Güncel

İsrail-PKK ittifakı ortaya çıktı

USAK Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezi Başkanı Dr. Sedat Laçiner, bölücü terör örgütü PKK ile İsrail arasındaki bağlantının gizlenir saklanır yanı olmayacak, net bir şekilde ortaya çıktığını belirtti. Laçiner, terör örgütü elebaşılarından Murat Karayılan’ın, bir İsrail televizyonunda İsrail’den, “ortak düşman” olarak tanımladığı Türkiye ile askerî ilişkilerini kesmesi yönündeki talebi olduğunu kaydetti.

PKK-İSRAİL BAĞLANTISI ORTAYA ÇIKTI

usak Ortadoğu ve Afrika Araştırmaları Merkezi Başkanı Dr. Sedat Laçiner, bölücü terör örgütü PKK ile İsrail arasındaki bağlantının gizlenir saklanır yanı olmayacak, net bir şekilde ortaya çıktığını belirtti.

Laçiner, terör örgütü elebaşılarından Murat Karayılan’ın, bir İsrail televizyonunda İsrail’den, “ortak düşman” olarak tanımladığı Türkiye ile askerî ilişkilerini kesmesi yönündeki talebini değerlendirdi.

Geçmişte terör örgütüyle bağlarının ne düzeyde olduğu bilinmeyen İsrail’in, Türkiye ile ilişkileri bozulduktan sonra çok açık bir şekilde örgütle bağlarını kuvvetlendirdiğini belirten Laçiner, İsrail’in “Kürt meselesini Türkiye’ye karşı kullanabileceğini” devlet başkanı düzeyinde de ifade ettiğini anımsattı.

İsrail’in, İskenderun saldırısından sonra saldırıyla bağlantısına ilişkin iddiaların hiçbirini yalanlamadığına da işaret eden Laçiner, İsrail ile ilişkiler bozulduktan sonra PKK’nın saldırılarında hem nicelik hem nitelik olarak gözle görülür bir artış olduğuna dikkati çekti.

“TÜRKİYE, CİDDÎ VERİLERE SAHİPTİ”

Laçiner, İsrail’de şu anda çok makul bir hükümet bulunmadığını ifade ederek, “Radikal isimler var karşımızda. Onlar bizim alıştığımız geleneksel İsrail diplomasisinin çok dışına çıkarak terörle bağlantılarını ve Türkiye’ye karşı diğer bel altı oyunları çok açıktan yapıyorlar. PKK-İsrail bağlantısı da gizlenir saklanır yanı olmayacak, net bir şekilde ortaya çıkıyor” diye konuştu.

İsrail PKK ilişkisi noktasında Türkiye’nin çok kuvvetli şüpheleri olduğunu ve bunun askeri ilişkilere kadar yansıdığını söyleyen Laçiner sözlerini şöyle tamamladı:

“Türkiye, İsrail-PKK arasındaki ilişki konusunda ciddî verilere sahipti. Bunlar kamuoyuyla paylaşılmayan şeylerdi, İsrail’de bir marjinal grubun bunu yapmış olabileceği düşüncesinden hareketle. Fakat her geçen gün bu marjinal gruptan ziyade, tüm İsrail devletini temsil eder tarzda ipuçları gelmeye başlayınca, Türkiye-İsrail arasındaki askeri ilişkiler tabii şu anda kopma noktasında. Sadece geçmişte imzalanmış anlaşmaların gereği olan şeyler mecburi olarak yürütülüyor. Yoksa yeni bir anlaşma, sözleşme söz konusu değil.”

23.09.2010

Kaza yapan araçta bomba

Banaz'dan Afyonkarahisar'a giden Veysel Devebacak yönetimindeki 42 BS 932 plakalı kamyonda hasar meydana gelirken şoför yaralandı, 65 NS 309 plakalı otomobilin şoförü ise öldü. Otomobilde yapılan aramada gizli bölüme yerleştirilmiş beş ayrı elektrik düzeneğine bağlı A4 ve C4 karışımı bombalarla bomba yapımını gösteren krokiler bulundu.

KAZA YAPAN OTOMOBİLİN ŞOFÖRÜ SABIKALI ÇIKTI

Uşak’ta kamyonla otomobilin çarpıştığı kaza, bir kişinin ölümü, bir kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanırken, kazaya karışan otomobilde patlayıcı düzenekleri ile bazı krokilerin bulunması Susurluk'u çağrıştıran soruları akla getirdi. Kaza yapan otomobili kullanan ve ölen F.Y.’nin ‘’insan kaçakçılığı’’ suçundan sabıkası olması ve arandığının ortaya çıkması üzerine Savcılık soruşturmayı derinleştirdi.

TRAFİK KAZASINDA TERÖR ŞÜPHESİ

UŞAK'TA kamyon ile otomobilin çarpıştığı kaza, bir kişinin ölümü, bir kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanırken, kazaya karışan otomobilde patlayıcı düzenekleri ile bazı krokilerin bulunduğu iddia edildi.

Alınan bilgiye göre, Uşak’ın Banaz ilçesinden Afyonkarahisar’a doğru giden ve kalorifer peteği taşıyan kamyon, Banaz-Afyonkarahisar karayolunun 45. kilometresinde karşı istikametten gelen otomobille çarpıştı.

Otomobil sürücüsü F.Y, olay yerinde ölürken, kamyon şoförü V.D. de yaralandı. Banaz Devlet Hastanesi’ne kaldırılan yaralı, hastanede ayakta tedavisinin ardından gözaltına alındı. Kazada vefat eden F.Y’nin cesedi, önce Banaz Devlet Hastanesi morguna, ardından da otopsi için İzmir Adlî Tıp Kurumu’na gönderildi.

SORUŞTURMA DERİNLEŞTİ

Kazanın, F.Y’nin otomobiliyle hatalı sollama yapması sonucu meydana geldiği iddia edilirken, F.Y’nin ‘’insan kaçakçılığı’’ suçundan sabıkası olduğu ve arandığının ortaya çıkması üzerine Cumhuriyet Savcılığı soruşturmayı derinleştirdi. Bunun üzerine, kaza sonrası olay yerine gelen jandarma ekipleri ile Uşak Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı terör ekipleri, kaza yerindeki incelemelerini detaylandırdı. Yapılan incelemeler sonucunda kazaya karışan kamyonda herhangi bir suç unsuruna rastlanmazken, kazadan sonra otoparka çekilen otomobilde, özel eğitimli köpekler yardımıyla yeniden inceleme yapıldı.

Jandarma ve emniyet ekiplerinin, savcılık nezaretinde yaptığı arama sırasında otoparka hiç kimse alınmadı. Yaklaşık iki saat süren arama sonucunda araçta patlayıcı düzenekleri ile bazı krokiler bulunduğu iddia edildi.

Savcılık tarafından çok yönlü sürdürülen soruşturmayla ilgili güvenlik güçleri açıklama yapmaktan kaçınırken, kazada ölen otomobil sürücüsü F.Y’nin herhangi bir terör örgütü ile bağlantısının olup olmadığının araştırıldığı öğrenildi.

Uşak Valisi Özdemir Çakacak da konuyla ilgili olarak savcılık soruşturmasının devam ettiği gerekçesiyle bilgi vermedi.

23.09.2010

Yeni anayasa çalışmaları bir an evvel başlamalı

TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit Boyner, yeni anayasa çalışmalarının bir an evvel başlatılması gerektiğini söyledi. Boyner, Türkiye’nin şiddet ve işsizlik sorununun demokrasi ile çözeceğini söyledi.

Tunceli Girişimci İş Kadınları Derneği (TGİKD) tarafından Tunceli’ye dâvet edilen TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, demokrasi, yeni anayasa, Kürt sorunu ve PKK’nın eylemsizlik kararları ile ilgili açıklamalarda bulundu.

Boyner,Türkiye’de şiddet ve işsizlik sorununun demokrasi ile çözüme kavuşturulacağını ifade etti. Grand Şaroğlu Hotel Konferans Salonu’nda gerçekleşen toplantıya Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner, bölgedeki sanayi ve iş adamları katıldı.

Ümit Boyner, şunları söyledi: “Tunceli’de işsizlik oranı bildiğim kadarıyla yüzde 18, sosyal güvenlik kapsamında aktif çalışanların il nüfusuna oranı sadece yüzde 18 buçuk, bu sorunları en yoğun yaşayan illerden bir tanesi arasında yer alıyor” dedi. 12 Eylül’de yapılan referandum ardından, çözülmesi gereken meselelerin başında yeni bir anayasa çalışması olduğunu hatırlatan Boyner, “Referandum süreci boyunca dile getirdiğimiz gibi yeni anayasa çalışmalarına vakit kaybetmeden başlanmalı. Yeni anayasa kimlik, din ve vicdan özgürlüğünü, eşit vatandaş anlayışı ile garanti altına alan, çoğulcu ve katılımcı demokratik parlamenter rejimi tüm kurum ve kuralları ile işlerlik kazandıran, yasama ve yürütme, yargı arasındaki kuvvetler ayrılığını sağlayan gerçek bir toplum sözleşmesi olmak zorundadır” diye konuştu.

Türkiyenin üç böleni olarak tarif edilen anayasa beklentileri olduğunu söyleyen Boyner, yeni anayasada devletin bütün inançlara eşit mesafede durması gerektiğini, kimlikler sorununa da eşit vatandaşlık çerçevesinde yaklaşması gerektiğini ifade etti. Boyner, böyle olması durumunda bu sürece her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi.

23.09.2010

AB sürecinde hızlanmamız gerek

DEVLET Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye Genç İşadamları Derneğince (TÜGİAD), Barbaros Point Otel’de verilen akşam yemeğinde yaptığı konuşmada, AB’den sorumlu Devlet Bakanı olarak birçok dernek ve sivil toplum kuruluşuyla bir araya geldiğini, ancak TÜGİAD’ı bir ayrı önemsediğini söyledi.

Türkiye’nin, demokrasiyi benimsedikçe, demokrasiye yatırım yaptıkça, insanın bireysel hukukunun alanını genişlettikçe ülke olarak daha da güçlendiğine işaret eden Bağış, ancak hala bunları anlamayanlar olduğunu belirterek, ‘’Hala bugün yurt dışına gidip Türkiye’yi şikâyet eden, bu milletin sandıkta verdiği mesajı anlayamayan siyasiler var. Şimdi Türkiye’nin yapması gereken, iktidar- muhalefet el ele vererek anayasa değişikliklerini yürürlüğe koymak değil midir? Şu anda Türkiye’nin yapması gereken, Türkiye’nin önünü açacak, AB sürecinde hızlanmamızı sağlayacak yasalar getirmek değil midir?’’ şeklinde konuştu.

23.09.2010

BEDİÜZZAMAN DÜZCE'DE

Bediüzzaman Tanıtım ve Hizmet Tır'ının dünkü durağı Düzce idi.

Şehrin merkezinde yer alan Cedidiye Camii önündeki meydanda konuşlanan tır heyecanlı bir kalabalık tarafından karşılandı. Genel Müdürümüz Recep Taşcı tarafından açılışı yapılan programda Düzce Temsilcimiz Necdet Pehlivan ve romancı-yazar İslâm Yaşar konuştu.

23.09.2010

BEDİÜZZAMAN TIR’I ANADOLU YOLLARINDA

BEDİÜZZAMAN Tanıtım ve Hizmet Tır’ı bütün coşkusuyla yola devam ediyor. Uğradığı şehirlerde yüzlerce ziyaretçiyi kendine çeken Hizmet Tır’ı bugün 1. bölge turunu tamamlıyor.

Bediüzzaman Tanıtım ve Hizmet Tır’ı birinci bölge koordinatörleri Yeni Asya Medya Grup Genel Müdürü Recep Taşcı ve Reklâm Koordinatörü Mesut Çoban; Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Kocaeli ve Düzce turunun ardından, İstanbul’a geri döndüler.

Hizmet Tır’ının 2. Bölge Koordinatörü ise, Yeni Asya Medya Grup Dergi Grubu Pazarlama Koordinatörü Faik Altun olacak.

Tır’ın 2. bölgede konaklayacağı mekânlar şöyle; Bugün Düzce’den yola çıkacak tır, sabah 9.00-11.00 saatleri arası Bolu Kardelen Meydanında olacak. Bolu’daki kısa programın ardından, tırın aynı gün uğrayacağı ikinci durak ise Karabük olacak. Hizmet Tır’ı saat 14.00’de Karabük Albay Karaosmanoğlu Caddesindeki PTT'nin yanına yerleşecek Burada yapılacak programa Sami Cebeci konuşmacı olarak katılacak.

Hizmet Tır’ı ertesi gün, yani 24 Eylül’de Kastamonu halkına misafir olacak. Saat 14.00’de Kastamonu Barutçuoğlu İş Merkezi otopark meydanında park edecek Tır’da, Malik Atom bir konuşma yapacak.

Hizmet Tırı’nın bir sonraki günkü durağı ise Ankara olacak. Akyurt’ta konvoy eşliğinde şehre girecek Tır, 11.00- 13.00 arası Pursaklar’da kısa bir program yapacak. Tır, Pursaklar’ın ardından Ankara’nın Sincan ilçesine gidecek. Sincan’da 15.00-19.00 arası İslâm Yaşar’ın konuşmacı olarak katılacağı bir program düzenlenecek. Sincanlılar Hizmet Tır'ını bırakmayarak akşam 19.00-20.00 arası Lale Meydanı Sincan Kültür Merkezi kapalı salonunda bir program organize edecekler. Pazar sabahı Ankara’dan ayrılacak Bediüzzaman Tanıtım ve Hizmet Tır’ı, 26 Eylül’de Sungurlu’da olacak. Çorum’un ilçesi olan Sungurlu’da 9.30-11.00 arası Saat Kulesinin önünde konuşlanacak tır, buradan Çorum’a hareket edecek.

Çorumlular Pazar günü saat 14.00’de Bediüzzaman Tır'ına kavuşacaklar. Çorum Kültür Sitesi önünde ziyaretçilerini bekleyecek Hizmet Tır'ında konuşmacı olarak yine İslâm Yaşar yer alacak.

27 Eylül Pazartesi Ordu’ya ulaşacak Hizmet Tır’ı, saat 16.00’da “Bediüzzaman Şehrimizde” diyen Ordulularla buluşacak. Burada yapılan çeşitli faaliyetlerden sonra şehri terk edecek tır, Trabzon’a hareket edecek.

Trabzon’daki programla 2. bölgeye veda edecek Hizmet Tır’ı, 28 Eylül Salı günü saat 12.00’de Trabzon Meydan Parkında ziyaretçilerle buluşacak. BEDİÜZZAMAN TIR'I NE GÜN, NEREDE? 23 Eylül 2010 Perşembe Bolu 23 Eylül 2010 Perşembe Karabük 24 Eylül 2010 Cuma Kastamonu 25 Eylül 2010 Cumartesi Ankara 26 Eylül 2010 Pazar Çorum 26 Eylül 2010 Pazar Sungurlu

ELİF NUR KURTOĞLU / İSTANBUL

23.09.2010

Said Nursî maneviyat önderi

GAZETEMİZİN, Bediüzzaman Said Nursî’nin vefatının 50. yılı dolayısıyla hayata geçirdiği Bediüzzaman Tanıtım ve Hizmet Tır’ı İzmit’te coşkuyla karşılandı.

Bursa’dan İzmit’e gelirken Yalova’da bir şehir turu yapan Hizmet Tır'ına Yalovalılar büyük ilgi göterdi. Daha sonra Karamürsel ve Gölcük güzergâhını takip eden tır İzmit şehir merkezindeki Cumhuriyet Parkı’na geldi. Burada gerçekleştirilen programa İzmitliler yoğun bir ilgi gösterdi.

İzmitlilerin merakla takip ettiği programda açılış konuşmasını yapan Yeni Asya Medya Grup Genel Müdürü Recep Taşcı, Bediüzzaman’ın eğitim modeline dikkat çekti. Genel Müdür Taşcı, Bediüzzaman’ın ülkenin meselelerine çözüm üretmek için yüz sene önce ortaya koyduğu fikirlerin geçerliliğini bugün de koruduğunu vurguladı.

İzmit Merkez İlçe Belediye Başkanı Dr. Nevzat Doğan da programa katılarak bir selâmlama konuşması yaptı.

Başkan Dr. Nevzat Doğan, Bediüzzaman Tır'ını İzmit’te ağırlamaktan mutluluk duyduklarını belirterek, Yeni Asya Medya Grup’un yayın faaliyetlerini takdirle takip ettiklerini ifade etti. Başkan Doğan, Bediüzzaman Hazretlerinin yazdığı eserler ve yetiştirdiği Nur Talebeleri ile toplumun manevî ihtiyaçlarına cevap verdiğine vurgu yaptı. Doğan, insanın maddî ihtiyaçlarının yanı sıra manevî ihtiyaçlarının karşılanmasının da son derece önemli olduğuna dikkat çektiği konuşmasında, Bediüzzaman gibi maneviyat önderlerinin mesajlarının toplumun geniş kesimlerince anlaşıldığı oranda sosyal problemlerin azalacağını sözlerine ekledi.

BEDİÜZZAMAN YÜZ SENE

SONRA YİNE İZMİT’TE

Bediüzzaman Beşlemesiyle Yeni Asya okuyucularının gönlünde taht kuran gazetemiz yazarlarından İslâm Yaşar da yaptığı konuşmada, Üstad Bediüzzaman’ın İzmit’e bundan tam yüz sene önce 31 Mart 1325 (13 Nisan 1909) ve 31 Mart’ın o karışık günlerinde geldiğini hatırlattı. İslâm Yaşar, “Üstad Bediüzzaman İzmit’e geldiğinde, bu durumu İttihad ve Terakki cemiyetinin merkezine bildiriyorlar. Merkez de tutuklanmasını söylüyor ve Üstad gözaltına alınıyor” dedi. Yaşar, Bediüzzaman’ın devrin İttihat ve Terakki İdarecileri tarafından İzmit’te yakalanarak İstanbul’a getirildiğini, Divan-ı Harb-i Örfi’de yargılanıp beraat ettiğini anlattı. İslâm Yaşar şöyle devam etti: “O gün devrin idarecileri tarafından karşılanıp tutuklanarak Anadolu yolundan çevrilen Bediüzzaman, bugün yine İzmit’in idarecileri tarafından, fakat farklı bir şekilde karşılanıyor. Bediüzzaman yüz sene sonra yine İzmit’e geldi. Bu sefer, yolundan geri çevrilmiyor. Anadolu yolculuğuna devam edecek İnşaallah.”

İslâm Yaşar daha sonra Bediüzzaman Tır'ının konuşlandığı alanda kitaplarını imzalayıp okurlarıyla sohbet etti. Yeni Asya İzmit Temsilciliği’nin Cumhuriyet Parkı'nda açtığı kitap standında başta Risâle-i Nur Külliyatı olmak üzere Yeni Asya Neşriyat imzalı kitaplar İzmitli kitap severlerin beğenisine sunuldu. Kitap severler standlara yoğun ilgi gösterdi. Yediden yetmişe İzmitliler tırın bulunduğu alana gelerek programı takip etti.

Hizmet Tır'ı yolculuğu boyunca uğradığı her durakta olduğu gibi İzmit’ten de duâlarla karşılanıp, duâlarla uğurlandı. Tır'ı ziyaret eden vatandaşlara bütün şehirlerde “Bediüzzaman Kimdir?, Aydınlar Konuşuyor, Bediüzzaman’ın Eğitim Modeli ve 5. Ulusal Risale-i Nur Kongresi Sonuç Deklarasyonları”nı içeren broşürler dağıtılıyor.

Bediüzzaman Tanıtım ve Hizmet Tır’ına İzmit’teki mahallî basın yoğun ilgi gösterip dikkatle takip etti.

MUSTAFA GÖKMEN

23.09.2010

Bediüzzaman Yalova’yı dolaştı

Bursa'daki programının ardından yola çıkan Bediüzzaman Hizmet Tır'ı, Gemlik ve Orhangazi ilçelerinden geçtikten sonra Yalova'ya geldi.

Yalovalılar tarafından şehir girişinde karşılanan tır, kısa süreliğine de olsa ana caddelerde tur attı. Tır ekibinde yer alan Yeni Asya Medya Grup Genel Müdürü Recep Taşcı ve Edebiyatcı-Yazar İslâm Yaşar kendilerini karşılayan okuyucularla sohbet etti. Yalovalıların meraklı bakışları arasında turunu tamamlayan tır, şehir çıkışına kadar uğurlandı ve Kocaeli'ne yolcu edildi.

(Mehmet Çalışkan - Hasan Ürekli / Yalova)

23.09.2010

SP’de kayyum darbesi

Ankara 10. Sulh Hukuk Mahkemesi, Saadet Partisinde, olağanüstü kongre çağrısı yapmak üzere, Mustafa Kamalak, Hasan Bitmez ve Şerafettin Kılıç’ın görevlendirilmesine karar verdi. Numan Kurtuluş yönetimi, karara karşı temyiz yoluna giderek itiraz edeceklerini açıkladı.

SP’de kayyum devri

ANKARA 10. Sulh Hukuk Mahkemesi, Saadet Partisi’nde, Olağanüstü Kongre çağrısı yapmak üzere, Mustafa Kamalak, Hasan Bitmez ve Şerafettin Kılıç’ın görevlendirilmesine karar verdi. Mahkeme, bu 3 üyenin, açılış, kongre divan teşkili, tüzük ve program tadil komisyonları teşekkülü, tüzük ve program tadil komisyonlarının raporlarının okunması, genel başkan, genel idare kurulu asıl ve yedek üyelerinin, yüksek disiplin kurulu asil ve yedek üyelerinin seçimi gündemi ile Saadet Partisi Olağanüstü Kongresini çağırmakla görevlendirilmelerini kararlaştırdı.

23.09.2010

Kars-Akyaka’daki seçimin galibi DP

AKP’lı Belediye Meclis Üyelerinin, Demokrat Parti Akyaka Belediye Başkanı Hayrullah Bulut’u düşürmek için planlı bir şekilde istifa etmeleri üzerine yenilenen belediye meclisi seçimlerini, Demokrat Parti farklı bir şekilde kazandı.

Kars’ın Akyaka ilçesinde boş bulunan belediye meclis üyelikleri için yapılan seçimlerde, yüzde 42 oy alan Demokrat Parti, 9 Belediye Meclis Üyeliği’nin 6’sını alırken, oylarını ve belediye meclis üye sayısını da arttırdı.

AKP'NİN TAKTİĞİ TUTMADI...

Kars’ın Akyaka ilçesinin Demokrat Partili Belediye Başkanı Hayrullah Bulut’u düşürmek isteyen AKP’li belediye meclis üyelerinin bir süre önce istifa etmeleri üzerine Yüksek Seçim Kurulu, belediye meclis üyeliği seçimlerinin yenilenmesine karar verdi. Ancak yenilenen seçimlerin galibi de yine Demokrat Parti oldu. Demokrat Parti, seçimlerde hem oy oranını, hem de belediye meclis üyeliği sayısını arttırdı. Kars’ın Akyaka ilçesinde yapılan seçimlerde yüzde 42 oy alan Demokrat Parti, 9 üyeli, Belediye Meclisi’ndeki üye sayısını bir arttırarak 6 meclis üyeliği kazandı. DP’li Belediye Başkanı’nı düşürmek için meclis üyelerini istifa ettiren AKP ise Demokrat Parti karşısında zararlı çıktı. Belediye Meclisi’nde 3 üyelik kazanan AKP’nin üye sayısı 4’den 3’e düştü. Seçimlere katılan MHP’li ve bağımsız adaylar ise belediye meclisine giremedi. Demokrat Parti’nin kazandığı Kars’ın Akyaka ilçesindeki belediye meclisi seçimlerindeki oy dağılımı şöyle oldu: Demokrat Parti : 392, AKP : 312, MHP : 137, Bağımsız : 112

23.09.2010

Reform sürecinin devam etmesini istiyoruz

KAYSERİ Sanayi Odası (KAYSO) Başkanı Mustafa Boydak, referandum sonuçlarının Türkiye’nin istikrar arayışının göstergesi olduğunu belirtti.

Boydak, ‘’Sektörde ihtiyaç duyulan yönetici asistanları’’ isimli AB Projesinin tanıtımı için düzenlenen toplantıda, ekonomi alanında değerlendirmelerde bulundu. Büyüme rakamlarının açıklandığını ve daha önceki tahminlerinde yanılmadıklarını ifade eden Boydak, son 3 ayda yoğun bir siyasî dönem yaşandığını, buna rağmen iyimser büyüme rakamlarının yakalandığını belirtti. Büyüme rakamlarında istikrarın önemini vurgulayan Boydak, şunları söyledi: ‘’Beklentimiz iyileşmenin çok dikey olup tekrar aşağı gitmesi yönünde değil. İstikrarlı bir büyümeden yanayız. Sürekli benzer rakamlar gelirse Türkiye’ye daha fazla fayda sağlar. Referandum sonuçları da aslında Türkiye’nin istikrar arayışının göstergesi oldu. Artık tartışmaları bir kenara bırakmamız gerekiyor. İş dünyası olarak beklentimiz artık Türkiye’nin seçim ekonomisi yaşamadan sağlıklı bir şekilde genel seçimlere gitmesidir. Reform sürecinin devam etmesini istiyoruz. İktidar ile birlikte muhalefetin de çok önemli fonksiyonlar üstlenmesi gerekiyor. Bu süreçte genel seçimlerden önce yeni Türk Ticaret Kanunu ve Borçlar Kanunu gibi kanunların çıkarılmasını bekliyoruz. ‘’

23.09.2010

Ahmet Taşgetiren: Asıl besleme basını statüko oluşturdu

GAZETECİ Ahmet Taşgetiren, Türk medyasında Ergenekoncu bir direncin hâlâ var olduğunu söyledi.

Cihan Haber dergisine konuşan Taşgetiren, Türkiye’de statükonun oluşturduğu bir medya yapılanması olduğunu ifade etti. Ahmet Taşgetiren, röportajında şunları kaydetti: “28 Şubatın iklimine uygun medyacılık yapanlar, zaten 28 Şubat zeminini de hazırladılar. Bunda o medyanın rolü vardır, onu da görmezden gelmemek gerekiyor. Medya, artı askerî bürokrasi, artı yargı bürokrasisi, artı üniversite camiası, YÖK bunlar iç içe geçmiş olgulardır. 28 Şubat olunca da bir bakıma onlar 28 Şubat iradesinin medyadaki yansıtıcısı haline geldiler. Aslında bu dönemdeki itirazların tabanında hâlâ 28 Şubat fikriyatı vardır. Askerî vesayet geriletildikçe bu insanlar müthiş bir rahatsızlık duyuyor. Bugünkü itirazları da biraz bundan kaynaklanıyor. Askerî vesayetle iç içe geldi bunlar. Yani besleme medya deniyor ya, asıl besleme basını statüko oluşturmuştur. Onlar o misyonun parçası olarak hâlâ göreve devam ediyorlar. Hâlâ Ergenekoncu bir direnç medyada var bu gayet açık bir şey. Tabi o dönemde bazı medya mensupları da kendisini 28 Şubat ikliminden ayırmıştır. Onları da o zamanki askerî idare andıçlamıştır.”

23.09.2010

Basına akreditasyon uygulaması son bulsun

KÜÇÜK ve Orta Büyüklükteki İşletmeler Derneği (KOBİDER) Genel Başkanı Nurettin Özgenç, gazetelere uygulanan akreditasyonu eleştirdi.

KOBİDER Başkanı Özgenç, yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Son zamanlarda bazı medya kuruluşlarına karşı bir akreditasyon modası aldı başını gidiyor. En son MHP de bu modaya uydu. Şimdi bu partiye sempati duyan insanlar parti yönetiminin akredite uyguladığı gazeteyi okuyor, TV yi izliyorsa partisinden haber alamayacak mı? Böyle saçma bir anlayış olabilir mi? İşin daha garibi evlâdını vatanî görevini yapsın diye askere gönderen anası, babası ve aile efradı TSK’nın akredite uyguladığı medya grubunun veya basın kuruluşunun görsel ya da yazılı yayınlarını takip ediyorsa onlara daha çok güvendiği için başka gazete almayıp veya alamayarak akredite sayılan kanalları da izlemiyorsa haber alamayacak mı? Vatanî görevini ifa etmesi için evlâdını teslim ettiği Peygamber Ocağı diye bilinen Türk Silâhlı Kuvvetlerindeki gelişmelerden, duyurulardan ‘Mehmetçiğin’ ailesinin haberdar olmasının engellenmesi anlaşılır gibi değil. Ayrıca günümüzde basına akredite modasına uyan MHP iktidar olduğunda da böyle bir uygulama yapmayacağı ne malûm?”

23.09.2010

Medresede rezalete tepki büyüyor

Modacı Cemil İpekçi’nin Mardin’deki tarihî Kasmiye Medresesinde yapmayı planladığı defileye tepkiler büyüyor.

Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Şeyhmuz Dinçer, dinlerin ve dillerin kenti olan Mardin’de son bir yılda sanat adına medresede kepazelikten başka birşey icra edilmediğini söyledi. Dinçer, “Geçtiğimiz aylarda yapılan Bienal etkinlikleri kapsamında kadınların giydiği transparan kıyafetler Mardin halkı tarafından büyük tepki topladı” diye konuştu.

‘Medresede defile’ye tepkiler devam ediyor

MODACI Cemil İpekçi’nin Mardin’deki 650 yıllık tarihi Kasmiye Medresesi’nde yapmayı planladığı defileye tepki sürüyor. Vali Hasan Duruer’in de destek verdiği defilenin dini bir mekânda yapılmasına karşı çıkan sivil toplum örgütleri, organizasyonun başka bir yere alınmasını istiyor. Bu yılın Haziran ayında yine Kasımiye Medresesi’nde yapılan bienalde transparan kıyafetlerle gösteriler gerçekleştirildiğini hatırlatan Mardinliler, ‘Bir Doğu Masalı Dört Mevsim’ isimli yeni defileye karşı çıkıyor.

50 sivil toplum örgütünün tepki amacıyla basın açıklaması yapmasının ardından dün de tepkiler artarak devam etti. Eski Mardin Belediye Başkanı Aldulkadir Tutaşı, “Orası dini bir mekândır. Neden illa Kasımiye Medresesi? Orada cami var. Bizler, bizden öncekiler, bizden sonrakiler ibadet etti ve etmeye devam edecekler” dedi.

KÜLTÜR DOKUSUNA ZARAR VERİR

DÜNYANIN hiçbir ülkesinde mabetlerde defile yapıldığına şahit olmadıklarını belirten Memur Sen Mardin İl Başkanı Mustafa Aydın, medresede yapılacak defilenin şehrin kültürel dokusuna zarar vereceğini kaydetti. “Defile neden şehir müzesi veya buna benzer yerlerde yapılmıyor? Neden özellikle medrese seçiliyor?” sorusunu yönelten Aydın, buna anlam veremediklerini söyledi. Kültür ve Turizm Derneği Başkanı Şeyhmuz Dinçer, dinlerin ve dillerin kenti olan Mardin’de son bir yılda sanat adına medresede kepazelikten başka bir şey icra edilmediğini söyledi. Dinçer, “Geçtiğimiz aylarda yapılan Bienal faaliyetleri kapsamında kadınların giydiği transparan kıyafetler Mardin halkı tarafından büyük tepki topladı. Şimdi de mankenler eşliğinde defile düzenlenmek isteniyor. Bunu yapanların vicdanları hiç sızlamayacak mı?” ifadesini kullandı.

MABEDLER İBADET YERİDİR

KASMİYE Medresesi’ndeki caminin önünde basın açıklaması yapan STK’lar, defileyi protesto etti. Camide asılı bulunan cami külliyesini gösteren resmî yazıyı basın mensuplarına gösteren Eğitim-Bir-Sen Başkanı Hasan Ekinci, “Burası içinde 2 mescit bulunan, yüzyıllarca dinî eğitim yapılmış bir medresedir. Böyle bir etkinlik için mabedin seçilmesi talihsizliktir” dedi. 50 STK adına hazırlanan açıklamayı okuyan Ensar Vakfı Mardin Şube Başknı Zeynel Tepret de halkın hassasiyetlerinin dikkate alınmasını istedi. Tepret, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kutsal mekânlara saygısızlık kabul edilemez. Özellikle son bir yıldır Mardin’de abartılı içkili kokteyllerin, konser, müzikal, dans, defile gibi etkinliklerin başta Kasımiye Medresesi olmak üzere tarihî yapı, mabet ve medreselerde yapılması halkımızın haklı tepkisine yol açmaktadır. Niçin başka alan değil de Kasımiye Medresesi? Mardin-Diyarbakır Metropoliti sayın Saliba Özmen, ‘Manastırlarımızda bu gibi gösterilere izin vermem. Allah’ın anıldığı mekânlarda bunlar uygun değildir’ açıklamasında bulundu. Diyanet İşleri Başkanlığımız, bunu ifade etmekten niçin kaçınmaktadırlar? Başta vakıflardan sorumlu Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç olmak üzere Diyanet İşleri Başkanı’na ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne açık çağrıda bulunuyoruz; camilerimizin, dinî ve tarihî mekânlarımızın amacının dışında ve tarihî misyonuna aykırı kullanılmasına izin vermeyin.” Müstakil İşadamları Derneği Mardin Şube Başkanı Kazım Aksoy da, ibadethane olarak kullanılan medresede defile yapılmasına taraftar olmadıklarını vurguladı.

23.09.2010

Tesettürlü kadınlara lâf atmışlar

Beyoğlu Tophane’de galeri açılışı sırasında yaşanan olayların, açılışa katılan bazı kişilerce iki tesettürlü kadına lâf atılması sonrasında çıktığı iddia edildi. Tophane esnafı, içki içenlerin yoldan geçen iki kapalı kadına ‘Yobazlar, bu çağda böyle giyinilir mi?’ demesi üzerine olayların başladığını söyledi.

BEYOĞLU Tophane’de galeri açılışı sırasında çıkan olaylar sonrasında konuşan Tophane sakinleri, semtlerindeki olayın içkiye tahammülsüzlükten değil, tesettüre tahammülsüzlükten kaynaklandığı ileri sürdü. Tophane esnafı, içki içenlerin yoldan geçen iki kapalı kadına ‘yobazlar, bu çağda böyle giyinilir mi?’ demesi üzerine olayların başladığını aktardı. Bazı esnaflar ise hatayı bir tarafa yüklemenin doğru olmadığını belirterek, her iki tarafın birbirine saygı göstermesi gerektiğini söyledi. Tophane’de önceki akşam yaşanan olayların ardından gözler bu bölgeye çevrildi. Galeri açılışında içki içenlere saldırıldığı iddiası üzerine ulusal basın bölgeye akın etti. Basında çıkan haberlerden rahatsızlık duyan Tophane esnafı ise olayın içki yüzünden değil, açılış sırasında yoldan geçen iki kapalı kadına bir grubun lâf atması sonrasında patlak verdiğini söyledi.

Yıllardır Tophane’de esnaflık yaptığını belirten Nusret Aksoy, olayları görmediğini ancak sonradan öğrendiğine göre olayı şöyle anlattı: “Dün burada bir açılış varmış. Açılış esnasında halk dışarı taşmış. Dışarı taşanlar alkol kullandığı için, yoldan geçen iki tesettürlü kadına lâf atmış, ‘Vay yobazlar, burada böyle olur mu? Böyle giyinilir mi?’ Olay bundan patlak vermiş. Yani olay İçkiyle ilgili değil, Buradaki insanlar mütedeyyindir. İnsanların gururuna dokunmuş. Buranın halkı örfüne, adetlerine, geleneklerine bağlı insanlar.” Cadde üzerinde kasaplık yapan Mesut Süzgün ise açılışa katılanlardan bir grubun kapalı bir bayana karşı taşkınlık yaptığını belirterek “Ondan sonra bu işler patlamış. Hepsinin elinde içki var. Dışarılara kadar taşmış” dedi. 51 yıldır Tophane’de oturduğunu ve esnaf olduğunu kaydeden Abdullah Yeşildağ ise şöyle konuştu: “Olayı ben görmedim. İşten geldim kalabalıktı burası. Açılış varmış. O arada iki tane kapalı bayan geçiyormuş. Buradaki insanlar onlara demiş ki ‘2000 yılındayız, Avrupa Birliği’ne gireceğiz. Hâlâ bu kıyafetler giyiliyor mu?’ diye sözlü sataşma olmuş. Ondan sonra olaylar patlak vermiş.” Öztürk, “İsteyen evinde, iş yerinde içebilir. Ama dışarılara taştıkları zaman, böyle lâf atmalar da yaşandığı zaman huzursuzluklar çıkabiliyor” şeklinde konuştu.

23.09.2010

Darbecilere bir suç duyurusu da Marmaris’ten

“KENAN Evren de yargılanacak netekim” diyen Marmaris Sivil İnisiyatifi’nden 31 kişi, darbe liderinin eski yerleşim yerinde mahkemeye gitti.

İnisiyatif “Bu darbe liderinin ve darbenin diğer tüm sorumlularının yargı önüne çıkmasını istiyoruz” dedi. Suç duyurusuna, Evren’in uzun süre yerleşim yeri olan Marmaris’teki aktivistlerden 31 kişi imza attı. Adliye önünde “Kenan Evren de yargılanacak netekim” afişi açan İnisiyatif’ten Murat Sütçüoğlu, “Zorla, baskıyla kabul ettirilen 1982 darbe anayasasının geçerli olduğu bu ülkede bu gün doğan bebek bile bu darbenin mağdurudur. Açıkça darbe savunuculuğu yapmaya utanan bazı kimseler darbecibaşı Evren’i kastedip -ne istiyorsunuz bu yaşlı adamdan, diyorlar. Bizim derdimiz kişisel değil. Bizler bu ülkede bundan sonra bir daha kimsenin darbe yapmayı aklına bile getirmemesinin peşindeyiz. Bu demokrasi dışı yolları tümüyle kapatacak bir hesap sorma, bir hak arama peşindeyiz. Bizler bundan sonra hangi gerekçeyle olursa olsun halk iradesini yok saymaya kimsenin teşebbüs etmemesinin peşindeyiz. Bizler bir dönem Marmaris’te de yaşayan bu darbe liderinin ve darbenin diğer tüm sorumlularının yargı önüne çıkmasını istiyoruz. Ve diyoruz ki- o gün yaptıklarınızın doğru olduğuna inanıyorsanız ve buna yüreğiniz yetiyorsa bu süreçle ilgili tüm hukuki tartışmaları reddedip, gönüllü olarak yargı önüne çıkın.” (bianet.ogr)

23.09.2010

MEB’den öğrencilere müjde

MİLLÎ Eğitim Bakanlığı (MEB) ortaöğretimde okulu erken bitirme, sınıf tekrarı, sorumluluk ve ortalama yükseltme sınavları ile ders saati sürelerinin 45 dakikadan 35 veya 40 dakikaya indirilmesi konusunda bir dizi değişiklik yapmayı planlıyor.

Alınan bilgiye göre, bir süre önce gündeme gelerek tartışılan ‘’liseyi erken bitirme’’ konusunda çalışma yürütülüyor. Başarılı öğrencilerin, öğrenim süreleri 4 yıl olan liseyi bir veya iki dönem erken bitirebilmesine imkân sağlayacak çalışmada, yasal açıdan veya eğitim-öğretimle ilgili diğer konularda bunun sıkıntı oluşturup oluşturmayacağı, erken bitiren öğrencilerin üniversite sınavlarına nasıl girebileceği, lise türleri arasında bu konuda dengenin nasıl sağlanacağı gibi konular üzerinde duruluyor.

Bunların dışında Ortaöğretim Kurumları Sınıf Geçme Yönetmeliğinde de bazı değişikliklere gidilerek, bu konuda bazı kıstaslar getirilmesi düşünülüyor. Bakanlıkta sınıf tekrarı, sorumluluk ve ortalama yükseltme sınavları gibi konularda öğrencilerin lehine olabilecek düzenlemeler yapılmasının planlandığı öğrenildi.

Öte yandan, liselerde ders saati süresinin uzunluğu dolayısıyla yapılan yakınmalar da göz önünde bulundurularak, bu konuda da bir düzenleme yapılması amaçlanıyor. Halen ders saati süresi ‘’45 dakika’’ olarak uygulanıyor. Bu süreler, ikili eğitim yapılan okullarda 40 dakikaya düşüyor. Bu sürelerin okullarda ortak şekilde 35 veya 40 dakika olarak uygulanması tartışılıyor.

23.09.2010

Okul servisi tarifelerine dikkat

VELİLERİN, çocuklarını okul servislerine yazdırırken fazla ödeme yapmamak için şehrin konuyla ilgili esnaf odasına başvurarak, yıllık fiyat tarifesini görmeleri uyarısında bulunuluyor.

Öğrenci servisleri için yıllık fiyatlar, ev ile okul arasındaki uzaklığa bağlı olarak değişiklik gösteriyor. Her eğitim-öğretim yılı öncesi belirlenen fiyatlar, o şehirlerin konuyla ilgili esnaf odalarınca da ilân ediliyor. Yüksek fiyatla öğrenci taşımacılığı yapanların, sözleşmeleri ve güzergâh kullanım belgeleri iptal ediliyor. Dört büyük ilden İstanbul’da, Umum Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası’nın korsan taşımacılığın önüne geçilmesi için öğrenci servis ücretlerinde zam talebinde bulunmamasının etkisiyle bu yılki öğrenci servis ücretlerinde artışa gidilmedi. Tüketiciler Birliği Genel Başkanı Nazım Kaya, ailelerin servis ücretlerini kontrol etmelerini isteyerek, velileri yıllık tarifenin üzerinde para ödememeleri konusunda uyardı. Büyükşehirler başta olmak üzere ülkenin birçok yerinde ailelerden yıllık tarifenin çok üzerinde paralar alındığını vurgulayan Kaya, şöyle konuştu: ‘’Örneğin bir şehirde 0-5 kilometre arası mesafeler için 873 lira ödenmesi gerekirken, bin 100-bin 200 lira talep edilebiliyor. Bu konuda bir araştırma yaptığımızda bizi şaşkına çeviren bir uygulamayla karşılaştık. Birçok aileden yıllık fiyat tarifesinin üzerinde paralar alınıyor. Servis ücretinin dışındaki para, okula bağış olarak aktarılıyor. Bu da okul aile birlikleri kanalıyla yapılıyor. Velinin haberi olmadan kendisinden zorunlu olarak bağış alınıyor.’’

23.09.2010

ÖSYM Başkanlığına vekâleten Prof. Dr. Ali Demir görevlendirildi

ÖĞRENCİ Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) Başkanlığına İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Demir vekâleten görevlendirildi.

YÖK’ten yapılan açıklamada, Prof. Dr. Ünal Yarımağan’ın istifası ile boşalan ÖSYM Başkanlığına İTÜ öğretim üyelerinden Prof. Dr. Ali Demir’in vekâleten görevlendirildiği bildirildi. Açıklamada, yıl sonuna kadar yapılacak olan sınav takviminin ÖSYM tarafından en kısa sürede açıklanacağı belirtildi. ÖSYM Başkanlığına vekâleten görevlendirilen Prof. Dr. Demir, İTÜ Makine Mühendisliği Bölümünden mezun oldu. İTÜ Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü yapan Demir, İngilizce ve Almanca olmak üzere iki yabancı dil biliyor. İTÜ Tasarım Mühendisliği Bölümünde yüksek lisans eğitimi tamamlayan Demir, doktorasını ise İngiltere’deki Loughborough teknoloji üniversitesinde yaptı.

23.09.2010

Pendik’te metro inşaatında göçük

KadIköy Kartal - Pendik Sabiha Gökçen metro inşaatının, Pendik Köprüsü yakınlarında göçük meydana geldi.

Alınan bilgiye göre, devam eden metro inşaatının E5 karayolu Pendik Köprüsü yakınlarında yolun altında meydana gelen göçük dolayısıyla olay yerine itfaiye ve ambulans ekipleri sevk edildi. Tedbir amacıyla E5 karayolunun her iki yönü de trafiğe kapatıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Basın Danışmanlığı, metro inşaatının Pendik mevkiinde toprak kayması meydana geldiğini ve ölü ile yaralının bulunmadığını bildirdi. Belediyenin basın danışmanlığından yapılan açıklamada, şu bilgilere yer verildi: ‘’Metro inşaatında Pendik mevkiinde toprak kayması meydana geldi. Tedbir amaçlı E5 kısa süre için trafiğe kapatıldı. Yolda çökme veya kayma riski yok.’’

23.09.2010

Köylerde anasınıfı eğitimi bilinmiyor

MALATYA'NIN Arguvan ilçesine bağlı Yukarı Sülemli Köyündeki ilköğretim okulunun öğretmenleri, kapı kapı dolaşıp anasınıfına kayıt yapmak için öğrenci aradı.

Öğretmenler 6 köyü dolaşarak vatandaşlarla görüşüp, 12 çocuğun kaydını yaptı. Öğretmenler, köylerde anasınıfı eğitiminin bilinmediğini ifade ederek, hem köylüleri bilgilendirdiklerini hem de kayıt yaptıklarını ifade etti. Civar köylerde yaşayanların uzak mesafe sebebiyle çocuklarını okula göndermeyi istemedikleri belirtiliyor.

23.09.2010