Tarihçe-i Hayat - page 351

—dürbün ile bakarak— habbeyi kubbe gösterdiler. Siz-
lerden ümidimiz fludur ki: ‹ktidar›n›zdan, onlar›n evham-
lar›n›n kubbesinin habbe oldu¤unu göstermektir: Yani
onlar›n dürbünlerini aksine çevirip bakars›n›z...
Hem, bir ricam var: Müsadere edilen kitaplar›m›n bin
liradan ziyade bence k›ymetleri var; bana iade ediniz.
Onlar›n mühim bir k›sm› on iki sene evvel Ankara Kü-
tüphanesine iftihar ve teflekkür ile kabul edildi¤ini, Kü-
tüphane naz›r› gazete ile ilân etmifltir.
fiimdilik hayat›ma hükümleri geçen heyetinizin reyi ile
bu ifademin bir suretini müdde-i umumîye verip beni bu
zarara sokanlar aleyhinde ikame-i dava etmek ve bir su-
retini Dahiliye Vekâletine ve bir suretini de Meclis-i Me-
busana vermek istiyorum.
* * *
YUKARIDAK‹ MÜDAFAATIMIN
B‹R‹NC‹ TET‹MMES‹
Beni istintak eden zat›n ve heyet-i hâkimenin nazar-›
dikkatlerine! Evvelki ifademe üç maddeyi ilâve ediyorum.
B
‹R‹NC‹
M
ADDE
:
Bizi hayrette b›rakan ve gayet flafl›rtan ve bir garaz› ih-
sas eden ve bililtizam hiçten bir sebeb-i ittiham icat et-
mek nev’inden, mus›rrâne, bir cemiyet ve teflkilât varm›fl
gibi soruyorlar, “Bu teflkilât› yapmak için nereden para
al›yorsunuz?” diyorlar.
TAR‹HÇE-‹ HAYATI
| 351
E
SK‹fiEH‹R
H
AYATI
halka bildirme, herkese duyurma.
ilâve:
ekleme, katma.
istintak:
sorguya çekme.
k›ymet:
de¤er, bir fley için tespit
edilen karfl›l›k, paha, bedel, tutar.
Meclis-i Mebusan:
mebuslar
meclisi, Osmanl› devleti zaman›n-
da halk taraf›ndan seçilen me-
buslar›n meclisi, Millet Meclisi.
mus›rrâne:
israr ve inatla, ›srarl›
bir flekilde.
müdafaat:
müdafaalar, savun-
malar, korunmalar.
müddeiumumî
:
savc›.
mühim:
önemli, ehemmiyetli.
müsadere:
ifllenen bir suç karfl›l›-
¤› olarak, suçlunun mal›n›n bütü-
nü veya bir bölümü üstündeki
sahipli¤ine son verilmesi ve bu
sahipli¤in bir baflka kurulufla dev-
redilmesi.
nazar-› dikkat:
dikkatli bakma,
dikkatli bak›fl.
naz›r:
vekil, bakan.
rey:
düflünce, fikir, müflahede,
mütalâa, görüfl, oy.
rica:
dileme, isteme.
sebeb-i ittiham:
suçlanma, itham
edilme sebebi.
suret:
nüsha, kopya.
teflekkür:
yap›lan bir iyilik karfl›-
s›nda minnet, memnuniyet ve
flükür ifade etme, flükretme.
tetimme:
bir konuyu veya eseri
tamamlamak için eklenen k›s›m,
bir fleyin tam olmas› için gereken
fley.
ümit:
umut, umma, ümit.
zat:
kifli, flah›s, fert.
ziyade:
çok, fazla, art›k.
aks:
ters, karfl›t, z›t.
aleyh:
karfl›, karfl›t.
bililtizam:
bile bile.
cemiyet:
topluluk, birlik.
dahiliye vekâleti:
iç iflleri ba-
kanl›¤›.
dürbün:
uzak gören, uza¤›
gösteren.
evham:
vehimler, zanlar, kufl-
kular, esass›z fleyler, kuruntu-
lar.
evvel:
önce, ilk, birinci, iptida,
bafllangݍ.
garaz:
kötü kas›t, düflmanca
niyet, kin.
gayet:
çok, fazla, son derece.
habbe:
yuvarlak ve ufak ta-
ne.
heyet:
bir toplulu¤u meyda-
na getiren kiflilerin bütünü,
komite.
heyet-i hâkime:
hâkimler
heyeti, hakimler kurulu.
hüküm:
emir, buyruk, ku-
manda, nüfuz.
iade:
geri gönderme, gönde-
rilme, geri çevirme, geri ver-
me, geri döndürme.
icat:
vücuda getirme, getiril-
me, yoktan var etme, ibda.
ifade:
sorgu s›ras›nda verilen
bilgi.
ihsas:
hissettirme, sezdirme,
üstü kapal› olarak dile getir-
me, aç›ktan söylememe, du-
yurulma.
ikame-i dava:
dava açma.
iktidar:
bir toplulukta veya
kuruluflta idareyi elde bulun-
durma.
ilân:
bir durumu bas›n, radyo,
televizyon, afifl vs. yoluyla
1...,341,342,343,344,345,346,347,348,349,350 352,353,354,355,356,357,358,359,360,361,...1390
Powered by FlippingBook