstrong, Edwin Aldrin ve Michael Collins, Apollo 11’in 120 metrelik kademeli Saturn 5 roketiyle Ay’a yola çıkışı, Atlas Okyanusu’na bakan Florida-Cape Canaveral’daki tarihî uzay üssünde kutlanacak. 16 Temmuz’da Cape Canaveral (Kanaviçe Burnu) John Fitzgerald Kennedy Uzay Üssü’nde yapılacak kutlamada, Ay’dan getirilen ilk taş ve Apollo aracı-Ay modülünde kullanılan aygıtlar sergilenecek. “Örümcek” Ay modülündenden çıkan Neil Armstrong, Ay’a ilk inen insandı. Onun “Örümcek” arkadaşı Edwin Aldrin ikinciydi. 2 saatten fazla yüzeyde kaldılar. Ay yörüngesinde Michael Collins, Apollo aracında onları bekledi, yeniden kenetlenerek Dünya’ya döndüler. Armstrong’un peşi sıra Ay’a inen ikinci insan Aldrin, bu müthiş yolculuğu anlatan “Muhteşem Yalnızlık” isimli kitabı yazdı ve 40. yıl dönümünde bu kitabını imzalayacak. Öte yandan insanoğlu’nun aya inişi konusunda yapılan spekülasyonlar hâlâ bitmiş değil. Bir iddiaya göre ABD aya hiç inemedi ve dünyaya servis edilen görüntüler yeryüzünde bir stüdyo ortamında çekilmişti. Aradan geçen 40 yıla rağmen bu iddialar ise hiç ispatlanamadı.

15.07.2009


 

Dev denizanaları Japonya kıyılarını istilâ etti

Japonya sahilleri, uzunlukları 2 metreye varan dev ‘Echizen’ denizanalarının istilâsına uğradı. Ağırlıkları 200 kiloya varan denizanaları, Japon balıkçıların korkulu rüyası haline geldi.

Bilim adamları, denizanalarının her yıl bu dönem Çin sahillerinden göç ettiklerini, Japonya açıklarına vardıklarında ise olgunlaşma sürecini tamamladıklarını belirtti. Hiroshima Üniversitesi’nden Shin-ichi Uye’nin başkanlığındaki araştırma grubundan yapılan açıklamaya göre, dev denizanalarının sayısının bu yıl rekor seviyede olması bekleniyor. Bu da balıkçılık sektörüne büyük bir darbe anlamına geliyor. Japon balıkçılar, 2005’teki denizanası istilâsından oldukça zararlı çıkmışlardı. 100 binden fazla balıkçı konuyla ilgili şikâyette bulunmuş, Japon denizcilik tarihindeki en büyük maddî kayıp yaşanmıştı.

15.07.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.