Güncel

İçeride sadece albay kaldı

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, “Balyoz Planı’’ dâvâsı kapsamında 101 sanık hakkındaki yakalama kararını oy çokluğuyla kaldırırken, tutuklu emekli albay Ahmet Şentürk hakkında yakalama emrine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiğini kaydetti.

Sadece albay içerde

İSTANBUL 11. Ağır Ceza Mahkemesi, ‘’Balyoz Planı’’ davası kapsamında haklarında yakalama emri çıkartılan sanıkların avukatlarının yaptığı kararın kaldırılması yönündeki talepleri kabul etti. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, haklarında yakalama emri çıkartılan sanıkların avukatlarının kararın kaldırılması yönündeki taleplerini inceledi. Mahkeme, talepleri yerinde bularak, yakalama kararının kaldırılmasına karar verdi. Mahkeme, emekli Albay Ahmet Şentürk tutuklandığı için ‘’Balyoz Planı’’ davası kapsamında 101 sanık hakkında çıkarılan yakalama kararını oy çokluğuyla kaldırdı. İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen 14 sayfalık kararda, hakkında tutuklama kararı alınan sanık Ahmet Şentürk hakkındaki yakalama emrinin konusuz kaldığı belirtilerek, yakalama emrine ilişkin karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği kaydedildi.

08.08.2010

HEPSİ SÜTTEN ÇIKMIŞ AK KAŞIK MI?

Darbe anayasası nedeniyle hukukun bazı kesimlere işlemediğini anlatan emekli Başsavcı Reşat Petek, Cumhuriyetin başından beri görevini kötüye kullanma, rüşvet gibi suçlardan ceza almış bir tane yüksek yargı mensubunun bulunmadığını kaydederek, "Hepsi sütten çıkmış ak kaşık mı? Yoksa işlenen suçlara rağmen yargılama yolunu kapatan bir mekanizma mı var?" diye sordu.

YARGI KARARI NİYE UYGULANMADI?

Askerî bürokrasi için de aynı durumun söz konusu olduğunu anlatan Petek, 102 emekli ve muvazzaf hakkında mahkemenin verdiği ve sürenin dolduğu gece kaldırılan yakalama kararının uygulanmamasını eleştirirken, “Bu karar normal vatandaş için verilseydi herhalde bir operasyon düzenlenir, mahkemeye teslim edilirdi” dedi.

Hukukta çİfte standart

EMEKLİ Emekli Cumhuriyet Başsavcısı ve Hukukçular Derneği Üyesi Reşat Petek, Türkiye’de normal vatandaşa karşı işleyen hukukun bazı kesimlere karşı işlemediğini ileri sürdü. Edirne’de Sivil Dayanışma Platformu tarafından düzenlenen “Güçlü Türkiye İçin Güçlü Evet” konulu konferansa katılan Petek, Türkiye’de 12 Eylül darbe Anayasa’sının getirdiği sorunlardan söz etti. Darbe anayasası nedeniyle hukukun bazı kesimlere işlemediğini anlatan Petek, Cumhuriyet’in kurulduğu tarihten bu yana görevini kötüye kullanma, rüşvet alma gibi suçlardan ceza almış bir tane yüksek yargı mensubunun bulunmadığını kaydetti. Petek: “Hepsi sütten çıkmış ak kaşık gibi mi? Yoksa işlenen suçlara rağmen yargılama yolunu kapatan bir mekanizma mı var?” diye sordu. Askerî bürokrasi için de aynı durumun söz konusu olduğunu anlatan Petek, “Mahkeme kararıyla suç işlediği mahkeme kararıyla ortaya konan ve hakkında yakalama kararı verilenler 15 gündür derdest edildi mi? Normal bir vatandaş için bir yakalama kararı olsaydı her halde bir operasyon düzenlenir mahkemeye teslim edilirdi. Hukuken yapılması gereken de budur. Ama şimdi emeklisi ile muvazzafı ile ordu evinde barınak oluşturulmuş, hukuk devletinde herkesin saygı göstermesi gereken mahkeme kararı infaz edilmiyor. Ondan sonra kamuoyu aptal zannedip bu millete diyorlar ki, yakalama kararı tebliğ edilmedi de onun için derdest edilmiyor. Yakalama kararı tebliğ edilmez infaz edilir. Tebliğ olunan davetnamedir. Yakalama kararını güvenlik birimi infaz eder. Yakaladığı kişiyi bulduğunda senin hakkında yakalama var. Gerekçesi budur. Buyrun adliyeye. Gelmezse zorla getirilir. Peki siz bunun uygulandığını görüyor musunuz? Hayır. Uygulamayanlara bir hesap sorulabiliyor mu? Hayır” dedi. Bunun gerekçesinin de 1982 darbe Anayasası olduğunu anlatan Petek, oradaki müesseselerin yeteri derecede hukukun üstünlüğünü sağlayacak şekilde dizayn edilmediğini sözlerine ekledi.

08.08.2010

BBP’de ‘olağan genel kurul’ talebi

PARTİSİNİN olağan genel kurulunda aday olduğunu açıklayan Büyük Birlik Partisi (BBP) MKYK Üyesi Yavuz Ağıralioğlu, ‘’kurulun zamanında yapılması için’’ delegelerden toplanan imzaları BBP Genel Merkezine teslim etti.

İmzaların bulunduğu klasörleri vermeden önce, parti genel merkezinde basın açıklaması yapmak isteyen Ağıralioğlu ve beraberindekiler ile genel merkezde bulunan partililer arasında kısa süreli arbede yaşandı. Bunun üzerine basın açıklamasını genel merkez önünde yapan Ağıralioğlu, büyük kurultayın Kasım ayında yapılmasını genel merkez yöneticileriyle birlikte, ilçe başkanları ve büyük kurultay delegelerinin istişaresine sunduklarını, bunun sonucunda kongre taleplerini içeren 250 imzayı bir demet gül ile genel merkeze teslim etmeye geldiklerini söyledi. Ağıralioğlu, daha sonra, delegelerin imzalarının yer aldığı dosyaları ve bir demet gülü BBP Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Öznur’a verdi. Toplanan imzaların yetersiz olduğunu savunan BBP Genel Sekreteri Mustafa Destici, “Olağan büyük kurultay, Türkiye’deki siyasi atmosfer ve BBP için en uygun zamanda gerçekleştirilecektir’’ dedi.

08.08.2010

Belçika Dışişleri Bakanı Ankara’ya geliyor

BELÇİKA Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Steven Vanackere, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun daveti üzerine 911 Ağustos tarihlerinde Türkiye’ye resmî ziyarette bulunacak. Ziyaret çerçevesinde yapılacak görüşmelerde iki ülke arasındaki ilişkiler, terörle mücadele ve Kıbrıs başta olmak üzere, güncel bölgesel ve uluslar arası konular ele alınacak.

Belçika Dışişleri Bakanı Steven Vanackere, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayip Erdoğan tarafından da kabul edilecek. Ayrıca Vanackere, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’la da Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik sürecine ilişkin görüş alış verişinde bulunacak.

08.08.2010

“Başörtüsü yasağı, ABD’deki siyahî yasağı gibi”

ANKARA İnanç Özgürlüğü Platformu üyesi bir grup, başörtüsü yasağına dikkati çekmek amacıyla eylem yaptı.

Abdi İpekçi Parkı’ndaki eylem öncesinde gruptakiler, 1960’lı yıllarda Amerika’da siyahilerin yaşadığı sıkıntılarla bugün Türkiye’deki başörtülü vatandaşların yaşadığı sıkıntıların aynı olduğunu ifade etmek için yüzlerini siyaha boyadı ve bileklerini zincirle bağladı. Grup adına basın açıklamasını okuyan İlke İlim Kültür ve Dayanışma Derneği (İLKDER) Başkan Yardımcısı Hadiye Kılıç, ‘’Türkiye’deki başörtülü vatandaşların yaşadıklarının, 1960’lı yıllarda ABD’de ikinci sınıf insan sayılan, pek çok özgürlüğü kısıtlanan, beyazlarla aynı otobüste yolculuk etmelerine izin verilmeyen siyahilerden farkı olmadığını’’ savunarak, ‘’O günlerden bugüne zenci kardeşlerimiz mücadele içinde, biz de mücadelemizi bırakmayacağız’’ dedi. 12 Eylüldeki Anayasa değişikliği halk oylamasında ‘’evet’’ oyu kullanacaklarını belirten Kılıç, ‘’13 Eylülden sonra başörtüsünün hakettiği özgürlüğe kavuştuğu bir Türkiye ümit ettiklerini’’ kaydetti.

08.08.2010

6 bin 445 kadro kurumlara tahsis edildi

ÖZELLEŞTİRME Uygulamaları Kanunuyla ihdas edilerek, Genel Kadro ve Usulü Hakkında Kanun Hükmünde Kararnameye eklenen toplam 6 bin 445 kadronun sınıf, unvan ve dereceleri değiştirilerek, çeşitli kurumlara tahsis edildi.

Bakanlar Kurulunun konuya ilişkin kararı, Resmî Gazete’nin dünkü sayısında yayımlandı. Karara göre, Adalet Bakanlığına 355, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğüne 13, Başbakanlığa 9, Bayındırlık ve İskân Bakanlığına 300, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına, 25, Çevre ve Orman Bakanlığına 140, DPT Müsteşarlığına 10, DSİ Genel Müdürlüğüne 250, Denizcilik Müsteşarlığına 18, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğüne 75, Dış Ticaret Müsteşarlığına 15 ve Diyanet İşleri Başkanlığına 12 ve diğer kurumlarada çeşitli sayılarda kadro tahsis edildi.

08.08.2010

Kanuna uyulsa 400 bin kişiye daha istihdam sağlanır

ÇALIŞMA ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, ‘’Bu ülkede mevcut kanunun öngördüğü sınırlar içerisinde haftalık çalışma saatlerine ve haftalık fazla mesailere uymuş olsaydık, sadece bu sebepten bu ülkede yaklaşık 400 bin kişiye daha iş imkanı sağlardık’’ dedi.

Dinçer, bazı açılış ve ziyaretlerde bulunmak üzere geldiği Karaman’da, gazetecilerin sorularını cevapladı. İşçilerin 12 saat çalıştırılmasının yasal olup olmadığı yönünde açıklama yapan Dinçer, şunları bildirdi: ‘’Türkiye’de 1 haftada ne kadar çalışılacağı, ne kadar fazla mesai yapılacağı kanunen düzenlenmiş. Eğer kanunun dışında fazla çalışma varsa, bu zaten hukuki değil. Bir şikayet yok. Olsaydı bunu inceletirdim. Bu sadece Karaman’ın bir sorunu değil. Tüm Türkiye’de var olan bir çalışma hayatının sorunu. Şayet bu ülkede mevcut kanunun öngördüğü sınırlar içerisinde haftalık çalışma saatlerine ve haftalık fazla mesailere uymuş olsaydık, sadece bu sebepten bu ülkede yaklaşık 400 bin kişiye daha iş imkanı sağlardık. Bu bizim istemediğimiz bir sistem. İşsizliğin olduğu bir alanda fala mesailerin azaltılması yeni işsizler için iş demektir.’’

08.08.2010

Kız ve erkek çocuklar ayrı ayrı eğitim görebilir

MİLLÎ Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, ‘’Kız çocuklarının ayrı okulda, erkek çocukların ayrı okulda okuması uygulaması, cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren uygulanmış bir proje’’ dedi.

Muş’a gelişinde havaalanında gazetecilere açıklamalarda bulunan Çubukçu, Bitlis’te LYS’de kutlanması gereken bir başarı elde edildiğini ve gezisinin bu anlamda daha güzel olacağını söyledi. Çubukçu, bir gazetecinin, kız ve erkek çocuklarının ayrı okullarda okuması teklifini nasıl değerlendirdiğine dair soruyu şöyle cevapladı: ‘’Bakanlık olarak böyle bir çalışmamız yok. Çeşitli çalıştaylarda bu gündeme geldi. Bu konunun sürekli gündeme getirilmesi doğru değil. Bunu sürekli soruyorlar. Bu tür öneriler her zaman yapılıyor ve yapılmasından doğal da bir şey olamaz. Özelikle belli bölgelerde kız çocuklarının okullaşması açısından, ortaöğretimde ayrı olarak planlanması konusunda öneriler her zaman yapılıyordu. Türkan Saylan da bunu öneriyordu. O zaman ona tepki gösterilmiyordu. Millî Eğitim Bakanlığının benimsemiş olduğu ve yürürlüğe koyacağı bir politika olarak sunulması ve ‘Millî Eğitim böyle düşünüyor’ denmesi hatalı diyorum, ama bu görüşün savunulabilir bir görüş olduğunu da ben söylüyorum.’’ Türkiye genelinde kız çocuklarının okullaşma oranı yüzde 65 iken, bu bölgede yüzde 24 olduğuna işaret eden Çubukçu, şöyle devam etti: ‘’Şimdi siz bölgesel faktörleri tamamen gözardı ederek eğitimi planlayamazsınız. Ortaöğretim zorunlu eğitim değil. Zorunlu olmadığı için de zaten ailelerin tercihi bu yöndeyse bu tercihler doğrultusunda eğitimin planlanmasında veya böyle tedbirlerin, önerilerin yerine getirilmesinde, uygulanmasında ben bir sakınca görmüyorum. Bunun çağdaşlık veya çağdışılık bir ayrım çerçevesinde değerlendirilmesini de doğru bulmuyorum.’’ Çubukçu, uygulamanın dünyanın bazı yerlerinde bulunduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi: ‘’Kız çocuklarının ayrı okulda, erkek çocukların ayrı okulda okuması uygulaması cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren uygulanmış bir proje. Dünyanın her yerinde uygulanan bir proje, devam eden ve yapılagelen bir proje. Burada bu meseleyi çağdaşlık ve çağdışılık, haremlik, selamlık değerlendirmek, her şeyden önce eğitimin planlanması açısından bilimsel değil, doğru bir yaklaşım değil. Ben buna prensipte karşı olmadığımı açıkça ifade etmek istiyorum.’’

08.08.2010

Sürücülere Ramazan uyarısı

Türkİye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, sürücüleri Ramazan’da ve tatil dönüşlerinde daha dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Apaydın, yazılı açıklamasında, Ramazan’ın yaklaşması ile tatil dönüşlerinin artacağını belirterek, hoşgörü ayı olan Ramazan’da sürücülerin birbirlerine karşı daha toleranslı ve saygılı olmalarını istedi. Türkiye’de trafik kazalarında vefat edenlerin sayısının hâlâ çok fazla olduğunu kaydeden Apaydın, ‘’Eğitim ve altyapı çalışmaları ile kazaların azaltılması için daha yoğun çalışmalar yapılmalı. Ramazan ayında oruç nedeniyle çoğu insanda kan şekeri düşmekte, açlık, susuzluk ve yorgunluğa bağlı olarak reflekslerin yavaşlaması ve dikkat dağılmasına karşı sürücüler her zamankinden fazla dikkatli, sabırlı ve duyarlı olmalı’’ ifadesini kullandı. Sürücülerin iftara yetişmek için acele ederek, kendilerini ve trafik güvenliğini tehlikeye düşürmemesi gerektiğini belirten Apaydın, sürücülere acele etmeden, trafik kurallarına uyarak ve daha dikkatli şekilde araç kullanmaları uyarısında bulundu. Apaydın, ‘’Bu mübarek ayda sürücüler birbirlerine karşı daha hoşgörülü ve saygılı olmalıdır. Aksi halde beklenmedik can yakan kazaların olması kaçınılmazdır’’ dedi. Sürücülerin, trafik kurallarına uyarak araç kullanmalarının hem kendileri hem de diğer sürücüler açısından hayatî önem taşıdığına işaret eden Apaydın, hız limitlerine, trafik kural ve işaretlerine uyulmasını, geç saatlere kadar uyumayan vatandaşların kesinlikle uzun yola çıkmamalarını istedi.

08.08.2010

SAHTE ÜRÜNLERE DİKKAT EDİN

TarIm ve Köyişleri Bakanlığı internet siteleri, eczane ve aktar gibi satış yerlerinde pazarlanan sahte ürünlerden vatandaşların korunması amacıyla yazılı bir açıklama yaptı.

Bakanlık açıklamasında, “Takviye Edici Gıda” adı altında, zayıflamaya veya kilo aldırmaya yardımcı olduğu, cinsel performansı arttırıcı özellikleri bulunduğu, kanser, kolestrol, şeker, tansiyon, sedef, egzema, kalp, karaciğer, üriner ve genital hastalıkları önlediği veya iyileştirici yönde etkilere sahip olduğu iddiasıyla satılan ürünlerde “Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Onaylıdır” ifadesi yer alsa bile vatandaşların bu ürünlere itibar etmemesinin gerektiği kaydedildi. Üretim ve ithal izin numaraları doğru olsa dahi tüketicilerin yanıltıcı, kamu sağlığını tehdit eden, hiçbir bilimsel gerçekliğe dayanmadan hastalık önleyici veya tedavi edici gibi iddialarda bulunan bu tür sahte ürünlere vatandaşların itibar etmemesinin gerektiği belirtildi. Bakanlığın yaptığı denetimlerde 13 üründe “sibutramin”, “sildenafil”, “tadalafil” ilâç etken maddeleri tesbit edildiği ve bu ürünlerin bakanlık tarafından toplanarak imha edildiği bildirildi. Takviye Edici gıdalara ihtiyaç duyan kişilerin bakanlığın Web sitesinden, Alo Gıda 174 hattından veya doğrudan Koruma Kontrol Genel Müdürlüğü’nden ya da Sağlık Bakanlığı’ndan doğrulamadan bu tür ürünleri asla kullanmamaları ve her türlü şikâyet veya tesbit edilen olumsuzlukları ivedilikle bakanlığa iletilmesinin gerektiği duyurdu.

08.08.2010

Ankara’da yeni pasaport noktaları oluşturuldu

Ankara Emniyet Müdürlüğü, başvuru yoğunluğunu azaltmak için Çankaya, Yenimahalle ve Keçiören ilçelerinde pasaport başvuru noktaları oluşturdu.

Emniyet yetkililerinden alınan bilgiye göre, 20 Haziran tarihinde verilmeye başlanan biyometrik pasaportlar dolayısıyla Ankara Emniyet Müdürlüğü Pasaport Şube Müdürlüğü’nde büyük bir yoğunluk yaşanmaya başlandı. Pasaport çağrı merkezinden aldıkları randevularla Pasaport Şube Müdürlüğü’ne gelen vatandaşlar uzun kuyruklar oluşturmaya başladı. Pasaport harçlarının azaltılması, umre ve hac başvuruları dolayısıyla mevcut yoğunluk daha da arttı. Bunun üzerine Ankara Emniyet Müdürü Zeki Çatalkaya, vatandaşları rahatlatmak için Valilik oluru ile Çankaya, Yenimahalle ve Keçiören İlçe Emniyet Müdürlükleri içerisinde başvuru noktaları kurdurttu. Takviye personele kısa süreli eğitim verildi. Önümüzdeki hafta başvurular ilçelerden de alınmaya başlanacak. İlk etapta Çankaya 40, Keçiören ve Yenimahalle ilçeleri 30’ar pasaport başvurusu alacak. Bu sayının önümüzdeki günlerde her ilçede 100’e çıkarılması öngörülüyor.

08.08.2010

Kendilerini engelli yerine koyuyorlar

Gazİantep merkez ilçe Şahinbey Belediyesi ekipleri, engelliler için düzenledikleri kaldırımları ve park giriş ve çıkışlarını tekerlekli sandalyeye binerek uygulamalı olarak kontrol ediyor.

Engellilerin günlük hayatlarını kolaylaştırmak için çalışma başlatan Şahinbey Belediyesi, kaldırımları ve park giriş ve çıkışlarını, engelliler için uygun hale getiriyor. Park ve kaldırımlardaki çalışmaların engellilere uygun olup olmadığı ise ekiplere dağıtılan tekerlekli sandalyelerle kontrol ediliyor. Belediye çalışanları, park giriş ve çıkışları ile kaldırımlarda engelliler için yapılan düzenlemeleri kontrol etmek için tekerlekli sandalyeye biniyor, kaldırıma çıkıp iniyor, parka girip yine tekerlekli sandalyeyle çıkmaya çalışıyor. Ekiplerin başarılı olamaması halinde yeniden düzenleme yapılıyor. Park ve kaldırım çalışması yürüten ekipler, toplam 15 tekerlekli sandalyeyle çalışıyor.

08.08.2010

Socrat ekibi sanayiden teklif bekliyor

İstanbul Üniversitesi (İÜ) Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Bölümü öğrencileri tarafından yapılan ve TÜBİTAK tarafından düzenlenen ‘’Formula-G Güneş Arabaları Yarışı’’na katıldığı 2 yıl üst üste birincilik elde eden ‘’Socrat’’, bir yandan önümüzdeki yıl Avustralya’da yapılacak olan uluslararası yarışmaya hazırlanırken, diğer yandan otomobil sanayisinden işbirliği teklifi bekliyor.

Projenin yürütücüsü İÜ Mühendislik Fakültesi Elektrik Elektronik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. İlhan Kocaarslan, projedeki görevli öğretim üyeleri ve öğrenciler ‘’Socrat’’ı tanıttı. Projeye ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Kocaarslan, TÜBİTAK’ın güneş enerjisi ve hidrojen yakıt pili konusunda halkın bilinçlendirilmesi ve alternatif enerji kaynaklarının kullanımına yönelik teknolojilerin geliştirilmesi için üniversite öğrencileri arasında düzenlediği yarışmaya üniversite olarak ilk kez geçen yıl katıldıklarını ve ciddi bir altyapı olmamasına rağmen çok sıkı çalışarak her 2 yarışmada da birinci olduklarını belirtti. ‘’Başarımızı bu projede çalışan öğrencilerimizin çalışkanlığına, disiplinine ve kararlılığına borçluyuz’’ diyen Kocaarslan, ‘’Projemiz, bundan sonraki süreçte dünya projeleri arasında yarışmak üzere önümüzdeki yıl Avustralya’ya gidecek. Bu yarışlar için şimdiden hazırlık yapıyoruz. Orada da sıralamada iyi bir yer alacağımıza inanıyoruz’’ dedi.

08.08.2010

Ramazan, barış ayı olacak

BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, ‘’İnşallah Ramazan ayına hayırlı haberlerle gireceğiz ve barışın sağlanması için büyük çaba sarfedeceğiz’’ dedi.

Partisince Bitlis’in Tatvan ilçesinde düzenlenen mitingde konuşan Demirtaş, ‘’Kendilerinin ve halkın, yaşanan çatışma ortamının bir an önce durmasını istediklerini’’ belirtti. Başbakan’ın, barış ortamının sağlanmasında samimî olmadığını öne süren Demirtaş, şöyle konuştu: ‘’İnşallah Ramazan ayına hayırlı haberlerle gireceğiz ve barışın sağlanması için büyük çaba sarfedeceğiz. Bu hayırlı bir ay ve barış ayı olacak. Barışı gerçekleştirmek için, mübarek Ramazan ayını en iyi şekilde değerlendireceğiz. Her orucunuzu açmadan önce ve her namazdan sonra, sizden dua bekliyorum. Halkımızın isteğini herkesin duymasını istiyoruz. Bu halk hiçbir zaman savaş, çatışma, kan ve gözyaşı istemedi. Yeter artık diyoruz. Eğer bu sorun on yıllarca daha devam ederse, hepimiz acı çekmeye devam edeceğiz. Bu sorunları çözmek ve akan kanı durdurmak zorundayız. Eğer Başbakan zerre kadar samimî olsaydı, anneler ağlamayacak ve artık gözyaşları duracak. Başbakan samimî olsaydı, bu konuda özel ordu hazırlığı yapmazdı. Özel ordu yerine yeni bir anayasa hazırlayacaktı. Bu halkın taleplerini ve halkın isteklerini göz önüne alırdı. Bu halkın destek verdiği partiyi azarlamak yerine diyalog kurardı.’’

Mitinge, BDP’li Bitlis Milletvekili Mehmet Nezir Karabaş, Van Milletvekili Fatma Kurtulan, Hakkâri Milletvekili Hamit Geylani, Iğdır Milletvekili Pervin Buldan ile Muş Milletvekili Nuri Yaman katıldı. Mitingde geniş güvenlik tedbirleri alındı.

08.08.2010

Kaset skandalı Kılıçdaroğlu’na yaradı

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Deniz Baykal’ın istifasına neden olan kaset skandalının Kemal Kılıçdaroğlu’na yaradığını savundu.

Erdoğan, referandum mitinglerinin Isparta ayağıında muhalefete yüklendi. Kılıçdaroğlu’nun Anayasa neden hala ‘hayır’ dediğini açıklayamadığını ifade eden Erdoğan, “CHP lideri sürekli konuşuyor. Anayasa değişikliğine neden ‘hayır’ dediğini açıklayabilmiş değiller. ‘Hayır’ demeyi önceki yönetimden miras aldılar. ‘27 Nisan bildirisinden sonra oyları arttı’ diye bizi suçluyor. Bizi işbirlikçi gösteriyor. Ben de o zaman CHP’deki kirli senaryo olayını, kaset skandalını sorgularım” dedi. Kılıçdaroğlu’nun, kaset olayı sonrasında CHP genel başkanlığına “Ben aday olmayacağım” dediğini hatırlatan Erdoğan, daha sonra aday olmasını izah etmesi gerektiğini belirtti. Erdoğan, “ Kılıçdaroğlu, eski genel başkanı evinde ziyaret etti. Nasıl bir dürüstlük bu ardından kurultaya gidildi. Kaset olayından kim rant sağladı. Bunun mimarı kim? Ne tür fırıldaklar dönüyor? Kim genel başkan oldu? Kim kimerle işbirliği yaptı? Kılıçdaroğlu açıklasın bunun cevabını versin” dedi. Kılıçdaroğlu’nun kendisini 27 Nisan bildirisi ile vurmaya çalıştığını belirten Erdoğan, “Genelkurmay başkanları baş başa görüştüm. Bunun hesabını kimseye vermem. Yaptığım görüşmelerin ayrıntısı da benimle mezara gidecek. Ben kimseye açıklamak zorunda değilim. Bu devlet terbiyesine sığmaz. Açıklanması gerekenlere açıklıyoruz” diye konuştu. Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun 27 Nisan bildirisinin “Her satırına imzamı atarım.” diyen CHP eski yöneticileri hakkında suç duyurusunda bulunup bulunmayacağını merak ettiğini ifade ederek, “Bir zamanlar müdürlük görevi verdiler Kemal efendi SSK’yı sürekli zarar ettirdi batırdı. Şimdi diyor biz iktidara gelince her şeyi düzelteceğiz. İktidara gelemeyeceksin. Bu millet CHP zihniyetinden çok çekti. İktidara gelemeyeceksin zaten” şeklinde konuştu.

08.08.2010

AB'DE HÂLÂ KARARLIYIZ

DEVLET Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, İngiltere’de yayımlanan Daily Telegraph gazetesine gönderdiği mektupta, Türkiye’nin AB ile uyum yolunda halen kararlı ve muktedir olduğunu belirtti.

Bağış, bugün gazetede “Türkiye Avrupa’nın kapısında” başlığıyla yayımlanan mektubunda, AK Parti hükümetinin, kısa süre önce çıkarılan anayasa değişikliği paketi de dahil olmak üzere, AB ile uyum konusunda kararlı adımlar attığının altını çizdi, Türkiye’nin hedeflerinden birinin, AB’nin saygın üyelerinden biri olmak olduğunu belirtti.Avrupa’dan gelen bazı demeçlerin Türk kamuoyunu hayal kırıklığına uğrattığını belirten Bağış, yazısında Türkiye’nin AB yolundaki kararlılığını vurguladı. Bağış mektubunda şunları ifade etti: “Hedeflerimizden biri de Avrupa Birliği’ne saygın bir üye olarak katılmaktır. Elbette ki Avrupa’dan gelen bazı cesaret kırıcı gürültünün farkındayız. Kıbrıs ve diğer bahaneler Türk kamuoyunu hayal kırıklığına uğratmaktadır. Ancak Türkiye hala kararlıdır ve muktedirdir. Türkiye olarak AB ülkelerinin başkentleriyle bağlantılarımıza büyük önem veriyor ve bu bağları AB üyeliğimizle pekiştirmek istiyoruz.”

08.08.2010

Paket değil, çek verin

Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, Ramazan ayında hayır yapacaklara, ‘’paket değil çek verin’’ çağrısında bulundu.

TESK Başkanı Palandöken yaptığı yazılı açıklamada, Ramazan ayının gelmesiyle hayır yapacakların gösterişe kaçmadan insanlara yardım etmesi gerektiğini vurgulayarak, ‘’Hayır yapacakların gösterişe kaçmadan, israfın önüne geçmek için vatandaşlara çek versinler. İnsanlar bu parayı gerçek ihtiyaçları için harcasınlar. Kimi gıda alırken kimi elektrik, su faturasını yatırır’’ dedi. Ramazan ayında yapılan hayır işlerinde, kamyonlar üzerinden dağıtılan ve insanları rencide eden istenmeyen görüntülerin oluştuğunu belirten Palandöken, şöyle devam etti: ‘’Yapılacak hayır işlerinde, iki elin birbirini görmeden yapılması önemlidir. Yardımlar reklamlarla, gösterişle yapılmamalı. Ramazan ayının ruhuna uygun, birlik ve beraberliğimizi güçlendirecek, aile bireylerinin bile hissetmeyeceği şekilde yapılması önemlidir. Bunun için çek verilmelidir. Hem hayır yapmış olursunuz hem de insanlar gerçek ihtiyaçları için harcayabilirler. Miadı geçmiş ve stoklarda kalmış malların doldurulduğu paketlerle insanları kandırmayalım.’’

08.08.2010

Jandarmanın da olduğu gruba ateş açıldı: 2 ölü, 3 yaralı

Kars’In Sarıkamış ilçesinde jandarmanın da aralarında bulunduğu gruba ateş açıldı.

Olayda 2 kişi öldü, 2’si jandarma 3 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Sarıkamış’a bağlı Yayıklı Köyünde Koç ve Dağaşan aileleri arasındaki alacak meselesinden kaynaklanan anlaşmazlığı gerekçe gösteren Hakan Koç, İlçe Jandarma Komutanlığına giderek, Dağaşan ailesi tarafından tehdit edildiğini ve köye gidemediğini söyledi. Bunun üzerine jandarma ekipleri, Hakan Koç ve beraberindekilere eşlik ederek, Yayıklı Köyüne götürdü. Ancak köy girişinde, Dağaşan ailesi tarafından tüfeklerle ateş açıldı. Karşı tarafında silâhla karşılık verdikleri olayda, Hakan Koç (36) ile Özdemir Dağaşan (43) olay yerinde ölürken, arada kalan jandarma eri ve bir jandarma uzman çavuş hafif, Turgut Dağaşan ise ağır yaralandı. Ağır yaralı Turgut Dağaşan Kars Devlet Hastanesinde yapılan müdahalenin ardından Erzurum’a sevk edilirken, hafif yaralı askerler Sarıkamış Asker Hastanesine kaldırıldı. Olayla ilgili soruşturmanın devam ettiği öğrenildi.

08.08.2010

264 terörist etkisiz hale getirildi

Güvenlİk güçlerinin terör örgütü PKK’ya yönelik gerçekleştirdiği yurtiçi ve sınır ötesi operasyonlar sonucu örgütteki çözülme sürüyor.

Son bir haftada 10 terörist ölü ele geçirilirken, 12 kişi de teslim oldu. Genelkurmay Başkanlığı’nın inernet sitesinde yer alan verilere göre, 31 Temmuz-6 Ağustos tarihleri arasında etkisiz hale getirilen 22 teröristten 10’u ölü olarak ele geçirilirken, 12’si de teslim oldu. Ayrıca bu yıl Ocak ve Temmuz ayları arasında 264 terörist etkisiz hale getirildi. Özellikle 7 ay içinde en fazla teröristin etkisiz hale getirildiği ay Haziran oldu. Bu ayda 86 teröristten 54’ü ölü olarak geçirilirken, 9 kişi sağ, 23’üde teslim oldu. Temmuz ayında ise 23’ü terörist öldürüldü, 23 terörist ise teslim oldu. Bu ayda 3 kişi de sağ olarak yakalandı. Böylece Ocak ve Temmuz ayları arasında 264 terörist etkisiz hale getirildi.

08.08.2010

Eruh’taki olaylarla ilgili 10 kişi tutuklandı

Sıırt’ın Eruh ilçesindeki çatışmanın ardından düzenlenen operasyonda gözaltına alınan 17 kişiden 10’u tutuklandı.

Edinilen bilgiye göre, Eruh Emniyet Amirliği binası ve lojmanlarına yönelik terör örgütü PKK üyelerince düzenlenen roketli saldırıdan sonra gerçekleştirilen operasyonda gözaltına alınan 17 kişi, emniyetteki sorgularının ardından savcılığa sevk edildi. İşlemlerinin ardından aralarında il genel meclis üyesi ile bir kadının da aralarında bulunduğu 17 kişiden 10’u çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı, 2 kişinin sorgusu devam ederken, diğerleri serbest bırakıldı.

08.08.2010

Bomba yüklü araçla ilgili 2 terörist yakalandı

Dİyarbakir Valiliği, Ergani ilçesi yakınlarında ele geçirilen bomba yüklü araç ile ilgili 2 teröristin yakalandığını bildirdi.

Valilikten yapılan yazılı açıklamada, 5 Ağustos’ta bir ihbarı değerlendiren Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptıkları çalışmalar sonucunda, Ergani ilçesinde, uzaktan kumanda ile patlatılabilecek düzeneğe bağlı 65 kilogram patlayıcı ile hazırlanmış bomba yüklü aracın ele geçirildiği belirtildi. Açıklamada, olayla ilgili 2 terör örgütü mensubunun yakalandığı, soruşturmanın sürdüğü bildirildi.

08.08.2010

Silopi’de esnaf ile polis arasında gerginlik

Şirnak’in Silopi ilçesinde esnaf ile polis arasında çıkan gerginlikte 5’i polis 12 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre, İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı Kaçakçılık ve Organize Suçlar Müdürlüğü ekipler, İpekyolu üzerinde kaçak eşya sattığı belirlenen iş yerlerine denetim ve operasyon düzenledi.

İş yerlerinin denetlenmesine ve kaçak eşyalarını polise vermek istemeyen esnaf, polise tepki gösterdi. Direnen esnaf ile polis arasında çıkan tartışmada bazı iş yeri sahipleri, dükkânlarının camlarını kırdı. Bu sırada olayla ilgili bir kişiyi gözaltına almak isteyen polis ile bu kişinin yakınları arasında tartışma çıktı. Çıkan gerginlikte 5’i polis 12 kişi hafif şekilde yaralandı. Uyarılara rağmen dağılmayan kalabalığa polis biber gazıyla müdahale etti, havaya uyarı ateşi açtı. Olayla ilgili 2 kişi gözaltına alındı. Soruşturma sürüyor.

08.08.2010

Amasra’da tur otobüsü devrildi: 54 yaralı

BartIn’In Amasra ilçesinde, tur otobüsünün şarampole devrilmesi sonucu meydana gelen kazada, aralarında 5 çocuk ve bir bebeğin de bulunduğu 54 kişi yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Uğur Gümüşsoy yönetimindeki yerli turistleri taşıyan bir turizm firmasına ait 06 KPT 28 plâkalı tur otobüsü, ilçeye bağlı Bozköy mevkiinde şarampole devrildi. Kazada, otobüste bulunan 5 çocuk ve bir bebek olmak üzere toplam 54 kişi, yaralandı. Yaralılar, 112 Acil Servis ambulansları ve yoldan geçen araçlarla Bartın Devlet Hastanesine kaldırıldı. Yaralılardan 3’ünün durumunun ağır olduğu bildirildi.

08.08.2010

Maganda düğünden cenaze çıkardı

Kahramanmaraş’in Elbistan ilçesinde düğünde havaya ateş açılması sonucu 1 kişi öldü.

Olayla ilgili olarak 3 kişi gözaltına alındı. Elbistan ilçesi Yunus Emre Mahallesi’ndeki düğünde çay dağıtan Fatih Kurt, havaya rastgele ateş edilmesi sonucu yaralandı. Vatandaşlar tarafından Özel Yaşam Hastanesine kaldırılan 27 yaşındaki Fatih Kurt burada yapılan müdahaleye rağmen kurtarılamadı. Olayla ilgili 3 kişinin gözaltına alındı.

08.08.2010

Turlara Ramazan ayarı

YAKLAŞAN Ramazan öncesinde, yurt dışı turlara talebi arttırmak isteyen tur şirketleri, oruç tutan misafirleri için özel seçenekler sunuyor.

Balkan turu kapsamında, Hırvatistan’ın Dubrovnik şehrini tercih eden tatilciler için konakladıkları tesiste iftar ve sahur sofrası hazırlanıyor. Tura katılanlar Balkanları keşfetmenin yanı sıra Türkler’in yıllarca yaşadığı topraklarda Ramazanı yaşama fırsatı buluyor. Prontotour Pazarlama Müdürü Sarp Özkar, Ramazan dönemine ait tur paketleri bazında 2009 yılında bin 100 kişiye ulaştıklarını, bu yıl ise bin 500’lere kadar ilerleme yaşandığını bildirdi. Yurt dışı tur paketlerinin geçen yıldan itibaren hareketlendiğini dile getiren Özkar, ‘’Geçtiğimiz yıllarda bayramı tatil için çok fazla tercih eden hedef kitlenin yanı sıra Ramazan seyahatleri çok durgun geçer ve fazla taleple karşılaşmazdık. Ancak durum son iki yıldır değişti’’ dedi.

BALKANLARDA RAMAZAN KEYFİ

Ramazan dönemi yurt dışı tur paketleri arasında Benelüks ülkeleri (Hollanda, Belçika, Fransa, Lüksemburg içeren turlar), İtalya, Ağustos olması sebebiyle en güzel mevsimini yaşayan Prag ve Viyana ile Budapeşte’nin ilgi gördüğünü belirten Özkar, Türk tatilcilerin gözdesi haline gelen Balkanlar’ın ise yoğun talep aldığını kaydetti. Balkanlar’da Ramazan turları kapsamında bazı tesislerde tatilcilere sahur ve iftar imkânı da sunulduğunu anlatan Özkar, ‘’Böylece oruç tutmak isteyen misafirler, hem seyahat edebilme özgürlüğü hem de atalarımızın yıllarca yaşadığı topraklarda Ramazan ayını tur süresince yaşama şansı bulmuş oluyorlar. Sabah kahvaltısı yerine sahur, akşam yemeği yerine de saatinde iftar yemeği veriliyor’’ diye konuştu.

08.08.2010

Kızılay - Kızılhaç işbirliği

Bulgarİstan Kızılhaçı Başkanı Hristo Grigorov, Türk Kızılayı ile Bulgaristan Kızılhaçı’nın bu yıl, Bulgaristan’da gurbetçiler için uygulamaya koyduğu işbirliğinin başarıyla sürdüğünü belirterek, bu işbirliğini duyurulmasında basına büyük iş düştüğünü belirtti.

Ortak Pilot Proje kapsamında oluşturulan hizmet noktaları, Temmuz ayının ilk haftasından itibaren faaliyetlerini sürdürüyor. Bulgaristan Kızılhaçı Başkanı Hristo Grigorov, projeyi yakından takip ederek, dünyaya duyurduğu için AA'ya teşekkür etti.

08.08.2010

Kuaförde sıra bekleyenlere internet hizmeti

Osmaniye’de kuaförler müşterilerine sıra beklerken sıkılmaması için internet hizmeti vermeye başladı.

Müşterilerinin sıra beklerken sıkılmaması için her türlü ortamı sağlamaya çalışan kuaför Abdurrahman Karabacak, günlük gazetelerin yanında interneti de vatandaşların hizmetine sundu. Osmaniye’de sıcakların artmasıyla birlikte işlerinde de durgunluk yaşadıklarını ifade eden Karabacak, hizmet ağını genişletmek adına iş yerinde internet hizmeti de vermeye başladığını kaydetti.

08.08.2010

Paraşüt mağduru eşek, krallar gibi ağırlanıyor

Rusya’da reklâm amacıyla bir plajda paraşütle uçurulan ‘Anapka’ isimli eşek artık Kremlin Sarayı’nın misafiri.

Rusya’nın Krasnadar bölgesindeki Azak Denizi kıyısında geçen ay gerçekleşen reklâm gösterisinde, eşeğin havada bir saat asılı kalması, başta hayvanserverler olmak üzere dünyanın tepkisine yol açmıştı. Paraşüt ile uçuşlara ilgi çekmeyi amaçlayan reklâm organizatörleri, bir anda hayvanseverler ve halkın tepkisiyle karşılaşmıştı. Tepkilerin büyümesi ile birlikte Krasnadar bölge mahkemesi, hayvan haklarının istismar edilmesi dolayısıyla eşek sahibi ve firma hakkında soruşturma başlatmıştı. Rus yetkililer, bir anda mağdur ve meşhur olan eşeğe sahip çıkarak Kremlin Sarayı’na aldı. Kremlin’in kayıtlarına geçen 17 yaşındaki Anapka, artık lüks ahırlarda barınıyor, yeşil çimlerde otlanıyor.

08.08.2010

İstenen kokuda 5 yıl solmayan gül

Turkuvaz Dış Ticaret ve İnşaat Limited Şirketi, Afrika’da yetişip, Belçika’da son halini alan, en az 3 yıl garantili, 5 yıl ile 7 yıl arasında canlı görünümünü koruyan solmayan gül ithal ediyor.

Turkuvaz Dış Ticaretin sahibi Bünyamin Tozluyurt, aşılama işleminin üretildiği yerde tohum halindeyken yapıldığını, Belçika’da da bazı işlemlerden geçtiğini belirterek, kesilen güllerin haşlandığını ve sonrasında bunlara özel bir sıvı enjekte edildiğini söyledi. İşlemin yaklaşık bir hafta sürdüğünü anlatan Tozluyurt, güllerin canlı ve taze görünümlerini en az 3 yıl koruduğunu, bunun 5 ila 7 yıl arasında da değişebildiğini belirterek, fotosentez yapmayan bu güllerin insan sağlığına zarar vermediğine dair kalite belgeleri bulunduğunu ifade etti.

08.08.2010

Caretta carettaların küçük dev adımları

Antalya’nIn Kumluca ilçesine bağlı Olimpos ile Kemer ilçesine bağlı Çıralı sahillerinde bulunan yuvalardaki yumurtalardan çıkan yavru caretta carettalar, denize ulaşmaya başladı.

Kemer’e bağlı Ulupınar Köyünde, yaklaşık 15 yıl önce kurulan Ulupınar Çevre Koruma ve Geliştirme Kooperatifi’nin Başkanı Bayram Kütle, Çıralı sahillerinde bulunan caretta caretta yuvalarından yavru çıkışlarının başladığını söyledi. Ulupınar Çevre Koruma ve Geliştirme Kooperatifi olarak, Çıralı ve Olimpos sahillerinde caretta carettaları koruma ve kontrolü görevini yerine getirdiklerini ifade eden Kütle, önceki yıllarda en çok 107 yuva görülürken, bu yıl caretta caretta yuva sayısında belirgin bir şekilde azalma olduğunu belirtti. Şu ana kadar 77 yuva belirlediklerine dikkati çeken Kütle, ‘’15 gündür yuvalardan yavru çıkmaya başladı. Bu yuvalardan yaklaşık 3 bin civarında yavru çıkacağını tahmin ediyoruz’’ dedi. Caretta carettaları koruma görevini, Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF) ile birlikte yürüttüklerini aktaran Kütle, vakıf üyeleri ve gönüllülerle birlikte her gün caretta caretta yuvalarını kontrol ettiklerini söyledi. WWF adına gönüllü olarak caretta carettaları koruma görevini üstlenen Pamukkale Üniversitesi Biyoloji Bölümü öğrencisi Ekin Gemalmaz da, 15-20 gün süreyle bölgede yuvaları kontrol ettiklerini, çıkmayı başaramayan veya yorgun olan yavruları denize ulaştırdıklarını anlattı.

08.08.2010

Annesi için 'Hamsea' tasarladı

İzmİr Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Endüstriyel Tasarım Bölümü öğrencisi Samsunlu Tuğçe Özkaner, annesi hamsi kızartırken sürekli elini yaktığı için, adını ‘’Hamsea’’ koyduğu özel tava tasarladı.

Evde haftanın en az iki günü hamsi tava piştiğini belirten Özkaner, annesini mutfakta takip ettiğini, hamsi tavanın, lezzetli, çok sevilen, ancak yapılışı da zahmetli bir yemek olduğunu belirtti. Özkaner, Samsun’a gittiğinde annesine tava tasarlama fikrini açıkladığını ve ‘’Karadeniz de çok satar’’ diyerek kendisini yüreklendirdiğini ifade etti.

08.08.2010