Dünya

Çok çocuk çağrısı

Vatikan’dan üst düzey bir yetkili, “Avrupalı Hıristiyanlara daha fazla çocuk yapmaları, yoksa Avrupa’da Müslümanların çoğunlukta olacağı” ikazında bulundu.

Vatikan: Çok çocuk yapın Vatİkan’dan üst düzey bir yetkili, İngiliz Daily Telegraph gazetesine verdiği demeçte, “Avrupalı Hıristiyanlara daha fazla çocuk yapmaları, yoksa Avrupa’da Müslümanların çoğunlukta olacağı” uyarısında bulundu. İtalyan Rahip Piero Gheddo, Avrupalılar arasındaki düşük doğum oranları ve Avrupa’ya gelen çok sayıda Müslüman göçmen sebebiyle, bu kıt'ada birkaç nesil içinde İslâm’ın egemenliğinin mümkün olabileceğini kaydetti. “Bu konunun ciddiye alınması gerektiğini” ifade eden Gheddo, İtalya’dan örnek gösterdi. Gheddo, kürtaj ve parçalanan aileler yüzünden İtalya’da yılda 130 bin kişinin azaldığını ve ülkeye yılda gelen 200 bin yasal göçmenden yarısının Müslüman olduğunu ifade etti. Gheddo, Avrupalıların giderek daha fazla dinsiz olduklarını, bu boşluğun İslâm tarafından doldurulduğunu belirtti. Gazete, Avrupa’da nüfusun yüzde 2,4’ünü oluşturan Müslümanların sayısının geçen 30 yılda iki kat arttığı ve bu oranın 2015 yılına kadar tekrar iki katına çıkmasının beklendiği bilgisine yer verdi. Lizbon patriği Kardinal Jose Policarpo’nun, Katolik kadınları Müslüman erkeklerle evlenmemeleri konusunda uyardığı da hatırlatıldı. Vatikan’ın, Türkiye’nin AB üyeliğine, “Müslüman bir ülkenin Avrupa kıtasının Hıristiyan mirasını paylaşamayacağı gerekçesiyle karşı çıktığı” ifadesine de yer verildi.

09.09.2010

Çinliler Ramazanı hüzünle uğurluyor

Türkİye’den 10 bin kilometre uzaklıktaki Çin’de Ramazan’ın sevinç ve hüznü bir arada yaşanıyor.

200 bin Müslümanın yaşadığı başşehir Pekin’in merkezinde tadilatı yapılmakta olan Nanxiapo (Nanşiapo) Camii’nde Müslümanlar, bir yandan iftarlarını açarken, diğer yandan da bayrama hazırlanıyor. Bayram sevinç ve heyecanla bekleyen Müslümanlar, Ramazanı uğurlarken bir o kadar da hüzünlü. İftarlar burada toplu olarak yapılıyor. Cami görevlileri ve çevrede yaşayan Müslümanlar, iftar hazırlıklarına saatler önce başlıyor. İftar için hazırlık yapanlardan Yang soyadlı 76 yaşındaki Müslüman nine, “Ramazan, bütün dünya Müslümanları için çok güzel bir şey. Yetkililerin desteğiyle buradaki yeme içmemiz çok güzel. Herkes bir araya gelip iftar ediyor. Bu mükemmel bir şey” diye konuştu.

İftar için caminin içindeki mutfakta geleneksel Çin mantısı ile pirinç lapası yapılıyor. Mutfak dışında da erkekler karpuz ve diğer meyveleri soyarak, servise hazır hale getiriyor. Vakit girdiğinde yabancıların da geldiği camide herkes orta yere kurulu masalardaki meyve, içecek ve tatlılardan oluşan iftarlıklarla orucunu açıyor. İftarın ardından cami avlusunda Çin aksanıyla okunan ezanla birlikte namaz için camiye giriliyor. Huşu içinde kılınan namazın ardından eller Yüce Yaratıcıya kaldırılarak duâ yapılıyor. 55 yaşındaki Zhang Gongchang ise, Ramazanın beden ve kalbin gelişmesine büyük yardımı olduğunu belirterek, “Allah için yaptığımız çeşitli çalışmalara devam etmemiz gerekir” diyor. Resmî rakamlara göre Çin’de 20 milyondan fazla Müslüman yaşıyor ve 1,3 milyar nüfuslu ülkedeki 10 etnik grup İslâm’a inanıyor.

09.09.2010

Yeni Zelanda’da OHAL uzatıldı

Yenİ Zelanda’nın Chirstchurch şehrinde 4 Eylülde meydana gelen şiddetli depremden sonra ilan edilen olağanüstü hal uygulaması bir hafta daha uzatıldı.

Sivil Savunma Bakanlığı yetkilileri, olağanüstü hal uygulamasının bir hafta daha uzatıldığını açıkladı. Bu arada, 7 büyüklüğündeki depremle sarsılan Christchurch şehrinde 5 büyüklüğünde bir artçı deprem meydana geldi. Yerel saatle 07.49’da (TSİ 22.49) kaydedilen deprem yüzünden, şehir sakinleri kendilerini sokaklara attı. Deprem, zaten sorunlu olan elektriklerin yeniden kesilmesine ve hasarlı binalardan parçalar düşmesine sebep oldu. Artçı depremde ölen veya yaralanan olmadı. Depremin ardından çatlaklar oluşması dolayısıyla yetkililer, Christchurch’ü komşu liman şehri Lyttleton’a bağlayan 1,9 km uzunluğundaki tüneli kapattı. Cumartesi meydana gelen deprem de ölüme yol açmamış, iki kişi ağır yaralanmıştı.

09.09.2010

Orta Doğu'da barış sonrası 50 milyon dolar lâzım

MISIR Dışişleri Bakanı Ahmed Ebul Geyt, İsrail ile Filistin arasında varılacak bir barışın ardından en az 50 milyar dolar gerekeceğini bildirdi.

Mısır’da yayımlanan El Mısırıyun gazetesinin haberine göre Ebul Geyt, barış görüşmelerinin olumlu sonuçlanması halinde kurulacak Filistin devletinin sınırlarının korunması, ekonomisinin kurulması ve Filistinli mültecilere tazminat ödenmesi gibi konularda ihtiyaç duyulacak para miktarının 50 milyar dolardan fazla olacağını söyledi. Ebul Geyt ayrıca, İsrail’in Yahudi yerleşimleri inşaatlarını durdurmamasının barış müzakerelerini sıkıntıya sokacağını, 26 Eylülde yapılacak görüşmelerin kalıcı barış anlamında İsrail için ilk ciddî sınav olacağını kaydetti.

09.09.2010

Çirkin eylem planına tepki büyüyor

11 Eylül saldırılarının yıldönümünde ülkede evanjelist bir grubun Kur’ân-ı Kerim yakma eylemine tepkiler artarak sürüyor. ABD yönetimi tedirgin. ABD Adalet Bakanı Eric Holder planı ‘’aptalca ve tehlikeli’’ diye nitelerken, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, böyle bir düşünceyi kınadı. Beyaz Saray, askerleri tehlikeye atacak böylesine girişimlerin Amerikan yönetimi için bir endişe kaynağı olduğunu belirtirken, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, Kur’ân yakacağını duyuran Amerikalı rahibi sert bir dille kınadı.

ABD Adalet Bakanı Eric Holder’ın 11 Eylül saldırılarının yıl dönümünde ülkede bir evanjelist grubun Kur’ân-ı Kerim yakma planını ‘’aptalca ve tehlikeli’’ diye nitelediği bildirildi. ABD’deki Müslüman toplumunun temsilcilerinden Farhana Khera, Adalet Bakanlığı’nda dini liderlerin katılımıyla düzenlenen bir toplantının çıkışında yaptığı açıklamada, ‘’Bakan Holder, Florida eyaletinin Gainesville şehrinde 11 Eylül’de Kur’ân-ı Kerim’in kopyasını yakacağını açıklayan rahip Terry Jones’un projesinin aptalca ve tehlikeli olduğunu söyledi’’ dedi.

AMERİKAN ELÇİLİĞİ DE

SERT TEPKİ GÖSTERDİ

ABD’nİn Ankara Büyükelçiliği Maslahatgüzari Doug Silliman, Kur’ân-ı Kerim’in yakılması planına tepki gösterdi. Yazılı açıklama yapan Silliman, “Herhangi bir dini ya da etnik grubun üyelerini rencide etmek için kasten yapılan bütün hareketler bizi derinden endişelendirmektedir. Müslümanlar için ve diğer inançlara saygı duyanlar için incitici olan bu tür saygısız ve hoşgörüden uzak eylemleri tasvip etmiyoruz” dedi. Farklı inançlardan Amerikalıların da bu girişime karşı olduğunu belirten Silliman, “Meselâ, Amerikan-İslam İlişkileri Konseyi, “Kur’ân’ı yakma” girişimine karşılık, Kur’ân’ı paylaşma kampanyası uygulayarak, eğitim ve sosyal hizmetlerden yararlanmaktadır” diye devam etti.

09.09.2010

Ayrılıkçı bir davranış

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Philip Crowley, Florida şehrindeki bir kilisenin 11 Eylül’de Kur’ân-ı Kerim’i yakmaya yönelik planını “Amerikan karşıtı, saygısız, hoşgörüsüz ve ayrılıkçı” bir davranış olarak nitelendirilerek, bu eylemin gerçekleştirilmemesi gerektiğini söyledi.

Din ve ifade özgürlüğünün Amerikan toplumunun temel prensiplerinden olduğunu belirten Crowley, planlanan girişimi ‘’provokatif ve Amerikan karşıtı’’ olarak değerlendirdi. Crowley, eylemin, dünyanın en büyük dinlerinden birine karşı saygısızlığın yanı sıra ‘’hoşgörüsüz ve ayrılıkçı’’ bir davranış olduğunu ifade etti. ‘’Daha fazla Amerikalının bu eylemin Amerikan değerleriyle uyuşmadığını söylediğini görmek istediklerini’’ dile getiren Crowley, bu hafta ABD genelinde bir dizi insanın sözleriyle, bu tür bir davranışın Amerikalılar için 11 Eylül’ü anmanın yolu olmadığına açıklık getireceğini ifade etti. Bu eylemin yapılmaması gerektiğini belirten Crowley, “Bu, radikallere ve 11 Eylülde bize saldıran bağnazlarla uyumlu (bir davranış)” dedi. Olayın, gerçekleşmesi halinde, radikalizmi besleyeceğini kaydeden Crowley, bu girişimin Amerikan askerleri, seyahat eden Amerikalılar ve diplomatlar ile Amerikan çıkarları ve Amerikan hayatını risk altında bırakacağını vurguladı. Crowley, 11 Eylül saldırılarını anmanın daha iyi yolları bulunduğunu belirtti.

09.09.2010

Rasmussen Facebook’ta kınadı

NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, ABD’de yapılması planlanan Kur’ân yakma eylemine karşı Facebook üzerinden uyarıda bulundu.

11 Eylül’ün yıl dönümünde kilisede Kur'ân yakacağını duyuran Amerikalı rahibi sert bir dille kınayan Rasmussen, Kur’ân yakma eyleminin saygısızlık olacağını belirtti. Dünyanın farklı ülkelerindeki milyonlarca Müslüman olaya tepki gösterirken uluslar arası kuruluşların temsilcileri de Amerikalı rahibi kınıyor. En son kınama NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen’den geldi. Konuyla ilgili Facebook üzerinden bir mesaj yayınlayan Rasmussen, Kur’ân yakma eyleminin saygısızlık ifade etti. Rahip Terry Jones’u sert bir dille kınayan Rasmussen, “Kur’an yakma eylemi saygısızca bir hareket olur. Ben insanları başkalarının inançlarına saygı göstermeleri için teşvik etmeye çalışıyorum. Bu yüzden Kur’ân yakma eylemi bugüne kadar mücadelesini verdiğimiz her değere ters düşüyor” dedi. Kur’ân yakma eyleminin NATO’nun Afganistan’da görev yapan askerlerinin güvenliğini de olumsuz etkileyeceğini ifade eden Rasmussen, “Eğer bu eylem gerçekleşirse Afganistan’daki askerlerimizin güvenliği tehlikeye girer” dedi. Geçtiğimiz günlerde ABD’nin Afganistan’daki komutanı General David Petraeus da benzer bir tepki göstermiş ve “Askerlerimizi ve Afganistan’daki çabalarımızı tehlikeye atar” demişti.

09.09.2010

CLINTON İFTAR VERDİ, RAHİBİ ELEŞTİRDİ

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Florida’daki bir kilisede 11 Eylül’de Kur’ân-ı Kerim’in yakmaya yönelik düşünceyi kınadı.

Clinton, Ramazan ayı dolayısıyla Dışişleri Bakanlığında iftar verdi. İftara, Amerika’daki Müslüman toplulukların liderleri ve diplomatların yanı sıra bu yıl 30 yaş altındaki yaklaşık 70 Müslüman lider ve girişimci de katıldı. İftarda, Türkiye’nin Washington Büyükelçisi Namık Tan da hazır bulundu. Clinton, burada yaptığı konuşmada, Florida’daki küçük bir kilisede 11 Eylül’de Kur’ân-ı Kerim’in yakılması planını kınadı. Dini özgürlüklere toleransın ABD’nin kuruluşuna kadar uzandığını hatırlatan Clinton, girişimi “saygısız ve utanç verici” bulduğunu ifade etti.

09.09.2010