Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 15 Şubat 2007

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Kültür-Sanat

 

Kütüphaneler toplumun hafızası

Kitaptan CD’ye, el yazmalarından basma esere 2 milyon 500 bin materyalle Türkiye’nin “toplumsal hafızamız” niteliğini taşıyan Millî Kütüphane’de, 1200 kişilik kapasiteye rağmen günde ortalama 2 bin okuyucuya hizmet veriliyor.

Millî Kütüphane Başkanı Tuncel Acar, kanunen ülkede basılan bütün eserlerden bir nüshanın Millî Kütüphaneye gönderildiğini belirtti. Bu anlamda kütüphanenin “ulusal hafıza” niteliğini taşıdığını söyleyen Acar, “Yasal bir zorunluluk olmasına rağmen cezai müeyyidelerin düşük olması, matbaaların bilinçli olmaması, yani kitapların gelecek kuşaklara aktarılmasının önemini kavrayamaması sebebiyle kitapların hepsi elimize geçmiyor. Meselâ 20 bin eser yayınlanıyorsa, bunun yaklaşık 3-4 bini elimize ulaşmıyor” dedi.

YAKLAŞIK 2 MİLYON 500 BİN MATERYAL

Acar, 1946 yılından bugüne hizmet veren Millî Kütüphane arşivinde yaklaşık 2 milyon 500 bin materyal bulunduğunu bildirdi.

Buna göre, kütüphanede yaklaşık 1 milyon 111 bin kitap, 55 bin eski harfli basma eser, yaklaşık 26 bin 300 yazma eser, 1 milyon 178 bin süreli yayın ile 94 bin mikrofiş ve 17 bin 114 mikrofilm bulunuyor.

Ayrıca, kütüphanede bir çok harita, atlas, nota, plak, makara, müzik plağı ve CD’ye de ulaşılabiliyor.

1200 KİŞİLİK KAPASİTEYLE 2 BİN OKUYUCU

Millî Kütüphane Başkanı Acar, kütüphanenin 1200 kişilik kapasitesiyle, günde ortalama 2 bin kişiye hizmet verdiğini söyledi.

Üyelerin üniversite, yüksek lisans ve doktora öğrencileri ile devlet memuru, akademisyen ve askeri personel olduğunu belirten Acar, kütüphanenin halka açık olmamasının gerekçesini şöyle açıkladı:

“Dünyanın hiçbir yerinde millî kütüphanelerden tüm halk yararlanamıyor. Biz, 1200 kişiye göre tasarlanmış bir kütüphanede 2 bin kişiye hizmet veriyoruz. Bunu 3-4 bine çıkardığımız zaman kalite düşer. Çünkü, hizmet eden personel rakamı aynı kalacak.”

Vatandaştan araştırma yapmak isteyenlere yardımcı olduklarını söyleyen Acar, geçici kartlarla kütüphaneye girme hakkı tanıdıklarını da ifade etti.

MİLLİ KÜTÜPHANE’DE MİKROFİLM TEKNOLOJİSİ

Tuncel Acar, kütüphanecilik yazılım programlarını değiştirdiklerini ve yeni yıla daha gelişmiş bir bilgisayar teknolojisiyle girdiklerini söyledi. “Online olarak dünyanın her yerinden kütüphanelerimize ulaşılabiliyor” diyen Acar, kütüphanede bulunmayan kitapların, diğer kütüphanelerden mikrofilm teknolojisiyle kopyalandığını söyledi. Acar, bu sayede üyelerin, bulunması zor kitaplara ulaşabildiklerini ve talep doğrultusunda kitabın fotokopisinin de mikrofilmlerden çekilebildiğini kaydetti.

AYNI ZAMANDA KÜLTÜREL FAALİYETLER

MEKÂNI

Millî Kütüphanede, kültürel faaliyetlerde de bulunduklarını bildiren Acar, her ayın son Cuması şiir dinletileri düzenlediklerini söyledi.

Dinletilerde şiirleri Rüştü Asyalı’nın seslendirdiğini, şairler hakkında konuşmaları da Mustafa Şerif Onaran’ın yaptığını anlatan Acar, Ocak ayında Cemal Süreyya’yı andıklarını hatırlattı. Acar, bu ay da İstiklal Marşı’nın kabulü ve

Mehmet Akif Ersoy’u anma günü dolayısıyla Mehmet Akif Ersoy şiir dinletisi düzenleyeceklerini bildirdi.

Tuncel Acar, Haziran ayında Ankara’da Türk Dünyası Millî Kütüphane Başkanlarını ağırlayacaklarını da kaydetti. Türk Dünyası Millî Kütüphaneler arasında bir iş birliği yapmak istediklerini söyleyen Acar, “Online hizmet kurup, birbirimizin kitaplarından, makalelerinden de yararlanabileceğimiz bir sistem oluşturmak istiyoruz” dedi.

MİLLî KÜTÜPHANE AB’Lİ OLACAK

Bu yıl gerçekleştirecekleri projeler hakkında da bilgi veren Acar, AB Genel Sekreterliğine sundukları projenin onaylanması halinde özellikle patoloji servisi ile bilgisayarla ilgili servislerde çalışan elemanların AB ülkelerindeki millî kütüphanelerde staj yapacaklarını söyledi.

15.02.2007


 

Ecdadımız inancını eserlerine yansıtmış

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde Cemre Eğitim Kültür Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (CEMRE-DER), “Tarihte sırlar Dünyası” ve “Gönüllerin Seferi” isimli bir program düzenledi.

Programa konuşmacı olarak Tarihçi Talha Uğurluel ve Samanyolu Televizyonu’nda yayınlanan Sırlar Dünyası programının sunucusu Reha Yeprem katıldı.

Sinevizyonla sunum yapan Tarihçi-Yazar Talha Uğurluel, ecdadımızın bize büyük bir miras bıraktığını söyledi. Bize bırakılan tarihi mirasa sahip çıkamadığımızı anlatan Uğurluel, ülkemizdeki tarihi eserlerin birer hazine değerinde olduğunu belirtti.

Yazar Talha Uğrluel, konuşmasına şöyle devam etti: “Ecdad inancını ve yaşantısını yaptığı tarihi eserlere yansıtmış. İşte görüyorsunuz sizlere Edirne’den Mardin’e kadar ecdadın yaptığı tarihi eserleri tek tek gösteriyorum. Bize miras bırakılan bu tarihi eserlerin birer mesaj niteliğini taşıdığını görüyoruz. Bunun en güzel örneklerinden bir tanesi sadaka taşlarıdır. Bu muhteşem tarihi çocuklarımıza anlatalım. Büyük bir imparatorluğun mirasçıları olduğumuzu onlara izah edelim.”

Reha Yeprem ise okuduğu şiirlerle programa katılanlara duygulu anlar yaşattı.

15.02.2007


 

Büyük Mabeyn Köşkü restore ediliyor

Yıldız Sarayı içerisindeki en büyük yapı olan Büyük Mabeyn Köşkü’nde restorasyon çalışmaları başladı. Köşkün en büyük özelliği ise 3 bin ayrı kristal parçası bulunan korkuluklarından 3 bin farklı ses çıkması.

19. yüzyılda, Sultan Abdülaziz döneminde yaptırılan köşkün restorasyonu için 5 milyon YTL harcanacak. İstanbul İl Özel İdaresi’nce yapılan açıklamaya göre, şehrin paha biçilmez tarihi kültür mirasını korumaya ve iyileştirmeye yönelik çalışmalar kapsamında idare bütçesinden karşılanacak kaynakla, projesi ve uygulaması İstanbul Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü denetiminde yapılan Yıldız Sarayı Büyük Mabeyn Köşkü’nde restorasyon işlemlerine başlandı. Türk-Osmanlı saray mimarisinin en son örneklerinden olan köşk, Yıldız Sarayı’nın en büyük yapısı olma niteliği taşıyor. Köşkün en büyük özelliği ise kristalden yapılan merdiven korkuluklarına sert bir cisimle dokunulduğunda piyano tuşları gibi ayrı sesler çıkarması. 3 bin ayrı kristal parça bulunan korkuluklardan 3 bin ayrı ses çıkıyor.

Mimari ve tarihi açıdan büyük öneme sahip köşkte, öncelikle restorasyonda kullanılacak malzemeler temin edilerek, iskele kuruldu. Yaklaşık bir yıl sürecek restorasyon çalışmalarında, orijinal mimariye sadık kalınarak, çatı ahşap ve kurşun kaplama, dış cephe onarımları, ahşap döşeme işleri, ısıtma ve yangın söndürme sisteminin düzenlenmesi gibi çalışmalar yapılacak. Tarihi yapıların rölöve, restorasyon ve restitüsyon çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunan İstanbul İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sabri Kaya, “ İstanbul’un tarihi ve kültürel değerleriyle 2010 Avrupa Kültür Başkenti evsahipliğine hazır olması için çalışıyoruz" dedi. Onarım çalışmalar 2008 yılı başında tamamlanacak olan Büyük Mabeyn Köşkü, 5 milyon YTL’ye mal olacak.

15.02.2007

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004