Sözler - page 157

Haflre, ak›l ile gidilmemesinin bir s›rr› fludur ki:
Haflr-i Azam, ‹sm-i Azam›n tecellisiyle oldu¤undan,
Cenab-› Hakk›n ‹sm-i Azam›n›n ve her ismin azamî mer-
tebesindeki tecellisiyle zahir olan ef’al-i azîmeyi görmek
ve göstermekle, haflr-i azam bahar gibi kolay ispat ve
kat’î iz’an ve tahkikî iman edilir.
fiu Onuncu Sözde, feyz-i Kur’ân ile, öyle görülüyor ve
gösteriliyor. Yoksa, ak›l, dar ve küçük düsturlar›yla kendi
bafl›na kalsa, âciz kal›r, taklide mecbur olur.
@
SÖZLER | 157
O
NUNCU
S
ÖZ
âciz:
güçsüz.
azamî:
nihayet derecede.
ef’al-i azîme:
en büyük ifller.
feyz-i Kur’ân:
Kur’ân’›n verdi¤i il-
ham.
haflir:
ahirette dirilip toplanma.
haflr-i azam:
en büyük dirilme ve
toplanma.
‹sm-i Azam:
Cenab-› Hakk›n bin
bir isminden en büyük ve mana-
ca di¤er isimleri kuflatm›fl olan›.
ispat:
kan›tlama.
iz’an:
anlay›fl, kavray›fl.
kat’î:
kesin, flüphesiz.
mecbur:
zorunda kalma.
mertebe:
derece.
s›r:
gizli taraf.
tahkikî:
araflt›rarak ve kesin delil-
lere dayanarak.
taklit:
benzetme.
tecelli:
yans›ma, görünme.
zahir:
aç›k, belli.
1...,147,148,149,150,151,152,153,154,155,156 158,159,160,161,162,163,164,165,166,167,...1482
Powered by FlippingBook