Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 31 Aralık 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Görüş

Bu nobel, başka nobel (1)

Nobel ödülleri, dinamiti bulan İsveçli bilim adamı ve zengin sanayici Alfred Nobel’in vasiyetiyle 1901’den beri dağıtılıyor. Fizik, kimya, tıp, edebiyat, ekonomi ve barış dallarında verilen ödüllerin ortaya çıkış sebebinin, Nobel’in dinamiti keşfetmekten dolayı duyduğu pişmanlık olduğu gerçeğidir. Bundan dolayı vasiyetinde insanlık faydasına çalışanların ödüllendirilmesini ister. Böylece Nobel’ler doğar. 2006 yılı Nobel ödülleri dağıtıldı. Orhan Pamuk’un Nobel Edebiyat ödülü tartışılırken, tartışılmayan, insanların hayırlısının, insanlara hayrı dokunan olduğunu, hayata geçirdiği Mikro Kredi projesiyle gösteren, 2006 yılı Nobel Barış ödülünü alan Prof. Dr. Muhammed Yunus’tur.

Siz hiçbir iç sesin peşinden koşarak kitleleri harekete geçirebileceğinizi ve büyük işler başarabileceğinizi düşünebiliyor musunuz? Siz açlığın ülkesinde bir ekonomi profesörüsünüz ve sizden öğrencilerinize ekonomi anlatmanız isteniyor. Para yok parayı anlatacaksınız, üretim yok, üretimi anlatacaksınız. Kâğıt üstünde tamam da reel hayatta gösteremediğiniz bir bilginin gerçekten de yerini bulabileceğini düşünebiliyor musunuz?

Konuya daha farklı bir açıdan bakarsak siz hiç açlık, sıkıntı nedir bilir misiniz? Gerçekten de bir ekmek alamayacak, çocuğuna bir bardak süt içiremeyecek kadar yokluk içinde olmak ve bu durumda ne yapacağını nereye, kime gideceğini bilmemek nasıl bir duygudur? Böyle bir hal içinde açlığın ülkesinde ekonomi profesörü olmak size ne kazandırır? Ne yapmak lâzım acaba? İşte size böyle bir ortamda kendi iç sesini dinleyen ve başkalarındaki başarabilme potansiyelini ortaya çıkarıp, onlara da kendi iç seslerini duyabilme ilhamını veren, bir adamın hikâyesi... 2006 Nobel Barış ödülünü alan Prof. Dr. Muhammed Yunus’un hikâyesi…

Teoriden pratiğe

İlginç yaşanmış bir hikâye. Hikâye Prof. Dr. Muhammed Yunus’un kitabı “Banker to the Poor-Micro-lending and the Battle Against World Poverty” (Türkçesi, ‘Yoksulluğun Bulunmadığı Bir Dünyaya Doğru’, çeviri Gülden Şen, Doğan Kitap) anlatılıyor. Hikâye bizzat yazarı tarafından yaşanmış… Grameen Bank’ı duydunuz mu? Ya da bu bankanın nasıl kurulduğunu biliyor musunuz? Hikâyemiz Bangladeş’te geçiyor. Bildiğiniz gibi Bangladeş dünyada nüfusu çok hızlı artan, çalışma alanı olmadığı için de yoksulluktan başka şey üretemeyen bir ülke. 1971’de Pakistan’dan koparak bağımsızlığını ilân ettiğinde 50 milyon civarında nüfusa sahipken bugün 140 milyonluk bir ülke. Üstelik Dünya Bankası verilerine göre millî gelir kişi başına 360 dolar civarında. İşte bu genç ama yoksul ülkede insanlar açlıktan ölmemek için çırpınırken, 1974 yılında ülkenin tek üniversitesinin tek ekonomi bölüm başkanı Prof. Muhammed Yunus, okuduklarından da, okuttuklarından da sıkılır. Teoriden pratiğe, hayallerden gerçeklere döner.

Prof. Muhammed Yunus, 1974’te Üniversiteyi bırakıp Bangladeş’in köylerine, ölmemek için tencere kaynatmaya çalışan yoksulların sorunlarını incelemeye başlar. İlk görüştüğü yoksul Safiye Begüm’dür. Safiye bambu satın alarak tabure yapmaktadır. Ancak bambu satın alacak parası olmadığı için, malzemeyi borçlanarak pahalı satın almakta bu yüzden de çok az para kazanmaktadır. Her sabah borçla satın aldığı bambuyu işleyip akşam tabure haline getiren, onu satıp borcunu ödedikten sonra kalan parayla tenceresini kaynatıp çocuklarını doyurmak zorunda kalan kadının bu işten günde kazandığı para sadece iki centtir. Safiye Begüm kendisini fal taşı gibi açılmış gözleriyle dinleyen Prof. Yunus’a borç para bulabilse, peşin alacağı bambuyu ucuza temin edeceği için daha fazla para kazanacağını söyler. Yunus, kadına ne kadar paraya ihtiyacı olduğunu sorar. Begüm, “22 cent” der. Kadının tenceresini kaynatması için gerek duyduğu tüm para 22 senttir. Muhammed Yunus ve kendisini yalnız bırakmayan birkaç öğrencisinin köyde bir hafta içinde yaptığı araştırmada Begüm benzeri para bulamadığı için pahalı borçlanıp, az kazanan 42 insan tesbit ederler. 42 insanın geçindirmek zorunda olduğu tam 42 ailenin tüm finansman ihtiyacı toplam 27 dolardır... O gece bambu dallarıyla örtülü kulübesine girdiğinde koca adam ağlamaya başlar. 42 ailenin çektiği bunca çilenin hepsinin kaynağı bulunamayan 27 dolardır. Bu insanlar için bölgesindeki bankalardan kredi isteyen Profesör, bankalarca “Parası olmayan insanlar kredilerini nasıl öderler?” diye sürekli geri çevrilir. Bu yolla sonuca ulaşamayacağını anlayınca, cebinden koyduğu parayla 42 ailenin sıkıntılarını gidermeye karar verir. Ancak dişini tırnağına geçirip çalışan, üreten, ekmeğini taştan çıkaran 42 ailenin 27 dolarlık kredi yokluğu sebebiyle düştüğü durumun utancı kendisini huzursuz eder. ‘Mikro kredi denen şey’ 27 dolarla başlayan macerayı sistematik bir çözüme kavuşturur. Para ihtiyacı olan üreticiye çevresinden kendisini tanıyan ve güvenen 5 kişi kefil olduğu takdirde üretimi devam ettireceği krediyi veren mekanizma böylece işlemeye başlar. 1974 yılında bir profesörün 42 kişiye ödünç verdiği 27 dolarla başlayan macera, daha sonra 1976’da kurduğu Graamen Bank ile 42 kişiye borç verilen 27 dolardan 6,1 milyondan fazla kişiye verilen milyarlarca dolara gelindi. Bunu yaparken mikrokredi kavramını ortaya atan Yunus, tüm dünyada hızla yayılan bir sistemin de öncüsü oldu. Graamen Bankası’ndan 1997’de Graamen Vakfı da doğdu. 22 ülkede 52 ortağı bulunan vakıf, Asya, Afrika, Amerika ve Ortadoğu’da 11 milyon dolayında kişiye yardım ediyor.

Prof. Muhammed Yunus, fakir köylü kadınların ıztırabını yüreğinde hissederek, onlarla el ele vererek, bir model oluşturdu. Bu muhteşem modeli önce Bangladeş’te ve daha sonra bütün dünyada yaygınlaştırma başarısını gösterdiği için 2006 yılı Nobel Barış ödülünü aldı.

Nobel Barış Ödülü’nü kazanan Bangladeşli Prof. Muhammed Yunus 1.4 milyon dolarlık para ödülünü “iyi amaçlar” için harcayacağını açıkladı. Yunus, para ödülünü fakirlere yönelik olarak düşük maliyetli besleyici gıda, bir göz hastahanesi, içme suyu projesi ve sağlık hizmetleri için harcayacağını söyledi. Prof. Muhammed Yunus “Paramın bütün hepsini bunlar için harcayacağım. Bunlar tamamen sosyal kurumlar olacak. Kâr amaçlı örgütler olmayacak. Danone ile ortak bir gıda şirketinin finansmanı için kullanacağım. Böylece fakirler ‘düşük maliyetle yüksek besin değeri olan’ gıdalar yiyebilecek. Şirket yakında faaliyete geçecek. Gıda şirketinde hisselerin yüzde 50’si Danone’nin ve yüzde 50’si Graamen Bank’ın olacak. 1 milyon dolarlık fabrika, Bangladeş’in kuzeyindeki Bogra’da kurulacak” dedi. (13.10,2006 İHA)

Nobel komitesi yaptığı açıklamada Yunus ve bankasının ülkesinde mikrokredi gibi yenilikçi ekonomik yöntemleri kullanarak “ekonomik ve toplumsal kalkınmayı alttan sağlamaya” yardımcı olma çabaları çerçevesinde barış ödülüne lâyık görüldüğünü duyurdu. Açıklamada, “Her bir bireyin, iyi bir hayat hakkı ve potansiyeli vardır. Yunus ve banka, kültürler ve uygarlıklar boyunca yoksulların en yoksulunun bile kendi kalkınmalarını sağlamak için çalışabildiklerini gösterdi” denildi.

Devam edecek

Mehmet Abidin KARTAL

31.12.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

 Son Dakika Haberleri

Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004