"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Fitnenin kaynağı

Erhan AKKAYA
14 Eylül 2012, Cuma
Gün geçmiyor ki, İslâm ve Müslümanlar hakkında yeni bir “fitne” tezgâhlanmasın ve devreye sokulmasın.
Bu seferki “fitne” Amerika’dan geldi. İsrail asıllı Sam Bacile, “Müslümanların Masumiyeti” adında Peygamberimize (asm) hakaret içeren bir film yapmış. Filmin kampanyasını Kaliforniya’da yaşayan İslâm karşıtı tutumuyla bilinen Kıpti Moris Sadek yapıyormuş.
Filme en sert tepki Libya’da gösterildi. ABD’nin Libya’nın Bingazi şehrinde bulunan konsolosluğuna düzenlenen saldırıda, ABD Büyükelçisi ve üç büyükelçilik çalışanı öldürüldü.
Diğer Müslüman ülkelerde de tepkiler yükselmeye başladı. Mısır, filmin yapımında görev yapan 9 kişinin ülkeye giriş yaptıkları anda tutuklanacağını belirtti. Mısır’da da ABD büyükelçiliği çevresinde gösteriler yapıldığı gelen haberler arasında…
Bu “fitne”nin diğerlerinden farkı, kaynağının çok çabuk “deşifre” edilmesi oldu. Hem de bizzat fitneyi tezgâhlayan kişi tarafından…
Kıptiliği kıptilerden devralan bay fitneci, “Şecaat arz ederken sirkatini söyleyen merd-i kıpti” misali Amerikan Wall Street Journal gazetesine verdiği demeçte bakın neler söylemiş:
“İslâm kanserdir, Müslümanlar da yok edilmesi gereken böceklerdir. Bu film ile İslâm’ın nefret içerikli bir din olduğunu göstereceğim,” “Bu film için 100 İsrailli bağışçıdan 5 milyon dolar aldım ve filmi İsrail için yaptım.”
Fitneci ayrıca, ABD’nin Florida eyaletinde Kur’ân-ı Kerîm yakan rahip Terry Jones’dan destek aldığını söyleyerek, bundan önce İslâm ve Müslümanlar aleyhinde daha önce çıkarılan diğer fitnelerin hangi odaklar tarafından tezgâhlandığı hakkında “ipucu” değil adeta bir “halatucu” vermiş.
Gerçi, “Yeryüzünde iki kez kargaşa çıkaracaksınız, (İsra, 4)” “Ne zaman savaş için bir ateş yaksalar, Allah onu söndürür de onlar yeryüzünde yine bozgunculuğa koşarlar. (Maide, 64)” gibi âyetlerin ihbarıyla yeryüzündeki fitne-fesadı tezgâhlayan odakları biliyorduk; fakat bu sefer bizzat kendi ağızlarıyla itiraf ettiler. Çok iyi oldu…
Çünkü şimdiye kadar perdeler arkasında “saklanarak” ve paravanlar vasıtasıyla iş görüyorlardı. Şimdi ise, bizzat kendileri “perde”yi yırttılar, kendilerini ele verdiler. Çıkardıkları fitneleri ifşa edenleri “komplocu” olarak damgalamaları o kadar kolay olmayacak artık.
Şu da çok önemli bir gelişme ki, Mısır’daki Kıpti Ortodoks Kilisesi sağduyulu davranarak, “Peygamberimize (asm) hakaret içeren filmle ilgilerinin bulunmadığını, söz konusu filmin Müslümanlar ve Hıristiyanların arasına fitne sokmak amacıyla çekildiğini” bildirmiş.
Kıpti Ortodoks Kilisesi Patrik Yardımcısı Anba Bahumiyus ise, “Kıpti kilisesi, Müslümanların kutsallarına asla dil uzatmaz, aksine saygı duyar. Hiçbir dinde diğer dini kötüleme söz konusu olamaz. Bu durumdan üzüntü duyuyoruz” demiş.
Kıpti Kilisesinin bu açıklamaları, bu sefer “kıptiler”in “âlet” ve “perde” edilmeye çalışıldığının Kıptiler tarafından anlaşılması olarak değerlendirilebilir. Darısı diğer milletlerin ve din mensuplarının başına…
Peki nasıl oldu bu, yani kendilerini niye böyle “izhar” ettiler? Kaza ile mi, yoksa bilerek mi? Her ikisi de olabilir.
Asıl önemli olan, bu tarz “fitne”lerin maksadıdır. Maksat ise, Müslümanları kışkırtarak radikalleştirmektir; emniyet ve asayişi bozacak hadiselere sevk etmektir.
Bu sayede Müslümanlara “radikal, terörist”, İslâm’a da “terör ve vahşet dini” damgasını vurmaları kolaylaşacak; çeşitli ülkelerde Müslümanlar aleyhinde kanunlar çıkması sağlanacaktır.
Bu tip hadiselerde Müslümanlara düşen son derece soğukkanlı olmaları, müsbet hareket etmeleri, provokasyonlara âlet olmamaları, galeyana gelmemeleridir.
Kutsal değerlerine yapılan hakaretlere karşı tepki göstermek elbetteki Müslümanların hakkı. Fakat tepkiler İslâm’ın ve Müslümanların izzet ve haysiyetine yakışır şekilde olmalı. Yakıp yıkmak, öldürmek sûretiyle değil, meşrû şekillerde ortaya konulmalı; masumlar kesinlikle zarar görmemeli. 
İşte o zaman kışkırtmalar ve provokasyonlar etkisiz kalacak; asıl “kanser”in ve “nefret sahipleri”nin kimler olduğu, bu hadisedeki gibi ortaya çıkacaktır.
Müslümanlar için “Yok edilmesi gereken böceklerdir” ifadesini kullanan fitnecinin tepkiler karşısında bir “böcek” gibi saklandığı gelen haberler arasında. Ne kadar ibretlik bir durum değil mi?
Okunma Sayısı: 1369
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • harun soba

    17.9.2012 00:00:00

    hz. peygambere hiç kimse dil uzatamaz allahın kur anda ( vema erselnake illa rahmetellil alemin ) sen olmasaydın bu alemleri yaratmazdım buyurduğu iki cihan güneşine uzanan eller atılan diller cehennemde yanacaktır yanacakkkkkkkkkkkkk

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı